Maruni Patriği el-Rai'den ‘Cebel-i Lübnan uzlaşısı’na çağrı

Maruni Patriği el-Rai'den ‘Cebel-i Lübnan uzlaşısı’na çağrı
TT

Maruni Patriği el-Rai'den ‘Cebel-i Lübnan uzlaşısı’na çağrı

Maruni Patriği el-Rai'den ‘Cebel-i Lübnan uzlaşısı’na çağrı

Geçen hafta Lübnan'ın merkezi bölgesi Cebel-i Lübnan’da yaşananlar, (Dürzi) İlerici Sosyalist Parti’nin (İSP) siyasi güçlere karşı yürüttüğü harekete paralel olarak siyasi tarafları, “Cebel-i Lübnan uzlaşısı” konusunda kararlılıklarını ortaya koymaya çağırdı.
Bu gelişme, Dışişleri Bakanı ve (Maruni Hristiyan) Özgür Yurtsever Hareket (ÖYH) Genel Başkanı Cibran Basil’in eleştirilerinin odağı olan (Maruni Hristiyan) Lübnan Kuvvetleri (LK) Partisi başta olmak üzere siyasi taraflar ve ÖYH arasındaki krizin derinleşmesiyle sonuçlandı.
Cebel-i Lübnan uzlaşısı çerçevesinde yaşanan son gelişmelere ilişkin endişeler karşısında Maruni Patriği Bişara er-Rai, 7 Temmuz’da “Cebel-i Lübnan uzlaşısı, tutunduğumuz ve her şeyin üstünde olan bir hazinedir. Ülkenin iç huzuru, Cebel-i Lübnan’daki iç barışa bağlıdır. Siyasi ve gerçek bir uzlaşıyı güçlendirmek için birlikte çalışıyoruz” değerlendirmesinde bulundu.
Maruni Patriği, “Siyasi söylem, birliktelik üzerine kurulu, farklılık üzerine değil. Zaman ilerliyor, gerilemiyor. Yapıcı olunmalı yıkıcılık yapılmamalı, işbirliği olmalı, uzaklaşma değil. Bunlar, ekonomi ve kalkınma projeleriyle sağlanır” dedi. Rai, “Halk, politikacıların kızgınlıklarıyla bedel ödemekten, kuruluşların çalışmalarının aksamasından, adil ve yasal bir devletin kurulamamasından bıktı. Devletin ve kuruluşlarının sürekli bir yıkıma uğradığını söylüyoruz” ifadelerini kullandı.
İSP de Cebel-i Lübnan krizi sonrasında geçen hafta başlattığı siyasi güçlerle görüşmelerini sürdürüyor. İSP kaynaklarının Şarku’l Avsat’a aktardığına göre, (Maruni Hristiyan)  Marada Hareketi Genel Başkanı Süleyman Franjiye ile yapılan görüşmenin ardından bugün de (8 Temmuz) İSP temsilcileri ve (Maruni Hristiyan) Ketaib  Partisi Genel Başkanı Sami Gemayel bir araya gelecek.
Lübnan resmi Ulusal Medya Ajansı’na (NNA) göre Demokratik Buluşma üyesi Nemeh Tohma ise 7 Temmuz’da yaptığı açıklamada, “Demokratik Buluşma milletvekilleri ve İSP liderleri tarafından siyasi ve manevi otoritelere dair yürütülen turlar, Cebel-i Lübnan’ın tanık olduğu atmosfere dahil olmalarını amaçlıyor. İlerici Sosyalist Parti lideri, Cebel bölgesinde istikrar istiyor” dedi.
Tohma, “Üzücü olaylardan dolayı yaşananlar, siyasi tıkanıklığın, nefret söyleminin yayılmasının, Canbolat’ı hedef alma ve savaş dönemlerini hatırlatma girişimlerinin bir sonucudur. Bazıları, fitneyi bir bölgeden diğer bir bölgeye taşımak için geçmiş sayfaları açmaya devam ediyor. Velid Canbolat, savaş dosyasını kapatmış durumda. Bu durum, Cebel’de yaşanan acı olayların kökünün kazınması çerçevesinde tarihi bir istasyon olan Cebel-i Lübnan uzlaşısına ulaşarak, Taif Anlaşması'nın en önemli taşlarından biridir” şeklinde konuştu.
