Ehud Barak yeniden İşçi Partisi başkanlığına hazırlanıyor

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, 2012’de Savunma Bakanı olan Ehud Barak ve dönemin Genelkurmay Başkanı Benny Gantz ile (Reuters)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, 2012’de Savunma Bakanı olan Ehud Barak ve dönemin Genelkurmay Başkanı Benny Gantz ile (Reuters)
TT

Ehud Barak yeniden İşçi Partisi başkanlığına hazırlanıyor

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, 2012’de Savunma Bakanı olan Ehud Barak ve dönemin Genelkurmay Başkanı Benny Gantz ile (Reuters)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, 2012’de Savunma Bakanı olan Ehud Barak ve dönemin Genelkurmay Başkanı Benny Gantz ile (Reuters)

İsrail eski Savunma Bakanı ve Başbakanı Ehud Barak'a yakın kaynaklar, Barak’ın 17 Eylül'de gerçekleşecek olan parlamento seçimleri için siyasi sahneye dönmeye karar verdiğini açıkladı.
İsrail’de önde gelen şahsiyetlerle İşçi Partisi başkanlığı için rekabet etme ihtimali üzerinde istişare eden Barak, liberal güçlerle geniş bir koalisyon veya bağımsız bir listenin başında geniş bir ittifak kurmayı hedefliyor.
Kaynakların belirttiğine göre, Barak, son iki hafta içinde İşçi Partisi’nin üst düzey yetkilileri, gençlik gurupları ve başka siyasi isimlerle bu konuda görüştüğünü söylüyor. Şu an İşçi Partisi Başkanı Avi Gabbay, Barak’ın çabalarının farkında olduğunu, Barak’ın yarışmaya karar vermesi halinde kendisini destekleyeceğini söyledi.
Eski genelkurmay başkanı olan 78 yaşındaki Barak, İsrail ordusu tarihinde en yüksek mertebeli asker sayılır, ancak politikada şansı yaver gitmedi. 1995 yılında İzhak Rabin hükümetinde İçişleri Bakanlığı, 1995-96 yılında Dışişleri Bakanlığı ve İşçi Partisi başkanlığı ve 1999’dan 2001’e kadar yaptığı başbakanlık görevlerinin tümünde başarısız oldu. Olağanüstü seçimlerde başarısız olan Ehud Barak, Binyamin Netanyahu hükümetinde 2007 ile 2013 arasında Savunma ve Güvenlik Bakanı olarak hizmet yaptı. İşçi Partisi’ndeki arkadaşları Barak’ı son seçimlerde partiyi çökertmek, Siyonist hareketin kurduğu bu 70 yıllık partiye ihanet ederek partiyi bölmekle suçladı.
Ancak Barak, son yıllarda popülerliğini bir miktar yeniden kazandı ve medyada Netanyahu’nun politikalarına karşı çıkan en önemli muhalefet figürü haline geldi. Birçok kişi onun siyasi arenaya dönmesinin Netanyahu’ya yenilen ‘Generallerin Partisi’ yanında ciddi bir güç oluşturabileceğine inanıyor. Öte yandan Barak’ı partiye yaptığı ihanet dolayısıyla affedemeyenler ve onu Knesset’te bakan veya vekil olarak görmek istemeyenler de var.
İşaret etmek gerekir ki, son seçimlerde meclisteki 24 sandalyeden 6’ya düşme başarısızlığı gösteren İşçi Partisi lideri Avi Gabbay’e karşı parti içinde şiddetli bir savaş patlak verdi. Bu savaş, Netanyahu ile kendisi arasında partiyi aşırı sağcı partiye katma amacıyla yapılan görüşmelerin ortaya çıkmasının ardından gündeme geldi. İşçi Partisi liderleri dün akşam toplandı ve parti kongresi programları ve bir sonraki seçime katılacak listeyi onayladı.
Gabbay’ın başarısızlığı nedeniyle parti başkanlığına son verilmesi bekleniyor. Ancak parti kendisini siyasi arenada ön saflara taşıyacak siyasi bir figürün yokluğundan muzdarip. Parti başkanlığı için yarışacak adayların bir kısmı şunlar; Genelkurmay başkanlığına aday olan ancak siyasette yeni olan Tal Russo, Savunma ve Güvenlik Bakanlığı yapmış olan Amir Peretz yine parti başkanlığına aday olması beklenen eski genelkurmay başkan yardımcısı emekli general Yair Golan. Siyasi çevrelere göre, İşçi Partisi başkanlığı için yarışmaya katılanların fazlalığı ve adayların kalitesi Barak'ı yarışmaya katılmaya itiyor.



