Kudüs Müftüsü: Evlerini İsrail'e satan Filistinli kafir olur

Kudüs
Kudüs
TT

Kudüs Müftüsü: Evlerini İsrail'e satan Filistinli kafir olur

Kudüs
Kudüs

Evlerinin İsrail polisinin korumasıyla onlarca yerleşimci tarafından kuşatıldığını gören Filistinliler şaşkınlık geçirdi. Kuşatılan 6 dairelik bina, Arapların oturduğu mahallenin ortasında yer alıyor.
Filistinli kaynakların Şarku’l Avsat’a aktardığına göre, İsrail’e gizlice satılan bina iki yıldır boş bulunuyor. Ev sakinleri tazminat karşılığında evlerini boşalttılar.
Filistinliler sık sık konutların bu şekilde İsrail’in eline geçmesinden sıkıntı çekiyorlar. Filistin Hükümetinin ve Filistinli grupların sıkı takiplerine rağmen bazı emlakların İsraillilerin eline sızması engellenemiyor.
Filistin Hükümeti iki sızdırma olayını yıllarca soruşturdu ve mahkemede yargıladı. Yine dini otoriteler bu gibi durumları engellemek için fetva verdiler ancak bu türden olaylar için bu önlemler yeterince caydırıcı olmadı.
İsrail’e satılan emlak olaylarında artış olunca dini merciler fetvalarını arttırmaya başladılar.
Kudüs Müftüsü Muhammed Hüseyin yaptığı konuşmada, toprakların düşmanlara ya da onlara aracılık eden emlakçılara satılmasının "Velâ" kapsamına girdiğini belirterek düşmanla işbirliği anlamına gelen “Velâ”nın hükmünün ise "Allah’a ihanet ederek İslam'dan çıkmak ve kafir olmak" olduğu fetvasını verdi.
Kudüs Müftüsü, Müslümanların bu gibi insanlarla iletişime geçmemesi, onlarla evlenmemesi, cenaze namazını kılmaması ve Müslüman mezarlığına gömülmemesi gerektiğini vurguladı.
Müftü, Filistinlileri bu konuda aracılık yapan yerleşimci şirketlerden uzak durmaya ve içeriğini bilmedikleri belgelere imza atmamaları konusunda uyararak bu sözleşmelerin yasal olmadığını da vurguladı.
Filistinliler ise mülk bilgilerini İsrail’e sızdıranlar konusunda yeterince caydırıcı önlem alınmadığından şikayet ediyor. Bu dosyanın yeniden açılmasını sağlayan satış, en son geçen yıl Mescid-i Aksa’ya bakan tarihi bir evin İsrail’in eline geçmesiydi.
Yetkililer sızıntıya dair soruşturma açınca İsrail buna karşılık olarak Kudüs valisini birkaç kez tutukladı. Soruşturmanın sonucu henüz ilan edilmedi.
Bu yüksek fiyatlı eski evin satılması büyük bir memnuniyetsizlik yaratarak olayın arkasında kimin olduğuyla ilgili karşılıklı ithamlara neden oldu.
Bu bina 1.5 milyon dolara alındı ancak yerleşimcilere kaça satıldığı bilinmiyor. Filistin hükümeti birçok nedenden dolayı bu sızıntıları takip etmede zorluklar yaşadığını söyledi.
Bu zorluklardan bazıları şunlar; bu anlaşmaların gizlilikle yapılması, satın alan İsraillilerin bunu açıklaması için satıcı ölene ya da yurt dışına kaçana kadar uzun yıllar beklemeleri, bazı satış akitlerinin Filistin dışında yapılması ve bazı toprak sahiplerinin yurt dışında yaşaması.
Bazı bilinçsiz Filistinliler Yahudilerin cazip teklifleri karşısında evlerini satma eğilimine giriyorlar ancak diğerleri bunu reddediyor.  Evlerinin satılmasını reddeden Filistinliler, kendilerine astronomik fiyatlar teklif edildiğini söylüyor. Ancak pek çok Filistinli topraklarının çeşitli aldatmacalarla Yahudilere satılacağını bilmiyor.
Bugün Filistin Hükümeti, Batı Şeria’da C bölgesi olarak bilinen İsrail’in kontrolü altındaki topraklardaki satışları özellikle sınırlıyor.
Filistin Dışişleri Bakanlığı'ndan dün yaptığı açıklamada, uluslararası  sözleşme ve anlaşmaların ve BM kararlarının hiçe sayılıp dalga geçilerek Batı Şeria’da bazı bölgelerin C sınıfına sokulması kınandı. Yapılan açıklamada uluslararası kararlara rağmen İsrail’in bu uygulamalara devam etmesinin Filistinliler’e karşı uygulanan apartheid yaklaşımları sürdürdüğü ve iki devletli çözümün önüne engel oluşturduğunu belirtti.



Rapor: ABD İsrail-Suriye anlaşması için ‘ön görüşmeler’ yapıyor

 ABD Başkanı Donald Trump (AFP)
ABD Başkanı Donald Trump (AFP)
TT

Rapor: ABD İsrail-Suriye anlaşması için ‘ön görüşmeler’ yapıyor

 ABD Başkanı Donald Trump (AFP)
ABD Başkanı Donald Trump (AFP)

ABD'li haber sitesi Axios dün, ABD'li ve İsrailli yetkililere dayandırdığı haberinde Başkan Donald Trump yönetimi İsrail ve Suriye arasında olası bir güvenlik anlaşması için “ön görüşmeler” yürüttüğünü belirtti.

Axios'a göre, resmi normalleşme şu anda masada olmasa da bu görüşmeler, gergin İsrail-Suriye sınırı boyunca gerilimi azaltma ve güvenlik düzenlemelerini güncelleme çabalarına yönelik gelecekteki diplomatik angajmanların önünü açabilir.

Beyaz Saray dün yaptığı açıklamada, Trump'ın Suriye'ye yönelik yaptırımları kaldıran bir kararname imzalayacağını duyurdu.

Şarku’l Avsat’ın Axios'tan aktardığına göre üst düzey bir İsrailli yetkili, Washington'un İsrail ve Suriye arasında güven inşa etmeyi ve ilişkileri kademeli olarak geliştirmeyi tercih ettiğini, İsrail'in ise her türlü müzakerenin sonunda tam bir barış anlaşması ve normalleşmeyle sonuçlanacağına dair garanti istediğini ifade etti.

Bir başka İsrailli yetkili ise bir anlaşmanın “yakın olmadığı” uyarısında bulunarak, somut ilerleme kaydedilmesinin zaman alacağını vurguladı.

ABD web sitesine konuşan üst düzey bir İsrailli yetkili, Başbakan Binyamin Netanyahu'nun bu ayın başlarında Trump'ın Suriye elçisi Tom Barrak'a, yeni Suriye hükümetiyle ABD arabuluculuğunda yeni bir güvenlik anlaşması müzakere etme arzusunu ilettiğini söyledi.

Kaynağa göre İsrail, 1974 tarihli ayrılma anlaşmasının güncellenmesiyle başlayıp, kapsamlı bir barış anlaşması ve tam normalleşmeyle sona erecek bir dizi geçici anlaşma hedefliyor.