Lübnan, Hizbullah’a yönelik ABD yaptırımlarına cevap vermedi

Lübnan, Hizbullah’a yönelik ABD yaptırımlarına cevap vermedi
TT

Lübnan, Hizbullah’a yönelik ABD yaptırımlarına cevap vermedi

Lübnan, Hizbullah’a yönelik ABD yaptırımlarına cevap vermedi

Lübnan, parlamentoda Hizbullah’ı temsil eden milletvekilleri Muhammed Hasan Raad ve Emin Şeri’ye kadar uzanan ABD yaptırımlarının Temsilciler Meclisi ve bakanlık çalışmalarını etkilediği yönündeki iddiaları yalanladı. Kararın ABD makamları ile ele alınacağı ve değerlendirileceği ifade edildi.
Hizbullah, Genel Sekreteri Hasan Nasrallah’ın 12 Temmuz'da yapacağı konuşmada ilk kez olarak Hizbullah ile bağlantılı 50 kişi ve kuruluşun yanı sıra milletvekillerine karşı uygulanan yaptırımlar hakkında ayrıntılı bilgi vermesini bekliyor.
Washington’ın Hizbullah’taki Koordinasyon ve İrtibat Birimi yetkilisi Vafik Safa’nın yanı sıra Direnişe Bağlılık Bloğu Başkanı Milletvekili Muhammed Hasan Raad ve meslektaşı Emin Şeri’yi de ABD yaptırımları listesine dahil etmesinin ardından Lübnan hükümetinin tavrını ortaya koyması bekleniyor.
Cumhurbaşkanlığı, medya ofisi tarafından yayınlanan bildiride şu ifadelere yer verildi:
“Zaman zaman tekrarlanan bu önlem, Lübnan ve bankacılık sektörünün kara para aklamayla mücadele ve paraların terör saldırılarında ya da diğer uygulamalarda kullanılmasını önleme hususunda uluslararası anlaşmalara bağlılığını teyit eden ABD’nin önceki tavırlarıyla çelişiyor. Lübnan, ABD’nin özellikle de seçilmiş iki milletvekilini hedef aldığı bu yaptırımlara başvurması dolayısıyla üzgün. Konu, ilgili ABD makamlarıyla takip edilecek.”
Temsilciler Meclisi Başkanı Nebih Berri, ABD’nin Lübnan Parlamentosu’ndaki milletvekillerine yönelik yaptırımlarını “Temsilciler Meclisi’ne ve Lübnan’a saldırı” olarak niteledi. Berri, Uluslararası Parlamento Birliği’ne “akıllıca olmayan bu ABD davranışına karşı gerekli tavrı alma” çağrısında bulundu.
Milletvekili Ali Ahmed Bazzi de söz konusu yaptırımların demokrasiye yönelik bir saldırı olduğunu vurguladı.
Başbakan Saad Hariri de konuya dair şu değerlendirmelerde bulundu:
“Bu yaptırımlar, yürürlükteki diğer yaptırımlar gibidir. Ancak şüphesiz ki Temsilciler Meclisi’ndeki milletvekillerine uygulanarak yeni bir yön kazandı. Bu durum, Meclise de Temsilciler Meclisi'ne de bakanlıkta yaptığımız işlere de yansımayacak. Yaptırımlar, uygun görüldüğü bir vakitte ele alınacak. Önemli olan, bankacılık sektörünü ve Lübnan ekonomisini korumaktır. İnşallah bu kriz er ya da geç bitecek. Bu sorununun daha da büyümemesini umuyoruz. Esasen analiz yapmaya da gerek yok. Zira bana göre bu, siyasi gerçekliği daraltmaya neden olacaktır.”
Lübnan Başbakanı değerlendirmesinin devamında pusulayı kaybetmemenin önemine dikkat çekti:
“Temsilciler Meclisi’nin kendisinin efendisi olan ve halkın iradesini temsil eden bu meseleyi kabul etmediğine dair şüphe yok. Ancak yaptırımlar başka bir şey. Bu konudaki pusulayı kaybetmemeliyiz. Zorluklarla başa çıkmalı ve kendimiz için kriz yaratmamalıyız. Ülkedeki en önemli şey için, Lübnan vatandaşları için, ihtiyaçlarını güvence altına almak ve iyi bir ekonomi ortaya koymak için çalışmak zorundayız.”
Medya kaynakları ise Hizbullah’ın ABD yaptırımlarına karşı birleşik bir tavır takınması gerektiğini belirtirken Lübnan hükümetinden de birleşik bir pozisyon alınmasının beklendiğini aktardı.
İlgili kaynaklara göre yaptırımlar, maruz kalan tarafların bankacılık ve finans hareketlerini hedef alıyor. Bu çerçevede banka transferlerine ve döviz hesaplarına yasak getirildiği belirtildi.
Bankalar Birliği, konuya dair hükümetin tavrının beklendiğini ifade ederken, Lübnan bankacılık kaynakları da Şarku’l Avsat’a yaptıkları açıklamalarda bankaların hükümetin tavrına bağlı kalacağını aktardı. Kaynaklar, bankacılık sektörünün Lübnan Bankası’nın talep ettiği uyuma göre tam bir uluslararası ve egemen yasa sistemine bağlı olduğunu ifade ederek, Lübnan bankalarının “ABD düzenlemelerini tam olarak uyguladığına” dikkat çekti.
Kaynaklar, Lübnan bankalarında Hizbullah’a ait hesapların olmadığına işaret ederek hesapların bulunması durumunda uygulamaların buna göre şekil alacağını vurguladı.
Söz konusu yaptırımlar, yaptırım uygulanan kişilere ait döviz cinsinden hesapların kapatılmasını öngörüyor. Bu çerçevede bu isimlerin banka havalesi işlemleri yasaklanacak. Yaptırım uygulanan isimler, normal yaptırım düzenlemelerine tabi olacak.
Bankalar Birliği'nin eski Başkanı Joseph Tarbih de daha önce önce yaptığı açıklamada Hizbullah’la bağlantılı herhnangi bir finansal ve bankacılık ilişkileri olmadığını bildirmişti. Lübnan’daki bankaların yeni yasalara bağlı kaldığını ifade eden Tarbih, “Lübnan bankacılık sektörü tüm uluslararası standartlara ve yasalara bağlıdır” diye konuşmuştu.



