Irak’ta silahların teslim edilmesi krizi büyüyor

Irak’ta silahların teslim edilmesi krizi büyüyor
TT

Irak’ta silahların teslim edilmesi krizi büyüyor

Irak’ta silahların teslim edilmesi krizi büyüyor

Irak hükümeti bugüne kadar ülkedeki silahların devlet elinde toplanması amacıyla birçok kez kanun çıkardı, kararname yayınladı ve bu yolda bir dizi kararlı adımlar attı. Ancak tüm bu önlemlere rağmen bugün Irak’ta silah pazarı hala devletin istediği düzeyde değil.
Irak’ta silah pazarı korkunç boyutlara ulaşmış durumda. Ülkede silah ticareti internet ve sosyal medya siteleri üzerinden rahatlıkla yapılabiliyor. Bütün illerde ruhsatsız silah satışı yapan pazarların varlığı sır değil.
Irak Başbakanı Adil Abdulmehdi’nin son olarak yayınladığı kararname ile Şii milis gücü Haşdi Şabi’ye bağlı ‘tüm ekonomik büro ve askeri kontrol noktalarının’ kapatılması talimatını verdi.
Kararnamede talimatlar dışında gizli ya da açık şekilde silahlı olarak faaliyet gösteren grupların "yasa dışı" kabul edileceği belirtilirken, söz konusu emirlerin yerine getirilmesi için en geç 31 Temmuz'a kadar süre veriliyor.
Kararnamede belirtilen süre için geri sayım başlarken, şimdiye kadar silah taşıyan hiçbir örgüt veya aşiret başta olmak üzere ruhsatsız silah bulunduran hiçbir çevre talimatları uygulama yönünde bir irade beyanında bulunmuş değil.
Kararnamenin yürürlüğe girdiği ilk günlerde silahların ülke genelinde yayılmasının oluşturduğu tehlikeyi gözler önüne seren iki olay yaşandı. Birincisi, Bağdat’tan birkaç kilometre uzaklıkta aşiretler arasında yaşanan silahlı çatışmaydı. İki aşiret arasında çıkan bu çatışma birkaç gün boyunca sürdü. Çatışmalarda hafif ve orta sınıf her çeşit silahın kullanıldığı belirtiliyor. Edinilen bilgilere göre çatışmalarda bir sivil savunma kuruluşunun müdürünün oğlunun öldüğü aktarıldı. Müdürün ayrıca Irak Silahlı Kuvvetleri’nde üst düzey rütbeye sahip olduğu kaydedildi. İkinci olay ise bir silahlı gücün Irak’ta Şii Divanı Vakfı Başkanı Ala el-Musevi’ye ait bir mekâna düzenlenen silahlı saldırıydı. Irak Başbakanı Adil Abdulmehdi’nin olay sonrası Musevi ile yaptığı telefon görüşmesinde olayı kınayarak, soruşturma başlattığını söylediği aktarıldı.
Benzer bir olay, aşiretler arası silahlı çatışmaların sık meydana geldiği Fudeyliye’de de yaşanmıştı. Fudeyliye’deki çatışma hakkında soruşturma devam ediyor.
Irak’ta silahların devlet elinde toplanmasını hedefleyen kararların ilki eski Irak Başbakanı Haydar el-İbadi tarafından Kasım 2017’de alındı. Mevcut Başbakan Abdulmehdi’nin Temmuz başında yayınladığı kararname de bu amaçla alınan karar ikinci karar olarak gösteriliyor. Ancak iki karar arasında geçen zaman diliminde bu yönde atılmış adımlar sadece küçük silah tüccarlarıyla sınırlı kaldı, bu kararlar fabrikaları olan söz sahibi kişileri etkilemedi.
Ruhsatsız silahlara yönelik düzenlenen son operasyon geçtiğimiz günlerde Irak İçişleri Bakanlığı eliyle düzenlendi. Yapılan baskında bir silah tüccarına ait depoda ruhsatsız silahların yanı sıra insansız hava araçları (İHA) ve gizli kameralı şapkalar ele geçirildi.
Bakanlık açıklamasında zanlı A.Ş.A’nın deposunda 4K çekim yapabilen ve bin metrenin üzerine çıkan İHA’ların ve 4 gizli kameralı şapkanın ele geçirildiği belirtildi. Açıklamada depo sahibinin tutuklandığı ifade edildi.



Umutsuzluk, şok ve kamuoyu eleştirisi... İsrail'de Gazze savaşına yönelik iç öfke artıyor

Gazze Şeridi'ndeki savaşın sona erdirilmesini talep eden hükümet karşıtı bir protesto sırasında ateş yakıldı. (AFP)
Gazze Şeridi'ndeki savaşın sona erdirilmesini talep eden hükümet karşıtı bir protesto sırasında ateş yakıldı. (AFP)
TT

Umutsuzluk, şok ve kamuoyu eleştirisi... İsrail'de Gazze savaşına yönelik iç öfke artıyor

Gazze Şeridi'ndeki savaşın sona erdirilmesini talep eden hükümet karşıtı bir protesto sırasında ateş yakıldı. (AFP)
Gazze Şeridi'ndeki savaşın sona erdirilmesini talep eden hükümet karşıtı bir protesto sırasında ateş yakıldı. (AFP)

İsrail, Gazze Şeridi'ndeki savaş yeni bir şiddet evresine girerken ülke içinde yaygın bir öfkeyle karşı karşıya.

