Saç ekimi hakkında merak edilenler

Saç ekimi hakkında merak edilenler
TT

Saç ekimi hakkında merak edilenler

Saç ekimi hakkında merak edilenler

Günümüzün gözde uygulamalarından birisinin saç ekimi olduğunu belirten uzmanlar, özellikle erkeklerin tercihi olan saç ekimi ile dökülen saçların yerine kişinin kendi saçları konularak kellik probleminin çözüldüğü kaydediyorlar. 
Uzman Dr. Jale Şenyurt, saç dökülmesi sebeplerinin kişiden kişiye değişkenlik gösterebileceği gibi cilt hastalıklarından, yanlış beslenmeye, ilaç kullanımına, yaşa, cinsiyete, strese de bağlı olabildiğini ifade ederek “Ancak saç dökülmesinin en büyük nedeni genetik yapıdır. Ayrıca mevsimsel değişimler, kansızlık, hormonal bozukluklar da saç dökülmesi nedenleri arasındadır” diye konuştu. 
Saç dökülmesinin daha çok erkeklerde görülen bir sorun olduğuna dikkat çeken Uzman Dr. Jale Şenyurt, “Sadece orta yaşlı erkeklerde değil aynı zamanda genç yaştaki erkeklerde de saç kaybı meydana gelmektedir. Saç ekimi operasyonu saç sorunu yaşayanların son yıllarda sıklıkla başvurdukları yöntemlerin başında gelmektedir. 
Saç ekiminin temeli, saçlı derinin dökülme olmayan bölgelerinden Saç köklerinin alınıp, Saçların dökülmüş olduğu veya seyrekleşmiş olduğu bölgelerine ekilmesi şeklinde gerçekleşir. 
Saç köklerinin alındığı alan daha çok kafanın arka kısmı,enseye yakın bölgeler, kafanın arka yan kısımları olmaktadır.Bu bölgedeki Saç kökleri genetik olarak dökülmeye dirençlidirler ve nakledildikleri bölgede de bu özelliklerini sürdürürler ve kalıcı olurlar” dedi. 
Uzman Dr. Jale Şenyurt, saç ekiminde FUE tekniği kullanılarak; Lokal anestezi veya sedoanaljezi+lokal anestezi desteğinde folliküler üniteler verici bölgeden özel bir alet (punch veya mikromotor) vasıtası ile tek tek toplandığını belirterek, “İçi boş bir silindir olan bu alet (ekstraktör) ile 2 mm kadar derine girilip folliküler üniteler toplanır. Her bir ünitenin içinde 1-2-3-4 kıl bulunabilir.Kullanılan uçların çapı 0.75 mm ile 1.25 mm arasında değişmektedir. 
Hedeflenen sayıda follikül verici sahadan toplandıktan sonra,ekim aşamasına geçilir.Ekim yapabilmek için hedef alanda minik kanalların açılması gerekir. 
Saç köklerinin yerleştirileceği bu minik kesiklerin yapılış yeri ve açıları, saç ekiminin başarısı açısından çok önemlidir.Saçların henüz tamamen dökülmediği bölgelerde sıklaştırma amaçlı ekim yaparken yapılan bu kesiklerin orada mevcut kökleri zedelemeden yapılması önemlidir. 
Aksi takdirde mevcut saç kökleri zedelenir ve saç kaybı yaşanır.Bir diğer önemli noktada açılan kanalların açısının ,ekim bölgesinin doğal saç çizgilerini takip etmesidir.Aksi durumda doğal görülmeyen bir netice ortaya çıkacaktır. Kanal açma işleminden sonraki basamak açılmış bu kanallara ,ilk aşamada toplanmış olan saç folliküllerinin yerleştirilmesidir. Tüm bu işlemler zamana karşı yapılan işlemlerdir ve bir seans ortalama 4 ile 6 saat arasında vakit almaktadır.” şeklinde konuştu. 



Da Vinci'nin çizimindeki sırrı bir diş hekimi çözdü

Görsel: Floransa Akademi Galerisi
Görsel: Floransa Akademi Galerisi
TT

Da Vinci'nin çizimindeki sırrı bir diş hekimi çözdü

Görsel: Floransa Akademi Galerisi
Görsel: Floransa Akademi Galerisi

Leonardo da Vinci'nin ünlü Vitruvius Adamı çizimindeki gizli bir detayın sırrını çözen Londralı bir diş hekimi, ikonik sanat eserini insan vücudu ve doğayla ilişkilendiren özel bir sayıyı ortaya çıkardı.

