Yemen hükümeti, Geçiş Konseyi güçlerinin geri çekilmesi konusunda kararlı

Aden’deki el-Hasva elektrik santrali (AFP)
Aden’deki el-Hasva elektrik santrali (AFP)
TT

Yemen hükümeti, Geçiş Konseyi güçlerinin geri çekilmesi konusunda kararlı

Aden’deki el-Hasva elektrik santrali (AFP)
Aden’deki el-Hasva elektrik santrali (AFP)

Yemen hükümeti, Güney Geçiş Konseyi kuvvetlerinin Aden ve Abyan'daki hükümet merkezlerinden ve kamplarından çekilmedikleri sürece Suudi Arabistan'ın davetiyle önceki gün Cidde'ye ulaşan Konsey heyeti ile diyalog başlatmayı kabul etmedi.
Birleşik Arap Emirlikleri (BAE); Aden, Abyan ve diğer güney bölgelerindeki meşru yönetimi devirmesi için Güney Geçiş Konseyi’ne destek verdiği yönündeki iddiaları yalanladı. Ayrıca meşruiyeti desteklemek ve Husi darbesiyle yüzleşmek hususunda Abu Dabi'nin koalisyon içindeki pozisyonun değişmediğini vurguladı.
Yemen meşru hükümetinin Güney Geçiş Konseyi ile diyaloga başlamayı reddettiği yönündeki tutumu, ABD'nin Sana Maslahatgüzarı Cuneyd Munir ile görüşen Dışişleri Bakan Yardımcısı Muhammed el-Hadrami tarafından yapılan resmi açıklamada dile getirildi. Kaynakların aktardığına göre taraflar arasında gerçekleşen görüşmede, Güney Geçiş Konseyi tarafından başlatılan silahlı direniş ışığında Aden ve Abyan illerindeki gelişmeler ve barış süreci ele alındı.
Güney Geçiş Konseyi’ne bağlı güçler önceki gün Zanzibar şehrindeki iki kampın kontrolünü ele geçirmeden önce Aden’deki meşru hükümet merkezlerinin ve kamplarının kontrolünü sağladı.
Yemen resmi kaynaklarının aktardığına göre el-Hadrami, hükümetin Yemen'in güvenliğini ve istikrarını tehdit eden her durum ile yüzleşmekten geri durmayacağını ve BAE tarafından desteklenen Güney Geçiş Konseyi’nin silahlı isyanına son vereceğini söyledi. Hadrami, Yemen hükümetin bu tutumunun ülkenin güvenliğini, istikrarını ve toprak bütünlüğünü koruma konusundaki sorumluluklarına dayandığını ifade etti.
Resmi Saba haber ajansının haberine göre Dışişleri Bakan Yardımcısı Muhammed el-Hadrami, Güney Geçiş Konseyi’ni ve BAE'yi, Aden ve Abyan'daki silahlı isyanın sonuçlarından sorumlu tuttu. BAE’den Güney Geçiş Konseyi’ne yönelik maddi desteğin ve askeri yardımın durdurulması talebinde bulunan el-Hadrami, Yemen hükümetinin uluslararası hukuka ve Birleşmiş Milletler (BM) Antlaşması’na uygun olarak gerekli önlemleri almak üzere harekete geçtiğini belirtti.
Dışişleri Bakan Yardımcısı, başta Güvenlik Konseyi olmak üzere uluslararası topluma, uluslararası arenada tanınan meşru hükümete karşı olan bu silahlı isyanı kınamaları çağrısında bulunarak bunun sadece Suudi Arabistan’ın ateşkes yönündeki çabalarını değil, aynı zamanda BM'nin Husi isyanını sona erdirme çabalarını da baltalayacağını söyledi.
Yemen hükümetinin Güney Geçiş Konseyi ile diyalog başlatılması hususundaki tutumunu yineleyen el-Hadrami sözlerini şöyle sürdürdü:
