Atina: İran petrol tankeri Yunanistan'a doğru yol almıyor

Cebelitarık'tan ayrılmaya hazırlanan İran petrol tankeri Grace 1’in (yeni ismi Adrian Darya 1) yanındaki İngiliz devriye gemisi (EPA)
Cebelitarık'tan ayrılmaya hazırlanan İran petrol tankeri Grace 1’in (yeni ismi Adrian Darya 1) yanındaki İngiliz devriye gemisi (EPA)
TT

Atina: İran petrol tankeri Yunanistan'a doğru yol almıyor

Cebelitarık'tan ayrılmaya hazırlanan İran petrol tankeri Grace 1’in (yeni ismi Adrian Darya 1) yanındaki İngiliz devriye gemisi (EPA)
Cebelitarık'tan ayrılmaya hazırlanan İran petrol tankeri Grace 1’in (yeni ismi Adrian Darya 1) yanındaki İngiliz devriye gemisi (EPA)

Yunanistan Başbakanı Kiriakos Miçotakis, Fransa ziyareti sırasında yaptığı açıklamada ABD’nin Suriye’ye petrol taşıdığı gerekçesiyle alıkoymak istediği İran petrol tankeri Grace 1’in (yeni ismi Adrian Darya 1) Yunanistan’a doğru yol almadığını duyurdu.
Geçen pazar günü Cebelitarık'tan ayrılan petrol tankerinin akıbetine yönelik belirsizlik sürüyor.
Gemilerin hareketini takip eden MarineTraffic'in verilerine göre petrol tankeri dün, Cezayir’in doğusundaki Skikda kenti açıklarındaydı. Salı günü de Yunanistan'ın Mora Yarımadası bölgesinin güney kıyısındaki Kalamata Limanı'na doğru yol aldı.
Reuters’da yer alan habere göre Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'u Paris’te ziyaret eden Mitsotakis ‘’ Gemi, Yunanistan’ a doğru yola çıkmadı. Yunanistan limanlarına yanaşması için de herhangi bir talepte bulunulmadı’’ dedi.
AFP’de yer alan haberde ise Macron tarafından perşembe günü karşılanan Miçotakis’in France 24’e verdiği demeçte “Petrol tankerinin herhangi bir Yunan limanına yol almadığını biliyoruz’’ dediği aktarıldı.
130 bin ton ham petrol taşıyan Adrian Darya 1’in mürettebatı tarafından yapılan açıklamada geminin Kalamata Limanı'na doğru seyrettiği bildirilmişti. Ancak Yunanistan Dışişleri Bakanı Yardımcısı Miltiadis Varvitsiotis, tenkerin büyüklüğü nedeniyle Yunanistan'daki herhangi bir limana demir atamayacağını bildirmişti.
Yunan televizyonuna açıklamalarda bulunan Varvitsiotis konuya dair şunları söyledi:
“Gemi, Yunan sularına girerse herhangi bir limana yanaşamayacak. Yalnızca denizde demirleyebilecek. Zamanı gelince mevcut durumu masaya yatıracağız.”
Yunanistan makamlarının ABD’nin baskısına maruz kaldığını belirten Varvitsiotis “Atina, gemideki petrolün Suriye’ye taşınmasını kolaylaştırmak istemiyor” dedi.
Resmi açıklamalara göre, 4 Temmuz’da Cebelitarık’ta alıkonulan gemi serbest bırakılmasının ardından pazar günü Yunanistan’ın Kalamata Limanı'na doğru yola çıktı.
Yunann uzmanlar, gemideki 130 bin ton ham petrolün genellikle Yunanistan, Kıbrıs ve Malta yakınlarındaki uluslararası sularda olduğu gibi daha küçük petrol tankerlerine nakledilebileceği yönünde uyarıfa bulundu.
