Filistin'in 'Yılanlı Adam'ı ölüme meydan okuyor

Abdulfettah Asaliye, Gazze Şeridi’ndeki tek “yılanların adamı” (Ahmed Hasballah)
Abdulfettah Asaliye, Gazze Şeridi’ndeki tek “yılanların adamı” (Ahmed Hasballah)
TT

Filistin'in 'Yılanlı Adam'ı ölüme meydan okuyor

Abdulfettah Asaliye, Gazze Şeridi’ndeki tek “yılanların adamı” (Ahmed Hasballah)
Abdulfettah Asaliye, Gazze Şeridi’ndeki tek “yılanların adamı” (Ahmed Hasballah)

Abdulfettah Asaliye, sabahın erken saatlerinde, Gazze Şeridi’nin doğusundaki bölgelerde çalıların arasında dolaşıyor. Ağaçlar arasında sürünen “arkadaşını” arıyor. Onu bulması ise çok uzun sürmüyor. Keskin görüşü, yılanları kolayca görmesine yardımcı oluyor. Bu çerçevede Asaliye, yaptığı açıklama “Yılanlara olan sevgim, beni ağaçlar arasına yönlendirdi” ifadelerini kullandı.
Independent Arabia'dan İzzeddin Ebu Ayşe'nin haberine göre Tarım arazileri arasında yılların bulunduğu alanı keşfetmek, Abdulfettah’ın hırçın bir savaşa ve kumar oynadığı bir oyuna başlaması anlamına geliyor. Bu oyunda ise bir kazanan ve bir de kaybeden var. “Bir yılan tarafından yenilgiye uğramam. Genellikle onu avlar ve yeni evine götürürüm”.
Taraflar arasındaki savaşın süresi, en fazla 5 dakika, en kısa olarak ise yılanın türüne bağlı olarak birkaç saniye sürüyor.
Gazze Şeridi’ndeki tek “yılanların adamı” olan Abdulfettah, onları yakalamak ve evcilleştirmek için çalışıyor. Ancak onlarla başa çıkmada bir hata yaparsa bu, çok fazla zarara neden olabilir.
“Filistin yılanı”
Yılanı çalılar arasında buldu. Daha hızlı sürünmeye başladığını hissettiğinde Abdulfettah, yılandan daha akıllıca davrandı, onun için bir tuzak kurdu ve hızlı bir şekilde onu yakalamayı başardı. Abdulfettah Asaliye, yaptığı açıklamada ise “Bugün için onu yakalamam yeterli” dedi.
Sarı renkli ve kahverengi çizgili olan Filistin yılanı, Doğu Akdeniz bölgesinin en tehlikeli yılanı. 130 cm uzunluğuna sahip. Abdulfettah’ın elinde ise bu türden ondan fazla bulunuyor.
Yılanlı alan
Abdulfettah’ın evinde, oldukça küçük ikinci bir ev daha var. Bu küçük ev, kendi evinin üst katında, çok sayıda sürüngenin barınabileceği bir odadan oluşuyor. Naylonla çevrili olan bu oda, her birinde bir yılan türü bulunan farklı boyutlarda cam kurular içeriyor. Ortadaki yuvarlak masada da ölen sürüngenler mevcut.
Bu odada, 23 tür ve 150’den fazla yılan var. Filistin Kara Hayatı Derneği’ne göre Filistin’de 9’u zehirli ve 25’i zehirsiz yaklaşık 34 tür yılan bulunuyor.
Abdulfettah, yılanlarını son iki yıl boyunca, çayırlar arasında keşif gezileri yapmaya başladıktan sonra ya da bazı çiftçilerin ve vatandaşların yardım talepleri sırasında topladı. Yaptığı açıklamada ise “Sosyal medyada bir kampanya başlattım. Arazisine veya evine yılan giren kişilerin beni aramasını isteyerek, onlarla ben ilgilendim” ifadelerini kullandı.
Sertifikasız tecrübe
Cam kutulara bakan Abdulfettah, “Dünyadaki en hızlı tür “Ebu Selul” türü. Zeytin hastalıklarına neden olan bazı böcekleri öldüren özel “zeytin yılanları” sınıfına ait. Bu yılanlar, kumun altında yaşayan bir kum yılanı. Kara yılan ise en tehlikeli ve en güçlüsü. Fare yılanı da en ölümcül dişlere ve zehre sahip olan yılandır” dedi.
Yılan beslemesindeki uzun tecrübesi (yaklaşık 20 yıl), hiçbir bilimsel dereceyle olmadı, aksine tamamen uygulama ve tecrübeyle edinildi. Bu tecrübe, her bir türün özelliklerini öğrenmesini sağladı ve kendisini, yılanlarla başa çıkma hususunda sosyal paylaşım siteleri aracılığıyla farkındalık kampanyaları başlatmaya yöneltti.
Boş zamanlarını genellikle küçük “yılan odasında” geçiren, yılanlarla oynayan ve onlarla ilgilenen Abdulfettah, her gün yılanlar tarafından ısırıldığını da belirtti.
Abdulfettah, ısırıklara nadiren maruz kalırak, daha sonra hastaneye gidiyor. Filistin’deki yılanlar, zehirli ve zehirsiz olarak ikiye ayrılırken, eğer yılan ısırması sırasında zehrini akıtırsa da bu zehirden kurtulmak pek mümkün olmuyor.
Kemirgenler
Abdulfettah, yılanlarının hayatta kalması için uygun olan her tür yiyeceği onlara sağlıyor. Bu çerçevede Filistin yılanı, fare yerken, kum yılanı böcek, kara yılan da kemirgenlerle besleniyor.
Bu sebeple de yılan yetiştiricileri, onlara yiyecek sağlamak için odasında birçok kemirgen ve böcek de toplar. Yılanlar genellikle özel koşullarda yaşar, yüksek sıcaklıklara ihtiyaç duyarlar. Bu yüzden de naylonla çevrili bir odaya uygun sıcaklık koşullarını sağlamak için uygun kutular koyulmakta. Abdulfettah’a göre elektrik kesintisi dolayısıyla çoğu yılan ölüyor. Gazze’de ise genellikle 20 saat boyunca elektrik kesintisi yaşanıyor.
Ölen yılanlar için Abdulfettah’ın farklı bir yöntemi var. Onları küçük bir odanın bir sergi duvarlarında sergiliyor. Ancak İsrail’in Gazze’ye uyguladığı giriş yasağı ve fiyatının oldukça yüksek olması sebebiyle formaldehit maddesini elde etmesi zor.
Ona göre birçok yılan türü, kentleşme ve nüfus yoğunluğu nedeniyle neslinin tükenmesiyle karşı karşıya. Bu sebeple Abdulfettah, türlerin yok olmasından korkarken, “bilimsel ad, her türün özellikleri ve ısırıkları önleme yöntemleri” açısından her birini dikkatlice incelemeye çalışıyor.
Asaliye’nin gerçekleştirmek istediği hayali ise, Avrupa’da yayılmış farklı tür yılanları da ithal ederek, ısırıklarını tedavi etmek için bir aşı geliştirebilecek bir ülkeye, sahip olduğu yılanların zehrini ihracat etmek.



