Tunus’ta yolsuzlukla mücadele siyasi bir kart mı?

Tunus Başbakanı Yusuf Şahid’in kullandığı “Yolsuzlukla tarafsızlık olmaz” sloganı ne anlama geliyor? (Tunus Başbakanlık Sayfası)
Tunus Başbakanı Yusuf Şahid’in kullandığı “Yolsuzlukla tarafsızlık olmaz” sloganı ne anlama geliyor? (Tunus Başbakanlık Sayfası)
TT

Tunus’ta yolsuzlukla mücadele siyasi bir kart mı?

Tunus Başbakanı Yusuf Şahid’in kullandığı “Yolsuzlukla tarafsızlık olmaz” sloganı ne anlama geliyor? (Tunus Başbakanlık Sayfası)
Tunus Başbakanı Yusuf Şahid’in kullandığı “Yolsuzlukla tarafsızlık olmaz” sloganı ne anlama geliyor? (Tunus Başbakanlık Sayfası)

“Yolsuzlukla tarafsızlık olmaz.” Tunus Başbakanı Yusuf Şahid’in yolsuzlukla mücadele kampanyasının başlamasından bu yana vurguladığı cümle. Ancak yolsuzluğun yayılması ve özellikle de siyasi rakiplere karşı yolsuzluk dosyalarıyla ilgili olarak Şahid’e yöneltilen “seçmecilik” suçlamaları, söz konusu kampanyaya dair birçok soru işaretine yol açtı.
Durum, birçok tepkiye neden olurken, ekonomik ve finansal yargıdaki genel savcılık da kara para aklama da dahil olmak üzere Nebil ve Gazi el-Karavi kardeşlere birtakım suçlamalar yöneltti.
Nebil el-Karavi; “Tunus’un Kalbi” isimli partinin kurucusu ve “derneklerdeki faaliyetleri ve sahibi olduğu televizyon kanalı Nesma aracılığıyla yapılan siyasi propagandalar” sebebiyle adaylığını yasaklayan bir kararname yayınlanmadan önce cumhurbaşkanlığı adayı.
Şarku'l Avsat'ın Independent Arabia kaynaklı haberine göre Tunus’ta ekonomik ve finansal yargı tarafından yayınlanan bir bildiride, dosyadan sorumlu soruşturma hakiminin Karavi kardeşler konusunda ihtiyati tedbirlerin onayladığı açıklandı. Tedbirlerin, 28 Haziran 2019 tarihinden bu yana seyahat etme yasağı ve mal varlığını dondurmayla ilgili olduğu ifade edildi.
Tunus’ta yolsuzlukla mücadele alanında faaliyet gösteren “Ben Uyanığım” kuruluşu, Gazi ve Nebil el-Karavi’nin Fas’ta, Cezayir’de ve Lüksemburg’da sahip oldukları şirketleri kullanarak, kara para akladığı şüphesiyle 14 Mart 2014 tarihinde ekonomik ve finansal yargıya şikayette bulundu.
Bir dizi siyasi çevre ve sivil toplum kuruluşu da bu şikayeti memnuniyetle karşılarken durumu, istismarcı ve bozgunculara sert bir darbe vurma yönünde bir adım olarak niteledi.
“Ben Uyanığım” kuruluşu, bu kararla vatandaşların hukukun üstünlüğüne ve yargının bağımsızlığına olan güveninin artacağını ve cezasızlık zihniyetini bozacağını vurguladı.
Kamuoyunu meşgul etme
Nebil el-Karavi’nin başkanlığındaki Tunus’un Kalbi partisi, verdiği ilk tepkide, ekonomik ve finansal yargının yayınladığı “Karavi kardeşlerin seyahat özgürlüğünü yasaklama ve mal varlığını doldurma” kararının, ulusal ve uluslararası kamuoyunu meşgul etmek için bir süreç olduğunu ifade etti. Parti, kararı “partiyi ve başkanını telaşlandırmak, artan popülaritesini etkilemek için umutsuz bir girişim” olarak niteledi.
Açıklamada, yargı kararının 27 Haziran 2019 tarihinde yaşananlardan kaynaklanan bir “dikkat dağıtma” süreci olduğu belirtilirken Tunusluların, askeri yargının, yaşananlara ilişkin derhal soruşturma başlatmasını beklediği vurgulandı.
Gelecek seçimlere dair kamuoyu anketlerinde öne çıkan bir parti olan Tunus’un Kalbi, “Bu karar, Nebil el-Karavi’nin itibarını sarsmak ve partiyi bozmak isteyen başarısız bir girişimin parçasıdır” ifadelerini kullandı.
Parti, başkanının mal varlığının dondurulması kararının ardından “yargıya ve çeşitli devlet kuruluşlarına güvendiğine” dikkati çekerken, tarafsızlıklarını koruma, adil değerlere, demokrasi ruhuna ve anayasaya uyma çağrısında bulundu.
Özelleştirilmiş meseleler
Yusuf Şahid’in yolsuzluğa karşı kampanya başlatmasının üzerinden 4 yıl geçmesine rağmen Tunus, Uluslararası Şeffaflık Örgütü’nün 2018 yılı için 180 ülkeyi kapsayan Yolsuzluk Algılama Endeksi’nde yalnızca 1 puan alarak 73. sıraya yerleşti.
