Kosta Rika ve Panama, ABD’ye insan kaçakçılığı yapan bir ağı çökertti

Kosta Rika polisi, insan kaçakçılığı şebekesi üyesi olduğundan şüphelenilen kişiyi gözaltına alırken (Reuters)
Kosta Rika polisi, insan kaçakçılığı şebekesi üyesi olduğundan şüphelenilen kişiyi gözaltına alırken (Reuters)
TT

Kosta Rika ve Panama, ABD’ye insan kaçakçılığı yapan bir ağı çökertti

Kosta Rika polisi, insan kaçakçılığı şebekesi üyesi olduğundan şüphelenilen kişiyi gözaltına alırken (Reuters)
Kosta Rika polisi, insan kaçakçılığı şebekesi üyesi olduğundan şüphelenilen kişiyi gözaltına alırken (Reuters)

Kosta Rika ve Panama hükümetleri, Orta Amerika’dan ABD’ye insan kaçırdığından şüphelenilen yaklaşık 50 kişilik bir şebekeyi çökertti.
Reuters’in haberine göre ülkede insan ticaretine karşı gerçekleştirilen en büyük operasyonlardan birinde, Kosta Rika göç polisi Panama ve Nikaragua sınırındaki 36 noktaya baskın düzenledi. Bu şebekenin üyesi olduğundan şüphe edilen 37 kişinin gözaltına alındığı ifade edildi.
Panama hükümetinden yapılan açıklamada ise federal polisin aynı şebekeye üye olduğundan şüphe edilen 12 kişiyi gözaltına aldığı bildirildi.
Şebeke, Küba, Haiti ve bazı Asya ve Afrika ülkelerinden gelen göçmenlerden 7 bin ila 20 bin dolar arasında kazanç sağlıyor.
DPA’nın haberine göre göçmenler turist vizeleriyle Brezilya, Ekvador, Kolombiya veya Peru'ya uçakla seyahat ediyor. Bu ülkelerden de kara yoluyla Panama , Kosta Rika, Honduras ve Guatemala  geçen göçmenler oradan da deniz yoluyla ABD’ye götürülüyorlar.
ABD’ye ulaşmak için bölgeden geçen göçmenlerin sayısı son yıllarda artış gösterdi. Bu durum da ABD Başkanı Donald Trump yönetimi, Meksika ve Orta Amerika arasındaki gerilimi tetikledi.
Trump, Meksika ve Guatemala’nın ABD’ye gelen göçmenlere engel olmasını sağlamak amacıyla her iki ülkeyi de gümrük vergisi uygulamakla tehdit etti.



Paris'te bir hahama sandalye ile vuran Filistinli tutuklandı

Güney Paris'teki Fransız polisi (Arşiv- Reuters)
Güney Paris'teki Fransız polisi (Arşiv- Reuters)
TT

Paris'te bir hahama sandalye ile vuran Filistinli tutuklandı

Güney Paris'teki Fransız polisi (Arşiv- Reuters)
Güney Paris'teki Fransız polisi (Arşiv- Reuters)

Paris polisi, dün bir hahama sandalyesiyle saldırarak Yahudi cemaatinin ve hükümetin öfkesini çeken bir Filistinliyi gözaltına aldı.

Bir polis kaynağı AFP’ye, tutuklunun Neuilly-sur-Seine'deki bir kafenin terasında oturan Haham Eli Lemel'e sandalye fırlatarak saldırdığını ve yüzüne vurduğunu söyledi.

Davaya aşina bir kaynak, onun Almanya'da yasadışı olarak yaşayan bir Filistinli ve eyaletinde seyahat etmesine izin veren bir belgeye sahip olduğunu söyledi.

Elinde bulunan Almanca kimlik belgelerine göre 28 yaşındaki fail Refah doğumlu. Savcılık, ağırlaştırılmış saldırı soruşturması açtığını vurguladı. 

Alninden yaralanan haham, geçen hafta Fransa'nın kuzeybatısındaki Deauville'de de benzer bir olay yaşadığını söyledi. Fransız televizyonuna yaptığı açıklamada, “Sanki... görünüşümüz nedeniyle sınıflandırılıyoruz, bu çok üzücü” dedi. Haham, başında kipa takıyordu ve uzun gri sakalı vardı.

Lemille, dün Paris'in banliyösünde bir kafede otururken kafasına bir sandalye ile vurulduğunu açıkladı. "Kendimi yerde buldum ve hemen kan aktığını hissettim." Dedi.

Olaydan şaşkına döndüğünü ve emin olmadığını, ilk başta bir pencereden veya bir binanın çatısından bir şeyin düştüğünü düşündüğünü, sonra saldırıya uğradığını fark ettiğini söyledi.

Başbakan François Bayrou, "Açıkça bir saldırıydı, çünkü kurbanın fiziksel görünümü... birinin öfkesini, nefretini ve saldırganlığını uyandırdı" ifadesini kullandı.

Başbakan, "toplumun durumunun kamusal tartışmanın radikalleşmesine yol açmasından" duyduğu üzüntüyü dile getirdi.

Fransa Yahudi Kurumları Temsilci Konseyi (CRIF), X platformunda "anti-Semitik saldırıyı en güçlü şekilde" kınadı. Konsey Başkanı Elie Corchia, "Din karşıtı eylemlere karşı sıfır tolerans olmalı" dedi.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre Paris'teki Holokost anıtı, üç sinagog ve bir restoranın mayıs ayı sonunda yeşil renge boyanması, İsrail'de öfkeye, Avrupa'nın en büyük Yahudi topluluğuna ev sahipliği yapan Fransa'da ise sert kınamalara yol açtı.