Wall Street Journal gazetesinde yer alan haberde ise Kıbrıs’ın ‘alternatif bir rota’ olabileceği ve geminin şu an yakıt ikmaline ihtiyaç duyduğu belirtildi. Ancak uzmanlar, Güney Kıbrıs'ın İran petrol tankerine yardım sağlamaya hazır olmadığını vurguladı.
Rum Kesimi'nden bir diplomatik kaynak, önceki gün Reuters’e verdiği demeçte ABD’nin, terör örgütü olarak sınıflandırdığı İran Devrim Muhafızları'yla bağlantısı olduğunu öne sürdüğü İran petrol tankerine herhangi bir yardım sağlamaktan kaçınması için Yunanistan’a bir uyarı mektubu gönderdiğini söyledi.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Morgan Ortagus tarafından çarşamba günü geç saatlerde yapılan açıklamada Washington’ın İran petrol tankeriyle ilgili uyarıları yinelendi.
Bonita Queen adlı bir diğer ham petrol yüklü İran tankerinin Suriye’ye yol aldığına dair raporlara değinen Ortogas düzenlediği basın toplantısında “Bonita Queen ve Grace 1 petrol tankerlerinin akıbeti ABD’nin baktığı genel resmin bir parçası’’ dedi.
Petrol tankerinin Suriye’ye yönelik yaptırımları ihlal ettiğini ve Esad rejiminin terörüne yardım sağladığını belirten ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü konuya ilişkin açıklamasını şöyle sürdürdü:
“ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, Washinton’ın mevcut varsayımları ve seçenekleri hesaba katmaksızın Grace 1’e yönelik nasıl bir tutum sergileyeceğini açıkladı. Bakan, gemi tekrar Suriye'ye doğru yol alırsa yaptırımlarla koordineli bir şekilde tüm olası önlemleri alacaklarını ifade etti. Pompeo, bölgedeki tüm limanlara İran petrolünü taşıyan ve ABD’nin yaptırımlarını ihlal eden hiçbir geminin rıhtımlarına yanaşmasına izin vermemeleri konusundaki uyarısını da yineledi. Gemideki mürettebatın, İran Devrim Muhafızları'nın İran'dan Suriye’ye petrol taşımasına yardım ettikleri takdirde ABD vizesi alamayacaklarını bilmesi önemli. ABD yasalarına göre Devrim Muhafızları'na ya da herhangi bir yabancı terör örgütüne maddi kaynak sağlamak yaptırım gerektiren bir suçtur.’’
Avustralya ve Bahreyn’in ABD ve İngiltere öncülüğünde Hürmüz Boğazı'ndaki güvenliği sağlamak adına kurulacak koalisyona katılımını memnuniyetle karşıladığını dile getiren Ortogas, diğer bazı ülkelerin de yakında oluşumda yer alacağını belirtti.
Norveç Dışişleri Bakanı Ine Eriksen Soreide dün konuya ilişkin yaptığı açıklamada Arap Körfezi’ndeki seyrüsefer özgürlüğünü korumak adına ABD’nin uluslararası bir koalisyon oluşturma önerisini değerlendirdiklerini bildirdi.
İranlı mevkidaşı Muhammed Cevad Zarif ile gerçekleştirdiği ortak basın toplantısında konuşan Soreide, Norveç hükümetinin ‘çeşitli önlemler’ almayı planladığını ve durumu edindiği bilgiler doğrultusunda değerlendireceğini söyledi.



