​Lübnan’da uzlaşı sağlandı

Dün Cumhurbaşkanı Mişel Avn başkanlığında düzenlenen ekonomi toplantısına Başbakan Hariri ve Meclis Başkanı Berri de katıldı. (Dalati ve Nohra)
Dün Cumhurbaşkanı Mişel Avn başkanlığında düzenlenen ekonomi toplantısına Başbakan Hariri ve Meclis Başkanı Berri de katıldı. (Dalati ve Nohra)
TT

​Lübnan’da uzlaşı sağlandı

Dün Cumhurbaşkanı Mişel Avn başkanlığında düzenlenen ekonomi toplantısına Başbakan Hariri ve Meclis Başkanı Berri de katıldı. (Dalati ve Nohra)
Dün Cumhurbaşkanı Mişel Avn başkanlığında düzenlenen ekonomi toplantısına Başbakan Hariri ve Meclis Başkanı Berri de katıldı. (Dalati ve Nohra)

Baabda Sarayı’nda dün gerçekleştirilen beşli toplantıyla, 30 Haziran’da Kabr Şamun bölgesinde gerçekleşen silahlı saldırıyla açılan kriz sayfayı kapandı. Toplantı, İlerici Sosyalist Parti Başkanı Velid Canbolat ile Lübnan Demokrat Partisi Lideri Talal Arslan’ın Cumhurbaşkanı Mişel Avn ile Başbakan Saad Hariri’nin huzurunda uzlaşmasının ardından yeni bir sayfa açmış oldu. Bugün de Baabda Sarayı’nda kabine toplantısı gerçekleştirilecek.
Uzun süren görüşme “dürüstlük ve uzlaşma” toplantısı olarak nitelendirildi. Meclis Başkanı Nebih Beri alınan kararları gerçekleştirme sözü verirken Canpolat da bu durumdan memnuniyet duyduğunu açıkladı. Katılımcılar iki kişinin ölümü ve onlarca kişinin yaralandığı olayı kınadı. Hariri, Bakanlar Kurulu’nu bugün saat 11’de toplantıya çağırdığı açıklamasında “Bundan böyle vatandaşımıza fayda sağlayacak yeni bir sayfa açtık” dedi. Talal Arslan ise gazetecilere gülümsedi ve sorularına cevap vermeden toplantıdan ayrıldı.
Siyasi kaynakların Şarku’l Avsat’a aktardığı bilgilere göre Beri- Hariri tarafından olgunlaştırılan ve Avn’ın da esnek yaklaşım gösterdiği uzlaşma oturumunun dün sabah,  meclis oturumunun da öğleden sonra yapılması planlanıyordu. Ancak oturum, Arslan'ın girişime cevap vermedeki gecikme nedeniyle dün öğlene kadar ertelendi.
Kaynakların bildirdiğine göre perşembe gününden bu yana uzlaşmaya götüren süreç şu şekilde ilerledi:
Perşembe gecesi Canbolat ve Berri, Hariri’yi ikna etmeye çalıştı ve Hariri, Canbolat’a Adalet Konseyi’ne herhangi bir dosya sunulmayacağına dair güvence verdi. Canbolat da bu konunun siyasi çözüm dışında bir çözümünün olmadığını vurgulayarak endişeleri yatıştırdı. Ve bu uzlaşma, tıkanıklığı gidermek ve hükümeti yeniden harekete geçirmek için bir girizgah oldu.
Sorunun çözümünde esas rolün Hariri’ye ait olduğunu söyleyen kaynaklar, onu Cumhurbaşkanı Avn’ın “çözümün Berri’nin teklif ettiği uzlaşma olduğuna” ikna ettiğini belirtti. Açıklamalara göre Avn, ülkenin bilinmeyen bir sürece girmesini önlemek için uzlaşma yoluyla tüm meseleleri düzeltmeye istekliydi. Hariri de olayları değerlendirdikten sonra uzlaşmaya ikna oldu.
Kaynaklar, temasların Avn ile gece yarısına kadar sürdüğünü hatta Canpolat ile sabaha kadar devam ettiğini belirtti. Hariri’nin Mülteci Bakanı Salih el- Garibi aradığı ve Hizbullah’ın ağırlığını koyarak Arslan’ı durumu halletmeye zorladığını söyledi. Yapılan çalışmalar sonucu Lübnan’da hükümet 40 gün aradan sonra yeniden toplanma kararı aldı.