İran: Avrupa Troykası ile birkaç gün içinde görüşmeler yapma konusunda anlaştık

Fransa, İngiltere ve Almanya dışişleri bakanları, 20 Haziran'da Cenevre'de İranlı mevkidaşlarıyla görüşmelerde bulundu (AFP)
Fransa, İngiltere ve Almanya dışişleri bakanları, 20 Haziran'da Cenevre'de İranlı mevkidaşlarıyla görüşmelerde bulundu (AFP)
TT

İran: Avrupa Troykası ile birkaç gün içinde görüşmeler yapma konusunda anlaştık

Fransa, İngiltere ve Almanya dışişleri bakanları, 20 Haziran'da Cenevre'de İranlı mevkidaşlarıyla görüşmelerde bulundu (AFP)
Fransa, İngiltere ve Almanya dışişleri bakanları, 20 Haziran'da Cenevre'de İranlı mevkidaşlarıyla görüşmelerde bulundu (AFP)

İran Dışişleri Bakanlığı sözcüsü, İran, İngiltere, Fransa ve Almanya'nın cuma günü İstanbul'da nükleer müzakereleri yeniden başlatacağını açıkladı. Bu açıklama, Avrupa'nın üç büyük ülkesi olan İngiltere, Fransa ve Almanya'nın müzakerelerin yeniden başlamaması halinde İran'a uluslararası yaptırımların yeniden uygulanacağı uyarısının ardından geldi.

İran resmi basınına göre Dışişleri Bakanlığı sözcüsü İsmail Bekayi, “İran, İngiltere, Fransa ve Almanya arasındaki toplantının, dışişleri bakan yardımcıları düzeyinde yapılacağını” açıkladı.

İran medyası dün, Batılı güçlerin BM yaptırımlarına hızlı bir şekilde geri dönüş için "snapback" mekanizmasını devreye sokmak üzere ağustos sonuna kadar süre vermesinin ardından, Tahran'ın Avrupa Troykası ile müzakereleri yeniden başlatma konusunda anlaştığı haberini verdi. Devrim Muhafızları'na bağlı Tesnim Haber Ajansı, konuya hakim bir kaynağın "Görüşmelerin prensibi üzerinde anlaşmaya varıldı, ancak zaman ve yer konusunda istişareler devam ediyor" dediğini belirtti.

Birkaç gün önce, Avrupa Troyka'nın dışişleri bakanları ve Avrupa Birliği'nin dışişleri politika sorumlusu, geçen ay İsrail ve ABD'nin İran'ın nükleer tesislerine düzenlediği saldırıdan bu yana İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi ile ilk telefon görüşmesini gerçekleştirdi.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre Avrupa Troykası, Çin ve Rusya ile birlikte, 2015 yılında İran ile imzalanan ve 2018 yılında ABD'nin çekildiği nükleer anlaşmanın kalan taraflarını oluşturuyor. Anlaşma uyarınca, İran'ın nükleer programına kısıtlamalar getirilmesi karşılığında yaptırımlar kaldırılmıştı.

Avrupa Birliği, İran ile İsrail arasında hava savaşı öncesinde devam eden nükleer müzakerelerin yeniden başlamaması veya somut sonuç alınmaması halinde, BM'nin yaptırımlarını otomatik olarak yeniden uygulamaya koyan “Snapback” mekanizması yoluyla, ağustos ayı sonuna kadar İran'a BM yaptırımlarını yeniden uygulayacağını açıkladı.

Arakçi birkaç gün önce yaptığı açıklamada, “Avrupa Birliği ve Avrupa Troyka'sı bir rol oynamak istiyorsa, sorumlu davranmalı ve ahlaki ve hukuki hiçbir temeli olmayan (yaptırımların yeniden uygulanması) politikası da dahil olmak üzere, modası geçmiş tehdit ve baskı politikalarından vazgeçmelidir” ifadelerini kullandı.

2015 nükleer anlaşmasını onaylayan BM kararının maddelerine göre, Avrupa Troykası 18 Ekim 2025 tarihine kadar BM'nin Tahran'a yaptırımlarını yeniden uygulayabilir.

İran Parlamentosu Ulusal Güvenlik ve Dış Politika Komisyonu üyesi Vahid Ahmedi, üç Avrupa ülkesinin “uluslararası hukuk açısından mekanizmayı devreye sokma hakkına sahip olmadığını”ifade etti. İran Observer haber sitesine verdiği demeçte, Tahran'ın ABD ile müzakerelere dönmek için üç temel şart koyduğunu belirtti. “Birincisi, İran topraklarına yönelik saldırının uluslararası platformlarda kınanması, ikincisi, 12 gün süren savaşın yol açtığı zarar ve kayıpların belirlenmesi, üçüncüsü, gelecekte İran topraklarına yönelik herhangi bir saldırının tekrarlanmayacağına dair net garantiler verilmesi.”

İsrail-İran savaşından önce Tahran ve Washington, Umman'ın arabuluculuğunda beş tur nükleer müzakere gerçekleştirdi, ancak Batı güçlerinin silahlanma tehlikesini ortadan kaldırmak için İran'ın uranyum zenginleştirmesini sıfıra indirmesini talep etmesi gibi önemli engellerle karşılaştı.

ABD saldırılarından önce İran, uranyumu yüzde 60 saflıkta zenginleştiriyordu. Bu uranyumun saflığı, silah geliştirmeye imkan veren yüzde 90'a kadar kolaylıkla yükseltilebilir.

Tahran, nükleer programının sadece sivil amaçlara yönelik olduğunu söylüyor. Batılı güçler ise bu düzeyde zenginleştirmenin sivil bir gerekçesi olmadığını belirtiyor.

Birleşmiş Milletler'in en üst düzey denetim kurumu olan Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı ise nükleer silah üretmeden uranyumu bu düzeye kadar zenginleştiren başka bir ülke olmadığını vurguluyor.