Journal of Mathematics and the Arts adlı akademik dergide açıklanan keşif, efsanevi İtalyan polimatın Vitruvius Adamı insan figürünü bir daire ve bir karenin içine nasıl mükemmel bir şekilde yerleştirdiğini ortaya koyuyor.

Çalışmanın yazarı diş hekimi Rory Mac Sweeney, Leonardo'nun notlarında "göz önünde olup fark edilmeyen" bir eşkenar üçgenin, çizimin oran seçiminin temelini oluşturan yapım yöntemine dair ipucu olabileceğini söylüyor.

Dr. Sweeney, üçgenin eserdeki adamın bacakları arasında bulunabileceğini ve "rastgele bir şekil olmadığını" söylüyor.

xcdvfg
Leonardo da Vinci'nin Vitruvius Adamı, 1490 (Floransa Akademi Galerisi)

Bu şeklin, modern anatomide "Bonwill üçgeni" diye bilinen ve insan çenesinin çalışmasını en verimli şekilde açıklayan şekille eşleştiğini söylüyor.

Hayali eşkenar üçgen, alt çenenin kafatasına bağlandığı noktaların merkezleriyle alt çenenin merkezi kesici dişlerinin orta noktasının birleştirilmesiyle oluşturuluyor.

Bonwill üçgeninin her bir kenarının uzunluğu yaklaşık 10 cm ve çoğu bireyde genellikle eşit. Bu üçgen diş hekimliğinde çenelerin anatomisini ve mekaniğini anlayıp analiz etmek için kullanılıyor.

Bu ölçü, orantılı protezlerin tasarlanmasını ve uygun ısırma hizalaması için konumlandırılmasını sağlıyor.

Dr. Sweeney, Leonardo'nun sanatında böyle bir üçgenin kullanılmasının, İtalyan polimatın insan vücudunun bu ideal tasarımını modern bilimden yüzyıllar önce anlamış olabileceğini düşündürdüğünü belirtiyor.

Vitruvius Adamı çiziminde böyle bir eşkenar üçgenin kullanılması, eserdeki kare ve dairenin boyutları arasında belirli bir oranın (1,64) oluşmasını sağlıyor.

cvfghty
Vitruvius Adamı'ndaki eşkenar üçgen (Rory Mac Sweeney/Journal of Mathematics and the Arts)

Bu oran, "özel bir şablon sayısı olan" 1,633'le neredeyse aynı. Doğada en verimli yapıların inşasında sıklıkla görülüyor ve süper güçlü kristallerin atomik yapısı bunun bir örneği. Aynı zamanda süpermarkette portakalları istiflemek gibi küre şeklindeki nesneleri en iyi paketleme yolu.

Çalışmada, "Leonardo'nun sistematik yapısı, karenin kenarlarıyla dairenin yarıçapı arasında 1,64 ila 1,65'lik bir oran sağlayarak hem orijinal çizimin yayımlanmış ölçümlerine hem de ideal mekansal dizilimlerde rastlanan 1,633’lük tetrahedral (dörtyüzlü) oranla da örtüşüyor" dendi.

Dr. Sweeney, "Hepimiz karmaşık bir cevap arıyorduk ama anahtar Leonardo'nun kendi sözlerindeydi. Başından beri bu üçgene işaret ediyordu" ifadelerini kullandı.

Keşif, Vitruvius Adamı tablosunun sadece güzel bir sanat eseri değil, aynı zamanda zamanının yüzyıllar ötesinde bilimsel bir çalışma olduğuna işaret ediyor.

Dr. Sweeney, "Gerçekten şaşırtıcı olan, bu tek çizimin evrensel bir tasarım kuralını özetliyor olması. Doğanın verimli tasarım için kullandığı aynı 'planın' ideal insan vücudunda da iş başında olduğunu gösteriyor" dedi.

"Leonardo, bedenlerimizin çevremizdeki evrenle aynı matematiksel zarafetle inşa edildiğini biliyordu ya da hissetmişti" diye ekledi.

Independent Türkçe