Almanya'da siyasi partilerin sıralaması değişti

Almanya'da siyasi partilerin sıralaması değişti
TT

Almanya'da siyasi partilerin sıralaması değişti

Almanya'da siyasi partilerin sıralaması değişti

Almanya'daki gelenekçi halk partileri olan Hristiyan Birlik Partileri (CDU/CSU) ve Sosyal Demokrat Parti (SPD) yıllardır sürdürdükleri ilk iki sırayı rakiplerine kaptırdı. 
Alman televizyonu ARD'nin yaptırdığı kamuoyu araştırmasında, siyasi partilerin sıralamasının değiştiği ortaya kondu. Almanya Yeşiller Partisi kurulduğu 1977 yılında bu yana ilk kez bir kamuoyu araştırmasında en yüksek oyu aldı. "Yarın seçim olsa oyunuzu hangi partiye verirsiniz" sorusuna ankete katılanların yüzde 26'sı Yeşiller Patisi derken, yüzde 25'i ise Başbakan Merkel'in partisi CDU/CSU'ya oy vereceği belirlendi. 
Ankette Almanya'nın köklü partilerinden Sosyal Demokrat Parti ise 1945 yılından günümüze kadar en kötü sonucu elde etti. 2017 yılında yapılan genel seçimlerinde yüzde 20.5 oranında oy alan Alman sosyal demokratlar, son ankette yüzde 12 oranında oy alarak ırkçı Almanya için Alternatif Parti AfD'nin gerisinde kaldı. AfD en son ankette oylarını yüzde 13'e yükseltti. 
Son olarak Avrupa Parlamentosu seçimlerinde kötü sonuçlar alan Hristiyan Birlik partileri ve Sosyal Demokrat Partinin oluşturduğu "Büyük Koalisyon" hükümetinin de yeni seçim tartışmaları başladı. Almanya'da son yapılan bir kamuoyu araştırmasında seçmenlerin yüzde 52'si yeniden seçim yapılmasını istediği belirlendi. Ankete katılanların yüzde 27'si iktidarda olan Hristiyan Birlik (CDU/CSU) ile Sosyal Demokrat Parti'nin oluşturduğu koalisyon hükümetinin görevine devam etmesi gerektiği konusunda görüş belirttiler. 



İnsan hakları kuruluşu: 34 İranlı kadın mahkûm açlık grevine başladı

Başörtüsü olmayan İranlı bir kadın Tahran sokaklarında yürüyor. (EPA)
Başörtüsü olmayan İranlı bir kadın Tahran sokaklarında yürüyor. (EPA)
TT

İnsan hakları kuruluşu: 34 İranlı kadın mahkûm açlık grevine başladı

Başörtüsü olmayan İranlı bir kadın Tahran sokaklarında yürüyor. (EPA)
Başörtüsü olmayan İranlı bir kadın Tahran sokaklarında yürüyor. (EPA)

2021'den bu yana Tahran'da tutuklu bulunan Nobel Barış Ödülü sahibi Nergis Muhammedi adına konuşan bir insan hakları kuruluşu, ülkeyi sarsan Mahsa Amini protestolarının ikinci yıl dönümünde, dün (Pazar) Evin Cezaevi’nde 34 kadın mahkumun açlık grevine başladığını duyurdu.

Kuruluşun X platformu üzerinden yaptığı açıklamada, “Bir kez daha, Evin Cezaevi'ndeki siyasi ve ideolojik geçmişe sahip kadın mahkumlar, hükümetin baskıcı politikalarına karşı İran'daki protestocularla dayanışma amacıyla açlık grevine başladılar” denildi.

Açıklamanın devamında, “Bugün, 15 Eylül 2024'te, Evin Cezaevi’ndeki 34 siyasi mahkûm, Kadın, Yaşam, Özgürlük hareketinin ikinci yıldönümünü ve Tahran'da ahlak polisi tarafından başörtüsü kurallarına uymaması nedeniyle gözaltına alınıp günler sonra ölümü ülke çapında protestolara yol açan genç İranlı Kürt kadın Mahsa Amini'yi anmak için açlık grevine başladı” ifadesi yer aldı.

Şarku’l Avsat’ın AFP’den aktardığına göre açıklama şöyle devam etti: “Demokrasi, özgürlük ve eşitliği tesis etmeye ve teokratik tiranlığı yenmeye olan bağlılığımızı bir kez daha yineliyoruz. Bugün sesimizi daha yüksek çıkarıyor ve irademizi güçlendiriyoruz.”

yukı
Başörtüsüz İranlı bir kadın Tahran sokaklarında yürüyor. (EPA)

Daha önce aktivist Nergis Muhammedi'nin Instagram hesabında Evin Cezaevi’nden bir grup kadın siyasi mahkûmun protestoların yıldönümü münasebetiyle şarkılar ve sloganlar attığı bir ses kaydı yayınlanmıştı.

Kayıtta, ‘Kadın, Yaşam, Özgürlük’, ‘Reformistler, Muhafazakârlar, hikâye bitti’ sloganları ile kadın mahkumların serbest bırakılması ve infazların durdurulması çağrısında bulunan diğer sloganlar duyuluyordu.

Bu olay, yetkililerin protestoların yıldönümünde huzursuzluk çıkmasından korkarak dört batı vilayetindeki Kürt şehirlerinde sıkı güvenlik önlemleri aldığı bir zamanda meydana geldi.

Mahsa Amini'nin ölümünden sonraki birkaç ay boyunca, yetkililerin özellikle başörtüsü konusunda kadınlara uyguladığı baskıyı kınayan benzeri görülmemiş halk protestoları devam etti. Sivil toplum kuruluşları ve insan hakları örgütlerine göre bu gösteriler sırasında en az 551 kişi öldürüldü ve binlerce kişi gözaltına alındı. Kadın, Yaşam, Özgürlük hareketiyle bağlantılı davalarda on erkek idam edildi; bunlardan sonuncusu olan 34 yaşındaki Gulam Rıza Resai, yeni Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan'ın göreve gelmesinden birkaç gün sonra ağustos ayında asıldı.

İnsan hakları örgütleri, çeşitli suçlardan hüküm giyenlere karşı ölüm cezasının giderek daha fazla kullanılmasını kınayarak, bunun bir korku iklimi yaratmayı ve muhalifleri susturmayı amaçladığını ileri sürüyor.

Özellikle idam cezasına karşı verdiği mücadele nedeniyle 2023 Nobel Barış Ödülü'ne layık görülen 52 yaşındaki Nergis Muhammedi, Kasım 2021'den bu yana tutuklu bulunuyor.

İranlı aktivist geçtiğimiz haziran ayında ‘devlete karşı propaganda’ suçundan bir yıl daha hapis cezasına çarptırıldı. Bu ceza, 12 yıl 3 ay hapis, 154 kırbaç, iki yıl sürgün ve çeşitli sosyal ve cezai yaptırımlardan oluşan uzun bir listeye eklendi.