Huawei: Şirket geliri tahmini 30 milyar dolar azalacak

Çinli teknoloji devi Huawei’nin logosu (AFP)
Çinli teknoloji devi Huawei’nin logosu (AFP)
TT

Huawei: Şirket geliri tahmini 30 milyar dolar azalacak

Çinli teknoloji devi Huawei’nin logosu (AFP)
Çinli teknoloji devi Huawei’nin logosu (AFP)

Çinli teknoloji devi Huawei'nin kurucusu ve başkanı Ren Zhengfei, şirket gelirlerinin önümüzdeki iki yıl içerisinde tahmini 30 milyar dolar düşeceğini belirtti.
Ren Zhengfei açıklamasında, Huawei’nin bu kriz ortamından daha güçlü çıkacağını belirterek, insan ve toplumun gelişimine katkıda bulunmak adına Ar-Ge yatırımlarını her zaman muhafaza edeceklerini söyledi.
Bloomberg’in haberine göre, Huawei uluslararası akıllı telefon satışlarında yüzde 40 ila yüzde 60 düşüşe hazırlanırken, Zhengfei açıklamasında, ABD yaptırımlarının şirketin büyümesini yavaşlatabileceğini dile getirdi.
ABD ve Çin arasında başlayan ticaret savaşında yaptırımlara maruz kalmadan önce Huawei’nin geliri 100 milyar doları aşmıştı.
Washington hükümeti, dünyanın en büyük teknoloji şirketlerinden biri olan Huawei’yi, ABD tedarikçilerinin şirket ile anlaşma yapmasını yasaklayarak kara listeye aldı. ABD, Huawei’nin ulusal güvenlik için tehdit oluşturduğunu düşünüyor.
Huawei, Çin’e odaklanmayı hedefliyor
Pekin’deki kaynaklar tarafından Şarku’l Avsat’a yapılan açıklamaya göre Huawei, denizaşırı ülkeler için ürettiği son model Honor 20'yi pazardan çekme seçeneğini değerlendiriyor.
Şirket Honor 20’yi, 21 Haziran’da İngiltere ve Fransa dâhil olmak üzere Avrupa’nın bazı bölgelerinde satışa çıkarmaya hazırlanıyordu.
Kaynak, şirket yöneticilerinin yeni telefon satışlarını takip edeceğini belirterek, satışların zayıf olması durumunda sevkiyatların durdurabileceğini söyledi.
Bloomberg, Huawei’nin deniz aşırı ülkelerdeki düşük satışları dengelemek adına 2019 yılında Çin akıllı telefon pazarının yarısını kontrol etmeyi amaçladığını aktardı.



İş stresi alkol tüketimini artırıyor: Çalışanların yüzde 64'ü etkileniyor

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

İş stresi alkol tüketimini artırıyor: Çalışanların yüzde 64'ü etkileniyor

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Yeni bir araştırmaya göre çalışanların neredeyse üçte ikisi iş kaynaklı stres veya baskılar nedeniyle daha fazla alkol tüketiyor.

Alcohol Change UK'in 2 bin çalışanla yaptığı ankete göre, Birleşik Krallık'ta çalışanların yüzde 64'ü işle ilgili nedenlerden dolayı alkol kullandığını bildirdi. Son 12 ayda artan tüketimin arkasında iş stresi, baskı ve kaygı var.

Her 10 kişiden 4'ü işle ilgili kaygılar nedeniyle alkol tüketimini artırdığını söylerken, katılımcıların yüzde 38'i iş stresiyle başa çıkmak için daha fazla içtiğini belirtti.

Üçte birinden fazlası işyerindeki baskı veya son teslim tarihleri nedeniyle daha fazla içki içerken, yüzde 29'u iş güvensizliği nedeniyle alkol tüketiminin arttığını söyledi.

Alcohol Change UK araştırma grubunun danışmanlık ve eğitim müdürü Jane Gardiner şunları söyledi:

Yaptığımız işler son derece çeşitli olsa da bu araştırma geçen yıl birçoğumuzun işle ilgili stres, kaygı, baskı ve iş güvensizliğini yönetmek amacıyla daha fazla alkol aldığını gösteriyor. Ancak alkol, yetersiz uykudan akşamdan kalmalığa, yüksek tansiyondan depresyona kadar birçok sağlık sorununa yol açarak genel sağlığımıza ve refahımıza ciddi zararlar verebilir. Bazıları için kısa süreli bir rahatlama sağlasa da zaman içinde stres, kaygı ve baskı duygularını daha da kötüleştirmesi ve istesek bile kurtulması zor bir kendi kendini tedavi etme döngüsüne yol açması daha olası.

Alkol Farkındalık Haftası'nın başlangıcı münasebetiyle yayımlanan araştırma, çalışanların işyerinde alkol konusunda önleyici eylem ve eğitim taleplerini ortaya koydu.

Bu yılın teması "Alkol ve iş", çalışma ortamlarının ve baskıların içki içme şeklimizi nasıl etkileyebileceğine ve nasıl daha sağlıklı, daha kapsayıcı işyeri kültürleri oluşturabileceğimize odaklanıyor.

Ankete katılan her 10 çalışandan 8'inden fazlası, işverenlerin işyerinde alkol konusunu ele almada bazı sorumlulukları olduğuna inanıyor. Ancak üçte birinden fazlası işyerinde alkol yerine ruh sağlığı hakkında konuşurken kendini daha rahat hissettiğini söyledi.

Gardiner sözlerini şöyle sürdürdü:

Son yıllarda işyerlerinde ruh sağlığı alanında görülen ilerlemenin bir yansıması olarak, konuşmaları teşvik etmek, şefkat ve desteği artırıp damgalanmayı azaltmak için, çalışanlardan alkol farkındalığı ve eğitimi konusunda bu kadar güçlü bir iştah görmek çok cesaret verici. Olumlu olan şu ki, çalışanlar alkolle ilgili sorunlarda reaktif müdahale yerine önleyici ve proaktif yaklaşımın daha etkili olduğunu kabul ediyor gibi görünüyor. İşte bu tür bir destek, alkolü tabu olmaktan çıkarmaya başlayacak, içki içme alışkanlıklarımızın genel sağlığımız ve refahımız üzerindeki etkisine dair farkındalık yaratacak ve önlenebilir alkol zararlarını daha meydana gelmeden önleyecek.

Independent Türkçe