Yıl boyu büyüleyiciliğini kaybetmeyen Tunus kasabası: Sidi Bu Said

Beyazın ve mavinin hakim olduğu Akdeniz'e bakan köy evleri (İndependent Arabia)
Beyazın ve mavinin hakim olduğu Akdeniz'e bakan köy evleri (İndependent Arabia)
TT

Yıl boyu büyüleyiciliğini kaybetmeyen Tunus kasabası: Sidi Bu Said

Beyazın ve mavinin hakim olduğu Akdeniz'e bakan köy evleri (İndependent Arabia)
Beyazın ve mavinin hakim olduğu Akdeniz'e bakan köy evleri (İndependent Arabia)

Tunus’un Sidi Bu Said kasabasına doğru yolculuğa çıktığınızda sizi öncelikle Akdeniz kıyıları boyunca dizilmiş sahil köyleri karşılayacaktır. Oraya gidenlerin çoğu, Sidi Bu Said’in havasının diğer Akdeniz kasabalarından farklı olduğunu söylerler. Kasaba adını, bundan 800 yıl önce buraya gelip uzun yıllar ibadetle meşgul olan ve tasavvuf tarikatlarından birini kuran es-Salih Sidi Ebi Said el-Baci’den alıyor.
Yoğun ilgi
Sidi Bu Said’e gidenler, merkezinde küçük bir cami bulunan kasabanın, yüksek bir tepeden bakıldığında evlerin pencere ve kapılarına rengini veren masmavi Akdeniz’e uzanan muhteşem konumuyla adeta büyüleniyorlar.
Kültür ve Sanat Sarayı
Kapı ve pencereleri Akdeniz mavisine boyalı bembeyaz evleriyle ön plana çıkan kasaba, 20. yüzyılın başlarında yaşamış, Arap müziğinde uzman olan, önde gelen oryantalistlerden ressam Baron Rodolphe d'Erlanger için tam bir ilham kaynağıydı. Paris'teki Paul Kuttner Yayınevi tarafından basılan “Arap müziği” adlı müzik bilimine yönelik bir kitabın da yazarı olan d'Erlanger’ın bu eseri, Arap müziği üzerine yapılan nadir araştırmalar arasında önemli bir referanstır. Bununla birlikte d'Erlanger, Sidi Bu Said’de “Ennejma Ezzahra” adlı Arap ve Akdeniz müziğinin merkezi haline gelen bir saray inşa ettirmiştir.
Sanat ve müzikseverler burada kendilerini, Ramazan gecelerinde Ennejma Ezzahra Sarayı koridorlarını dolduran ve Ramazan ayının estetiğini artıran muhteşem nağmeler ve şarkıların büyüsüne kaptırıyorlar.
1932 yılında ölen d'Erlanger, geriye çok sayıda Arapça beste bıraktı. Yıl boyunca müzik akşamlarının yaşandığı Sidi Bu Said'deki ünlü saray, Ramazan aylarında   sanatseverler için adeta bir türbeye dönüşüyor.

Sidi bu SaidSidi Bu Said

Sidi Bu Said’de Ramazan
Sidi Bu Said’de Ramazan, bir başka güzel. Onu her gece, binlerce güzellik ve sanat tutkunu ziyaret ediyor. Kafelerinin kapıları, yukarıdan bakıldığında ortasında küçük bir caminin bulunduğu ve beyaz ve mavinin hakim olduğu evlerin olduğu muhteşem manzaranın keyfini çıkarmak isteyenlere açılıyor. Küçük kasabanın ünlü kafeleri arasında yıllardır Tunus turizminin tanıtımında kullanılan en ünlü yüzlerden biri olan kafe de bulunuyor. Kış geceleri, kafede, kadim Endülüs müziğinin türlerinden biri sayılan geleneksel Tunus el-Maaluf müziğinin tatlı nağmeleri yükseliyor. Arap ve Endülüs müziğini harmanlayan bu müziğin hem yurtiçinde hem de yurt dışında çok sayıda hayranı ve seveni bulunuyor.
Ramazan gecelerinin vazgeçilmezi; Bambaluni
Sidi Bu Said’in kafelerinde özellikle Ramazan ayında çam veya bademli yeşil çayın yanı sıra sıcak yenen ve şekerle süslenen Bambaluni adlı bir çeşit kızarmış hamurdan yapılan lezzetli çörekler gibi geleneksel tatlar yer alıyor. Bu geleneksel lezzetler ziyaretçilerin en sevdiği yiyecekler arasında bulunuyor. Binlerce insan her gün köy pazarlarını ziyaret ettikten sonra sahil kenarındaki kafelere dağılıyorlar.
Turistlerin uğrak yeri
Turistler yıl boyunca Akdeniz’in en güzel kasabalarından biri olarak kabul edilen Sidi Bu Said’e akın ediyorlar. İndependent Arabia'dan Basil tercüman'ın haberine göre, her yıl yarım milyondan fazla turist, bu küçük kasabanın sokaklarını ve tarihi eserlerini ziyaret ediyor. Buraya gelen yabancı turistler doğanın güzelliği ve kasabanın çekiciliğinin tadını çıkarıyorlar.
Ressamların cenneti
Kasaba hala Paul Klee, August Macke ve Louis Maayah gibi ressamların tarihi ziyaretlerini hatırlatıyor. Bir asırdan uzun bir süre önce Sidi Bu Said’i ziyaret eden Paul Klee, bu gelişini şu ifadelerle anlatıyor;
 “Arapların yakınlarındaki bir sahile geldik. Burada gözleri adeta kamaştıran parlak bir güneşle tanıştık. Hava en güzel duyguları uyandıran renklerle örülüydü.”

