Husilerin lideri Abdülmelik El-Husi'nin kardeşi öldürüldü

Aden’deki çatışmalarda 8 sivil hayatını kaybetti

Aden’deki pazarda  görev yapan güvenlik unsurları (AFP- Arşiv)
Aden’deki pazarda görev yapan güvenlik unsurları (AFP- Arşiv)
TT

Husilerin lideri Abdülmelik El-Husi'nin kardeşi öldürüldü

Aden’deki pazarda  görev yapan güvenlik unsurları (AFP- Arşiv)
Aden’deki pazarda görev yapan güvenlik unsurları (AFP- Arşiv)

Husi hareketi lideri Abdulmelik el-Husi’nin kardeşi başkent Sana’da öldürüldü.
Reuters’in haberine göre, Husi hareketi yaptığı açıklamada, İbrahim Bedreddin el-Husi’nin hayatını kaybettiğini bildirdi.
Öte yandan Güney Geçiş Konseyi ve hükümet güçleri arasındaki Yemen'in güneyindeki geçici başkent Aden'de Cuma günü çıkan çatışmalar sonucunda en az 8 sivilin öldürüldü.
Geçtiğimiz hafta Aden’in batısındaki Brega kasabasında bulunan el-Cela kampına balistik füze ve insansız hava aracıyla çifte saldırı düzenlemiş, Yemen hükümetine bağlı Destek ve Takviye Kuvvetleri komutanlarından Munir el-Yafi ve Hizam Emni komutanlarından Racih bin Mansur da dahil 36 kişi hayatını kaybetmişti.
Güney Geçiş Konseyi liderleri seferberlik ilan etmiş, Meaşık bölgesindeki başkanlık sarayına baskın yapılması için çağrıda bulunmuştu. Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres Yemen’deki çatışmalarla ilgili endişelerini dile getirdi.
Olay eski Aden Valisi Aydarus ez-Zubeydi liderliğindeki Destek ve Takviye Kuvvetleri komutanlarından Munir el-Yafi’nin başkanlık sarayına yakın bir yerdeki mezarlığa defnedilmesi sırasındaki cenaze törenine binlerce Güneyli’nin katılması ile başladı. Olay sırasında Güneyliler ve Cumhurbaşkanlığı koruma güçleri arasında çatışmalar yaşandı.
Aden’de dün çıkan çatışmalar, Güney Geçiş Konseyi Güçleri’nin meşru hükümeti devirmeye çalışmasının ardından Ocak 2018’de başlayan kanlı çatışmaları hatırlattı.



Kasım: Hizbullah iktidarından vazgeçmeyecek ve İsrail de silahlarını almayacak

Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım
Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım
TT

Kasım: Hizbullah iktidarından vazgeçmeyecek ve İsrail de silahlarını almayacak

Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım
Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım

Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım, dün akşam yaptığı açıklamada, partinin gücünden vazgeçmeyeceğini ve İsrail'in silahlarını teslim almayacağını belirtti. Kasım, Amerika'nın istediği yeni anlaşmanın, İsrail'in Lübnan'ın güneyinden kısmi çekilme karşılığında silahların teslim edilmesini talep etmekle başladığını ifade etti.

Kasım televizyonda yaptığı konuşmada, “(Hizbullah) Litani Nehri'nin güneyinde ateşkes anlaşmasını tamamen uyguladı ve Lübnan devleti elinden geldiğince orduyu konuşlandırdı” dedi ve “Bütün dünya İsrail'in 3 bin 800 ihlalde bulunduğunu söylüyor ve 8 aydır Siyonist saldırılar devam ediyor” diye vurguladı.

Kasım şöyle devam etti: “Biz, Lübnan devleti, (Hizbullah) ve tüm direnişçiler, anlaşmada üzerimize düşen her şeyi yerine getirdik, İsrail ise hiçbir şeyi yerine getirmedi.”

Ve şöyle sürdürdü: “İsrail'in saldırılarını durdurmayı başaramadık, ancak Lübnan devletinin bu varlıkla imzaladığı anlaşma sayesinde onu bir sınırda durdurmayı başardık. İsrail'in geri çekilmesi ve saldırılarını durdurması zorunlu hale geldi. Bu anlaşma devletin sorumluluğu ve yükümlülüğündedir.”

Ve ekledi: “Bugün Amerika yeni bir anlaşma ortaya koyuyor, yani 8 ay boyunca yaşanan tüm ihlaller yokmuş gibi, İsrail'i önceki tüm saldırılarından aklıyor. Bu saldırının tek gerekçesi (Hizbullah'ın) silahsızlandırılması, çünkü İsrail'i güvence altına almak istiyorlar.”

Kasım, ABD'nin yeni önerisinin “kısmi çekilme karşılığında silahsızlanma talebini” içerdiğini belirtti.

Şarku'l Avsat'ın basında çıkan haberlerden aktardığına göre ABD, İsrail güçlerinin Güney Lübnan'da işgal ettikleri mevzilerden çekilmesi ve geçen yıl İsrail tarafından tahrip edilen bölgelerin yeniden inşası için ayrılan fonların serbest bırakılması karşılığında, Hizbullah'ın silahlarını bırakmasını talep ediyor.

Biz, Hizbullah ve Emel Hareketi olarak, direnişe, çevresine ve tüm mezhepleriyle Lübnan'a yönelik varoluşsal bir tehditle karşı karşıya olduğumuzu hissediyoruz.

“Lübnan gerçek tehlikelerle karşı karşıya; güneyde İsrail, doğu sınırında (DEAŞ) araçları ve Lübnan'ı kontrol eden Amerikan zulmü” diyen Kasım “İsrail'in tehlikesi ve tehdidi ortadan kaldırıldıktan sonra savunma stratejisini tartışmaya hazırız, ancak bugün gücümüzden vazgeçmeyeceğiz ve savunma için tam hazırız” vurgusunda bulundu.