Ürdün’de silah yasa tasarısı tartışmalara neden oldu

9 milimetrelik bir tabanca (İndependent Arabia)
9 milimetrelik bir tabanca (İndependent Arabia)
TT

Ürdün’de silah yasa tasarısı tartışmalara neden oldu

9 milimetrelik bir tabanca (İndependent Arabia)
9 milimetrelik bir tabanca (İndependent Arabia)

Ürdün’de vatandaşların silah taşımasını yasaklayan ve ruhsatlı olanlar da dahil silahlarını ilgili makamlara teslim etmelerini öngören yasa tasarısı, ülkede büyük tartışmalara neden oldu.
Bakanlıktan tazminat sözü
İçişleri Bakanı Selame Hammad, Ürdünlülere silahlarını teslim etmeleri için 6 aylık bir süre tanırken, kendilerine tazminat ödenmesi sözü verdi. Bakan Hammad, Ürdün’ün Silah ve Mühimmat Yasası'nın gözden geçirilmesini gerektiren bir güvenlik ortamında olduğunu söyledi. Suriye’den Ürdün’e büyük miktarda silah kaçakçılığı riski bulunduğuna dikkati çeken Hammad, bu durumun, ruhsat ve satın alma kontrollerine ilişkin yasal düzenlemelerin bazı bölümlerinin değiştirilmesini gerektirdiğini, bu nedenle silahların toplanması ve ruhsatların gözden geçirilmesi ihtiyacı doğduğunu vurguladı.
Ürdün’de silah edinme olgusu, silahlı soygun ve cinayet vakalarının sayısındaki artışın yanı sıra düğün gibi merasimlerde rastgele açılan ateş sonucu ölümlerin de sıkça yaşanması, yetkililer için sürekli bir endişe kaynağı haline geldi. Bu nedenle Ürdün Kralı 2. Abdullah’ın ateş eden kişi; oğlu Veliaht Prens Hüseyin dahi olsa istisnasız herkesin tutuklanması emri vermesi, yetkilileri, silah edinme ve taşıma yasalarında düzenleme yapmaya teşvik etti.
Devletin saygınlığı ve silah taşıma kültürü
Ürdün Parlamentosu’nun birinci kanadı Temsilciler Meclisi Hukuk Komisyonu Başkanı Abdulmunim el-Avdat, Silah Yasası’ndaki değişikliklerin, Ürdün’deki nüfusun artışı ve silah edinme, kullanma ve kullanma nedenlerinin artmasının ardından devletin saygınlığını korumak ve iç huzuru sağlamakla ilgili olduğu söyledi. Silahların yayılmasıyla, Ürdün'deki suç oranlarının artması arasındaki bağlantıya dikkati çeken Avdat,  bu iki durumun doğrudan ilişkili olduğunu ve bir güvenlik riski oluşturduğunu vurguladı. Bunun toplum kültüründe bir değişime yol açtığına işaret eden Avdat, Ürdün’de silah edinmenin, bir güvenlik gereksinimi ve kendini savunma yöntemi olarak öne çıktığını vurguladı.
Adalet Bakanı Bessam et-Telhuni ise yeni silah edinme yasası düzenlemelerinin bazı eksiklikleri giderdiğini, ayrım gözetmeksizin silah taşıma hükümlerini kontrol etmeyi hedeflediğini ve rastgele ateş açılmasına yönelik cezaların artırılmasının yanı sıra para cezası uygulanmasının engellenmesini sağladığını belirtti.
Gözlemciler ve ilgili çevreler, 1952 tarihli Silah Yasası'nın çok eski olduğuna ve içerdiği yaptırımların caydırıcı olmadığını düşünürken, istatistikler işlenen suçların yüzde 92'sinden fazlasının ruhsatsız silahlarla yapıldığına işaret etti.
Top Temsilciler Meclisi’nde
Ürdün hükümetinin, Ürdünlüler arasında çok fazla tartışılan ve eleştirilen silah ve mühimmatla ilgili yeni yasa tasarısını önümüzdeki ay Temsilciler Meclisi'ne göndermesi bekleniyor.
Silah ve Mühimmat Yasa Tasarısı, 2016 yılında sunuldu. Söz konusu yasa tasarısı vatandaşların otomatik silah edinmelerinin yasaklanması ve bu alanda verilen ruhsatların geçersiz kılınmasının yanı sıra otomatik silah ruhsatının yalnızca özel koruma ve güvenlik şirketlerine verilmesiyle sınırlandırılmasını öngörüyor.
Kanun tasarısı, silah ve mühimmat edinmenin yanı sıra bu silah ve mühimmatların kullanımının yalnızca güvenlik birimi unsurları, silahlı kuvvetler mensupları ve yasal olarak yetkili hükümet çalışanları ile sınırlandırırken, ayrıca her türlü av tüfeğinin taşınmasını, satılmasını, satın alınmasını, bulundurulmasını veya ithal edilmesini kesinlikle yasaklıyor.
Independent Arabia’dan Tarık Dilvani’nin haberine göre yeni yasayla, yetkili kişilerin de resmi ve gayri resmi törenler, konferanslar, toplantılar ve yürüyüşlerin yanı sıra tesisler, resmi binalar, üniversiteler ve bilim kurumlarda silah taşıması yasaklandı.
Ülke nüfusunun dörtte biri silah sahibi
Ürdün İçişleri Bakanlığı tarafından yayınlanan istatistiklere göre ülkedeki ruhsatlı silah sayısının 2015 yılına kadar 300 bini aştığı tahmin ediliyor. Aynı zamanda Ürdün’de 35 güvenlik ve koruma şirketinin yanı sıra 95 silah satış ve ruhsat dükkanı bulunuyor. Gözlemciler, Ürdünlülerin elindeki silah sayısının yaklaşık bir milyon olduğunu tahmin ediyor. Bu rakamlar, Ürdün Siyaset Bilimi Derneği (JPSA) tarafından yapılan ve vatandaşların yaklaşık yüzde 24'ünün ateşli silah ve makineli tüfek sahibi olduğunu gösteren çalışmasıyla uyuşuyor.
Öte yandan Ürdün Kamu Güvenliği Müdürlüğü tarafından yayınlanan veriler de bu yılın ilk iki ayında düğün ve törenlerde 225 havaya rastgele ateş açma olayı kaydedildiğine ve bu süre zarfında 7 kişinin yaralandığına işaret etti. Ürdün’de ‘çatışma ve barış’ üzerine yapılan bir araştırma, Arap Baharı olarak bilinen sürecin başlangıcında, Ürdünlüler arasında yoğun bir silahlanma yaşandığını ortaya koydu. Ürdün Barosu Başkanı Mazin İrşidat’a göre bu yasa yıllarca yapılan başvurular sonucunda gündeme geldi.