“Hükümet Suudi Arabistan tarafından gelen bu davet konusundaki memnuniyetini sürdürüyor. Ancak bu bağlamda gerçekleştirilecek bir diyalog için Güney Geçiş Konseyi kuvvetlerinin kontrol altına aldığı alanlardan çekilmesini öngören Koalisyon bildirisine uyulması gerekmektedir. Bunun yanı sıra silahlar teslim edilmeli, hükümet güçleri pozisyonlarına geri dönmeli ve gazeteciler de dahil olmak üzere masum vatandaşlara yönelik ihlallere son verilmelidir.”
Yemen Enformasyon Bakanı Muammer el-İryani de Aden'deki hükümete karşı isyanın kabul edilemez bir kaos olduğu değerlendirmesinde bulunarak hükümetin vatandaşların güvenliğini sağlama ve çıkarlarını koruma yükümlülüğü olduğunu vurguladı. İryani, Twitter hesabı üzerinden yaptığı bir dizi paylaşımda, Aden’de olup bitenlerden faydalanan tek tarafın şu anda maruz kaldığı ablukadan dolayı kriz içerisinde bulunan İran olduğunu söyledi. Halkın meşru hükümetle aynı safta durduğunu belirten el-İryani, Aden veya kurtarılmış diğer bölgelerdeki kaosa yönelik herhangi bir desteğin doğrudan İran’a ve terörist militanlarına destek anlamına geleceğini vurguladı. Ayrıca Suudi Arabistan’ın Güney Geçiş Konseyi ile Cidde gerçekleştirilecek diyaloga ev sahipliği yapma davetini “samimi bir kardeşlik girişimi” olarak nitelendiirdi. Ancak Güney Geçiş Konseyi’nin tüm unsurlarının hükümet kurumlarından ve illerden çekilmedikleri sürece kendileri ile herhangi bir diyaloga girilmeyeceğini vurguladı.
Yemen hükümetinin ve halkının Suudi Arabistan Krallığı'na ve bilge rehberliğine olan güvenine dikkat çeken el-İryani açıklamalarını şöyle sürdürdü:
“Yemen halkı, Kral Selman Yardım ve İnsani Çalışmalar Merkezi tarafından sağlanan cömert yardımları ve Suudi ordusunun kahramanlarının Yemenli kardeşleriyle birlikte sahada verdikleri büyük fedakârlığı unutmayacak.”
BAE'den yalanlama
BAE, Aden’de yaşanan gelişmelerden ötürü kendisine yöneltilen suçlamalara dikkat çektiği açıklamada hakkındaki bütün iddiaları yalanladı. Koalisyon'un bir ortağı olarak sahip olduğu tutumu tekrar yineleyen BAE, Yemen'in güney bölgesindeki durumun sakinleşmesi için elinden gelenin en iyisini yapmaya kararlı olduğunu vurguladı.
BAE'nin Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilcisi Vekili Saud Hamad eş-Şemsi, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde (BMGK), ‘Uluslararası barış ve güvenliğin sürdürülmesi’ başlığı altında dün yapılan özel bakanlar toplantısında bu konuya değindi.
Eş-Şemsi, BAE'nin birkaç gün önce yaptığı resmi açıklamasında ifade ettiği gibi yine Aden’de meşru Yemen hükümeti ile Güney Geçiş Konseyi arasındaki silahlı çatışmalarla ilgili olarak duyulan derin endişeyi dile getirdi. Yemen vatandaşlarını korumaya yönelik itidal çağrısını yineledi.
BAE’nin Suudi Arabistan liderliğindeki Arap Koalisyonu çerçevesindeki kilit ortak duruşunun aynı olduğunu dile getiren eş-Şemsi, bunu başarmak için BAE tarafından yapılan büyük fedakarlıkları hatırlattı.
Eş-Şemsi, bu durumun, BAE'nin kendisini bir taraf olarak görmediği anlaşmazlık ve bölünmeler bağlamında bugün öne sürülen iddiaları çürüttüğünü söyledi. Eş-Şemsi, BAE’nin meşru Yemen hükümetinin resmi talebi üzerine Arap Koalisyonu’nun bir üyesi olarak hükümeti desteklemek için Husi saldırılarına karşı kararlı eylemlerde bulunduğunu belirtti.
