Irak İçişleri Bakanlığı İstihbarat ve Terörle Mücadele Dairesi Başkanı Ebu Ali el-Basri, DEAŞ’ın başkent Bağdat ve Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’nin (IKBY) bazı şehirlerine yönelik geniş çaplı terör planın engellendiğini bildirdi.
Basri, dün yaptığı açıklamada, güvenlik ve istihbarat ekiplerinin ‘DEAŞ terör çetelerine’ karşı verdiği uzun istihbarat savaşının detaylarını paylaştı.
Basri, “Ekipler, DEAŞ çetelerinin geçtiğimiz yıl 2019 yılında gerçekleştirilmek üzere hazırladıkları saldırı planını çökertti. DEAŞ, varlığını kanıtlamak için çaresiz bir girişimle başkent Bağdat ve IKBY’nin bazı şehirlerini terör eylemleriyle hedef almayı planlıyordu” dedi.
Basri, istihbarat ekiplerinin güvenlik güçleriyle koordineli yürüttüğü operasyonda, işaretlenen terör hedeflerinin uçaklarla etkisiz hale getirildiği ve teröristlerle doğrudan çatışmaya girildiğini aktardı.
Basri’nin aktardığına göre operasyon kapsamında Musul’da 160 ve Bağdat’ta 40 olmak üzere toplam 200 terörist gözaltına alındı. Ayrıca Basra kentinde de intihar eylemi hazırlığındaki 4 teröristin gözaltına alındığı bildirildi.
Operasyonu Şarku’l Avsat’a değerlendiren güvenlik uzmanı Fadıl Ebu Ragif, “Bu istihbarat savaşı, yaklaşık 48 gün sürdü. Bu süre içerisinde birçok plan çökertildi” dedi.
Ragıf, operasyonun Irak istihbarat teşkilatı, şahinler ve askeri istihbarat arasındaki işbirliği ve koordinasyon içerisinde yürütüldüğünü kaydetti.
Irak’ın batısında yer alan Ratba ilçesinde de DEAŞ kalıntılarının temizlenmesine yönelik güvenlik operasyonun başlatıldığı bildirildi.
Ratba Kaymakamı İmad ed-Duleymi, dün yaptığı açıklamada, Irak ordusuna ait uçakların ve Haşdi Aşair güçlerinin Ratba’nın güneyindeki çöl arazide DEAŞ kalıntılarına düzenlediği operasyonda, örgüt tarafından kullanılan sığınakların imha edildiğini söyledi.
Öte yandan Sincar Kaymakamı Mahma Halil, Suriye’deki el-Hol kampında çoğu DEAŞ’lı ailelerden oluşan 32 bin göçmenin Musul’a getirilmesi kararının, bölgedeki güvenlik durumu için oldukça tehlikeli olduğunu ifade etti.
Halil, getirilecek olan göçmenler arasında 3 Ağustos 2014’te kaçırılan ve daha sonra kurtulan Yezidi kadınların da olduğu bilgisini verdi.
Halil, merkezi hükümete, aşırılık yanlısı fikirlere sahip DEAŞ’lı ailelerin Musul’a getirilmesinin gelecek nesiller üzerinde kötü etkilere yol açmasına karşı uyardı.
Açıklamalarını sürdüren Halil, “Musul’da toplumun bunları kabul etmesi mümkün değil. Zira bu ailelerin ideolojileri aşiret topluluklarının gelenekleriyle çelişiyor. Bu ailelerin Musul’daki varlığı, işlenen insanlık suçlarının hep zihinlerde diri kalmasına neden olacaktır. Bunların Irak’ta kalması, itiraz edenlerin iştahını kabartarak, onlara alan açacak ve elindeki dosyaları yürürlüğe koymak için bir koz olarak kullanacak. Bu ailelerin 2018’den daha güçlü bir konumda olan DEAŞ hücreleriyle iletişime geçmesini kolaylaştıracak. Ayrıca bunların varlığı DEAŞ’lıların radikal fikirlerini büyütecektir” diye konuştu.
Halil, açıklamasının devamında şu ifadeleri kullandı;
“Avrupalı ülkeler DEAŞ’lı ailelerin çocuklarını rehabilite edebilir. Peki, Irak’taki çocukları kim rehabilite edecek? Aşiretlerin kendi çıkarları peşinde koştuğu bir süreçte, topluma adapte olmalarını kim sağlayacak? Bu durum olumsuz tepkilere ve ağır sonuçlara yol açabilir. Musul’daki Yezidi azınlıkları bu adımdan oldukça endişeli. Eğer bu gerçekleşirse tüm sorumluluk Irak hükümetinindir.”
Cumhuriyetçi Stratejik Araştırmalar Merkezi Başkanı Dr. Mutaz Muhyiddin, Suriye’deki göçmenlerin Musul’daki mülteci kamplarına taşınma kararının Irak ve Suriye hükümetleri arasındaki koordinasyon ve işbirliği sonucu alındığını belirtti.
DEAŞ’ın IKBY ve Bağdat’a yönelik saldırı planı engellendi

DEAŞ’ın IKBY ve Bağdat’a yönelik saldırı planı engellendi

لم تشترك بعد
انشئ حساباً خاصاً بك لتحصل على أخبار مخصصة لك ولتتمتع بخاصية حفظ المقالات وتتلقى نشراتنا البريدية المتنوعة