​Iraklı gençler kitapevleri ile sosyalleşiyor

Bağdat’ta bir otobüs içerisindeki taşınabilir kütüphane (Independent Arabia)
Bağdat’ta bir otobüs içerisindeki taşınabilir kütüphane (Independent Arabia)
TT

​Iraklı gençler kitapevleri ile sosyalleşiyor

Bağdat’ta bir otobüs içerisindeki taşınabilir kütüphane (Independent Arabia)
Bağdat’ta bir otobüs içerisindeki taşınabilir kütüphane (Independent Arabia)

Sınırlı sayıda bir genç grubu, Irak’ta yükselen bir kısım Iraklı kuşağın özlemleri için yeni bir eğilim başlatıyor. Bu, gerçekliklerini değiştirecek girişimlerde bulunma gücünden yoksun olan akranlarının aksine ülkeyi kasıp kavuran tüm aşamalardan mucize eseri kurtulan bir kuşak.
Bu gençlik yelpazesinin, az tecrübeye rağmen etkili bir varlıkla ürettiği en önemli özellik, kişisel projesine olan güveni, kültüre yönelik yatırımı ve siyaset dünyasında olup bitenlere karşı ilgisizliğidir.  
Resmî dairelerde istihdam fırsatlarının azlığının yanı sıra bazı gençlerin özel sektöre yönelme ve bireysel maceraya atılma isteği, kafelerin ve alışveriş merkezlerinin barındırdığı kitapçılar biçiminde başlayan birçok kütüphanenin kurulması sonucunu doğurdu. Çok fazla desteğe ve yardıma muhtaç olsa da bu, gerçek anlamda ümit veren sivil olgulardan biridir.
Çocuklardan üniversite öğrencilerini, ev hanımlarından geleneksel okurları ve diğer edebiyat takipçilerini ilgilendiren bir yayın çeşitliliği sunan bu kitap mağazalarının bu mekânların (alışveriş merkezleri vb.) öncüleri olarak ya da oturma mekânlarının (kafeler gibi) karşısında kendisine bir köşe ediniyor oluşu dikkat çekiyor.
Bu aynı zamanda kültürün, genellikle kendisinden uzak bir kesim arasında yayılarak rafların şıklığı, tasarımı ve kitapların diziliş biçimiyle onu okumaya teşvik etmesi hali de yaratıyor.
Iraqi Bookish, alışveriş merkezlerinde bulunan ‘kitapçı’ düşüncesinden farklı bir tarz sunan ilk deneyim sayılabilir. Zira sahibi Ali el-Musevi, Bağdat’ın farklı semtlerine giden ‘gezici kütüphane’ uygulamasını başlattı. Bağdat’taki beton bariyerler ile güvenlik kontrollerinin kaldırılması da geceleri daha serbest dolaşması konusunda ona yardımcı olmuş.
Iraqi Bookish, ilk şubesini 2017 yılında Filistin caddesi üzerinde bulundan Nahil Alışveriş Merkezi’nde, ikinci şubesini ise Bağdat Üniversitesi karşısında bulunan Vaha Alışveriş Merkezi’nde açtı. Daha sonra kitap satışı ve gezici kütüphane alanındaki faaliyetlerini tartışma oturumları ve çocuk edebiyatı ile resim atölyeleri şeklinde genişletti. Sahibi, kapalı alanlarda beklemek yerine halka açılarak yeni bir kültürel alan yaratılmasına katkı sağlamayı arzuladığını dile getiriyor.


Bağdat’ın Rusafe bölgesinde yer alan Alreef Cafe’deki Daraj kitaplığı (Independent Arabia)

2018 yılında faaliyete başlayan Daraj (Basamak) da kültürel hedefi gerçekleştirme ile projenin devamlılığı için maddi getiri sağlama arasında bir uyum yakalamak ve Irak toplumunun farklı kesimlerine hitap etmek arzusundan hareket eden yeni bir kitapçı.
‘Daraj’, kitap ve bilgi yoluyla zirveye tırmanmak anlamını taşıyor. Başkentte bu türde yalnızca bir adet kitapçı bulunuyorken Karh ve Rusafe bölgeleri arasında açılan şubelerle birlikte sayı altıya yükseldi. Bu girişim aynı zamanda, özel sektörün yeni mezunları bünyesine alma konusunda genelde ağır davrandığı bir durumda iş arayan bazı gençleri istihdam etmek için de bir fırsat yarattı.
Bu kitapçının kurucu sahibi Leyan el-Kudsi, Independent Arabia ile yaptığı görüşmede şu ifadeleri dile getirdi: “Bizim Daraj ile gerçekleştirmek istediğimiz hedef, kitapları okurlara farklı istasyonlarda ulaştırmanın yanı sıra sadece belli başlı isimleri değil, edebiyat alanında varlığını pekiştirmek isteyen isimleri de ağırlayan edebi oturumlar düzenlemektir”
Bir yıl önce raflarını Kerh bölgesindeki Harisiye mahallesinde yer alan Bağdat Alışveriş Merkezi’nin katlarından birine yerleştiren bir diğer kitapçı Maknazi, kısa bir süre önce Rusafe’deki Zeyuna Alışveriş Merkezi’nde ikinci şubesini açtı. Bu kitapçı, özellikle Mütenebbi Caddesinin kitap çarşısı olma özelliğini kaybedip sokak ziyareti yapma, buluşup fotoğraf çektirme, çeşitli ve bazen kesişen etkinlikler gerçekleştirme gibi faaliyetlere sahne olmasının ardından ailelere ve gençlere sakin ve düzenli bir havada kitap edinme imkânı tanıyan bir alanın varlığından faydalanmak istedi.
Maknazi, bu yerin birçok özelliğini kaybettirmesi gibi varlığını gözden kaybeden Reşid Caddesi’ndeki meşhur kitapçının yürüyüşünün tamamlayıcısı değil. Zira ‘bilgi hazinesi’ anlamı ve sistemi talep hızı ve geçici trafiğe dayalı bir tüketim ortamında (yani alışveriş merkezinde) kurulma macerası ile temsil edilen şeye bakıldığında bu daha net anlaşılabilir.
Maknazi kitapçısının sahibi Ali Talib, Independent Arabia’ya yaptığı açıklamada, “Yakın zamanda, yeni deneyimimizin ikinci yılında gelişim aşamasında olan bir Iraklı yayınevi için bir tanıtım planı başlatacağız. Bu esnada müşterilerin kitap taleplerini ulaştırmak için sosyal iletişim kanallarını kullanmaya da devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.
Independent Arabia’nın haberine göre Iraklı partilerin, destekleme iddiasıyla siyasi yatırım yapmak üzere herhangi bir temiz cephe aradıkları bir durumda Iraqi Bookish, Daraj ve Maknazi, politikacıların müdahalesinden uzak kalan en önemli gençlik projeleri. Bu projeler ayrıca, bu tür risklerin her zaman başarı getirmediği bir gelir ülkesindeki iş gücü piyasasında yeni girişimlere dalmaya doğru bir eğilimi de temsil ediyor.