Gazze Şeridi'nde fırtına nedeniyle 11 kişi hayatını kaybetti, birçok ev yıkıldı

Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta barınakları basan yağmur sularının içinden geçiyor (EPA)
Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta barınakları basan yağmur sularının içinden geçiyor (EPA)
TT

Gazze Şeridi'nde fırtına nedeniyle 11 kişi hayatını kaybetti, birçok ev yıkıldı

Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta barınakları basan yağmur sularının içinden geçiyor (EPA)
Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta barınakları basan yağmur sularının içinden geçiyor (EPA)

Gazze Şeridi'ni 24 saatten kısa bir süre içinde vuran fırtına ve derin alçak basınç sistemi, birçok evin çökmesi ve bölge genelinde çadırların sular altında kalması sonucu 11 Filistinlinin ölümüne birçok kişinin de yaralanmasına yol açtı.

Filistin Haber Ajansı'na (WAFA) göre yerel kaynaklar, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Lahiya'nın Bir el-Naja bölgesinde, yerinden edilmiş kişilerin barındığı bir evin çökmesi sonucu 5 Filistinlinin öldüğünü ve birçok kişinin de yaralandığını bildirdi.

 Gazze Şeridi'nin güneyinde Han Yunus'taki bir kampta yağmurlu bir günde yerinden edilmiş Filistinli kadın (Reuters)Gazze Şeridi'nin güneyinde Han Yunus'taki bir kampta yağmurlu bir günde yerinden edilmiş Filistinli kadın (Reuters)

Şarku'l Avsat'ın ulaştığı kaynaklar, bugün şafak vakti Gazze şehrinin batısındaki el-Rimal mahallesinde yerinden edilmiş kişilerin çadırlarının üzerine büyük bir duvarın çökmesi sonucu 2 vatandaşın öldüğünü, Gazze şehrinde aşırı soğuktan bir çocuğun, el-Şati kampında ise bir bebeğin hayatını kaybettiğini belirtti. Dün de el-Şati kampında bir duvarın çökmesi sonucu bir kişi hayatını kaybetti.

