Şam İlahiyat Akademisi radikalizme panzehir mi olacak?

Suriyeliler ülkedeki en büyük ilahiyat akademisinin açılmasını bekliyor (Independent Arabia)
Suriyeliler ülkedeki en büyük ilahiyat akademisinin açılmasını bekliyor (Independent Arabia)
TT

Şam İlahiyat Akademisi radikalizme panzehir mi olacak?

Suriyeliler ülkedeki en büyük ilahiyat akademisinin açılmasını bekliyor (Independent Arabia)
Suriyeliler ülkedeki en büyük ilahiyat akademisinin açılmasını bekliyor (Independent Arabia)

Şam rejimi ülkedeki en büyük ilahiyat akademisini açmaya hazırlanırken bu merkezin inşası, Suriye’de son senelerde yaşanan olaylardan tamamen soyut olarak atılmış akademik bir adım değil bilakis içinde siyasi bir boyutu da barındırıyor. Bazıları gayrimüslimlere karşı radikalizm izlerini taşıdığını belirtiyor.
Fakültede okutulacak dersler henüz açıklanmazken Halep üniversitesinde öğretim üyeliği yapan Felsefe Hocası Dr. Halim Esmer Suriye’de böyle bir akademinin bulunmasının bilim alanında atılmış kurucu bir adım olduğunu belirtti.
İlahiyat fakülteleri
Suriye’de ilahiyat enstitüleri 20. Yüzyılın başlarında ortaya çıkmaya başladı. Söz konusu dönemde piskoposlar ve kiliseler ilahiyat bilimlerin okutulmasını denetliyordu. Bu konuda araştırmalarda bulunun ve ülkedeki birçok ilahiyat fakültesinde felsefe dersi okutmuş olan Dr. Halim Esmer “Şam’da Zaytun Patrikliği bulunuyor. Bu Patrikhane, Hristiyan Yetiştirme Enstitüsü görevi görüyor. Enstitüde Başpiskopos Rami İlyas ile Piskopos Joseph el-Absi ders okutuyor ve denetmenlik yapıyor” dedi.
Halep kentinde de bu alanda bir tecrübe yaşandığı ve sonradan durduğunu belirten Dr. Halim, bu tecrübenin ilahiyat araştırmaları merkezleri ile 2007’de yeniden başladığına ve öğrencilere 3 senelik eğitim verildiğini belirtti. Dr Halim Halep’teki ilahiyat araştırmaları merkezinin geçen sene Beyrut’taki Hristiyan Cizvit Üniversitesi ile kardeşlik anlaşması imzaladığını ve merkezin 50 öğrencisinin bulunduğunu söyledi.
Şam’daki ilahiyat akademisi dini aydınlanma merkezi olacak
İlahiyat akademisinin inşa kararındaki önemli bir kısma dikkat çeken Araştırmacı Raymond George, akademi öğrencilerine Suriye’deki bir üniversiteden mezun olma fırsatının verileceğini ve öğrencilerin kendi ülkelerindeki bir ilahiyat fakültesinden mezun olabilmesinin ayrıcalıklı bir girişim olduğunu söyledi. Independent Arabia'dan Mustafa Rustum'a konuşan George; Lübnan’daki Saint Joseph, El-Hikme, Ruhu’l-Kudüs ve Mukaddes Aile gibi kilise heyetlerine bağlı üniversitelerin ilim adamı, düşünür ve bakan yetiştirilmesinde büyük rol oynadığına dikkat çekti.
Üniversitenin merkez kampüsü dışında herhangi bir bölüm açmasına izin verilmediğini belirten Gergi, göç nedeniyle ülkedeki Hristiyanların sayılarının azalmasının üniversitedeki öğrenci sayısına etki eden önemli etkenlerden biri olduğunu söyledi. Gergi, Hristiyan vatandaşların Suriye’de kalmasını sağlamak için üniversite ve enstitü inşa edilmesinin öncelikli olduğunu ifade etti.
Açıklamalarını sürdüren George “üniversitede ilmi ve dini özel üniversiteler kurulması için toplumun tüm bileşenlerini tek bir çatı altında toplayan bir anayasa ihtiyaç var” dedi.
Mustafa Rustum - Independent Arabia



Lübnan, İran ile ilişkilerinin sınırlarını çizdi

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, İran Yüksek Ulusal Güvenlik Konseyi Sekreteri Ali Laricani’yi kabul etti (Lübnan Cumhurbaşkanlığı)
Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, İran Yüksek Ulusal Güvenlik Konseyi Sekreteri Ali Laricani’yi kabul etti (Lübnan Cumhurbaşkanlığı)
TT

Lübnan, İran ile ilişkilerinin sınırlarını çizdi

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, İran Yüksek Ulusal Güvenlik Konseyi Sekreteri Ali Laricani’yi kabul etti (Lübnan Cumhurbaşkanlığı)
Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, İran Yüksek Ulusal Güvenlik Konseyi Sekreteri Ali Laricani’yi kabul etti (Lübnan Cumhurbaşkanlığı)

Lübnan, Cumhurbaşkanı Joseph Avn ve Başbakan Nevvaf Selam'ın Beyrut'ta İran Yüksek Ulusal Güvenlik Konseyi Sekreteri Ali Laricani ile yaptıkları görüşmede verdikleri kesin açıklamalarla İran ile ilişkilerinin sınırlarını çizdi.

Cumhurbaşkanı Avn, İranlı yetkiliye hitaben, “İran da dahil olmak üzere başka ülkelerin iç işlerine karışmayan Lübnan, kendi iç işlerine kimsenin karışmasını kabul etmez” ifadelerini kullandı.

Avn, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Lübnan halkını temsil edenler, halkın ve devletin yüksek çıkarlarını gözeten anayasal kurumlardır. Devletin silahlı kuvvetleri, istisnasız tüm Lübnanlıların güvenliğinden sorumludur.”

Lübnan Cumhurbaşkanı taraflardan hiçbirinin istisnasız olarak, silah taşıyarak dışarıdan diğer Lübnanlılara karşı güç kullanmasının kabul edilemez olduğunu bir kez daha vurguladı.

Başbakan Nevvaf Selam ise Laricani ile yaptığı görüşmede, Lübnan ile olan ilişkilerin yalnızca anayasal kurumlar aracılığıyla yürütüleceğini, hiçbir siyasi grup veya paralel kanal aracılığıyla yürütülemeyeceğini vurguladı. Hükümetin kararlarının başka hiçbir ülkede tartışmaya açık olamayacağının altını çizen Başbakan Selam, “Lübnan'da karar alma merkezi Bakanlar Kurulu'dur. Lübnan'ın kararlarını, kimsenin vesayeti veya emirlerini kabul etmeyen Lübnanlılar tek başına alır” şeklinde konuştu.