Hartum'da çatışmalar yeniden başlarken Sudan ordusu HDK'yı ‘sürpriz saldırılarla' tehdit etti

Sudan'ın başkenti Hartum'daki bir köprüden görünüm (AFP)
Sudan'ın başkenti Hartum'daki bir köprüden görünüm (AFP)
TT

Hartum'da çatışmalar yeniden başlarken Sudan ordusu HDK'yı ‘sürpriz saldırılarla' tehdit etti

Sudan'ın başkenti Hartum'daki bir köprüden görünüm (AFP)
Sudan'ın başkenti Hartum'daki bir köprüden görünüm (AFP)

Sudan’da ordu ile Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) arasındaki şiddetli çatışmalar dün de Hartum'da ve diğer bazı bölgelerde devam ederken el-Mukrin bölgesinde yoğunlaştı.

Sudan ordusuna ait savaş uçakları, HDK’nın kontrolü altındaki bölgeleri bombalarken HDK, Hartum'daki Omdurman ve Bahri bölgelerinde topçu bombardımanlarıyla karşılık verdi. Ordu, Hartum eyaletinde çeşitli bölgelerde ilerleme kaydettikten kısa bir süre sonra ‘sürpriz saldırılara’ başladı.

Sudan ordusu, bir buçuk yılı aşkın bir süredir devam eden kuşatmanın ardından 26 Eylül'de HDK’nın kontrolündeki üç büyük köprüyü geçmeyi başardı.

Ordu, Kuzey Hartum Bahri'deki Kedro bölgesindeki kamplardan hareket ederken, Kuzey Hartum Bahri'de Nil Nehri üzerindeki Halfaya Köprüsü'nü geçip doğu kıyısına ulaşmayı başardı.

