​İşkence sebebi ile Sudan eski İstihbarat Başkanı’nın ABD'ye girişi yasaklandı

Sudan Ulusal İstihbarat ve Güvenlik Teşkilatı Başkanı Salah Kuş (AFP)
Sudan Ulusal İstihbarat ve Güvenlik Teşkilatı Başkanı Salah Kuş (AFP)
TT

​İşkence sebebi ile Sudan eski İstihbarat Başkanı’nın ABD'ye girişi yasaklandı

Sudan Ulusal İstihbarat ve Güvenlik Teşkilatı Başkanı Salah Kuş (AFP)
Sudan Ulusal İstihbarat ve Güvenlik Teşkilatı Başkanı Salah Kuş (AFP)

Washington yönetimi, eski Sudan Ulusal İstihbarat ve Güvenlik Teşkilatı (NISS) Başkanı Salah Kuş’u işkence yapmakla suçlarken, Kuş’un ABD’ye girişini yasakladı.
AFP’de yer alan habere göre, Sudan’da Devlet Başkanı Ömer el-Beşir’in görevinden azledilmesi ve Askeri Geçiş Konseyi’nin (AGK) iktidarı ele almasının ardından Kuş, geçtiğimiz Nisan ayından İstihbarat Başkanlığı’ndan istifa etti.
ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, Salah Kuş’un İstihbarat Başkanlığı sırasında işkenceye izin verdiğine dair bakanlığın bilgi sahibi olduğunu duyurdu. Pompeo konuya ilişkin açıklamasında, Sudan’ın eski NISS Başkanı, eşi ve kızının ABD’ye girmesinin uygun olmadığını söyledi.
Mike Pompeo açıklamasında, Hartum'a, Sudan'ı siyasetçilerin yöneteceği ve özellikle insan hakları konusunda Beşir rejiminden farklı bir geçiş hükümeti için çağrıda bulundu.
Sudan basının yer alan haberlere göre, mühendislik eğitimi alan Kuş, Beşir’i iktidara getiren 1989 darbesinden bu yana İstihbarat Servisi’nde görev yaptı.
İstihbarat Başkanlığı görevinin ilk dönemi 2009 yılına kadar sürdü. Bu dönemde NISS, hükümet ve medya muhaliflerini hedef alan bir birim haline geldi.
Salah Kuş, Beşir’e karşı darbe planı yapmakla suçlanıp hapse gönderilirken, ancak onu suçlu gösterecek net bir kanıt bulunamadı. Ömer el-Beşir o dönem Kuş'u affederek tekrar NISS’ın başına getirdi.
Uluslararası Af Örgütü, Askeri Geçiş Konseyi’ne, Beşir rejiminin son haftalarında göstericilere düzenlenen kanlı saldırılardan ötürü Kuş ve ekibine soruşturma açılması çağrısında bulundu.
Uluslararası Af Örgütü bölge direktörü Sarah Jackson geçtiğimiz Nisan ayında, Sudan'ın yeni yönetiminden, Salah Kuş’un son dört ay içerisinde protesto gösterilerinde ölen onlarca insan üzerindeki etkisinin araştırılmasını istedi.
Savcılar, eski İstihbarat Başkanı’nı gözaltına almaya çalıştıklarını söyledi.
Öte yandan Sudan, modern tarihinin en büyük hadiselerinden birine tanıklık etmeye hazırlanıyor. Özgürlük ve Değişim Bildirgesi Güçleri (ÖDBG) ile AGK arasında, geçiş dönemini başlatacak ve geçici hükümetin kurulmasının önünü açacak bir anayasa bildirisi ve siyasi sözleşme imzalanacak. Anlaşmanın Cumartesi günü en az 8 devlet başkanı, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Başkanı’nın yanı sıra Arap ve Batılı liderlerin katılacağı resmi törenle imzalanması bekleniyor.



Devlete ve Hizbullah'a karşı artan kızgınlık

Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)
Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)
TT

Devlete ve Hizbullah'a karşı artan kızgınlık

Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)
Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)

Güney Lübnan'ın cephe hattındaki köylerinde düzenlenen protesto ve gösteriler, etkilenenlere tazminat ödenmesindeki gecikme nedeniyle devlete ve Hizbullah'a karşı halkın duyduğu öfkeyi yansıtıyor. Bu durum, birçok kişinin köylerini terk ederek köylerinin dışında yeni bir hayat kurmasına neden oldu.