Bu çalışma, Tunus’un ortalama bir derecede ilerleme kaydettiğini ortaya koydu. Öyle ki 2017 yılında 100’ün üzerinde 42 puan, 2018 yılında da 43 puan aldı.
Tunus’taki Ulusal Kurumlar Konfederasyonu girişimiyle yürütülen yeni bir çalışmaya göre ise küçük ve orta ölçekli işletmelerdeki yöneticilerin yüzde 59’u, rüşvet ödenmemesi halinde çalışmaların rahatlamayacağını belirtti. Küçük ve orta ölçekli işletmelerdeki yöneticilerin yüzde 62’si de yolsuzluk oranının 2017 yılına kıyasla arttığını vurguladı.
Yargı kararının destekleniyor olmasına rağmen, bu meselenin ortaya koyulmasında gecikme yaşandığını düşünenler de var. Bu bağlamda şüpheler, Başbakan Yusuf Şahid ve hükümet ekibi etrafında toplanırken bazı kesimler, Şahid ve hükümetinin meseleyi rakiplerine karşı ve destekçilerine yakınlaşmak için kullandığını iddia etti.
Nebil el-Karavi’nin mal varlıklarının dondurulması kararının ardından Tunus Sendikalar Birliği Genel Sekreteri Nureddin el-Tabubi, “4 yıldır, bu meselelerin askıya alınmadan çözümlenmesini umuyordum” değerlendirmesinde bulundu. Tabubi, “Demokrasi düğününü bozmamak için bu dosyaların özelleştirilmemesi gerekiyor” dedi.
İslamcılar ve Şahid arasında uzlaşı
Gazeteci ve siyasi analist olan Yusuf el-Vaslati, “Yolsuzlukla savaş, sona erdi” dedi. Vaslati, yaptığı açıklamada “Şahid’in iktidara gelmesinden bu yana değindiği yolsuzlukla savaşta herhangi bir şey görmedim” ifadelerini kullandı. “Başlangıçtan beri yolsuzluk, Tunus Nida Partisi liderlerinden ve Başbakan ile kişisel çatışma içerisinde olan iş adamı Şefik Ceraya ile sınırlandırıldı. Kişisel hesapların tasfiyesi gibi Ceraya, özellikle de Yusuf Şahid’e karşı Cumhurbaşkanın ve oğlunun safında yer aldı” şeklinde konuştu.
Vaslati, “Şahid’in yolsuzluğa karşı savaşı, güvenilirlikten yoksun olduğunu kanıtladı. Başarısızlığının nesnel sebepleri var. Çünkü mevcut lobiler, iktidar parti içerisindeler ve bu savaşı durdurmak için şiddetle baskı yapıyorlar. Aynı şekilde hükümet ekibinin, yolsuzlukla suçlanan unsurları içerdiği de kanıtlandı” dedi.
Yusuf el-Vaslati, “Bugün, ilk olarak kamuoyu anketlerinin seçimlerde ileri düzeye yerleştirdiği ve kazandığını belirttiği tarafların hariç tutulduğu seçim yasasını değiştirerek, son olarak da yolsuzluk meselelerini talepler uyarınca onlara karşı harekete geçirerek, hesapların tasfiyesinin bir başka aşamasına tanık oluyoruz” ifadelerini kullandı.
Vaslati ayrıca, “Nahda ve Yusuf Şahid arasında, rakipleri ortadan kaldırmak ve siyasi sahneyi bir sonraki aşamada paylaşmak için bir anlaşma var. Bu hipotez, cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Nahda’yı Yusuf Şahid’i şiddetle desteklemeye yöneltiyor” dedi.



Netanyahu, Refah'taki patlamada bir subayın yaralanmasının ardından Hamas'ı tehdit etti

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (Reuters)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (Reuters)
TT

Netanyahu, Refah'taki patlamada bir subayın yaralanmasının ardından Hamas'ı tehdit etti

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (Reuters)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (Reuters)

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu bugün yaptığı açıklamada, Refah'ta bir İsrail ordu subayının patlayıcı cihazla yaralanmasının ardından Hamas'ın Gazze Şeridi'ndeki ateşkes anlaşmasını ihlal ettiğini söyledi.

Netanyahu, Hamas'ın "iktidardan uzaklaştırılması, silahsızlandırılması ve aşırıcılığın ortadan kaldırılması"nı içeren ateşkes anlaşmasına uyması gerektiğini belirterek, hareketin silahsızlanmayı açıkça ve sürekli olarak reddetmesinin "açık ve devam eden bir ihlal" olduğunu vurguladı.