Sol görüşlü bir politikacı ve İsrail ordusunun eski Genelkurmay Başkan Yardımcısı olan Yair Golan pazartesi günü yaptığı açıklamada, “İsrail aklı başında bir devlet gibi davranmaya geri dönmezse Güney Afrika gibi ülkeler arasında parya olma yolunda ilerliyor” diyerek öfkeye yol açtı.

Golan, İsrail Yayın Kurumu'na verdiği demeçte, “Aklı başında bir devlet sivillere savaş açmaz, çocukları hobi olarak öldürmez ve nüfusu yerinden etmeyi amaçlamaz” dedi.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Golan'ı orduya ve İsrail devletine karşı ‘kışkırtıcılık’ yapmakla ve ‘uydurmaları’ tekrarlamakla suçladı.

Ancak dün İsrail eski Savunma Bakanı Moşe Yaalon daha da ileri giderek X platformunda yaptığı paylaşımda şu ifadeleri kullandı: “Filistinlileri öldürmek bir hobi değil, nihai amacı iktidara tutunmak olan bir hükümet politikasıdır. Bu bizi yıkıma götürüyor.”

Umutsuzluk ve şok

Sadece 19 ay önce, Hamas mensupları sınır tellerini aşarak İsrail'e girdiğinde, İsrail hükümetinin verilerine göre yaklaşık bin 200 kişiyi öldürdüğünde ve 251 kişiyi esir aldığında bu tür açıklamalar imkânsız görünüyordu.

Ancak şimdi Gazze Şeridi harabeye dönmüş durumda, İsrail yeni bir askeri saldırı başlattı ve 11 haftadır Gazze Şeridi'ne uyguladığı ablukayı sona erdirmeyi kabul ettiğini açıklamasına rağmen şu ana kadar çok az yardım ulaştı.

İsrail Kanal 12 televizyonu tarafından kısa süre önce yapılan ankete göre İsraillilerin yüzde 61'i savaşın sona ermesini ve esirlerin geri dönmesini istiyor. Halkın sadece yüzde 25'i çatışmaların genişletilmesinden ve Gazze Şeridi'nin işgal edilmesinden yana.

Eski bir İsrailli esir müzakerecisi olan Gershon Baskin BBC'ye yaptığı açıklamada, Netanyahu'nun halen bir destek tabanı olmasına rağmen, İsrail toplumundaki ruh halinin ‘umutsuzluk, şok ve herhangi bir şeyi değiştirebilme duygusundan yoksunluk’ olduğunu söyledi.

Baskin, “Esir ailelerinin büyük çoğunluğu savaşın sona ermesi ve bir anlaşmaya varılması gerektiğine inanıyor. Küçük bir azınlık ise öncelikli hedefin önce Hamas'ı ortadan kaldırmak, ardından da esirleri kurtarmak olması gerektiğine inanıyor” ifadelerini kullandı.

Savaş karşıtı gösteriler

Geçtiğimiz pazar günü birçoğu ‘Gazze'deki vahşeti durdurun’ yazılı tişörtler giyen ve İsrail hava saldırıları sonucu hayatını kaybeden çocukların fotoğraflarını taşıyan yaklaşık 500 protestocu, İsrail'in yeni saldırısını protesto etmek üzere Sderot kasabasından Gazze sınırına yürüdü.

Göstericilere, İsrail'in Yahudi ve Filistinli vatandaşlarından oluşan küçük ama büyüyen bir savaş karşıtı grup olan Birlikte Duruyoruz (Standing Together) önderlik etti.

Grubun lideri Alon Lee Green, bir yolu kapatmaya çalışırken sekiz kişiyle birlikte gözaltına alındı.

Green BBC'ye şunları söyledi: “Bence İsrail kamuoyunda bir uyanış olduğu açık. Giderek daha fazla insanın açık sözlü bir duruş sergilediğini görebilirsiniz.”

Jfjfj
Gazze Şeridi'ndeki savaşın sona erdirilmesini talep eden gösterilerden (AFP)

Bir başka Birlikte Duruyoruz aktivisti Uri Feltman, savaşa devam etmenin ‘sadece Filistinli sivillere zarar vermekle kalmayıp, esirlerin ve askerlerin hayatını da tehlikeye attığına ve hepimizin hayatını tehdit ettiğine’ dair artan bir inanç gördüğünü söyledi.

Feltman, “Ruh hali değişiyor, rüzgâr ters yönde esmeye başlıyor” dedi.

Ldlkdk
Gazze Şeridi'ndeki savaşın sona erdirilmesini talep eden hükümet karşıtı bir protesto sırasında pankart tutan İsrailli protestocular (AFP)

Geçtiğimiz ay, ordunun tüm birimlerinden binlerce İsrailli yedek asker, Netanyahu hükümetini savaşa son vermeye ve Gazze Şeridi’nde kalan esirlerin iadesi için bir anlaşmaya varmaya odaklanmaya çağıran bir bildiri imzaladı.

Uluslararası alanda ise İsrail'in Ekim 2023'te Hamas'ın saldırısına karşılık verme hakkını sürekli olarak savunan Birleşik Krallık, Fransa ve Kanada liderleri, Gazze Şeridi'ndeki yüksek sivil vefat sayısı ve kıtlık uyarılarına yol açan aylardır süren abluka karşısında duydukları dehşeti dile getirdiler.