Avrupa Birliği Türkiye Raporunu açıkladı: Türkiye ile müzakereler tıkandı, yeni fasıl açılmamalı

Pixabay
Pixabay
TT

Avrupa Birliği Türkiye Raporunu açıkladı: Türkiye ile müzakereler tıkandı, yeni fasıl açılmamalı

Pixabay
Pixabay

Avrupa Birliği Türkiye raporunu açıkladı. 1 Mart 2018-1 Mart 2019 tarihlerini kapsayan Avrupa Birliği (AB) Genişleme Raporu 116 sayfadan oluşuyor.
Independent Türkçe'de yer alan habere göre, söz konusu raporda Türkiye ile müzakerelerin tıkandığı bu nedenle yeni fasıl açılmayacağı belirtildi.
AB Konseyi'nin oybirliğiyle onay verdiği raporda Türkiye'nin AB'den uzaklaşmaya devam ettiği ifade edildi. Bununla birlikte Türkiye’nin AB için anahtar bir ortak ve üye ülke olduğu vurgulandı.
Avrupa Komisyonu bu yıl ülke raporlarıyla ilgili olarak yapmış olduğu değerlendirmede yöntem değişikliğine gitti. Buna göre Türkiye raporunda iki başlıkta ilerleme olduğuna yer verildi.
AB müktesebatına uyumun arttığı alanlar enerji ve ulaştırma başlıkları oldu.
Avrupa Komisyonu'nun bugüne kadar müzakereye açılmış 16 başlıktan 10'una bir önceki seneye kıyasla ilerleme kaydedilmediği ifade edildi. Raporda 31 Mart yerel seçimlerine de yer verilirken, seçim sürecinin siyasi baskılardan bağımsız olmadığı yönünde endişelerin olduğu belirtildi.
İstanbul seçimleri
YSK'nın İstanbul seçimlerinin iptaline ilişkin kararının dikkat çekici olduğu belirtildi.
Gerekçeli kararın "ikna edici olmadığı" ve AB'deki hukuki uygulamalar ile bağdaşmadığı ifade edildi.
Rapor; Türkiye’de yargı sistemi ve ifade özgürlüğünün ciddi anlamda geriye gittiğini ve birliğin tavsiyelerine uyulmadığını söylüyor, Türkiye’de siyasi baskı ortamının bulunduğu tespiti yapılıyor.
Bu baskı ortamının hakim ve savcılar üzerinde olumsuz etki oluşturduğunu öne süren rapor; bunun yargı bağımsızlığının yitirilmesine de neden olduğunu ifade ediyor.
AB Genişleme Raporu'nda ayrıca Türkiye'de ekonomi, mali politikalar ve sermayenin serbest dolaşımı konusunda da gözle görülür bir gerilime olduğu öne sürülüyor.



Amerikalı, psikiyatri hastanesinden taburcu edildikten sonra Rusya'dan ayrıldı

Moskova'daki bir Rus mahkeme binasının önünde iki polis memuru (Arşiv- Reuters)
Moskova'daki bir Rus mahkeme binasının önünde iki polis memuru (Arşiv- Reuters)
TT

Amerikalı, psikiyatri hastanesinden taburcu edildikten sonra Rusya'dan ayrıldı

Moskova'daki bir Rus mahkeme binasının önünde iki polis memuru (Arşiv- Reuters)
Moskova'daki bir Rus mahkeme binasının önünde iki polis memuru (Arşiv- Reuters)

Amerikan vatandaşı Joseph Tater, yaklaşık bir yıl boyunca hapishanede ve psikiyatri hastanesinde tutulduktan sonra Rusya'dan ayrıldı.

46 yaşındaki Tater, ağustos ayında Moskova'da otel çalışanlarına kötü muamele ve ardından bir polis memuruna saldırı suçlamasıyla tutuklandı.

Nisan ayında mahkeme, Tater'in yargılanmaya uygun olmadığına karar verdi ve onu “tıbbi nitelikteki zorlayıcı tedbirler” yani zorunlu psikiyatrik tedaviye sevk etti.

Rus yetkililer, Tater'i kararın açıklanmasından önce bir gözaltı merkezinden psikiyatri koğuşuna nakletmişti. TASS'ın o zamanki haberine göre, bir sağlık heyeti Tater'in “gerginlik, dürtüsellik, hayali düşünceler ve davranışlar” sergilediğini belirtmişti.

Rus resmi haber ajansları, Tater'in eylül ayında yapılan duruşmada ABD vatandaşlığından vazgeçmek istediğini ve CIA'nın kendisini takip ettiğini söylediğini bildirmişti.

Şarku’l Avsat’ın Sputnik’ten aktardığına göre kolluk kuvvetleri, “yargı kararıyla psikiyatri hastanesinde tutulan ABD vatandaşı Tater'in Moskova'daki klinikten çıkmasına izin verildiğini ve Rusya topraklarını terk ettiğini” bildirdi.

Rusya, son yıllarda casusluk, Rus ordusunu eleştirmek, hırsızlık ve ailevi anlaşmazlıklar gibi çeşitli suçlamalarla çok sayıda ABD vatandaşını tutukladı. Bu durum, Washington'un Moskova'yı “rehine alma” ve bunları takas işlemlerinde kullanma niyetinde olduğu yönündeki suçlamalarına yol açtı.

ABD ve Rusya çifte vatandaşı olan Ksenia Karelina, nisan ayında, Ukrayna'yı destekleyen bir hayır kurumuna yaklaşık 50 dolar bağışladığı için 12 yıl hapis cezasına çarptırıldıktan sonra serbest bırakıldı.

Buna karşılık Washington, Rus-Alman vatandaşı Arthur Petrov'u serbest bıraktı. Petrov, ABD yapımı elektronik cihazları Rus ordusuyla iş yapan şirketlere yasadışı olarak ihraç etmekle suçlanıyordu.