ABD'nin Kaliforniya eyaletinde 7.1 büyüklüğünde deprem!

Kaliforniya depreminden zarar gören mobil evlerin yakınında duran çocuk (AP)
Kaliforniya depreminden zarar gören mobil evlerin yakınında duran çocuk (AP)
TT

ABD'nin Kaliforniya eyaletinde 7.1 büyüklüğünde deprem!

Kaliforniya depreminden zarar gören mobil evlerin yakınında duran çocuk (AP)
Kaliforniya depreminden zarar gören mobil evlerin yakınında duran çocuk (AP)

ABD Jeoloji Araştırmaları Merkezi (USGS) tarafından yapılan açıklamada, Kaliforniya’da 7,.1 büyüklüğünde deprem meydana geldiği bildirildi. Bunun son 25 yılın en büyük depremi olduğu ifade edildi. Los Angeles’ın 202 kilometre uzaklığındaki depremin neden olduğu hasara ilişkin ise açıklama yapılmadı.
Avrupa-Akdeniz Sismoloji Merkezi ise depremin büyüklüğünü 6, 9 olarak duyurdu.
Kaliforniya’nın çöl bölgesinde dün de 6,4 büyüklüğünde deprem yaşanmış, yetkililer deprem nedeniyle yaralananlar olduğunu bildirmişti.
Depremin merkez üssüne yakın olan San Bernardino bölgesindeki itfaiye yönetimi Twitter üzerinden yaptığı açıklamada “Evler sallandı. Teraslar ve kolonlar çöktü” ifadelerini kullanarak yaralı bir sivilin ilk müdahalesinin itfaiyeciler tarafından yapıldığını aktardı.
İtfaiye yönetimi, ilk raporlara göre söz konusu depremin perşembe günküne kıyasla daha fazla yıkıcı etkilerinin olduğunu belirtti.
Yetkililer, cuma günü gerçekleşen depremin Los Angeles’ta hissedildiğini fakat herhangi bir hasara neden olmadığı bilgisini verdi.
Güney Kaliforniya’daki bir evin havuzunun deprem anındaki görüntüleri yayınladı.
Las Vegas’ta ardı ardına gerçekleşen 2 deprem, ABD’nin batısında yıkıcı ‘büyük bir depremin’ yaşanmasıyla ilgili korkulara neden oldu.
Kaliforniya Teknoloji Enstitüsü'nden deprem uzmanı Lucy Jones, depremin aynı fay hattında meydana geldiğini fakat daha büyük bir depreme neden olabilecek San Andreas Kırığı’nda gerçekleşmediğini söyledi.
Önümüzdeki günlerde büyük artçı sarsıntıların olabileceğini belirten Jones, 6 ve daha fazla büyüklükteki bir depremin olma olasılığının yüzde 50, 7, daha şiddetli deprem olasılığının ise yüzde 10 olduğunu belirtti.
Yaklaşık 200 bin nüfuslu Ridgecrest'te yaşayan Jessica Kurmlink, CNN'e yaptığı açıklamada “Deprem ciddi bir şekilde hissedildi ve evim sarsıldı” dedi.
Yerel Ridgecrest gazetesinde çalışan Jessica Weston da meydana gelen bir patlamadan sonra bir evde yangın çıktığını belirtti fakat konu ile ilgili ayrıntı vermedi.
İki binanın yandığı Ridgecrest bölge yetkililerinden Mick Gleason da “Bir gün önce yapılan takviyeler sayesinde şu an onlarca itfaiye aracımız hazır halde” dedi. Ancak yaralanma ve maddi kayıplar hakkında bir açıklamada bulunmadı.
İtfaiye şefi David White, depremde ölen olmadığını belirterek bin 800 evde elektrik kesintisi yaşandığı ve herhangi bir gaz kaçağı olmadığı bilgisini verdi.
Perşembe günkü depremin cuma günü 20.19’da gerçekleşen depremin ön uyarısı olduğu bildirildi.
Los Angeles Times gazetesi, cuma günü yaşanan depreminin 1994 yılında Northridge’da meydana gelen depremden daha güçlü olduğunu yazdı. 6.7 büyüklüğündeki söz konusu depremde 57 kişi ölmüştü.
Perşembe günü gerçekleşen 6,4 büyüklüğündeki deprem, 1999 yılından bu yana Kaliforniya’da yaşananların en büyüğü oldu. Maddi hasarın meydana geldiği depremde can kaybı yaşanmadı.
Kurtarma ekipleri, perşembe günü meydana gelen depremin ardından artçı sarsıntılar için destek takviyesi yaptı.
Yapılan açıklamalar perşembe sabahından bu yana 17’si 4 büyüklüğünde 200 artçı sarsıntı meydana geldiği yönünde.
AFP'nin haberine göre kurtarma ekipleri, 20 saniye süren depremin ardından elektrik kesintileri yaşandığını aktardı.
Turistler, Los Angeles yakınlarındaki Disney Eğlence Merkezi'nin güvenlik kontrolleri nedeniyle kapatıldığını belirtti. Ayrıca Los Angelas’taki beyzbol müsabakası da sarsıntılar nedeniyle kısa süreliğine durduruldu.
Kaliforniya, ABD’de en kalabalık nüfusa sahip olan eyalet konumunda.
Sismolog Lucy Jones, perşembe günü yaptığı açıklamada önümüzdeki günlerde daha güçlü bir deprem meydana gelme olasılığını işaret ederek “Bu fay hattındaki en büyük depremi henüz görmedik” dedi.