Saud Hamad eş-Şemsi sözlerinin devamında şunları söyledi:
“Ülkemin, Aden ve darbeci Husilerin işgal ettiği bölgelerin çoğunun kurtarılmasında ve ardından terörist grupların bu hassas ve zor aşamalarda güvenlik boşluğunu kullanmalarının önlenmesinde oynadığı önemli rolü unutmuyoruz. BAE, kurtarılan bölgelerin yeniden inşa edilmesi için yürütülen çabalarda büyük rol oynayarak, Yemen halkına cömert maddi ve teknik destek sağladı. Arap Yarımadası'nda El Kaide’nin yarattığı tehditlerle mücadele büyük bir rol oynadı. Babu’l Mendeb Boğazı ve Kızıldeniz'de seyrüsefer özgürlüğünü korumak için Arap Koalisyonu’nun yürüttüğü çabaları destekledi.”
Eş-Şemsi, Yemen'deki meşru hükümetin içişlere yönelik yönetiminde düşük performans göstermesinin yanı sıra bölgesel ve iç bölünme atmosferine rağmen BAE’nin tüm bunları gerçekleştirebildiğini söyledi. BAE’nin BM Daimi Temsilcisi Vekili, güvenlik ve istikrarı korumak amacıyla BAE tarafından tüm taraflara içteki farklılıkları sona erdirme ve birliği sağlamaları yönünde defalarca yapılan ciddi diyalog çağrısını yeniledi.
Eş-Şemsi, “Yemen hükümetinin bugün yapılan olumsuz açıklamasına yansıdığı biçimde siyasi ve idari başarısızlığını BAE'nin üzerine atması uygun değil" dedi.
BAE’nin Arap Koalisyonu’nun bir ortağı olarak Yemen'in güneyindeki gerginliği azaltmak için elinden geleni yapacağını vurgulayan eş-Şemsi, Güney Geçiş Konseyi’nin eylemleri sırasında Suudi Arabistan ile Aden’deki kamu kurumlarını korumaya çalıştıklarını hatırlattı.
Ülkesinin, BM Yemen Özel Temsilcisi Martin Griffiths’in yürüttüğü çabalara verdiği desteği yineleyen eş-Şemsi, BAE'nin bütün tarafları Yemen'deki ortak hedeflere odaklanmaya çağıran tutumunun altını bir kez daha çizdi.
BM Yemen Özel Temsilcisi Griffiths, Koalisyon'un ülkede sakinliğin hakim olması yönünde gösterdiği çabaları ve Suudi Arabistan'ın sorunlarını çözmek üzere Cidde'de diyalog kurma çabalarını övdü. Bununla birlikte durumun daha fazla kötüleşmesinin önüne geçilmesi ve yönetim, güvenlik ve temel hizmetlerin sürekliliğinin sağlanması için toplantının gerekliliğinin altını çizdi.
Aden'in eski Valisi Aidarous Zubaidi başkanlığındaki Güney Geçiş Konseyi heyeti, daha önce Cidde’ye gelmiş ve Suudi Arabistan Savunma Bakanı Yardımcısı Prens Halid bin Selman ile görüşmüştü. Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre taraflar arasında gerçekleştirilen görüşmede, Suudi Arabistan'ın Yemen meşruiyetine, devlet kurumlarının korunmasına ve ülkede güvenlik ve istikrarın yeniden sağlanmasına verdiği destek teyit edildi.
Prens Halid, Güney Geçiş Konseyi’nin Suudi Arabistan'ın diyalog çağrısını kabul etmesini ve koalisyonun ateşkes talebine cevap vermesini memnuniyetle karşıladı. Güç kullanımından uzak bir şekilde diyalog yoluyla anlaşmazlıkları çözme gereğini vurgulayan Prens Halid, güney meselesini diyalog yoluyla çözmenin önemine dikkat çekerek aksi takdirde böyle bir durumdan sadece İran’ın ve onun Yemen’deki kolu olan Husilerin faydalanacağını belirtti.