Sudan ordusu Hartum’un kuzeyindeki Bahri'de Nil Nehri üzerindeki Halfaya Köprüsü’nü geçerek nehrin doğu kıyısına ulaşmayı başardı. Bahri’nin kuzeyindeki Kedro bölgesindeki kamplardan hareket eden birlikler taktik zaferler kazanarak el-Kedro, ed-Deruşab, es-Samrab ve el-Halfaya mahallelerini geri aldı ve HDK'yı güneye, Şambat mahallelerine kovaladı.

El-Mukrin eksenine gelince Omdurman'dan gelen ordu birlikleri kuşatma altındaki Ordu Genel Komutanlığına ulaşma hedefiyle Beyaz Nil ve Fatihab köprülerini geçerek Hartum'a ulaşmayı başardı. Nehir yakınlarındaki bölge ağır çatışmalara sahne olsa da saldıran güçler kayda değer bir ilerleme kat edemedi. Her iki taraf da diğerine ağır kayıplar verdirdiğini iddia etti.

Hartum'un güneyinde ise Zırhlı Birlikler, stratejik öneme sahip bölgeyi çevreleyen mahallelerde ilerleyerek güneydeki Lamab mahallesine doğru ilerleme kaydetti. Birlikler, HDK'yı kuzeyde er-Ruvad Kışlası’na doğru itti.

Görgü tanıkları, salı sabahı Hartum tarafından Beyaz Nil boyunca uzanan el-Mukrin bölgesinde çatışmaların şiddetlendiğini ve Başkanlık Sarayı çevresindeki HDK mevzilerine yönelik hava saldırıları sırasında bölgede şiddetli çatışma seslerinin duyulduğunu aktardılar. Öte yandan HDK, Omdurman ve Bahri bölgelerindeki ordu karargahlarına ve mevzilerine yönelik ağır topçu bombardımanlarıyla hava saldırılarına karşılık verdi.

Bu arada Hartum'un güneyindeki Zırhlı Birlikler Karargahı ve Bahri'deki Muhabere Birliği Karargahı çevresinde çatışmalar devam etti. Orduya ait savaş uçakları Bahri’deki Kafura, Şambat ve Uzbet bölgelerini bombalarken, Hartum'un güneyindeki Spor kenti bölgesinde bulunan HDK üssüne insansız hava aracıyla (İHA) saldırı düzenlendi.

sdvfbr
Hartum'daki HDK üyeleri (Reuters-Arşiv)

Sudan ordusu tarafından pazartesi günü yapılan açıklamada savunmadan hücuma geçildiği belirtildi. Bahri'nin kuzeyinde şehir merkezine doğru giden Halfaya Köprüsü ve Hartum şehir merkezine ve Ordu Genel Komutanlığına doğru giden Beyaz Nil ve Fatihab köprülerinin aşıldığı ifade edilen açıklamada, Hartum'un güneyindeki üçüncü destek ekseni (Zırhlı Birlikleri ekseni) kuzeye, stratejik öneme sahip tabur karargahına ve HDK tarafından kontrol edilen er-Ruvad Kışlası’na doğru ilerleme kaydedildiği vurgulandı.

Ordu Sözcüsü tarafından yapılan açıklamada, birliklerin çöküş halinde olan düşmanın zayıflığından yararlanarak tüm eksenlerde eşzamanlı olarak harekete geçtiği ve bazı hedefleri aldığı belirtildi. Açıklamaya göre Hartum'un merkezindeki Ordu Genel Komutanlığına ulaşmak için her gün belirli hedeflere doğru ilerlemeye kaydedilmeye devam ediyor.

Diğer taraftan HDK Komutanı Muhammed Hamdan Dagalu'nun danışmanı el-Başa Tabik, X platformundan yaptığı paylaşımda HDK’nın ‘Kuzey Darfur'da, Kassala eyaletindeki el-Faw bölgesinde el-Cezire eyaletindeki el-Menakil'de, Sennar eyaletindeki Sennar ve Since şehirlerinde ve Kordofan eyaletinde zaferler elde ettiğini’ söyledi. Tabik, HDK’nın ‘yakında hoş sürprizler’ yapacağını da sözlerine ekledi.