Bkerki’den Maarab’a siyasi ve manevi otoritelerle ve ulusal liderlerle yapılan görüşmelerin olumlu geçtiğini söyleyen Nemeh Tohma, “Velid Canbolat ve Demokratik Buluşma lideri Teymur Canbolat’ın, Cebel bölgesinde ve Lübnan’da istikrar sağlama ısrarını, Lübnan ordusuna ve güvenlik güçlerine olan güveni, yasalara ve yargıya uyma kararlılığını bu taraflara belirttik. Bu otoritelere, Cebel-i Lübnan uzlaşısının hassas dengelerle korunduğunu söyledik. Biz, Dürzilerden ve Hristiyanlardan oluşan halkımız ve diğer manevi taraflar, bu uzlaşı ve mükemmel geçen toplantılar hususunda istekliyiz” dedi.
Eğitim Bakanı Ekrem Şuhayb da 7 Temmuz’da “Lübnan, hassas dengelere dayalı bir ülke. Ülke seçim galibiyetiyle değil dengelerle yönetiliyor. Farklılıklarla başa çıkmanın bir yolu olarak uzlaşıya ve diyaloğa inanan ulusal desteklere ihtiyaç duyuyor” değerlendirmesinde bulundu. Cebel-i Lübnan ve ülke tarihinin acı verici sayfalarını çevirmek için kendisini uzlaşıya adayan Patrik Nasrallah Butrus Sfeir’e de sevgilerini ileten Ekrem Şuhayb, “Onunla ve inananlarla çalıştık. Bu çalışmaları korumak ve güçlendirmek için çalışmaya devam ediyoruz” dedi.
Basil ise “ayrılık mücadelesi” tanımlaması yaparak, ismini vermediği rakiplerine saldırıda bulundu. Dışişleri Bakanı Cibran Basil, geçen cumartesi günü Zgharta şehrinde yaptığı açıklamada, “Yaşananlar, ülkede hazırlığı yapılan bir fitne döneminin olduğunu gösteriyor. Bu durum, Lübnan için yeni bir şey değil” şeklinde konuştu. Basil, “Bizi, bu fitnenin tam ortasına atmak isteyenler de oradan kurtarmak isteyenler de var. Bu fitne, diğerlerini reddetmek ve onları kışkırtmakla tanımlı. Ülke içerisinde temas hatlarını çiziyoruz, Lübnan’daki bölgeleri bölüyoruz. Fitne ile mücadele, uyguladığımız bir açılımdır” dedi.
Cibran Basil ayrıca, “Çok dikkatli olun. Bölücüler, çeşitli ifade ve tutumlarıyla bir araya geliyor. Dürziler ise bu ülkeyi bölme kumpaslarını bozmak için toplanıyor. Lübnan’ın bölünmesine karşı Lübnan’ın birliği projesi dışında faaliyet yürütmüyoruz. Bugün Lübnan’ın kantonlara bölünmesine karşı büyük Lübnan’ın yanındayız. 1920 Lübnan’ını istiyoruz. Bazıları ise zemindeki temas hatlarını yeniden çizmek için bölücü liderlerini dinliyor” ifadelerini kullandı.
Cebel-i Lübnan krizi nedir?
Dürzi tabanlı İlerici Sosyalist Parti (İSP) ile (Dürzi) Lübnan Demokratik Partisi (LDP) arasındaki siyasi kriz, 30 Haziran’da Mültecilerden Sorumlu Devlet Bakanı Salih el-Garib’in 2 korumasının öldürülmesi ve 3 korumasının da yaralanması sonrasında tırmandı. Garib, İSP'nin rakibi LDP mensubu.
Saldırı Maruni Hristiyan tabanlı Özgür Yurtsever Hareket (ÖYH) Genel Başkanı Cibran Basil'in bölgeyi ziyareti esnasında Basil'in konvoyuna düzenlendiiği için Cebel-i Lübnan'daki Hristiyan kesimi de krizin bir tarafı yapıyor.
Cebel-i Lübnan ili, başkent Beyrut çevresindeki Lübnan'ın merkezi bölgesini oluşturuyor. 1 milyon 800 bin nüfuslu dağlık bölgenin yüzde 85'i Maruni Hristiyan, yüzde 10'u Dürzi, yüzde 3'ü Şii ve yüzde 2'si Sünnilerden müteşekkil. Krizin yaşandığı Aley kasabasında ise Dürzi ağırlıklı olmakla birlikte Hristiyan nüfus da bulunuyor.