İsrail Savunma Bakanı Gazze Şeridi'ndeki tüm tünellerin yıkılması talimatını verdi

İsrail askerleri, Gazze Şeridi'nin kuzeyinde Hamas tarafından inşa edilen bir tünelden geçiyor... 15 Aralık 2023 (Reuters)
İsrail askerleri, Gazze Şeridi'nin kuzeyinde Hamas tarafından inşa edilen bir tünelden geçiyor... 15 Aralık 2023 (Reuters)
TT

İsrail Savunma Bakanı Gazze Şeridi'ndeki tüm tünellerin yıkılması talimatını verdi

İsrail askerleri, Gazze Şeridi'nin kuzeyinde Hamas tarafından inşa edilen bir tünelden geçiyor... 15 Aralık 2023 (Reuters)
İsrail askerleri, Gazze Şeridi'nin kuzeyinde Hamas tarafından inşa edilen bir tünelden geçiyor... 15 Aralık 2023 (Reuters)

İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz bugün (Cuma), ordunun Gazze Şeridi'ndeki tüm Hamas tünellerini “son tünele kadar” imha etmesini ve ortadan kaldırması talimatını verdiğini açıkladı.

Katz, X hesabındaki mesajında şu ifadeleri kullandı:  “Tüneller olmazsa Hamas da olmaz.” Geçen ay Katz, Gazze'yi silahsızlandırma sürecinin sadece grupları silahsızlandırmakla sınırlı olmadığını, aynı zamanda Hamas'ın tünel ağının tamamen yok edilmesini de içerdiğini belirtmişti. Alman Haber Ajansı  DPA'ya göre, ordu İsrail kontrolündeki sarı bölgede tünellerin yıkımını  öncelik hale getirdi.

Görsel kaldırıldı.
İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz (DPA)

İsrail ordusı  İsrail'in kontrolündeki Gazze Şeridi'nin yüzde 53'ünü temsil eden sarı hattın doğu tarafında, Hamas unsurlarının tünellerde hala saklandığını tahmin ettiklerini belirtti.


Güvenlik Konseyi, Suriye Devlet Başkanı ve İçişleri Bakanı'na yönelik yaptırımları kaldırdı

TT

Güvenlik Konseyi, Suriye Devlet Başkanı ve İçişleri Bakanı'na yönelik yaptırımları kaldırdı

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

BM Güvenlik Konseyi, pazartesi günü Beyaz Saray'da ABD Başkanı Donald Trump ile görüşmesi planlanan Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara'ya yönelik yaptırımları kaldırdı.

ABD tarafından dün hazırlanan bir karar tasarısı, Suriye İçişleri Bakanı Enes Hattab'a yönelik yaptırımları da kaldırdı.

Karar tasarısına 14 ülke destek verirken, Çin çekimser kaldı.

Güvenlik Konseyi, "Suriye'nin egemenliğine, bağımsızlığına, toprak bütünlüğüne ve ulusal birliğine tam saygı" taahhüdünü yineledi. Ayrıca, Suriye'nin tam, güvenli, hızlı ve engelsiz insani yardım erişimi sağlama ve terörizmle mücadele etme taahhüdünü memnuniyetle karşıladı. Güvenlik Konseyi kararı ayrıca, Suriye'nin "yabancı terörist savaşçıların" oluşturduğu tehdidi ele almasını, tüm Suriyelilerin insan haklarını korumasını, uyuşturucu kaçakçılığıyla mücadele etmesini, geçiş dönemi adaletini ilerletmesini, kalan kimyasal silahları ortadan kaldırmasını ve kapsayıcı, Suriye liderliğinde bir siyasi süreç başlatmasını beklediğini belirtti.

ABD'nin BM Daimi Temsilcisi Mike Waltz, kararı memnuniyetle karşılayarak, "Konsey, bu metnin kabulüyle Suriye'nin yeni bir döneme girdiğine dair güçlü bir siyasi mesaj vermiştir" dedi. Çin ise oylamada çekimser kalırken, Çin Büyükelçisi Fu Cong, Suriye'de "kırılgan güvenlik durumundan" "faydalanabilecek" "yabancı terörist savaşçıların" varlığından özellikle endişe duyduğunu belirterek, Konsey'in durumu tam olarak değerlendirmemiş olmasından duyduğu üzüntüyü dile getirdi.

Suriye'ye Hoş Geldiniz

Suriye Dışişleri Bakanlığı ise Güvenlik Konseyi oylamasının ardından Suriye'ye ve halkına verdiği destekten dolayı ABD'ye teşekkürlerini iletti. Dışişleri Bakanı Esad eş-Şeybani, "X" platformunda yaptığı paylaşımda, "Suriye, ABD ve dost ülkelere Suriye'ye ve halkına verdikleri destekten dolayı teşekkürlerini sunar" ifadesini kullandı. Şeybani, Suriye diplomasisinin "engelleri ortadan kaldırma ve daha açık ve istikrarlı bir Suriye geleceğine giden yolu açmada aktif varlığını ve istikrarlı ilerleme kaydetme yeteneğini" bir kez daha teyit ettiğini belirtti.

