​Irak’ta Sairun koalisyonu içinde ‘homurdanmalar’ başladı

Bağdat’taki Tahrir Meydanı’nda toplanan yüzlerce Sairun destekçisi, kendilerine verilen reform vaatlerinin hayata geçirilmemesini protesto etti (Reuters)
Bağdat’taki Tahrir Meydanı’nda toplanan yüzlerce Sairun destekçisi, kendilerine verilen reform vaatlerinin hayata geçirilmemesini protesto etti (Reuters)
TT

​Irak’ta Sairun koalisyonu içinde ‘homurdanmalar’ başladı

Bağdat’taki Tahrir Meydanı’nda toplanan yüzlerce Sairun destekçisi, kendilerine verilen reform vaatlerinin hayata geçirilmemesini protesto etti (Reuters)
Bağdat’taki Tahrir Meydanı’nda toplanan yüzlerce Sairun destekçisi, kendilerine verilen reform vaatlerinin hayata geçirilmemesini protesto etti (Reuters)

Irak Meclisi’nde Sairun Koalisyonu Başkanı Hasan Akuli, dün milletvekilliğinden istifa ettiğini duyurmasından saatler sonra düzenlediği basın toplantısıyla söz konusu karardan vazgeçtiğini açıkladı.
Mukteda es-Sadr liderliğindeki Sadr Hareketi'nin desteklediği Sairun Koalisyonu Meclis Grup Başkanı Akuli, önceki gün mecliste yaptığı konuşma sırasında milletvekilliğinden istifa ettiğini açıklayarak istifa dilekçesini Irak Meclis Başkanlığı’na sundu.
Akuli, açıklamadan saatler sonra düzenlediği basın toplantısıyla kameralar karşısına çıkarak ‘bütün siyasi partilerin istifa kararına karşı çıkması’ nedeniyle geri adım attığını ifade etti.
“İstifa etmek kaçmak değil”
Akuli, istifa gerekçesine ilişkin detaylı bir açıklama yapmadı. Ancak Sairun Koalisyonu Milletvekili Rami es- Sukeyni, Irak Meclisi’nde düzenlenen basın toplantısında istifanın arkasında birtakım nedenlerin olduğunu belirtti.
Sukeyni, burada yaptığı açıklamada, “Birçok milletvekili, siyasi sürecin koridorlarında olup biten gerçekleri ortaya çıkarmak ve halkın taleplerinin karşılanmasıyla ilgili vatandaşın yönelttiği sorulara cevap olarak istifa etmeyi düşünüyor. Siyasi partilerin reform karşısında durmaya devam etmesi halinde, vatandaş nezdinde iyi bir şekilde anılmak isteyen birçok vekil bu yola başvurabilir. İstifa etmek kaçmak değil, insanlara karşı dürüst olmak demektir” ifadelerini kullandı.
Sairun, verdiği sözleri yerine getiremedi
Şarku’l Avsat’a konuşan ve isminin açıklanmasını istemeyen Sairun’a yakın bir kaynak, seçim öncesi ve sonrası Sairun’un reformlar konusunda halka verdiği sözlerin yerine getirilmemesi ve temel hizmetlerde yaşanan aksaklıkların vatandaşların günlük yaşamını etkilemesi gibi nedenlerin Sairun destekçileri arasında ciddi bir rahatsızlığa neden olduğunu belirtti.
Kaynak, “Sairun destekçileri, seçim öncesi ve sonrasında reform konusunda verilen vaatlerin tek bir tanesinin dahi yerine getirilmemesinden ötürü büyük bir hayal kırıklığı içerisindeler” dedi.
Sairun destekçilerinin sabrının tükendiğine dair işaretler de gelmeye başladı. Önceki akşam Bağdat’taki Tahrir Meydanı’nda toplanan yüzlerce Sadr destekçisi, bakanlar kabinesinin halen tamamlanamaması ve yaşanan elektrik kesintilerini protesto etti.



BM raporu: Ortadoğu'da kaçak göçmenler arasındaki ölümler azalıyor

Uluslararası Göç Örgütü, mağdur sayısına ilişkin bilgi eksikliğini vurguladı (IOM)
Uluslararası Göç Örgütü, mağdur sayısına ilişkin bilgi eksikliğini vurguladı (IOM)
TT

BM raporu: Ortadoğu'da kaçak göçmenler arasındaki ölümler azalıyor

Uluslararası Göç Örgütü, mağdur sayısına ilişkin bilgi eksikliğini vurguladı (IOM)
Uluslararası Göç Örgütü, mağdur sayısına ilişkin bilgi eksikliğini vurguladı (IOM)

Birleşmiş Milletler Uluslararası Göç Örgütü (IOM) tarafından dün yapılan açıklamada, 2024 yılında 159'u çocuk ve 257'si kadın olmak üzere 3 bin 400 göçmenin ya kaybolduğu ya da öldüğü belirtildi.

Çatışmalar, ekonomik çöküş ve düzenli güzergahların olmaması nedeniyle pek çok göçmen ölüm tehlikesi olan yolculuklar yapmak zorunda kalıyor.