Pasifik Okyanusu'nda "uyuşturucu kaçakçılığı" yapan bir gemiye düzenlenen ABD saldırısında dört kişi öldü

ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth'in sunduğu videodan alınan arşiv görüntüleri, Doğu Pasifik Okyanusu'nda uyuşturucu kaçakçılığı yapan bir teknenin hedef alınmasını gösteriyor (AFP)
ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth'in sunduğu videodan alınan arşiv görüntüleri, Doğu Pasifik Okyanusu'nda uyuşturucu kaçakçılığı yapan bir teknenin hedef alınmasını gösteriyor (AFP)
TT

Pasifik Okyanusu'nda "uyuşturucu kaçakçılığı" yapan bir gemiye düzenlenen ABD saldırısında dört kişi öldü

ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth'in sunduğu videodan alınan arşiv görüntüleri, Doğu Pasifik Okyanusu'nda uyuşturucu kaçakçılığı yapan bir teknenin hedef alınmasını gösteriyor (AFP)
ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth'in sunduğu videodan alınan arşiv görüntüleri, Doğu Pasifik Okyanusu'nda uyuşturucu kaçakçılığı yapan bir teknenin hedef alınmasını gösteriyor (AFP)

ABD ordusunun açıklamasına göre Amerika Birleşik Devletleri, Doğu Pasifik Okyanusu'nda uyuşturucu kaçakçılığıyla bağlantılı bir gemiyi hedef alan yeni bir saldırı düzenleyerek "dört terörist uyuşturucu kaçakçısını" öldürdü.

Güney Komutanlığı gemiyle ilgili olarak şunları belirtti: “İstihbarat, geminin Doğu Pasifik'te bilinen bir uyuşturucu kaçakçılığı rotası üzerinde seyrettiğini ve uyuşturucu kaçakçılığı operasyonlarına karıştığını doğruladı.”

Açıklamada ayrıca, “Dört terörist uyuşturucu kaçakçısı öldürüldü ve hiçbir ABD askeri personeli yaralanmadı” denildi.

Başkan Donald Trump'ın yönetimi, aylardır Venezuela'ya deniz kuvvetleri takviyesi yaparak ve ABD'nin uyuşturucu kaçakçılığı için kullanıldığını iddia ettiği teknelere yönelik ölümcül saldırılar düzenleyerek artan bir baskı uyguluyor. Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre bu saldırılarda (son saldırı dahil) en az 99 kişi hayatını kaybetti.


Rapor: Çin, ABD tarafından finanse edilen nükleer teknoloji araştırmalarından faydalanıyor

Amerikan bayrağı (AFP)
Amerikan bayrağı (AFP)
TT

Rapor: Çin, ABD tarafından finanse edilen nükleer teknoloji araştırmalarından faydalanıyor

Amerikan bayrağı (AFP)
Amerikan bayrağı (AFP)

ABD Kongresi'nin dün yayınladığı bir raporda, Çin'in ABD Enerji Bakanlığı'ndan fon alan Amerikalı araştırmacılarla olan ortaklıklarını kullanarak Çin ordusuna hassas nükleer teknolojiye, ekonomik ve askeri uygulamaları olan diğer yeniliklere erişim sağladığı ortaya çıktı.

Şarku'l Avsat'ın DPA'dan aktardığına göre raporun yazarları, Amerika Birleşik Devletleri'nin ileri teknoloji araştırmalarını korumak ve Pekin'in Amerikan vergi mükellefleri tarafından finanse edilen araştırmalardan faydalanmasını engellemek için daha fazla çaba göstermesi gerektiğinin altını çiziyor.

