Sisi, Mısır'ın Sudan'ın istikrar ve güvenliği için verdiği desteği yineledi

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi ile AGK Başkan Yardımcısı Hamideti görüşmesinden bir kare (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi ile AGK Başkan Yardımcısı Hamideti görüşmesinden bir kare (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
TT

Sisi, Mısır'ın Sudan'ın istikrar ve güvenliği için verdiği desteği yineledi

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi ile AGK Başkan Yardımcısı Hamideti görüşmesinden bir kare (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi ile AGK Başkan Yardımcısı Hamideti görüşmesinden bir kare (Mısır Cumhurbaşkanlığı)

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi, Sudan Askeri Geçiş Konseyi (AGK) Başkan Yardımcısı Muhammed Hamdan Daklu (Hamideti) ile dün gerçekleştirdiği görüşmede, ülkesinin Sudan ve halkının güvenliğini ve istikrarını destekleme konusundaki stratejik tutumunu yineledi.
Mısır Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Bessam Radi, AGK Başkan Yardımcısı Hamideti’nin Sudan’daki mevcut duruma ilişkin gelişmeler hakkında Cumhurbaşkanı Sisi’ye bilgi verdiğini ve ikili arasında gerçekleşen görüşmede, iki ülke arasındaki elektrik projeleri başta olmak üzere ikili ilişkilerin ele alındığını söyledi.
Sisi ile Hamideti, Sudan Devlet Başkanı Ömer el-Beşir’in geçtiğimiz Nisan ayında azledilmesinden bu yana ilk kez bir araya geldi. Sisi, Mayıs ayında AGK Başkanı Abfulfettah el-Burhan ile Kahire'de bir araya gelmişti.
Sözcü Radi, Cumhurbaşkanı Sisi'nin görüşme sırasında, Mısır ile Sudan arasındaki tarihi bağa, kader birliğine ve ülkelerin ortak çıkarlarına değindiğini belirterek, Mısır’ın Sudan ve halkının güvenliğini ve istikrarını destekleme konusundaki stratejik tutumunu vurguladığı dile getirdi. Karşılıklı çıkarların söz konusu olduğu tüm alanlarda Sudan ile işbirliğini ve koordinasyonu sürdürme konusundaki kararlılığını ifade eden Sisi, ortak kalkınma projelerinin en kısa sürede uygulanması konusunda isteğini dile getirdi. Sudan arenasındaki mevcut tüm gelişmeleri takip ettiğini belirten Sisi, ülkesinin Sudan halkının istek ve seçimleri konusundaki desteğini yineledi. Ayrıca halihazırda Sudan’ın içerisinde bulunduğu krizin üstesinden gelmesi için her türlü desteği sağlamaya hazır olduğunu belirtti.
Hamideti ise Mısır ile Sudan hükümetleri ve halkları arasındaki yakınlaşmayı vurgulayarak, Mısır’ın iki ülke arasındaki ortak işbirliğini güçlendirmeye yönelik çabalarına ve Sudan'ın güvenliğini ve istikrarını koruma konusundaki desteğine yönelik övgüde bulundu. Görüşme sırasında şu anda Sudan arenasında yaşanan gelişmeler konusunda bilgi veren Hamideti, ülkesinin Mısır'ın Sudan'ı destekleme konusundaki rolünü takdir ettiğini dile getirdi.
Cumhurbaşkanı Sisi'nin Sudan halkının ve devlet kurumlarının ülkede istikrarı ve güvenliği sağlama konusundaki kabiliyetine güvendiğini belirttiğini dile getiren Radi, Sisi’nin Sudan’a yardım konusunda ortak bölgesel ve uluslararası çabaların önemini vurguladığını söyledi. Bununla birlikte taraflar,  Sudan arenasındaki mevcut gelişmelerin üstesinden gelinebilmesi için ülkeler arasındaki ortak işbirliğinin ve istişarelerin sürdürülmesine karar verdi.
Arap diplomatik kaynaklar, Hamideti’nin Kahire ziyaretinin oldukça önemli olduğunu dile getirerek, görüşmeler sırasında ‘barışa öncelik verilmesi, geçiş döneminden önce bölgesel savaşın sona erdirilmesi ve iki ülke arasındaki ortak projelerin başlatılması’ gibi üç meseleye odaklanıldığını belirtti.
Sudan’ın Kahire Büyükelçisi Muhammed Ali İdris, yaptığı açıklamada, Hamideti'nin ziyaretinin iki ülke arasındaki istişarelerin sürdürülmesi konusundaki arzunun bir yansıması olduğunu belirterek, Hamideti ile Sisi arasında gerçekleşen görüşmede, ortak projelere ve ikili ilişkilere değinildiğini söyledi.