Dün el-Amadi bölgesindeki Ebu Cebel kampında bir çadırın çökmesi sonucu iki çocuk yaralandı; Han Yunus'un el-Mevasi bölgesindeki mülteci çadırında ise bir bebek aşırı soğuktan hayatını kaybetti.

Sivil savunma ekipleri, son birkaç saat içinde en az 10 evin çöktüğünü, son olarak da el-Kerame ve Şeyh Rıdvan mahallelerinde 2 evin yıkıldığını bildirdi.

Bu olumsuz hava koşulları ayrıca Han Yunus'un el-Mevasi bölgesindeki kampların tamamının sular altında kalmasına, Deyr el-Belah'taki el-Bassa ve el-Baraka'nın geniş alanlarının, Nuseyrat'taki Merkez Pazarı'nın ve Gazze Şehri'ndeki Yermuk ve liman bölgelerinin hasar görmesine yol açtı.

 Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta barınakları basan yağmur sularının içinden hayvanlarla çekilen arabalar geçiyor (EPA)Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta barınakları basan yağmur sularının içinden hayvanlarla çekilen arabalar geçiyor (EPA)

Birleşmiş Milletler Filistinli Mültecilere Yardım ve Çalışma Ajansı (UNRWA), dün yaptığı açıklamada, şiddetli yağmur ve ıslak çadırların, aşırı kalabalık Gazze Şeridi'ndeki kötüleşen sağlık ve yaşam koşullarını daha da kötüleştirdiğini belirterek, soğuk hava, yetersiz sanitasyon ve hijyen eksikliğinin salgın hastalık riskini artırdığını vurguladı. UNRWA, insani yardıma erişimin acilen kolaylaştırılması çağrısında bulundu.


Berri: Barack'ın Lübnan'ı Suriye'ye ilhak etme söylemi "kabul edilemez bir hata"

Lübnan Parlamento Başkanı Nebih Berri, ABD Büyükelçisi Michel Issa'yı kabul etti (Parlamento Başkanlığı)
Lübnan Parlamento Başkanı Nebih Berri, ABD Büyükelçisi Michel Issa'yı kabul etti (Parlamento Başkanlığı)
TT

Berri: Barack'ın Lübnan'ı Suriye'ye ilhak etme söylemi "kabul edilemez bir hata"

Lübnan Parlamento Başkanı Nebih Berri, ABD Büyükelçisi Michel Issa'yı kabul etti (Parlamento Başkanlığı)
Lübnan Parlamento Başkanı Nebih Berri, ABD Büyükelçisi Michel Issa'yı kabul etti (Parlamento Başkanlığı)

Lübnan Parlamentosu Başkanı Nebih Berri, ABD Büyükelçisi Tom Barrack'ın Lübnan'ın Suriye'ye ilhak edilmesi çağrısıyla ilgili zaman zaman yaptığı tehditleri kabul edilemez bir hata olarak nitelendirerek reddetti. Berri, "Hiç kimse Lübnanlıları tehdit edemez. Özellikle diplomatlar ve hele ki Büyükelçi Tom Barrack gibi bir isim tarafından Lübnanlılara bu şekilde hitap etmek, akıl almaz bir durumdur. Lübnan'ın Suriye'ye ilhak edilmesiyle ilgili söyledikleri ciddi ve kesinlikle kabul edilemez bir hatadır." dedi.

Öte yandan Berri, Basın Sendikası'ndan bir heyete, ilgili yasa konusunda yaşanan görüş ayrılıklarına rağmen, gelecek mayıs ayında yapılması planlanan parlamento seçimlerinin iptal edilmeyeceğini ya da ertelenmeyeceğini vurguladı.