Eş-Şara'ya yönelik yaptırımların resmen kaldırılması büyük ölçüde sembolik nitelikte; zira benzer adımlar, başkanlık görevi sırasında Suriye dışına çıkmak zorunda kaldığı her seferinde atılmıştı. Varlık dondurma ve silah ambargosu da kaldırılacak. ABD Başkanı Donald Trump, eş-Şara'nın savaştan zarar görmüş ülkesinde barışa doğru "iyi ilerleme" kaydettiğini söylemesinin ardından, 10 Kasım'da Suriye Devlet Başkanı'nı görüşmeler için ağırlayacak.

sdfg
Trump ve Eş-Şara'nın geçen mayıs ayında Riyad'da gerçekleştirdiği görüşmeden (AP)

Bu, eş-Şara'nın Washington'a ilk ziyareti olsa da eylül ayında Birleşmiş Milletler'e yaptığı ve on yıllardır New York'ta BM Genel Kurulu'na hitap eden ilk Suriye devlet başkanı olduğu tarihi ziyaretinin ardından ABD'ye yapacağı ikinci ziyaret olacak. Geçtiğimiz yılın sonlarında yönettiği güçler tarafından Beşşar Esed'i deviren eş-Şara, mayıs ayında ABD başkanının bölge turu sırasında Riyad'da Trump'la ilk kez bir araya geldi. Washington, eş-Şara liderliğindeki silahlı grup Heyet Tahrir eş-Şam'ı geçen temmuz ayında terör örgütleri listesinden çıkardı. Şam, pazar günü yaptığı açıklamada, Suriye devlet başkanının Washington'da kalan yaptırımların kaldırılması, yeniden yapılanma ve terörle mücadele gibi konuları görüşeceğini belirtti.


Refah tünelleri: Hamas militanlarının tahliyesi için ödenebilecek olası bir bedel

Filistinli bir kız, dün Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliye'de yıkılan binaların enkazı arasında oynuyor (Reuters)
Filistinli bir kız, dün Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliye'de yıkılan binaların enkazı arasında oynuyor (Reuters)
TT

Refah tünelleri: Hamas militanlarının tahliyesi için ödenebilecek olası bir bedel

Filistinli bir kız, dün Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliye'de yıkılan binaların enkazı arasında oynuyor (Reuters)
Filistinli bir kız, dün Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliye'de yıkılan binaların enkazı arasında oynuyor (Reuters)

Bilgi sahibi kaynaklar, Gazze Şeridi ile ilgili devam eden görüşmeler hakkında bir öneri sunulduğunu açıkladı. Öneri, İsrail kontrolündeki Refah bölgesinde (Gazze'nin güneyinde) konuşlanmış Hamas militanlarının, tünellerin imha edilebilmesi için tüneller hakkında bilgi vermelerini ve silahlarını teslim etmelerini öngörüyor. Şarku'l Avsat'ın Reuters'ten aktardığına göre kaynaklar bu adımın, militanların Şeridin diğer bölgelerine tahliye edilmesi karşılığında olacağını söyledi. Kaynaklar, Hamas veya İsrail'in henüz öneriye yanıt vermediğini vurguladı.

Ateşkes anlaşmasında öngörüldüğü gibi, Hamas savaşçılarının İsrail kontrolü altındaki bölgelerde varlığını sürdürmesi, ateşkesin sürdürülebilirliğine tehdit olarak görülüyor. Refah, İsrail güçlerine karşı en az iki saldırıya tanık oldu. Hamas olaya müdahil olduğunu reddederken, İsrail onlarca Filistinlinin ölümüne yol açan saldırılarla misillemede bulundu.

Bu arada ABD, BM Güvenlik Konseyi'ne, Başkan Donald Trump'ın Gazze barış planını desteklemeyi amaçlayan bir karar tasarısı sundu. ABD misyonunun bir sözcüsü yaptığı açıklamada, Büyükelçi Mike Waltz'un öneriyi Konsey'in seçilmiş on üyesine ve birkaç bölgesel ortağa sunduğunu belirtti.

Ayrıca İsrail, "silah kaçakçılığını" önlemek amacıyla Mısır sınırında kapalı bir askeri bölge kurulacağını resmen duyurdu ve bu durum, iki ülke arasındaki artan gerilim konusunda yeni endişelere yol açtı.