IOM tarafından dün Kahire'de açıklanan ‘Ortadoğu ve Kuzey Afrika'da Kayıp Göçmenler 2024’ raporuna göre bölge dışındaki deniz yolları en ölümcül rotalar olmaya devam ediyor. Bölgede 2 bin 500'den fazla ölüm ve kayıp vakası kayıtlara geçerken, kara yollarında da 900'den fazla vaka kaydedildi.

Bu sayı, yaklaşık 5 bin vakanın kaydedildiği 2023 yılına kıyasla yüzde 30'luk bir düşüş olduğunu gösterse de hala endişe verici derecede yüksek ve muhtemelen trajedinin gerçek boyutunu yansıtmıyor. Özellikle uzak çöllerde ve çatışma bölgelerinde ya da hayatta kalan kimsenin bulunamadığı boğulma vakalarında veri eksiklikleri nedeniyle birçok ölüm vakası rapor edilmiyor. Kesin olmayan izlemeler ve ülkeler arasındaki koordinasyon eksikliği ile insani yardıma sınırlı erişim, rakamların gerçeği tam olarak yansıtmamasına katkıda bulunuyor.

Bölge genelinde ‘güvenli olmayan göç yollarının’ yürek burkan gerçeklerine dikkat çeken raporda bölgesel iş birliğinin arttırılması, veri toplanmasının iyileştirilmesi ve göçmenlerin onurunu ve haklarını koruyan, hayat kurtarmaya ve kayıpların ailelerine destek olmaya öncelik veren kapsamlı adımlar atılması çağrısı yapıldı.

898o0
Raporun Kahire'de açıklandığı oturumdan (Şarku’l Avsat)

IOM Ortadoğu ve Kuzey Afrika Bölge Direktörü Osman el-Belbisi, raporun açıklandığı oturumda yaptığı konuşmada şunları söyledi:

“İstatistikler sabit sayılardır. Bu rapordaki her sayı, çok erken kaybedilen bir hayatı temsil ediyor. Bunlar anonim ve kaçınılmaz trajediler değil, bunlar kişisel, önlenebilir trajedilerdir. Acilen harekete geçmeli ve verileri iyileştirerek, daha güvenli rotalar sağlayarak ve ortak sorumluluğu teşvik ederek hayat kurtarmak için daha fazlasını yapmalıyız.”

Rapora göre 2024 yılında Ortadoğu ve Kuzey Afrika bölgesinde (MENA) hayatını kaybeden göçmenlerin 739'u ve bölge içinde hayatını kaybedenlerin yüzde 80'inden fazlası Ortadoğu ve Kuzey Afrika ülkeleri vatandaşıydı.

Rapor, 2024 yılında küresel çapta 9 bin 103'ten fazla ölüm ve kayıp vakasını belgeledi. Verilerin tamamına ulaşılamaması, bu durumun izlenememesine yol açıyor. Göçmenler isimsiz bir şekilde hayatlarını kaybederken, aileleri çoğu zaman herhangi bir cevap bulamadan ve durum telafi edilmeden acılarını yaşıyorlar.

zdfgty
Deniz yolları en tehlikeli göç rotaları olmaya devam ediyor (IOM)

Ortadoğu ve Kuzey Afrika bölgesinde göçün nasıl yönetildiğinin yeniden düşünülmesi çağrısında bulunan rapor, sınır ötesi veri toplama ve mağdur tespit sistemlerinin güçlendirilmesi, göçmenleri potansiyel risklere karşı etkin bir şekilde uyarmak için erken uyarı mekanizmalarının iyileştirilmesi ve böylece uygun önlemlerin alınması ve yolculukları sırasında can kayıplarının önlenmesine yardımcı olunmasının, daha etkili düzenli göç yollarının sağlanmasının, göç bağlamının insani doğasını yansıtan ve kamuoyu tartışmalarıyla bilgilendiren sorumlu ve dengeli medya anlatılarının desteklenmesinin yanı sıra, veri ve kanıt boşluklarını doldurmak ve politika oluşturulmasına katkıda bulunmak için akademik katılımın teşvik edilmesinin önemine dikkati çekti.

Raporun sunumu, IOM Bölgesel Veri Merkezi tarafından Kahire'deki Amerikan Üniversitesi (AUC) Göç ve Mülteci Çalışmaları Merkezi ve sinema ile sağlık arasındaki ilişkiye odaklanan bir kısa film festivali olan ‘Medfest Egypt’ ortaklığında düzenlenen bölgedeki düzensiz göçün riskleri, gerçekleri ve sorumlulukları konulu kısa film gösterimi ve panel tartışması ile birlikte yapıldı. Dün yapılan oturumun insani yardım kuruluşlarından, akademi camiasından ve medyadan gelen katılımcıları, koordinasyonsuz veri toplama, paylaşma ve doğrulamanın, olumsuz anlatıların ve reaktif politikaların can kayıplarının devam etmesine nasıl katkıda bulunduğunu ve bu gerçeği değiştirmek için koordineli, kanıta dayalı bir yaklaşım benimsemenin önemini müzakere etti.