Suriye yetkilileri, Kayıp Kişiler Ulusal Komisyonu'nun kurulduğunu duyurdu

Gözaltına alınanların ve diğer kayıp kişilerin akıbeti, Suriye'deki çatışmanın en korkunç sonuçlarından biri olmaya devam ediyor (AFP)
Gözaltına alınanların ve diğer kayıp kişilerin akıbeti, Suriye'deki çatışmanın en korkunç sonuçlarından biri olmaya devam ediyor (AFP)
TT

Suriye yetkilileri, Kayıp Kişiler Ulusal Komisyonu'nun kurulduğunu duyurdu

Gözaltına alınanların ve diğer kayıp kişilerin akıbeti, Suriye'deki çatışmanın en korkunç sonuçlarından biri olmaya devam ediyor (AFP)
Gözaltına alınanların ve diğer kayıp kişilerin akıbeti, Suriye'deki çatışmanın en korkunç sonuçlarından biri olmaya devam ediyor (AFP)

Suriye yetkilileri dün, Beşşar Esed'in devrilmesinden beş ay sonra, “binlerce” kayıp ve zorla kaybedilen kişinin akıbetini ortaya çıkarmakla görevli bir ulusal komisyonun kurulduğunu duyurdu.

Kurumun oluşturulması, Cumhurbaşkanı Ahmed al-Shara'a tarafından imzalanan bir kararname ile gerçekleşti. Kararnamede, “Suriye'de kaybolan binlerce kişinin akıbetinin ortaya çıkarılması ve ailelerine adalet sağlanması” amacıyla “Kayıp Kişiler Ulusal Komisyonu” kurulduğu ve komisyonun “zorla kaybedilen ve kaybolan kişilerin akıbetini araştırmak, ortaya çıkarmak, vakaları belgelemek, ulusal bir veri tabanı oluşturmak, ailelerine hukuki ve insani destek sağlamak” ile görevlendirildiğini belirtti.

Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre kararnamede, komisyon başkanlığına Muhammed Rıza Celhi'nin atandığı, komisyonun en geç 30 gün içerisinde çalışma grubu oluşturması ve iç tüzüğü hazırlamasıyla görevlendirildiği belirtildi.