Danimarka, İsveç ve Finlandiya'da Türk adaylar AP seçimini bekliyor

Danimarka, İsveç ve Finlandiya'da Türk adaylar AP seçimini bekliyor
TT

Danimarka, İsveç ve Finlandiya'da Türk adaylar AP seçimini bekliyor

Danimarka, İsveç ve Finlandiya'da Türk adaylar AP seçimini bekliyor

Avrupa Birliği üye ülkeleri 23-26 Mayıs tarihlerinde gerçekleştirilecek Avrupa Parlamentosu seçimi için sandık başına gidecek. Danimarka, İsveç ve Finlandiya’da Türk adaylar da yarışacak.
Avrupa Birliği (AB) ülkeleri 23-26 Mayıs tarihlerinde sandığa gidecek. İlk kez 1979 yılında yapılmaya başlanan Avrupa Parlamentosu (AP) seçimleri her 5 yılda bir yenileniyor. 23-26 Mayıs tarihinde yapılacak dokuzuncu AP seçimlerinde 18 yaşını dolduran her AB vatandaşı oy kullanabilecek. Şimdiye kadar 751 milletvekiliyle temsil edilen AP'de bu sayı, İngiltere ile AB arasında kördüğüme dönen Brexit kararıyla 705'e düştü. Danimarka 14, Finlandiya 13 ve İsveç 21 sandalye ile Avrupa Parlamentosu'nda temsil ediliyor. 
Finlandiya'da 26 Mayıs Pazar günü yapılacak Avrupa Parlamentosu seçimleri için partiler adaylarını belirleyerek aday listelerini hazırladı. Finlandiya Halkı Partisi 18, Merkez Parti 20, Feminist Parti 3, Koalisyon Partisi 20, Hristiyan Demokratlar 20, Sosyal Demokrat Parti 20, Liberal Parti 7, Korsan Partisi 13, Vatandaş Partisi 11, Mavi Gelecek 9, Gerçek Finliler 20, Sol ittifak 20, Finlandiya Komünist Partisi 20, Hayvan Hakları Partisi 7, Yedi Yıldız Hareketi 20, Yeşiller 20, RKP 20, Junes Cazibesi 1 aday ile AP seçimlerinde mücadele edecek. 
İsveç'te ise toplamda 311 aday, Avrupa Parlamentosu'ndaki 21 sandalye için yarışacak. Danimarka da AP'ye 14 üye yollayacak. Danimarka'da Jeppe Kofod, Morten Helveg Petersen, Pernille Weiss, Margrete Auken, Mette Bock, Rina Ronja Kari, Peter Kofod, Morten Lkkegaard, Nikolaj Villumsen, Rasmus Nordqvist'in Avrupa Parlamentosu'na girmesine kesin gözüyle bakılıyor.
Türk adaylar da yarışacak 
Avrupa Parlamentosu seçimlerinde Türk adaylar da kıyasıya bir yarış içinde olacak. Finlandiya'da SDP Partisi'nden Alettin Başboğa Lathi şehri, Yedi Yıldız Hareketi Partisi'nden Yakup Yılmaz Helsinki için mücadele edecek. 
İsveç'ten ise Hristiyan Demokratlar Partisi'nden Yusuf Aydın Botkyrka şehri, Liberaller Partisi'nden Nur Gül Ume şehri, Ilımlılar Partisi'nden Aydın Akyüz Gotland şehri için yarışacak.
Danimarka'da ise Sosyalist Halk Partisi'nden Gül Özcan, Alternatif Partisi'nden Sadi Tekelioğlu Avrupa Parlamentosu adayları arasında yer alıyor.  



Trump’ın üçlü zirve hamlesi: Ukrayna savaşını bitirebilecek mi?

Görüşme tarihi henüz açıklanmadı ama Putin ve Trump'ın gelecek hafta bir araya gelebileceği belirtiliyor (Reuters)
Görüşme tarihi henüz açıklanmadı ama Putin ve Trump'ın gelecek hafta bir araya gelebileceği belirtiliyor (Reuters)
TT

Trump’ın üçlü zirve hamlesi: Ukrayna savaşını bitirebilecek mi?

Görüşme tarihi henüz açıklanmadı ama Putin ve Trump'ın gelecek hafta bir araya gelebileceği belirtiliyor (Reuters)
Görüşme tarihi henüz açıklanmadı ama Putin ve Trump'ın gelecek hafta bir araya gelebileceği belirtiliyor (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Ukrayna lideri Volodimir Zelenski'yle görüşmeyi planlıyor. 

Kremlin Dış Politika Danışmanı Yuriy Uşakov, bugün yaptığı açıklamada, gelecek günlerde Putin-Trump zirvesinin düzenlenmesi için ABD'yle uzlaşma sağlandığını söyledi. 

Zelenski'yle görüşme planına dair henüz detay paylaşılmadı. Kremlin'in üçlü görüşmeyi kabul edip etmediği bilinmiyor. Uşakov, "Öncelikle Trump'la görüşmek istediklerini" belirtti.

Seçim kampanyasında "24 saatte barışı sağlama" vaadiyle gündem olan Trump'ın bu görüşmeler neticesinde çatışmalara son verip veremeyeceği tartışılıyor. 

CNN'in analizinde, Ukrayna savaşının Putin için bir rejim devamlılığı ve ulusal kimlik meselesine dönüştüğüne dikkat çekiliyor. Bu yüzden Trump'ın sunduğu herhangi bir teşvikin, Moskova'nın savaş mantığını değiştirmeye yeterli olmayabileceği belirtiliyor.

ABD merkezli düşünce kuruluşu Alman Marshall Fonu'ndan David Salvo şu değerlendirmeleri paylaşıyor: 

Washington'da Kremlin'in bu savaşa ne kadar derinden bağlı olduğunu bazen tam kavrayamıyoruz. Putin rejiminin meşruiyeti bu savaşın sürdürülmesine ve Rusya'nın şartlarında sonuçlandırılmasına bağlı. Ekonomi bile savaş üzerine inşa edildi.

Gerçekleşirse Trump-Putin zirvesi, savaşın başladığı 2022'den bu yana en kritik diplomatik temas olacak. Analizde, bunun Putin'e uluslararası meşruiyet kazandırabileceği ve Moskova'nın ateşkes vaadiyle Ukrayna'nın doğusundaki askeri operasyonlara odaklanabileceği yazılıyor. 

Trump'ın Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff da bu hafta Moskova'da Putin'le görüştü. Kremlin ve Washington, görüşmelerin yapıcı geçtiğini söylüyor.

Diğer yandan New York Times'ın analizinde sözkonusu görüşmede nelerin müzakere edildiği konusunda Kiev'in bilgilendirilmediği belirtiliyor. 

Ayrıca Trump'ın Avrupa ülkelerini devre dışı bırakarak doğrudan liderler arası müzakere yöntemine başvurmasının Brüksel'i endişelendirdiği yazılıyor. Avrupa'nın barış sürecine dahil edilmemesinin, NATO ittifakı içindeki koordinasyonu zayıflatma riski taşıdığına da dikkat çekiliyor.

Independent Türkçe, CNN, New York Times