Moritanya’da darbeler ve seçimler mevsimi

Moritanya Ulusal Muhafızlar ve Jandarma Genel Komutanı, hâlihazırda seçimlere aday olan eski Savunma Bakanı Muhammed Veled el-Gazvani ileyken. (Independent Arabia)
Moritanya Ulusal Muhafızlar ve Jandarma Genel Komutanı, hâlihazırda seçimlere aday olan eski Savunma Bakanı Muhammed Veled el-Gazvani ileyken. (Independent Arabia)
TT

Moritanya’da darbeler ve seçimler mevsimi

Moritanya Ulusal Muhafızlar ve Jandarma Genel Komutanı, hâlihazırda seçimlere aday olan eski Savunma Bakanı Muhammed Veled el-Gazvani ileyken. (Independent Arabia)
Moritanya Ulusal Muhafızlar ve Jandarma Genel Komutanı, hâlihazırda seçimlere aday olan eski Savunma Bakanı Muhammed Veled el-Gazvani ileyken. (Independent Arabia)

Moritanya’da darbeler ile seçimler arasında bir sıra var. Darbelerin çoğu güz mevsiminde yapılıyor. İlginç olan, iktidarın barışçıl olarak devralınması için darbelerin karşıtı olan seçimler de sadece güz mevsiminde gerçekleştiriliyor. Peki bu tesadüf Moritanya’nın çağdaş tarihine nasıl şekil verdi?
Sivilliğin sonbaharı
Independent Arabia Akrini Veled Meinouh’a konuşan gözlemcilere göre, Moritanya’yı yöneten kimseden bahsederken sivil cumhurbaşkanı nitelemesi, Temmuz 1978 darbesinden bu yana kullanılmıyor. Bu onuncu darbe, Moritanya ordusu subayları tarafından ülkenin ilk seçilmiş Cumhurbaşkanı Veled Dade’ye karşı yapılmıştı. Moritanya, 60’lı yıllarda bağımsızlığını kazanan devletin tarihinde iktidara yeniden bir sivil başkan gelmesini 30 yıl bekledi.
Seçim sandığı, Nisan 2007’de Cumhurbaşkanı Seyyid Muhammed Şeyh Abdullah’ı iktidara taşıdı ancak başka subaylar, beyaz bir darbe yoluyla 6 Ağustos 2008’de iktidarı elinden aldı. Bundan üç sene önce, tam olarak 3 Ağustos 2005’te, hemen hemen aynı subaylar Muaviye Veled et-Tai hükümetini bitirdi. Moritanya’ya 21 sene liderlik eden et-Tai, bunun sekiz senesini albay olarak geçirdi. Daha sonra askerî üniformasını çıkararak seçim düzenledi ve bir 13 sene daha iktidar koltuğunda oturdu.
Veled et-Tai, iktidara 1984 yılında Binbaşı Muhammed Hune Veled Heydala’ya karşı gerçekleştirdiği darbe ile geldi. Bununla birlikte bu darbe, darbeler ülkesindeki siyasi temelleri sağlamlaştıran bir istisnaydı.
Niçin sonbahar?
Birçok Moritanyalı, askerlerin darbe yapmak için neden güz mevsimine bu kadar hevesli olduğunu sorguluyor.
2003’teki darbe girişiminin öncülerinden olan Moritanya Hava Kuvvetleri eski subayı Ahmed Veled Ahmed Abd, Independent Arabia’ya yaptığı açıklamada şunları söyledi:
“Darbelerin çoğu bu mevsimde yapıldı. Bu, tatil mevsimi oluşundan kaynaklanıyor olabilir. Nitekim herkes yıllık iznine girmiş oluyor. Yurt dışında eğitim gören subaylar bile tatile çıkıyor. Böylece yapmaya niyetlendikleri her şeyi hayata geçirmek için uygun bir fırsat doğuyor.”
Birçok ölçüt mevcut
Moritanya ordusunun eski komutanlarından ve Haziran 2003 darbe girişiminin öncülerinden olan Muhammed el-Emin Veled el-Vair de bu görüşe katılıyor. Nitekim Independent Arabia’ya konuşan el-Vair, konuya dair şu değerlendirmelerde bulundu:
“Darbe zamanlamasının seçiminde birçok ölçüt var. Biz kendi tecrübemizde güz mevsimini seçtik. Çünkü askeri bölge komutanlarının çoğu, tatili çölde geçirmeyi ve güz havasından faydalanmayı tercih ettikleri için ortalarda görülmüyor. Her ne kadar biz darbe girişimini haziran ayında, yani güz mevsimi henüz başlamamışken gerçekleştirmiş olsak da o dönemde yurdun bazı bölgelerine güz havası erkenden gelmişti. Bunun için yöneticilerin yokluğundan ve ülkede büyüyen siyasi tıkanıklıktan faydalanmak adına darbe girişimini o zamana göre ayarladık.”
Gazeteci Mahfuz es-Salik de şu değerlendirmelerde bulundu:
“Moritanya’da güz, sakinlik ve dinlenme mevsimidir. Gelgelelim son dönemlerde bu sakinliğin yerinde çok geçmeden darbe fırtınaları esti. Siyasî başkentin güz mevsimi boyunca siyasetçiler, siyasi eylemciler ve herhangi bir kültür ya da öğrenci faaliyetinden boş oluşu, askerlere darbelerini yapmak için bulunmaz bir fırsat sunuyor.”
Güz seçimleri
Moritanya, Fransız sömürgesine maruz kaldığı 40’lı yıllardan bu yana seçimlere aşina. Moritanyalılar, işaret edilen bu seçimlere 40’lı yıllarda tüm sömürgelerin temsilcilerini içeren bir Fransız parlamentosunda, kendi milletvekillerini seçmek için katılmışlardı. O tarihten bu yana Moritanyalılar birçok seçim atlattı ve bunların çoğu da güz mevsiminde yapıldı. 2009 yılında seçimler temmuz ayında düzenlendi. 2014 yılında da haziran ayında yapıldı ve bu seçimlerde görev süresi sona eren Cumhurbaşkanı Muhammed Veled Abdulaziz ikinci kez seçimleri kazandı.
Ağustos 2017’de anayasa değişikliği için bir referandum düzenlendi ve Moritanyalılar, eylül ayında gerçekleştirilen meclis ve belediye seçimlerine katılmaya davet edildi.
Tek mevsimde iki zıt
Moritanya, siyasi yolculuğunda, kendine özgü ilginçliğiyle her zaman benzersiz bir biçimde yol almıştır. İki zıt, olayın özünü etkilemeksizin tek bir olayda bir araya gelebiliyor. Darbelerin seçimlerle aynı zamana denk gelmesi dışarıdan çelişkili gibi görünen ancak Moritanya bağlamında normal olan ikili bir varlığı beraberinde getiriyor. Şöyle ki cumhurbaşkanlığı seçimlerinde eski bir asker ile bir sivil arasında rekabet olmalıdır. Bu durum adeta Moritanya siyasetinin sabit bir bileşenidir.
Demokratik yolculuğuna başladığından beri Moritanya’da gerçekleşen ilk cumhurbaşkanlığı seçimlerinde eski Albay Veled et-Tai, siyasi lider Ahmed Veled Dade ile yarıştı. 2009 yılında sivil-asker ikiliği bu sefer de Cumhurbaşkanı Muhammed Veled el-Aziz ile Ahmed Veled Dade arasında kendini gösterdi. Aynı sahne Veled Abdulaziz’in Uyum Partisi Lideri Bejel Veled Hemid ile rekabet ettiği 2014 cumhurbaşkanlık seçimlerinde de tekrarlandı.
Bir darbecinin ölümü
Gariplik burada bitmiyor. Tarih bize, 1984 darbesinin vaftiz babası Fransız General Jeannou Lacaze’ın hikâyesini aktarıyor. Kaynakların belirttiğine Lacaze, silah arkadaşı Muaviye Veled et-Tai tarafından devrilmesi için dönemin Moritanya Cumhurbaşkanı Binbaşı Muhammed Hune Veled Heydala’yı Fransız istihbaratının Burundi’nin başkenti Bujumbura’da gerçekleşecek zirveyi ziyaret etmesi yönündeki tavsiyesine kulak vermeye ikna eden kişidir.
Cumhurbaşkanı Veled et-Tai’ye darbesini yapmasında yardımcı olan bu general, 3 Ağustos 2005’te, Veled et-Tai’nin darbe yaptığı Cumhurbaşkanı’nın devrildiği gün öldü. Moritanya’daki darbeler draması adeta tesadüfleri de aşarak hayale dokunan bir gariplik ağı ile örülmüş durumda.