İsrail Genelkurmay Başkanı, 7 Ekim'deki bazı askeri komutanları görevden aldı ve diğerlerini başarısızlıkları nedeniyle kınadı

Filistinli silahlı saldırganlar, 7 Ekim 2023'teki saldırı sırasında ele geçirdikleri bir İsrail askeri aracında yolculuk ediyor (Reuters)
Filistinli silahlı saldırganlar, 7 Ekim 2023'teki saldırı sırasında ele geçirdikleri bir İsrail askeri aracında yolculuk ediyor (Reuters)
TT

İsrail Genelkurmay Başkanı, 7 Ekim'deki bazı askeri komutanları görevden aldı ve diğerlerini başarısızlıkları nedeniyle kınadı

Filistinli silahlı saldırganlar, 7 Ekim 2023'teki saldırı sırasında ele geçirdikleri bir İsrail askeri aracında yolculuk ediyor (Reuters)
Filistinli silahlı saldırganlar, 7 Ekim 2023'teki saldırı sırasında ele geçirdikleri bir İsrail askeri aracında yolculuk ediyor (Reuters)

İsrail Genelkurmay Başkanı Eyal Zamir, dün birkaç üst düzey ordu komutanını görevden aldı ve diğerlerini, Hamas'ın 7 Ekim 2023'te Gazze'den güney İsrail'e sürpriz bir saldırı başlatmasıyla ortaya çıkan başarısızlıklardaki rolleri nedeniyle azarladı.

Ordu yaptığı açıklamada, bazı subayların yedek görevden alındığını ve askerlik hizmetlerinin sonlandırıldığını belirtti.

Şarku'l Avsat'ın Reuters'ten aktardığına göre bazı komutanlara resmi kınama cezası verilirken, birine görevinin sonlandırıldığı bildirildi. Bir diğeri ise istifasını sundu.

Gazze'deki savaş, Hamas'ın 7 Ekim 2013'te İsrail'in güneyine eşi benzeri görülmemiş bir saldırı başlatmasının ardından patlak verdi. İsrail, bu saldırıya yoğun bir bombardıman ve harap olmuş bölgede askeri operasyonlarla karşılık verdi.

AFP'nin resmi verilere dayanarak elde ettiği bilgiye göre, Hamas'ın 2023'teki saldırısında bin 219 kişi hayatını kaybetti.

İsrail, Birleşmiş Milletler'in güvenilir bulduğu Hamas yönetimindeki Sağlık Bakanlığı'nın son verilerine göre, Gazze Şeridi'nde çoğunluğu sivil olmak üzere 69 binden fazla Filistinlinin öldürüldüğü yıkıcı bir savaşla bu saldırıya karşılık verdi.


Kuzey Kore, şehir merkezlerini modernize etmek için kentsel gelişim yasası çıkardı

Kuzey Kore lideri Kim Jong Un (AFP)
Kuzey Kore lideri Kim Jong Un (AFP)
TT

Kuzey Kore, şehir merkezlerini modernize etmek için kentsel gelişim yasası çıkardı

Kuzey Kore lideri Kim Jong Un (AFP)
Kuzey Kore lideri Kim Jong Un (AFP)

Kuzey Kore parlamentosu, halk için daha iyi yaşam koşulları sağlamak amacıyla kentsel çevreleri modernize etmeyi amaçlayan bir kentsel gelişim yasasını bugün kabul etti.

Kore Merkez Haber Ajansı (KCNA), merkez ve bölgesel şehirleri modernize etmeyi amaçlayan "Kentsel Oluşum ve Gelişim Yasası"nın Yüksek Halk Meclisi Daimi Komitesi oturumunda incelenip kabul edildiğini bildirdi.

Şarku’l Avsat’ın KCNA’dan aktardığı habere göre yasa, "şehirlerin görünümünü ve çevresini çağın gereklerine uygun şekilde değiştirmeyi ve insanlara daha iyi yaşam koşulları sağlamayı" amaçlıyor.

Yasanın yürürlüğe girmesiyle ilgili daha fazla ayrıntı verilmedi, ancak yasanın Kuzey Kore rejiminin kentsel alanlar üzerindeki genel kontrolünü sıkılaştırmayı amaçladığı anlaşılıyor.

Güney Kore'nin Yonhap Haber Ajansı'na göre yasa, kentsel gelişmeler ve gelişigüzel kentsel yayılmayı önleme çabası.