İsrail'in çekilme planları nedeniyle Gazze'deki ateşkes görüşmeleri "başarısız" oldu

 İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nin kuzeyine düzenlediği bombardımanın ardından yükselen dumanlar (AP)
İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nin kuzeyine düzenlediği bombardımanın ardından yükselen dumanlar (AP)
TT

İsrail'in çekilme planları nedeniyle Gazze'deki ateşkes görüşmeleri "başarısız" oldu

 İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nin kuzeyine düzenlediği bombardımanın ardından yükselen dumanlar (AP)
İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nin kuzeyine düzenlediği bombardımanın ardından yükselen dumanlar (AP)

Konuyla ilgili bilgi sahibi iki Filistinli kaynağa göre, İsrail'in Gazze Şeridi'nin yaklaşık yüzde 40'ını askeri kontrolü altında tutan bir çekilme haritası sunma ısrarı nedeniyle Gazze'deki ateşkes müzakereleri ‘çıkmaza’ girmiş durumda.

AFP'ye konuşan kaynaklardan biri, “Doha'daki müzakereler, İsrail'in dün sunduğu ve Hamas'ın reddettiği Gazze Şeridi'nin yüzde 40'ından fazlasında askeri güç bulundurmayı içeren, İsrail ordusunun yeniden konuşlandırılması ve yeniden konumlandırılmasını öngören bir çekilme haritasında ısrar etmesi nedeniyle çıkmaza girmiş durumda ve karmaşık zorluklarla karşı karşıya” dedi.

İkinci kaynak ise “İsrail yok etme savaşını sürdürmek için oyalama ve anlaşmayı bozma politikasını sürdürüyor” ifadesini kullandı.

Gazze ateşkes müzakereleri, Hamas'ın İsrail'i engellemekle suçladığı ve ABD ile İsrail'in görüşmelerde bir ilerleme kaydedileceği ve birkaç gün içinde anlaşmaya varılacağı yönündeki iyimser söylemleri arasında Katar'ın başkenti Doha'da yedinci gününe girdi.

Geçtiğimiz pazar gününden bu yana Doha'da devam eden müzakerelerin ortasında Netanyahu perşembe günü yayınladığı bir videoda Hamas'ın silahsızlandırılmasını, askeri kabiliyetlerinin olmamasını ve bölgeyi yönetmemesini şart koşarak bunlar olmadan Gazze Şeridi'nde anlaşma ihtimalini dışladı ve savaşa geri dönme tehdidinde bulundu. Netanyahu, “Bu müzakereler yoluyla elde edilebilirse iyi olur, aksi takdirde kahraman ordumuzun gücüyle başka yollarla elde edeceğiz” dedi.

İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar perşembe günü Avusturya gazetesi Die Presse'ye verdiği röportajda, müzakerelerin geleceği için bir başka koşul öne sürerek Hamas liderlerinin sürgüne gönderilmesinin ‘savaşı sona erdirecek çözümün bir parçası olabileceğini’ belirtti.

Geçtiğimiz perşembe günü televizyonda yayınlanan bir röportajda Netanyahu birkaç gün içinde bir anlaşmaya varılacağı umudunu dile getirerek şunları söyledi: “50 esir halen Hamas tarafından tutuluyor ve bunlardan sadece 20'sinin hayatta olduğuna inanılıyor. Şu anda yaşayanların yarısının ve ölülerin yarısının çıkarılmasını öngören bir anlaşmamız var, yani 10 yaşayan insanımız ve yaklaşık 12 ölen rehinemiz kalacak, ancak onları da çıkaracağım. Umarım birkaç gün içinde bunu sonuçlandırabiliriz.”

Geçen hafta Netanyahu ile Beyaz Saray'da iki kez görüşen Trump, ateşkesin yakın olduğu söylemini yineleyerek bu haftayı olası bir tarih olarak belirledi. ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio perşembe günü yaptığı açıklamada bir anlaşma için ‘büyük umutları’ olduğunu ifade etti.