Gazze: İsrail bombardımanında çoğu yardım bekleyen 17 Filistinli öldü

Yardım çuvalını taşıyan bir Filistinli
Yardım çuvalını taşıyan bir Filistinli
TT

Gazze: İsrail bombardımanında çoğu yardım bekleyen 17 Filistinli öldü

Yardım çuvalını taşıyan bir Filistinli
Yardım çuvalını taşıyan bir Filistinli

İsrail, bugün Gazze Şeridi'nde insani yardım bekleyenleri hedef almaya ve bombalamaya devam etti. Saldırılarda  17 kişi öldü, ölenlerin 14'ü yardım bekleyenlerdi.

Sivil Savunma Sözcüsü Mahmud Basal, çoğu yardım bekleyen 10 Filistinlinin bugün İsrail ordusunun ateş açması ve abluka altındaki Gazze Şeridi'nin çeşitli bölgelerine düzenlenen hava saldırılarında öldürüldüğünü bildirdi.

Sivil Savunma Sözcüsü Mahmud Basal, çoğu yardım bekleyen 10 Filistinlinin bugün İsrail ordusunun ateş açması ve abluka altındaki Gazze Şeridi'nin çeşitli bölgelerine düzenlenen hava saldırılarında öldürüldüğünü bildirdi.

Basel, AFP’ye verdiği demeçte, cihazın “İsrail işgal güçlerinin Gazze'nin güneyindeki Salah al-Din yolu üzerinde, Wadi al-Gaza köprüsü yakınlarındaki (Gazze İnsani Yardım Kuruluşu'na ait) dağıtım noktası yakınında vatandaşların toplandığı yere ateş açması sonucu en az 6 kişinin öldüğünü, aralarında bir çocuğun da bulunduğu 30 kişinin de yaralandığını” kaydetti.

Nuseyrat kampındaki el-Avde Hastanesi, ölen ve yaralıların hastaneye kaldırıldığını doğruladı. Basal, “İsrail işgal güçleri tarafından Refah'ın kuzeybatısındaki yardım merkezinin yakınında vurulan 2 kişiyi hastaneye kaldırdık” dedi.

Yerel kaynakların Filistin Haber Ajansı'na (WAFA) verdiği bilgilere göre İsrail ordusu Refah'ın kuzeyindeki yardım merkezinin yakınında toplanan vatandaşlara ateş açtı. Saldırıda bir kadın ve bir genç hayatını kaybetti. Kaynaklar, İsrail ordusuna ait bir helikopterin Han Yunus'un batısındaki bir apartman dairesini bombaladığını ve bir vatandaşın hayatını kaybettiğini, bir kişinin ise yaralandığını bildirdi.

Şarku’l Avsat’ın Filistin televizyonundan aktardığına göre, İsrail'in Gazze Şeridi'nin merkezinde bulunan Netzarim kavşağında yardım bekleyenleri hedef alan saldırısında 6 kişi öldü.

  Filistinli mülteciler, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Zikim'de bir gıda dağıtım noktasında yardım kamyonlarını bekliyor (İ.B.A.)Filistinli mülteciler, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Zikim'de bir gıda dağıtım noktasında yardım kamyonlarını bekliyor (EPA)

Diğer yandan Birleşmiş Milletler Filistin Mültecilerine Yardım ve Çalışma Örgütü (UNRWA), Gazze Şeridi sakinlerinin temel hijyen malzemelerinde ciddi eksiklikle karşı karşıya olduğunu ve sabun bulmanın neredeyse imkansız hale geldiğini açıkladı.

UNRWA, “X” platformunda yayınladığı kısa açıklamada, dünya çapında her gün milyonlarca sabun satıldığını ve kolayca satın alınabildiğini, ancak Gazze'de sabun bile bulmanın çok zor hale geldiğini ifade etti.

Temel hijyen malzemelerinin, sabun, şampuan ve hijyenik pedlerin düzenli olarak temin edilmesinin acil bir ihtiyaç olduğunu vurgulayan UNRWA, bu yardımların sektördeki en muhtaç kişilere geniş çapta ulaştırılmasının ancak UNRWA dahil olmak üzere, Birleşmiş Milletler aracılığıyla mümkün olabileceğini belirtti.