Bu gelişme, Kuzey Kore lideri Kim Jong Un'un önümüzdeki yılın başlarında düzenlenecek büyük parti konferansında, bölgesel kalkınmaya yönelik kampanyasını vurgulaması beklenirken gerçekleşti.

Geçtiğimiz yıl başlatılan "10'da 20 Bölgesel Kalkınma" politikası kapsamında Kim, 10 yıl boyunca her yıl 20 şehir ve eyalette modern fabrikalar inşa ederek, bölgesel alanlardaki yaşam koşullarını iyileştirmeyi hedefliyor.


Amerika, Ukrayna ile barış planı konusunda yapılan "yapıcı görüşmelere" övgüde bulundu

ABD Başkanı Donald Trump, Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy ile 18 Ekim 2025'te Washington, D.C.'deki Beyaz Saray'da (AFP)
ABD Başkanı Donald Trump, Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy ile 18 Ekim 2025'te Washington, D.C.'deki Beyaz Saray'da (AFP)
TT

Amerika, Ukrayna ile barış planı konusunda yapılan "yapıcı görüşmelere" övgüde bulundu

ABD Başkanı Donald Trump, Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy ile 18 Ekim 2025'te Washington, D.C.'deki Beyaz Saray'da (AFP)
ABD Başkanı Donald Trump, Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy ile 18 Ekim 2025'te Washington, D.C.'deki Beyaz Saray'da (AFP)

Beyaz Saray, bugün İsviçre'de Ukrayna'daki savaşı sona erdirme önerisi üzerine yapılan görüşmelerin "önemli bir ileri adım" teşkil ettiğini ve nihai bir anlaşmanın Ukrayna'nın egemenliğine "tam saygı" göstermesi gerektiğini vurguladı.

Cenevre'deki görüşmelerin ardından Washington tarafından yapılan ortak açıklamada, "Görüşmeler sonucunda iki taraf, barış planı için güncellenmiş ve geliştirilmiş bir çerçeve oluşturdu" denildi.

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Şubat 2022'de Rusya'nın Ukrayna'yı işgaliyle başlayan savaşı sona erdirmek için bir anlaşmaya varma çabaları kapsamında Ukraynalı ve Avrupalı ​​yetkililerle görüşmek üzere dün Cenevre'ye giden bir ABD heyetine başkanlık etti.

ABD Başkanı Donald Trump, yaklaşık dört yıllık çatışmanın ardından Ukrayna'ya barış planını kabul etmesi için 27 Kasım'a kadar süre verdi.

Ancak Kiev, Rusya'nın topraklarından vaz geçmedi, ordusunu küçültmesi ve NATO'ya katılmama sözü vermesi gibi bir dizi talebi içeren 28 maddelik taslak planda değişiklik yapmaya çalışıyor.

Barış planı için yeni bir çerçevenin açıklanması, gerçek değişikliklerin yolda olduğunun sinyalini verdi.

Ortak açıklamada, "görüşmelerin yapıcı, odaklı ve saygılı geçtiği, adil ve kalıcı bir barışa ulaşma konusundaki ortak kararlılığın bir kez daha teyit edildiği" belirtildi.

"Görüşmeler, pozisyonları birleştirme ve net bir sonraki adımları belirleme yönünde somut ilerleme gösterdi" diyen yetkili, "gelecekteki herhangi bir anlaşmanın Ukrayna'nın egemenliğine tam olarak saygı göstermesi, adil ve kalıcı bir barış sağlaması gerektiğini" vurguladı.

Her iki taraf da "önümüzdeki günlerde" ortak öneriler üzerinde çalışmaya devam etme sözü verdi.

Beyaz Saray'dan yapılan açıklamada, Rubio ve ekibinin, Washington'un "Ukrayna'nın egemenliğinin, güvenliğinin ve gelecekteki refahının devam eden diplomatik sürecin merkezinde kalmasını sağlama" taahhüdünü teyit ettiği belirtildi.