Netanyahu açıklamasında, "İsrail, askerin yaralanmasına neden olan hareketin ihlallerine karşılık verilecektir" uyarısında bulundu.

Gazze Şeridi'ndeki ateşkes anlaşması geçen ekim ayında yürürlüğe girmişti ve ABD Başkanı Donald Trump yönetimi, Hamas'ın silahsızlandırılmasını da içermesi beklenen anlaşmanın ikinci aşamasına geçmeyi hedefliyor.

Anlaşmanın ikinci aşaması, İsrail'in Gazze'nin bazı bölgelerinden daha fazla çekilmesini, uluslararası bir istikrar gücünün konuşlandırılmasını ve Trump liderliğindeki "barış konseyini" içeren yeni bir yönetim yapısının uygulanmasını içeriyor.Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre planlanan uluslararası gücün, şu anda İsrail askeri kontrolü altında bulunan Gazze Şeridi'nin bir bölümüne konuşlandırılması bekleniyor.


Hamas, Ankara'ya Gazze anlaşmasının ikinci aşamasına geçmek için gereken şartları yerine getirdiğini bildirdi

Gazze Şeridi'nin merkezindeki Deyr el-Belah'ta, yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan geçici bir kampta bir kadın çadırının yanında oturuyor (AP)
Gazze Şeridi'nin merkezindeki Deyr el-Belah'ta, yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan geçici bir kampta bir kadın çadırının yanında oturuyor (AP)
TT

Hamas, Ankara'ya Gazze anlaşmasının ikinci aşamasına geçmek için gereken şartları yerine getirdiğini bildirdi

Gazze Şeridi'nin merkezindeki Deyr el-Belah'ta, yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan geçici bir kampta bir kadın çadırının yanında oturuyor (AP)
Gazze Şeridi'nin merkezindeki Deyr el-Belah'ta, yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan geçici bir kampta bir kadın çadırının yanında oturuyor (AP)

Türk Dışişleri Bakanlığı'ndan bir kaynak Reuters'e verdiği demeçte, Bakan Hakan Fidan'ın bugün Ankara'da Hamas'ın siyasi büro yetkilileriyle bir araya gelerek Gazze Şeridi'nde ateşkesi görüştüğünü ve anlaşmanın ikinci aşamasına geçilmesini ele aldığını söyledi.

Kaynak, Hamas yetkililerinin Fidan'a anlaşmanın şartlarını yerine getirdiklerini bildirdiğini, ancak İsrail'in anlaşmanın bir sonraki aşamasına geçişi engellemek için Gazze'yi hedef almaya devam ettiğini ifade etti.

Kaynak, Hamas yetkililerinin Gazze Şeridi'ne giren insani yardımın yetersiz olduğunu ve ilaç, barınma ekipmanı ve yakıt gibi hayati öneme sahip mallara acil ihtiyaç duyulduğunu söylediklerini de belirtti.


Suriye Dışişleri Bakanı Şeybani: Suriye-Rusya ilişkileri yeni bir döneme giriyor

Suriye Dışişleri Bakanı Esad Şeybani ile Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Moskova’da daha önce gerçekleştirilen görüşmeden bir kare (AP)
Suriye Dışişleri Bakanı Esad Şeybani ile Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Moskova’da daha önce gerçekleştirilen görüşmeden bir kare (AP)
TT

Suriye Dışişleri Bakanı Şeybani: Suriye-Rusya ilişkileri yeni bir döneme giriyor

Suriye Dışişleri Bakanı Esad Şeybani ile Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Moskova’da daha önce gerçekleştirilen görüşmeden bir kare (AP)
Suriye Dışişleri Bakanı Esad Şeybani ile Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Moskova’da daha önce gerçekleştirilen görüşmeden bir kare (AP)

Suriye Dışişleri ve Gurbetçiler Bakanı Esad Şeybani, Suriye-Rusya ilişkilerinin karşılıklı saygıya dayalı yeni bir döneme girdiğini belirtti.

Şeybani, Moskova’da Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ile yaptığı görüşmede, “Suriye’nin yeniden imarını tamamen ulusal bir iradeyle sürdürmeye kararlıyız ve tüm taraflarla dengeli ilişkiler kurmayı hedefliyoruz” dedi. Şeybani ayrıca, “Ekonomik durumu iyileştirmek için Suriye’ye yatırımlar çekmek üzere çalışıyoruz” ifadesini kullandı.

efrty7u
Geçtiğimiz temmuz ayında Moskova’da, Rusya Dışişleri Bakanlığı binasında Suriye Dışişleri Bakanı Esad Şeybani ile Rus mevkidaşı Sergey Lavrov arasında yapılan müzakere oturumundan bir kare (DPA)

Lavrov ise görüşmede çeşitli başlıkların ele alındığını belirterek, Suriye’nin toprak bütünlüğünün korunmasının önemine vurgu yaparak iki ülke arasındaki ikili iş birliğinin güçlendirilmesi gerektiğini kaydetti.