Şara İsrail'i uyardı: Bir alanda zafer kazanmak diğer alanda başarıyı garantilemez

Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş Şara (Arşiv)
Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş Şara (Arşiv)
TT

Şara İsrail'i uyardı: Bir alanda zafer kazanmak diğer alanda başarıyı garantilemez

Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş Şara (Arşiv)
Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş Şara (Arşiv)

Bu sabah bir konuşma yapan Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş Şara, İsrail'i “Suriye içinde ihtilaf yaratmakla” suçladı ve “(Süveyda vilayetindeki) durumun tırmanmasına eylemleriyle neden olduğunu” ifade etti.

 “Önümüzde iki seçenek var; ya İsrail'le yüzleşeceğiz ya da iç cephemizi onaracağız” diyen eş Şara sözlerini şöyle sürdürdü: "Kaos yaratma girişimlerine birlik içinde karşı koyacağız. Suriye kaos yaratılacak bir yer olmayacak ve Suriye'nin yeni bir savaşa sürüklenmesine izin vermeyeceğiz." “Suriye'yi bölmeye yönelik her türlü girişimi” reddettiklerini vurgulayan Suriye Devlet Başkanı, “Dürzilerin vatanın dokusunun bir parçası ve korunmalarının öncelikli olduğunu” belirterek, “Süveyda'da güvenliğin sağlanmasından yerel gruplar ve şeyhlerin sorumlu olduğunu” kaydetti.

Eş Şara konuşmasında, “Halkımız özgürlüğünü kazanmak için bir devrime girişti ve büyük fedakârlıklar yaparak bu devrimi kazandı. Hala tehdit altında olması durumunda onuru için savaşmaya hazır” dedi. “Eski rejimin devrilmesinden bu yana istikrarımızı hedef almaya ve aramızda anlaşmazlık yaratmaya alışkın olan İsrail varlığı, şimdi yine saf topraklarımızı bitmek bilmeyen bir kaos alanına dönüştürmeye çalışıyor ve bu yolla halkımızın birliğini bozmaya ve yeniden inşa ve ilerleme sürecinde ilerleme kabiliyetimizi zayıflatmaya çalışıyor” ifadelerini kullandı.

Suriye Cumhurbaşkanı, “Bu varlık, Suriyelilerin uzun tarihleriyle her türlü ayrılık ve bölünmeyi reddettiği gerçeğinden habersiz, anlaşmazlık ve çatışma tohumları ekmek için tüm yöntemleri kullanmaktan vazgeçmiyor” dedi. “Büyük bir güce sahip olmak mutlaka zafere ulaşmak anlamına gelmez ve bir alandaki zafer başka bir alanda başarıyı garanti etmez. Bir savaşı başlatabilirsiniz, ancak sonucunu kontrol etmek kolay değildir. Biz bu toprakların evlatlarıyız ve İsrail varlığının bizi parçalamaya yönelik tüm girişimlerinin üstesinden gelebiliriz ve kararlılığımız uydurma çekişmelerle sarsılmayacak kadar güçlüdür” şeklinde konuştu.

