Hindistan ABD'den ithal etttiği 28 ürüne ek gümrük vergisi getirdi

ABD Başkanı Donald Trump ile Hindistan Başbakanı Narendra Modi (Reuters-Arşiv)
ABD Başkanı Donald Trump ile Hindistan Başbakanı Narendra Modi (Reuters-Arşiv)
TT

Hindistan ABD'den ithal etttiği 28 ürüne ek gümrük vergisi getirdi

ABD Başkanı Donald Trump ile Hindistan Başbakanı Narendra Modi (Reuters-Arşiv)
ABD Başkanı Donald Trump ile Hindistan Başbakanı Narendra Modi (Reuters-Arşiv)

Hindistan hükümeti, ABD’nin kendisine verdiği ticari imtiyazları geri çekmesine cevap olarak ABD menşeli 28 ürüne vergi uygulama kararı aldı. Hükümetten yapılan açıklamaya göre yeni vergiler yarından itibaren yürürlüğe girecek.
Hindistan’ın elma, badem, nohut, mercimek, fındık ve diğer bazı tarımsal ürüne ilişkin ithalat vergisini yükseltme kararı aldığı bildirildi.
Liste başlangıçta 29 madde içeriyordu, ancak tuz karidesi olarak bilinen Artemia sonradan silindi.
Bu ticari gerginlik, Washington’un Çin’le yüzleşebilecek bir güç olarak Hindistan’la ilişkilerini güçlendirme çabalarına ve ABD Başkanı Donald Trump ile Hindistan Başbakanı Narendra Modi'nin iki ülke arasındaki iyi ilişkiler konusunda güvence vermesine rağmen yaşandı.
Hindistan’ın aldığı ek vergi kararı ile 240 milyon dolarlık ek gümrük vergisi elde edeceği bildirildi. Hint yönetimi yarın yürürlüğe sokacağı, söz konusu ek gümrük vergilerini daha önce defalarca ertelemişti.
Mart 2018'de Washington, Hindistan’a çelikte yüzde 25, alüminyumda ise yüzde 10 vergi uygulamıştı. Dünyanın en büyük ikinci alüminyum üreticisi olan Hindistan bu önleme tepki vermişti. 



Trump, Fed Başkanı Jeremy Powell’ı görevden alabilir mi?

Trump, 2018’de Powell’ı Fed başkanı olarak atamıştı (Reuters)
Trump, 2018’de Powell’ı Fed başkanı olarak atamıştı (Reuters)
TT

Trump, Fed Başkanı Jeremy Powell’ı görevden alabilir mi?

Trump, 2018’de Powell’ı Fed başkanı olarak atamıştı (Reuters)
Trump, 2018’de Powell’ı Fed başkanı olarak atamıştı (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump’ın, ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell'ı görevden alacağına dair iddialar gündemden düşmüyor.

Trump, dünkü açıklamasında Powell’ı görevden almasının “pek olası” görünmediğini söylemişti. Cumhuriyetçi lider, Powell'ın çok kötü bir iş çıkardığını savunmuş, Fed başkanının görev süresinin dolmak üzere olduğuna da işaret etmişti. 

Reuters’ın analizinde, Trump’ın Powell’ı görevden alma yetkisine sahip olup olmadığının belirsiz kaldığına dikkat çekiliyor. 

1913 tarihli Merkez Bankası Yasası, Fed Yönetim Kurulu üyelerinin yalnızca “geçerli bir gerekçe” gösterilerek görevden alınabileceğini söylüyor. Ancak sözkonusu “geçerli gerekçe” hukuken tanımlanmış değil. 

Genel kabul bunun yolsuzluk veya görevi kötüye kullanma gibi ciddi durumlara işaret ettiği yönünde, dolayısıyla politik görüş ayrılığı bu kapsama girmiyor. Cumhuriyetçi lider uzun süredir faiz indirimi için Powell’a baskı yapıyor.

Diğer yandan Powell’ın hem Fed başkanı hem de Fed Yönetim Kurulu üyesi olması süreci daha da karmaşıklaştırıyor. Powell’ın Fed başkanlığı görevi, Mayıs 2026’da sona eriyor ancak Yönetim Kurulu üyeliği 2028’e kadar sürecek. Trump, onu bir şekilde Fed başkanlığından alsa bile Merkez Bankası’nın kararları üzerinde hâlâ etkili olabilir. 

Analizde, Trump’ın Powell’ı iki pozisyondan almaya çalışmasının en tartışmalı adım olacağına ve sürecin mahkemeye taşınabileceğine işaret ediliyor. 

Wall Street Journal’ın (WSJ) haberinde de Trump’ın, faiz indirimi taleplerine yanıt vermeyen Fed’in bağımsızlığını sonlandırmaya çalıştığı yazılıyor. 

Amerikan gazetesinin analizinde, konuyla ilgili Türkiye’de atılan bazı adımlar örnek olarak gösteriliyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, dönemin Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal’ı 20 Mart 2021’de görevden aldığı hatırlatılıyor. Bundan iki gün önce Merkez Bankası, politika faizini yüzde 17’den 19’a çıkarmıştı.

Analizde, Erdoğan’ın faiz oranlarının düşürülmesinin şirketlerin borçlanma maliyetlerini azaltarak enflasyonu düşüreceğini savunduğuna dikkat çekiliyor. Bu yaklaşımın, düşük faiz oranlarının ekonomik faaliyeti teşvik ederek fiyatları yukarı çektiği yönündeki yaygın kabul gören ekonomik ilkelerle çeliştiği yazılıyor.

2022’de enflasyonun yüzde 72’ye ulaştığı, Türk Lirası’nın ABD doları karşısında yaklaşık yüzde 60 değer kaybettiği anımsatılıyor. 

Independent Türkçe, Reuters, Wall Street Journal