Lily-Rose Depp'in Nosferatu seçmelerindeki performansı herkesi ağlatmış

2015 yapımı Cadı (The Witch) ve 2019 yapımı Deniz Feneri'yle (The Lighthouse) tanınan Robert Eggers, Alman sinemacı Friedrich Wilhelm Murnau'nun 1922'de çektiği Nosferatu'yu yeniden yorumladı (Universal Pictures)
2015 yapımı Cadı (The Witch) ve 2019 yapımı Deniz Feneri'yle (The Lighthouse) tanınan Robert Eggers, Alman sinemacı Friedrich Wilhelm Murnau'nun 1922'de çektiği Nosferatu'yu yeniden yorumladı (Universal Pictures)
TT

Lily-Rose Depp'in Nosferatu seçmelerindeki performansı herkesi ağlatmış

2015 yapımı Cadı (The Witch) ve 2019 yapımı Deniz Feneri'yle (The Lighthouse) tanınan Robert Eggers, Alman sinemacı Friedrich Wilhelm Murnau'nun 1922'de çektiği Nosferatu'yu yeniden yorumladı (Universal Pictures)
2015 yapımı Cadı (The Witch) ve 2019 yapımı Deniz Feneri'yle (The Lighthouse) tanınan Robert Eggers, Alman sinemacı Friedrich Wilhelm Murnau'nun 1922'de çektiği Nosferatu'yu yeniden yorumladı (Universal Pictures)

Robert Eggers, Lily-Rose Depp'in Nosferatu'daki performansının ne kadar "muhteşem" olduğunu görünce gözyaşlarına hakim olamamış.

Deadline'a konuşan yönetmen, filme adını veren kan emiciyle karanlık bir bağ kuran Ellen rolü için Depp'in seçmelerine tanık olmanın bile kendisini gözyaşlarına boğduğunu söylüyor.

"Çok etkileyiciydi"

41 yaşındaki Eggers, "Ben, casting direktörü ve hatta kameraman bile gözyaşları içinde kaldık çünkü çok etkileyiciydi" diyerek ekliyor: 

Filmde olduğu gibi inanılmaz derecede cesur, doğal ve güçlüydü. Bu karanlık ve lanetli yere bu kadar çabuk uyum sağlama yeteneği olağanüstü.

Eggers, daha önce Vanity Fair'a konuşmuş ve Depp'in rolün fizikselliğine kendini fazlasıyla adaması nedeniyle yapım sırasında çekim sayısını sınırlamak zorunda kaldığını söylemişti. 

Depp'in canlandırdığı karakter Ellen, Bill Skarsgård'ın oynadığı Kont Orlok'un etkisi altına girdiğinde ürkütücü nöbetler geçiriyor.

Amerikalı yönetmen, Depp'in performansı için "Fiziksel açıdan çok zorlayıcıydı" diyor: 

Çok fazla çekim yapma eğilimindeyim ama bazı zamanlar sadece çok fazla çekim yapamayacağınızı fark ediyorsunuz çünkü bunu yapmak onun için çok yorucu. Bunları yapan o. CG'yle süslemedik. Bu hareketleri gerçekten o yapıyor.

Ellen karakterinden bahseden yönetmen, "O, öteki dünyaya karşı son derece duyarlı" diyerek ekliyor:

O, derin bir karakter ama yaşadığı dönemde genç bir kadın olarak söz hakkı yok. Bu yüzden melankolik, deli ve benzeri sıfatlarla anılıyor. Bu yüzden çok yanlış anlaşılan bir karakter.

Depp, rolün "histerisini" vurgulamak için Butō diye bilinen Japon dansını bile çalışmış.

"Çok korkutucu"

25 yaşındaki aktris de Deadline'a, Kont Orlok rolündeki rol arkadaşı Skarsgård'la kamera karşısına geçmenin "çok korkutucu" olduğunu söylüyor:

Bir odada onun yanında olmak gerçekten çok korkutucu, bu yüzden 'Ekranda nasıl görüneceğini hayal bile edemiyorum' diye düşündüğümü hatırlıyorum.

Nosferatu, Türkiye'de 3 Ocak 2025'te gösterime girecek.
 

Independent Türkçe, Deadline, Indiewire, Vanity Fair