“Biz Suriye halkı olarak, bizi kimin savaşa sürüklemeye çalıştığını ve kimin bizi bölmeye çalıştığını çok iyi biliyoruz ve onlara halkımızı topraklarımızda ateşlemek istedikleri bir savaşa, ülkemizi parçalamaktan ve çabalarımızı kaos ve yıkıma doğru dağıtmaktan başka bir amacı olmayan bir savaşa dahil etme fırsatı vermeyeceğiz. Çünkü Suriye ne yabancı komploların deneme alanı ne de çocuklarımız ve kadınlarımız pahasına başkalarının emellerini uygulama yeridir.”

Eş Şara, “Suriye devletinin herkesin devleti, vatanın onuru ve gururu ve her Suriyelinin vatanının yeniden inşa edildiğini görme hayali olduğunu, bu devlet aracılığıyla Suriye'nin itibarını yeniden tesis etmek ve onu güvenlik ve istikrar içinde yaşayan ulusların ön saflarına yerleştirmek için ayrım gözetmeksizin hepimizin birleştiğini” vurguladı.

“Yeni Suriye'yi inşa etmek hepimizin devletimizin etrafında toplanmasını, ilkelerine bağlı kalmasını ve vatanın çıkarlarını her türlü bireysel düşüncenin ya da sınırlı çıkarın üzerinde tutmasını gerektiriyor. Bugün ihtiyacımız olan şey, hepimizin bu inşaya ortak olması ve karşılaştığımız tüm zorlukların üstesinden gelmek için el ele çalışmasıdır” diyen Suriye Devlet Başkanı, “birlik bizim silahımız, çok çalışmak yolumuz ve güçlü irademiz bu müreffeh geleceği inşa edeceğimiz temeldir” dedi.

Suriye Devlet Başkanı sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu konuşmamda, bu ülkenin dokusunun özgün bir parçası olan Dürzi halkımızı da ayrı bir yere koyuyorum. Suriye hiçbir zaman bölünme, parçalanma ya da halkı arasında nifak tohumları ekme yeri olmayacaktır. Haklarınızı ve özgürlüğünüzü korumanın önceliklerimizden biri olduğu konusunda sizi temin ederiz ve sizi dışarıdan bir tarafa sürükleme ya da saflarımızda bölünme yaratma girişimlerini reddediyoruz, hepimiz bu toprakların ortaklarıyız ve hiçbir grubun Suriye'yi ve çeşitliliğini yansıtan bu güzel tabloyu bozmasına izin vermeyeceğiz.”

“Suriye devleti, tüm kurumları ve liderleriyle, Süveyda'da Süveyda ve çevresindeki bölgelerden silahlı gruplar arasında eski anlaşmazlıkların ardından meydana gelen iç çatışmaları durdurmak için tüm iradesi ve kararlılığıyla müdahale etti, ancak devletin durumu sakinleştirmesine yardımcı olmak yerine, kaosa, huzursuzluğa ve fitne çıkarmaya alışkın yasadışı gruplar ortaya çıktı. Bu çetelerin liderleri, aylardır diyaloğu reddeden ve dar kişisel çıkarlarını ulusun çıkarlarından üstün tutanlarla aynı kişilerdir.”

Pazar günü Süveyda vilayetinde Dürzi ve Bedevi militanlar arasında çıkan çatışmalarda çok sayıda kişi hayatını kaybetti. Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre çatışmaların şiddetlenmesi üzerine hükümet güçleri pazartesi günü çatışmaları durdurmak için eyalete müdahale edeceklerini duyurdu. İsrail, “Dürzileri korumak” amacıyla hareket ettiğini söyleyerek, Şam yakınlarında ve Suriye'nin güneyinde bir dizi saldırı düzenleyerek mücadeleye dahil oldu. Suriyeli yetkililer dün akşam Süveyda'daki Dürzi gruplarla ateşkes için anlaşmaya varıldığını duyurdu.