​Putin: ABD’nin hegemonyasını empoze etme girişimi, savaşlara neden olabilir

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, St. Petersburg Forumu’nda konuşma yaptı (EPA)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, St. Petersburg Forumu’nda konuşma yaptı (EPA)
TT

​Putin: ABD’nin hegemonyasını empoze etme girişimi, savaşlara neden olabilir

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, St. Petersburg Forumu’nda konuşma yaptı (EPA)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, St. Petersburg Forumu’nda konuşma yaptı (EPA)

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin bugün yaptığı açıklamada, küresel para sistemindeki doların rolünü yeniden gözden geçirme çağrısında bulunarak, ABD para biriminin Washington tarafından kullanılan bir ‘baskı mekanizması’ haline geldiğini ifade etti. Putin ABD’nin dünyanın her yerinde yasal otoritesini empoze etmeye çalıştığını söyledi.
Putin, “Finansal sistemdeki köklü değişikliklerin uluslararası finansal kurumlara adapte edilmesi gerektiği ve dünyaya devlet eliyle bir baskı aracı olarak kullanılan doların yeniden gözden geçirilmesi gerektiği açıktır” ifadelerini kullandı.
Putin, ABD’nin hegemonyasını başka ülkelere empoze etme çabasının savaşa neden olabileceğini söyledi.
ABD’nin Huawei şirketini küresel pazar dışında bırakma girişimleri olduğunu belirten Putin, bunu ilk teknoloji savaşının başlangıcı olarak tanımladı.
Güney Kore Cumhurbaşkanlığı ofisinden üst düzey bir yetkili, Huawei’nin ülkedeki 5G ağlarına potansiyel katılımının etkisiyle ilgili endişeler konusunda uyarıda bulundu.
Yonhap Haber Ajansı'nın haberine göre ismini vermek istemeyen yetkili, “Güney Kore ve ABD’de 5G ağlarının kullanılmasının savunma güvenliği üzerinde hiçbir etkisi yoktur” ifadelerini kullandı.
ABD'nin Seul Büyükelçisi Harry Harris geçtiğimiz hafta yaptığı açıklamada, “5G ağlarla ilgili bugün alınan kararların on yıllar boyunca ulusal güvenlik açısından etkileri olacak” dedi. Harris, Huawei'nin güvenilir olmadığını belirterek, Güney Koreli şirketlerden ‘güvenilir bir sistem sağlayıcı’ seçmesini istedi.
ABD hükümeti, telekom ekipmanlarını dış ticaret yasağı listesine eklemesinin ardından ABD hükümeti tarafından yabancı rakiplerin teknolojileri ve servislerinin engellenmesi kapsamında Ulusal ekonomik acil durum ilan etmişti.
ABD Ticaret Bakanlığı, kara listeye alınan Çinli Huawei şirketine uygulanan ticari kısıtlamaları onaylamasının ardından bu kararın uygulanmasını 90 günlüğüne askıya aldığını açıkladı.



Madleen gemisinin alıkonulmasının ardından aktivistler İsrail'e götürüldü

TT

Madleen gemisinin alıkonulmasının ardından aktivistler İsrail'e götürüldü

Madleen gemisinin alıkonulmasının ardından aktivistler İsrail'e götürüldü

Almanya'nın Tel Aviv Büyükelçisi Steffen Seibert, Gazze Şeridi'ne uygulanan ablukayı kırmaya çalışırken Akdeniz'de İsrail askerleri tarafından alkonulan aktivistlerin İsrail'e götürüldüğünü bildirdi.

Seibert X platformu üzerinden yaptığı paylaşımda, “Tüm yolcular donanma tarafından İsrail'e nakledildi ve donanma bize hepsinin güvende olduğunu teyit etti. İsrailli yetkililer, aktivistlerden ülkeyi terk etmelerini istedi. Bir Alman vatandaşı için konsolosluk yardımı teklif ettik” ifadelerini kullandı.

Madleen, günler süren yolculuğun ardından gece saatlerinde, varış noktası olan Gazze Şeridi'ne ulaşmadan kısa bir süre önce İsrail güçleri tarafından durduruldu.

Özgürlük Filosu Koalisyonu, uzun süredir İsrail ablukası altında olan Gazze Şeridi’ne yardım ulaştırmayı amaçlıyordu.

İsrail Dışişleri Bakanlığı, Madleen'in durdurulmasının, 2007 yılından bu yana Gazze Şeridi'ne uygulanan ve izinsiz gemilerin girişini engelleyen deniz ablukasına dayandığını belirtti.

Özgürlük Filosu Koalisyonu tarafından geminin durdurulmasının ardından yapılan açıklamada, “Madleen gemisindeki on iki aktivistin ve diğer tüm Filistinli tutukluların derhal serbest bırakılmasını, acımasız işgale ve ablukaya son verilmesini ve Gazze Şeridi'ne insani yardım ulaştırılması için tüm sınır kapılarının derhal açılmasını talep ediyoruz” denildi.

İsrail Dışişleri Bakanlığı, Özgürlük Filosu Koalisyonu'nun yardım gemisi Madleen'in ‘güvenli bir şekilde İsrail kıyılarına doğru yol aldığını’ bildirdi.

İsrail Dışişleri Bakanlığı’nın X platformundaki hesabı üzerinden yapılan paylaşımda, “Yolcuların kendi ülkelerine dönmeleri bekleniyor” ifadesi yer aldı.

Özgürlük Filosu Koalisyonu yaptığı açıklamada, Madleen'in uluslararası sularda ‘İsrail ordusu tarafından saldırıya uğradığını ve engellendiğini’ belirtti.

Açıklamada, “Gemiye yasadışı bir şekilde çıkıldı, silahsız sivillerden oluşan mürettebatı kaçırıldı ve bebek maması, gıda ve tıbbi malzemeler de dahil olmak üzere hayat kurtarıcı temel yardım malzemelerine el konuldu” denildi.

Özgürlük Filosu Koalisyonu Koordinatörü Huveyda Araf, İsrail'in gemide bulunanları gözaltına almak için yasal yetkisi olmadığını söyledi.

Araf, “Gemideki gönüllüler İsrail'in yargı yetkisi altında değildir, yardım sağladıkları ya da yasadışı ablukayı kırdıkları için suçlanamazlar… Keyfi ve hukuksuz gözaltlarına derhal son verilmelidir” ifadelerini kullandı.

Özgürlük Filosu Koalisyonu tarafından yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı: “Hiçbir şey bizi caydıramaz. Tekrar yelken açacağız. Kuşatma sona erene ve Filistin özgürleşene kadar durmayacağız. Bu el koyma uluslararası hukuku açıkça ihlal ediyor ve Gazze Şeridi'ne engelsiz insani erişim gerektiren Uluslararası Adalet Divanı'nın (UAD) bağlayıcı kararlarına meydan okuyor.”

Aktivistler, İsrail'in Gazze Şeridi’ne engelsiz insani erişim sağlaması gerektiğini vurguluyor.

Ancak İsrail Dışişleri Bakanlığı, Gazze Şeridi açıklarındaki bölgenin 2007'den bu yana uygulanan deniz ablukası kapsamında izinsiz gemilere kapalı olduğunu ve Madleen'in bu nedenle durdurulduğunu belirtti.

Aktivistlerin İsrail kıyılarına ne zaman ulaşacakları ve ne zaman ülkelerine geri gönderilecekleri ise belirsizliğini koruyor.