Basil Tercüman - Independent Arabia



Netflix izleyicileri İtalyan dizisini Coppola klasiği Baba'ya benzetiyor

28 yaşındaki İtalyan aktör Massimiliano Caiazzo, Hayallerimizdeki Deniz'de Carmine Di Salvo karakterine hayat veriyor (Netflix)
28 yaşındaki İtalyan aktör Massimiliano Caiazzo, Hayallerimizdeki Deniz'de Carmine Di Salvo karakterine hayat veriyor (Netflix)
TT

Netflix izleyicileri İtalyan dizisini Coppola klasiği Baba'ya benzetiyor

28 yaşındaki İtalyan aktör Massimiliano Caiazzo, Hayallerimizdeki Deniz'de Carmine Di Salvo karakterine hayat veriyor (Netflix)
28 yaşındaki İtalyan aktör Massimiliano Caiazzo, Hayallerimizdeki Deniz'de Carmine Di Salvo karakterine hayat veriyor (Netflix)

Netflix izleyicileri, kısa süre önce platforma eklenen İtalyan hapishane dizisi Hayallerimizdeki Deniz'e (Mare fuori) adeta hayran kaldı. Dizi, şimdiden Francis Ford Coppola'nın unutulmaz klasiği Baba'yla (The Godfather) kıyaslanmaya başlandı.

İtalya'da ilk kez 2020'de yayımlanan yapım, 20 Nisan'da dijital platformun kütüphanesine eklendi. İzleyiciler kısa sürede 4 sezonu da art arda izleyip bitirdi ve diziyi "bağımlılık yapıcı" ve "sürükleyici" diye tanımladı.

Netflix, 18 yaşından küçük izleyiciler için uygun olmadığını belirttiği dramanın konusunu şöyle özetliyor:

Denize nazır bir ıslahevindeki Napolili gençler, arkadaşlığı ve aşkı öğrenirken daha iyi bir geleceğin hayalini kurar.

IMDb'de izleyiciler Hayallerimizdeki Deniz için "muhteşem" yorumları yaparken, herkesin diziyi mutlaka izleme listesine eklemesi gerektiğini belirtti.

Kullanıcılardan biri, "Bu dizi harika ve daha ilk bölümlerden bağımlısı oldum. En sevdiğim şey, dizide kimin başrol olduğunu kestiremiyorsunuz çünkü tüm karakterlere eşit özen gösteriliyor ve herkesin hikayesi çok güzel işleniyor. Oyuncuların çoğu yeni ama performanslar şahane. Çiftler arasındaki kimya mükemmel. Bir de müzikleri çok seviyorum" yorumunu yaptı.

Bir başka kullanıcı ise diziyi Baba üçlemesiyle kıyaslayarak şöyle yazdı: 

Adeta Baba'nın genç oyuncularla çekilmiş versiyonu gibi... Dizide herkesin kendine özgü bir hali var. Daha önce hiçbir yapımda erkekler arasında bu kadar ağlama ve sarılma görmemiştim.

Başka bir izleyiciyse "Oyunculuklar olağanüstü. Bu; aşk, nefret ve intikam üzerine bir hikaye. Gençler hata yapıyor, ders çıkarıyor, dostluklar kurup anılar biriktiriyor. İlk sezon çok hüzünlüydü, ikinci sezon iyiydi, üçüncü sezon ise en iyisiydi" yorumunda bulundu.

Variety'nin haberine göre Hayallerimizdeki Deniz, İtalya'da 2020'de ülkenin kamu yayıncısı RAI'da yayımlandığından bu yana "büyük bir popüler kültür fenomenine" dönüştü. 4 sezonu çekilen dizi için iki sezon daha sipariş edildi.

Ayrıca Maria Esposito'nun canlandırdığı Rosa karakterine odaklanan Io Sono Rosa Ricci adlı bir öncül film de bu yıl İtalya sinemalarında gösterime girecek ve ardından Netflix kataloğuna eklenecek.

Independent Türkçe, Metro, Variety