Hasm Hareketi'nin terör planının Kahire ile Ankara arasındaki ilişkiler üzerinde nasıl bir etkisi olacak?

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi G20 Zirvesi çerçevesinde bir araya geldi. (Arşiv - Türkiye Cumhurbaşkanlığı)
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi G20 Zirvesi çerçevesinde bir araya geldi. (Arşiv - Türkiye Cumhurbaşkanlığı)
TT

Hasm Hareketi'nin terör planının Kahire ile Ankara arasındaki ilişkiler üzerinde nasıl bir etkisi olacak?

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi G20 Zirvesi çerçevesinde bir araya geldi. (Arşiv - Türkiye Cumhurbaşkanlığı)
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi G20 Zirvesi çerçevesinde bir araya geldi. (Arşiv - Türkiye Cumhurbaşkanlığı)

Mısırlı uzmanlar, Mısır İçişleri Bakanlığı'nın Hasm Hareketi’nin terör planını Türkiye'deki Müslüman Kardeşler (İhvan-ı Müslimin) unsurlarıyla ilişkilendiren açıklamasının iki ülke arasındaki ilişkiler üzerindeki etkisini küçümsedi. Şarku’l Avsat'a açıklamalarda bulunan yetkililer, Kahire ve Ankara'nın şu anda iki ülke arasındaki anlaşmazlığın merkezinde yer alan Müslüman Kardeşler meselesini bir kenara bırakarak ‘daha derin’ stratejik konulara odaklandığını vurguladı.

Mısır İçişleri Bakanlığı dün yaptığı açıklamada, Müslüman Kardeşler'e bağlı Hasm Hareketi’ne ait bir sığınağa baskın düzenlendiğini duyurdu. Açıklamaya göre, Müslüman Kardeşler'in Türkiye'ye kaçan askeri kanadı Hasm Hareketi’nin liderlerinin faaliyetlerini yeniden canlandırmak ve ülkedeki güvenlik ve ekonomik tesisleri hedef alan düşmanca operasyonlar düzenlemek için hazırlık ve planlama yaptıkları yönünde bilgi alındı.

Açıklamada, “Hasm Hareketi, ileri askeri eğitim aldığı bir sınır ülkesine kaçan unsurlarından birini, söz konusu planı gerçekleştirmek üzere ülkeye yasadışı yollardan sızmaya zorlayarak operasyonlarını planladı” denildi.

Komşu ülkenin adını açıklamayan bakanlık, hareketin ‘birçok sosyal medya sitesinde dolaşıma sokulan, komşu bir ülkedeki çöllük alanda elemanlarına eğitim verdiğini ve ülkede terör operasyonları gerçekleştirme sözü verdiğini içeren bir video hazırladığını’ bildirdi.

Açıklamada Türkiye'ye atıfta bulunulması, özellikle de Mısırlı yetkililerin terör örgütü olarak sınıflandırdığı Müslüman Kardeşler'in iki ülke arasında yaklaşık on yıldır süren soğukluğa neden olduğu düşünüldüğünde, Kahire ile Ankara arasındaki ilişkilerin güçlenme hızına etkisi konusunda soru işaretleri yarattı.

Ulusal güvenlik ve uluslararası ilişkiler danışmanı Tümgeneral Muhammed Abdulvahid, Mısır İçişleri Bakanlığı’nın açıklamasında Türkiye'ye yapılan atfın iki ülke arasındaki ilişkileri etkilemeyeceğini söyledi. Abdulvahid, “Türkiye'den bahsedilmesi, Müslüman Kardeşler'in Türkiye'ye kaçtığı gerçeğinin kabul edilmesi bağlamında tesadüfi bir durumdu” dedi.

Abdulvahid, Türkiye ile ilişkilerin ‘pek çok alanda çok iyi ve güçlü olduğunu ve Müslüman Kardeşler dosyasının artık etkili olmadığını’ belirtti. Abdulvahid, Mısır'ın ‘hareketin kaçak unsurlarının’ iadesine yönelik taleplerine işaret ederek şöyle dedi: “Açıklamada Türkiye'den bahsedilmesi iade sürecinin tamamlanması için bir tür baskı olabilir.”

İki ülke arasındaki normalleşme, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi’nin Katar'da düzenlenen 2022 FIFA Dünya Kupası'nın açılışında el sıkışmalarından bu yana hız kazandı. Erdoğan'ın Şubat 2024'te Kahire'ye yaptığı ziyaretle zirveye ulaşan yakınlaşmayı, Sisi'nin aynı yılın eylül ayında Ankara'ya yaptığı ziyaret izledi ve iki ülke arasında ‘yeni bir iş birliği dönemi’ başladı.