Bu hamleler, evlerini ve mülklerini kaybettikten sonra hala yerinden edilme deneyimini yaşayan ve İsrail'in neredeyse her gün oraları hedef aldığını ve zamanla hasarın daha da artacağını bilerek henüz yeniden inşa tazminatı alamayan sınır kasabalarındaki sakinlerin trajik yaşamının başlamasından iki yıldan fazla bir süre sonra geliyor.

Bu bağlamda siyasi analist Ali el-Emin, Şarku'l Avsat'a yaptığı açıklamada, bu tür hareketlerin ortaya çıkmasının "normal olduğunu, çünkü köylerin neredeyse terk edildiğini" söylüyor. Emin, "Bu protestoların, halka sırt çevirenlere karşı yapıldığını ve protestocuların, onun (Hizbullah'ın) tutumlarının, meselenin ele alınmasına yönelik her türlü olasılığın ufkunu kapatmaya katkıda bulunduğuna inandıklarını" vurguluyor.


Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz

Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz
TT

Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz

Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz

Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara, dün İsrail'in güney Suriye'de silahsızlandırılmış bölge kurulması talebini, ülkesini "tehlikeli bir duruma" sokacağı gerekçesiyle reddetti ve "(Biz) İsrail de dahil olmak üzere şiddet ihraç eden bir ülke olmakla ilgilenmiyoruz" dedi.

Eş-Şara, Doha Forumu'na katılımı sırasında verdiği röportajda, bu yılın başlarında Dürzi ve Alevilerin yaşadığı bölgelerde yaşanan kanlı çatışmalara atıfta bulunarak, "Sahilde ve Süveyda'da işlenen suçların faillerini yargılayacağız" sözü verdi.

Eski Cumhurbaşkanı Beşşar Esed'in devrilme yıldönümü arifesinde, El-Arabiya/El-Hadath kanalı, devrik cumhurbaşkanını, 2024 yılında gizemli bir şekilde öldürülen danışmanı Luna eş-Şibl ile bir arada olduğu video kayıtları yayınladı. Danışmanıyla birlikte yapılan "Esed kayıtları", güçlerinde savaşan Suriye askerleriyle alay etme, devrik cumhurbaşkanının Şam Guta'sına yönelttiği hakaretler (Guta'ya lanetler yağdırma) ve "Kaplan" lakaplı askeri komutan Süheyl el-Hasan ile Lübnan "Hizbullahı"nı eleştirme gibi ifadeler içeriyor.

Suriyeliler, sızdırılan ses kayıtlarının Esed'in, bir yıl önce muhalif grupların Şam'a girmesi ve rejiminin devrilmesiyle askeri olarak ilk kez düşüş yaşamasının ardından, destekçileri ve Suriye'de ve komşu ülkelerde onunla birlikte savaşanların gözünde ikinci kez düşüş yaşadığına işaret ettiğini düşünüyor.


Arapların kaygısı Gazzelilerin Refah üzerinden göç etmesinin önlenmesine odaklandı

Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)
Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)
TT

Arapların kaygısı Gazzelilerin Refah üzerinden göç etmesinin önlenmesine odaklandı

Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)
Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)

İsrail, ateşkes anlaşmasının ikinci aşaması beklentisiyle ve belirsiz bir durum ortasında, Gazze Şeridi'nde kontrolü altındaki bölgelerin geri kalanını tahrip etmeye devam ederken, Arap ve İslam ülkeleri Gazzelilerin Refah üzerinden yerinden edilme tehlikesine karşı önleyici tedbirler almakla meşgul.

Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati, dün Doha Forumu'nda yaptığı açıklamada, "Refah Sınır Kapısı, Filistinlilerin yerinden edilmesi için bir geçit olmayacak, sadece Gazze'ye insani ve tıbbi yardım ulaştırmak için kullanılacak" ifadelerini kullandı.

Filistin Toprakları Hükümet Faaliyetleri Koordinatörlüğü Ofisi, çarşamba günü yaptığı açıklamada, Refah sınır kapısının "önümüzdeki günlerde Kahire ile koordinasyon halinde yalnızca Gazze Şeridi sakinlerinin Mısır'a çıkışı için açılacağını" duyurdu.

Ayrıca Suudi Arabistan, Mısır, Ürdün, BAE, Endonezya, Pakistan, Türkiye ve Katar dışişleri bakanları cuma akşamı yaptıkları açıklamada, "Filistin halkını topraklarından çıkarmaya yönelik her türlü girişimi tamamen reddettiklerini" vurguladılar.