Parlamento başkanlığından yapılan açıklamaya göre Berri'nin ABD'nin Beyrut Büyükelçisi Michel Issa'yı 24 saat içinde ikinci kez kabul etmesi dikkat çekiciydi; zira görüşmede "iki ülke arasındaki ikili ilişkilerin yanı sıra genel durumdaki gelişmeler ve güncel olaylar" ele alındı.


İsrailli bakanlar eski Gazze yerleşiminde bayrak töreni düzenlenmesini talep etti

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir (EPA)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir (EPA)
TT

İsrailli bakanlar eski Gazze yerleşiminde bayrak töreni düzenlenmesini talep etti

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir (EPA)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir (EPA)

Aralarında Başbakan Binyamin Netanyahu liderliğindeki Likud Partisi’nden sekiz ismin de bulunduğu 11 İsrailli bakan, dün Savunma Bakanı Yisrael Katz’dan Hanuka Bayramı sırasında Gazze Şeridi’nde bayrak töreni düzenlenmesine izin verilmesini talep etti.

Aşırı sağcı ve yerleşim yanlısı Nahala Hareketi tarafından başlatılan girişim kapsamında yayımlanan mesajda, “Gazze’nin İsrail topraklarının bir parçası olduğunu gururla teyit etmenin zamanı geldi. Bu bölge yalnızca Yahudi halkına aittir ve derhal İsrail devletinin bir parçası hâline gelmelidir” ifadeleri yer aldı.

Mesajda ayrıca, etkinliğin temel amacının ‘İsrail’in 2005’te bölgeden çekilirken boşalttığı, Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki eski Nisanit yerleşiminin kalıntıları üzerinde İsrail bayrağını göndere çekmek’ olduğu belirtildi.

dfrtg
İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir (Reuters)

Mesajın imzacıları arasında, aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir ile aralarında Ulaştırma Bakanı Miri Regev’in de bulunduğu sekiz Likud’lu bakan yer aldı.

Ayrıca, toplam 120 sandalyeli Knesset’ten 21 milletvekili de metne imza attı. İmzacı vekiller Ben-Gvir liderliğindeki Otzma Yehudit (Yahudi Gücü) Partisi ile Likud’a mensup.

Nahala Hareketi, ‘Nisanit’te bayrak töreni’ olarak duyurduğu etkinliğin, Gazze Şeridi’nde hâlen İsrail ordusunun kontrolündeki bölgede yapılacağını açıkladı.

Etkinliğin 18 Aralık’ta, sekiz gün süren Hanuka’nın beşinci gecesinde düzenlenmesi planlanıyor. Bayram bu yıl pazar günü başlayacak.

İsrail Savunma Bakanlığı, konuya ilişkin AFP’nin yorum talebine henüz yanıt vermedi.

jbhj
İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz (DPA)

İsrail ordusu çarşamba akşamı yaptığı açıklamada, ‘İsrail topraklarından Gazze Şeridi’ne geçen birkaç İsrailli sivilin gözaltına alındığını’ duyurdu.

Yerleşimciler ve Filistinlilere yönelik saldırılarla suçlanan aşırılık yanlılarına hukuki destek veren Honenu örgütü ise yaptığı açıklamada, ‘Çarşamba günü onlarca sağcı aktivistin, Nisanit’in kalıntıları üzerinde bir yerleşim kurulmasını talep etmek üzere Gazze sınır çitini aştığını’ belirtti.

10 Ekim’de İsrail ile Hamas arasında yürürlüğe giren kırılgan ateşkes kapsamında, İsrail ordusu Gazze Şeridi’nin yarısından fazlasında kontrol sağlamasına imkân veren bir hatta çekilmişti. Savaşın büyük yıkıma uğrattığı bölgede bu hat fiili kontrol sınırı olarak işliyor.

Geçtiğimiz kasım ayında Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi tarafından da desteklenen ABD’nin Gazze barış planı ise İsrail güçlerinin bölgeden kademeli olarak çekilmesini öngörüyor.