Ayrıca, Amerika Birleşik Devletleri'nde bilimsel araştırmaların korunmasını iyileştirmek için çeşitli değişiklikler önerdiler; bunlar arasında Enerji Bakanlığı tarafından Çin ile ortaklık içeren araştırmalar için fonlama kararlarına rehberlik edecek yeni politikalar geliştirilmesi de yer alıyor.

Bu soruşturma, Kongre'nin, iki ülke arasındaki teknolojik ve askeri rekabet ortamında, Amerikan araştırmalarının Çin'in askeri genişlemesini desteklemek için kullanılmamasını sağlama yeteneğini güçlendirme çabaları çerçevesinde geliyor.

Temsilciler Meclisi Çin Komünist Partisi Faaliyetleri Seçim Komitesi ve Temsilciler Meclisi Eğitim ve İşgücü Komitesi'nden araştırmacılar, Haziran 2023 ile bu yılın Haziran ayı arasında yayınlanan ve ABD Enerji Bakanlığı tarafından finanse edilen bilim insanları ile Çinli araştırmacılar arasındaki iş birliğini içeren 4 bin 300'den fazla araştırma makalesini ortaya çıkardı.

Bu makalelerin yaklaşık yarısı, Çin ordusu veya sanayi üssüyle bağlantılı Çinli araştırmacılar tarafından yazılmıştır.

Özellikle endişe verici olan, araştırmacıların federal fonların, Pentagon'un Amerika Birleşik Devletleri'nde faaliyet gösteren Çin askeri şirketleri veri tabanında listelenen bazı şirketler de dahil olmak üzere, doğrudan Çin ordusu için çalışan Çin devletine ait laboratuvarlar ve üniversitelerle yapılan araştırma iş birliklerine aktarıldığını tespit etmeleridir.

Raporda ayrıca Amerikalı araştırmacılar ile Çin'de siber saldırılar düzenlemek ve insan hakları ihlallerinde bulunmakla suçlanan gruplar arasındaki iş birliğine de dikkat çekildi.


Moskova ve Tahran "koordinasyon yol haritası" imzaladı

Lavrov ve Arakçi, önümüzdeki üç yıl için diplomatik koordinasyon planını imzaladı (İran Dışişleri Bakanlığı)
Lavrov ve Arakçi, önümüzdeki üç yıl için diplomatik koordinasyon planını imzaladı (İran Dışişleri Bakanlığı)
TT

Moskova ve Tahran "koordinasyon yol haritası" imzaladı

Lavrov ve Arakçi, önümüzdeki üç yıl için diplomatik koordinasyon planını imzaladı (İran Dışişleri Bakanlığı)
Lavrov ve Arakçi, önümüzdeki üç yıl için diplomatik koordinasyon planını imzaladı (İran Dışişleri Bakanlığı)

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ve İranlı mevkidaşı Abbas Arakçi dün Moskova'da diplomatik koordinasyon için bir "yol haritası" imzaladılar; bu, iki ülke arasındaki kapsamlı stratejik ortaklık anlaşması çerçevesinde atılan ilk pratik adım oldu.

İki bakan, ikili ilişkiler ile İran nükleer programı da dahil olmak üzere bölgesel ve uluslararası konuları kapsayan "kapsamlı ve detaylı" görüşmeler gerçekleştirdi.

Lavrov, diplomatik planın ikili iş birliği için "özel bir statü" oluşturduğunu ve yirmi yılı aşkın bir süre için koordinasyon çerçevesini belirlediğini vurgulayarak, yeni istişare planının düzenli siyasi koordinasyon mekanizmalarını derinleştirdiğini belirtti. Ayrıca Moskova'nın İran'ın barışçıl amaçlı uranyum zenginleştirmesine destek verdiğini açıklayan Lavrov, Batı'nın önlemlerini ve yaptırımlarını "yasa dışı" ve siyasi çözümlere engel olarak nitelendirdi.

Arakçi ise Tahran'ın nükleer tesislerine verilen hasara rağmen zenginleştirmeye devam edeceğini vurgulayarak, Rusya ile ilişkilerin "giderek daha yakın ve birbirine bağlı hale geldiğini" ifade etti. İmzalanan planın "iki dışişleri bakanlığının 2026-2028 dönemi için gündemini belirlediğini ve önümüzdeki üç yıl boyunca iş birliği için bir yol haritası görevi gördüğünü" kaydetti.