Demokrasi Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Yardımcısı ve bölgesel ilişkiler araştırmacısı Kerem Said'e göre “Müslüman Kardeşler dosyası artık Mısır-Türkiye ilişkilerinde acil bir mesele değil. İki ülke arasındaki ilişkiler Kahire ile Ankara'nın çıkarlarına hizmet eden daha büyük ve daha derin stratejik meseleler tarafından yönetiliyor.”

Şarku’l Avsat'a konuşan Said, “Mısır ve Türkiye arasında Müslüman Kardeşler dosyası konusunda ilan edilmemiş bir koordinasyon var. Zira Kahire bazı hükümlülerin iadesini talep ediyor, bu da Kahire ve Ankara arasındaki anlaşmalara göre belirli prosedürlerin tamamlanmasını gerektiriyor” ifadelerini kullandı.

Said sözlerini şöyle sürdürdü: “İçişleri Bakanlığı'nın açıklaması ve Hasm Hareketi’ne yapılan atıf, Mısır ile Türkiye arasındaki ilişkilere yönelik bir meydan okuma içermiyor. İki ülke arasındaki ilişkilerin gelişmesi şu anda Libya'daki durum, Akdeniz gaz dosyasının çözümü ve diğer bazı konular gibi daha önemli dosyalarla bağlantılı.”

Mısırlı akademisyen ve uluslararası ilişkiler araştırmacısı Beşir Abdulfettah da İçişleri Bakanlığı'nın açıklamasında Hasm Hareketi'nin terör planının Türkiye'deki Müslüman Kardeşler unsurlarıyla bağlantısına atıfta bulunulmasının ‘Kahire ile Ankara arasındaki ikili ilişkilerin gidişatını etkilemeyeceği’ görüşünde.

Şarku’l Avsat'a konuşan Abdulfettah, ‘Mısır ve Türkiye'nin Müslüman Kardeşler dosyasındaki herhangi bir çatışmanın iki ülke arasındaki ilişkilerin gelişimini etkilemesine izin vermeme konusunda anlaştıklarını’ söyledi ve ‘Müslüman Kardeşler dosyasının diğer dosyaların önüne geçtiği bir dönemde ilişkilerin merkezinde yer aldığını ve anlaşmazlık nedeni olduğunu’ belirtti.

Abdulfettah, “Müslüman Kardeşler dosyasının yerine stratejik ve ekonomik dosyalar konuldu ve bu da Mısır ve Türkiye'nin ikili ilişkileri güçlendirmede ilerleme kaydetmesini sağladı. Ankara, Mısır'ın Hasm Hareketi’ne karşı attığı adımları anlıyor ve destekliyor. Türkiye, Mısır tarafıyla stratejik çıkarlara değer veriyor” şeklinde konuştu.

Mısır-Türkiye ilişkileri, Ankara'nın 30 Haziran 2013'teki gösterilerin ardından yasaklı Müslüman Kardeşler'e verdiği destek nedeniyle on yıldır süren kopukluk ve gerginliğin ardından giderek normalleşme eğilimine girdi.

Mart 2021'de Ankara, Mısır ile diplomatik temasların yeniden başladığını duyurdu. Türk makamları daha sonra Müslüman Kardeşler yanlısı üç kanaldan (Mekameleen, Vatan ve eş-Şark) ‘Mısır'a karşı kışkırtıcı programlarını durdurmalarını ya da Türkiye topraklarından yayınlarını kalıcı olarak durdurmalarını’ talep etti.

Mısır eski Dışişleri Bakan Yardımcısı ve Mısır Dış İlişkiler Konseyi üyesi Reha Ahmed Hasan, Mısır İçişleri Bakanlığı'nın Türkiye'ye yaptığı atfın ‘Ankara-Kahire ilişkilerini etkilemeyeceğini’ söyledi. Hasan Şarku’l Avsat'a verdiği demeçte, “Ankara, Kahire ile ilişkilerine önem veriyor ve şu anda komşu ülkelerle sıfır sorun politikası izliyor” dedi. Hasan, İçişleri Bakanlığı açıklamasında Hasm Hareketi’nin Türkiye'ye kaçan Müslüman Kardeşler unsurlarıyla bağlantısına atıfta bulunulmasını ‘örgüt unsurlarının 2013 yılında Türkiye'ye kaçtığı gerçeğini kabul ettiği ve Ankara'ya yönelik herhangi bir suçlama içermediği’ değerlendirmesinde bulundu.