İran: Körfez'de savaş başlatmayacağız ancak kendimizi savunacağız

İran Dışişleri Bakanı, Norveç Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü’nde konuşma yaparken (Reuters)
İran Dışişleri Bakanı, Norveç Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü’nde konuşma yaparken (Reuters)
TT

İran: Körfez'de savaş başlatmayacağız ancak kendimizi savunacağız

İran Dışişleri Bakanı, Norveç Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü’nde konuşma yaparken (Reuters)
İran Dışişleri Bakanı, Norveç Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü’nde konuşma yaparken (Reuters)

İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif bugün yaptığı açıklamada, ülkesinin Körfez’de savaş başlatmayacağını ancak kendilerini savunmaya sonuna kadar devam edeceklerini söyledi.
Reuters haber ajansına göre İran Dışişleri Bakanı Zarif, Norveç Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü’nde (NUPI) yaptığı konuşmada, “Körfez’de bir savaş olacak mı? Size savaş başlatmayacağımızı söyleyebilirim… Ama kendimizi savunacağız” dedi.
Zarif’in bu açıklamaları, Tahran’ın petrol ihracatının sıfırlanması durumunda Hürmüz Boğazı’nı kapatacağı tehdidinden bir gün sonra geldi.
İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani açıklamasında, ülkeleri üzerindeki tek taraflı baskının dünya güçlerinin yararına olmayacağını, bunun bölge ve dünya güvenliğini garanti etmeyeceğini söyledi.
İran, Devrim Muhafızları ve siyasilerin sözleri ile tekrardan dünya petrol ihracatı için hayati önem taşıyan Hürmüz Boğazı’nı kapatmakla tehdit ederken, Washington yönetimi, Tahran’ı geçtiğimiz Haziran ayında Körfez’de bulunan petrol tankerlerine saldırmakla sorumlu tutuyor.
ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo geçtiğimiz Salı günü yaptığı açıklamada, ABD’nin İran petrolüne yönelik uygulanan yaptırımlarının yeniden yürürlüğe girmesi sonucunda İran petrolünün büyük kayıp yaşadığını ifade etti.
ABD Başkanı Donald Trump’ın 2015 yılında imzalanan nükleer anlaşmadan geçtiğimiz yıl Mayıs ayında tek taraflı olarak çekilmesi ile Tahran ve Washington arasındaki gerilim artmıştı.
Ayrıca Tahran’ın Körfez’de ABD’ye ait bir insansız hava aracını (İHA) düşürmesi ve İngiltere’nin Suriye’ye petrol taşıdığı iddiası ile Cebelitarık Boğazı’nda İran’a ait Adrian Darya 1 isimli petrol tankerine el koyması ile gerilim tırmanışa geçti.



Yüksek Mahkeme, Trump'ın doğumla vatandaşlık hakkının kaldırılmasına ilişkin kararını görüşecek

ABD Başkanı Donald Trump (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump (Reuters)
TT

Yüksek Mahkeme, Trump'ın doğumla vatandaşlık hakkının kaldırılmasına ilişkin kararını görüşecek

ABD Başkanı Donald Trump (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump (Reuters)

Muhafazakâr çoğunluktaki ABD Yüksek Mahkemesi, dün Başkan Donald Trump'ın belgesiz göçmenlerin çocukları için doğum yoluyla vatandaşlık hakkını sona erdirecek olan başkanlık kararnamesinin anayasaya uygunluğunu incelemeyi kabul etti.

Mahkeme yaptığı kısa bir açıklamada, Trump yönetiminin, alt mahkemelerin kararı anayasaya aykırı bulan kararlarına yaptığı itirazı değerlendireceğini duyurdu.

Yürütme emri, federal hükümetin, anneleri Amerika Birleşik Devletleri'nde yasadışı veya geçici olarak ikamet eden çocuklara pasaport veya vatandaşlık belgesi vermesini yasaklıyor.

Emir ayrıca, ebeveynleri Amerika Birleşik Devletleri'nde öğrenim, çalışma veya turist vizeleriyle geçici olarak ikamet eden çocukları da kapsıyor.

Birçok alt mahkeme ve istinaf mahkemesinin cumhurbaşkanlığı kararnamelerini ve hükümet kararlarını askıya almasının ardından Yüksek Mahkeme, 27 Haziran'da alt mahkeme hakimlerinin ülke çapında idari kararları askıya alma yetkisini kısıtlayan bir karar yayınladı.

Trump, 20 Ocak'ta Beyaz Saray'a döndükten hemen sonra doğumla vatandaşlık hakkı kararnamesini imzaladı ve bunu yasadışı göçle mücadele çabaları bağlamında değerlendirdi.

Amerika Birleşik Devletleri, 150 yıldır Anayasa'nın On Dördüncü Ek Maddesi'nde yer alan ve Amerika Birleşik Devletleri'nde doğan herkesin otomatik olarak ABD vatandaşı olduğunu belirten doğumla vatandaşlık ilkesini uygulamaktadır.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre On Dördüncü Ek Madde, İç Savaş ve köleliğin kaldırılmasının ardından 1868'de, özgürleştirilmiş kölelerin ve onların soyundan gelenlerin haklarını güvence altına almak için kabul edildi.


ABD ve Ukrayna, barışa doğru ilerlemenin Rusya'ya bağlı olduğunu vurguluyor

ABD elçisi Steve Wittkoff (AP)
ABD elçisi Steve Wittkoff (AP)
TT

ABD ve Ukrayna, barışa doğru ilerlemenin Rusya'ya bağlı olduğunu vurguluyor

ABD elçisi Steve Wittkoff (AP)
ABD elçisi Steve Wittkoff (AP)

Ukraynalı müzakereciler ve ABD Başkanı Donald Trump'ın elçileri, bugün Miami'de üçüncü gün görüşmeler gerçekleştireceklerini açıklayarak, barışa yönelik her türlü ilerlemenin Rusya'ya bağlı olduğunu vurguladı.

ABD temsilcisi Steve Wittkoff'un X platformunda yayımladığı açıklamada, "Her iki taraf da herhangi bir anlaşmaya doğru gerçek ilerlemenin, Rusya'nın gerginliği azaltma ve ölümleri durdurma yönünde adımlar atmak da dahil olmak üzere, uzun vadeli barışa ciddi bir bağlılık gösterme isteğine bağlı olduğu konusunda hemfikirdir" ifadeleri yer aldı.


Uluslararası Mahkeme: Putin ve Netanyahu'nun gıyabında duruşmalar yapılabilir

Lahey'deki Uluslararası Adalet Divanı binası (Reuters)
Lahey'deki Uluslararası Adalet Divanı binası (Reuters)
TT

Uluslararası Mahkeme: Putin ve Netanyahu'nun gıyabında duruşmalar yapılabilir

Lahey'deki Uluslararası Adalet Divanı binası (Reuters)
Lahey'deki Uluslararası Adalet Divanı binası (Reuters)

Uluslararası Ceza Mahkemesi Başsavcı Yardımcısı Mame Mandiaye Niang, dün yaptığı açıklamada, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in gıyabında duruşma yapılmasının "mümkün" olduğunu söyledi.

Mame Mandiaye Niang, AFP'ye verdiği röportajda, "Bunu Koné vakasında test ettik. Gerçekten karmaşık bir mekanizma. Ama denedik ve mümkün ve faydalı olduğunu gördük" dedi.

Bu yılın başlarında kaçak Ugandalı isyancı Joseph Kony'ye karşı gıyaben yapılan "suçlamaların onaylanması" duruşmasına atıfta bulunuyordu.