Rusya lideri Putin'den flaş ABD talimatı

Rusya lideri Putin'den flaş ABD talimatı
TT

Rusya lideri Putin'den flaş ABD talimatı

Rusya lideri Putin'den flaş ABD talimatı

ABD’nin geçtiğimiz günlerde gerçekleştirdiği uzun menzilli füze denemesinin ardından Güvenlik Konseyi üyeleriyle toplantı yapan Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Rus ordusuna ‘hazır ol’ talimatı verdi.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Güvenlik Konseyi üyeleri olan Rusya Başbakanı Dimitri Medvedev, Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Savunma Bakanı Sergey Şoygu, Federasyon Konsey Başkanı Valentina Matviyenko, Devlet Duması Başkanı Viaçeslav Volodin, Cumhurbaşkanlığı İdaresi Başkanı Antov Vaino, Güvenlik Konseyi Başkanı Nikolay Petruşev, İçişleri Bakanı Vladimir Kolokoltsev ve Dış İstihbarat Servisi Müdürü Sergey Naruşkin ile bir toplantı gerçekleştirdi. ABD'nin geçtiğimiz günlerde 500 kilometre menzilli uzun menzilli füze testi yapması toplantıda ana gündem konusu oldu.
“Amerikalılar kendilerini ele verdi” 
Rusya Devlet Başkanı Putin, ABD'nin füze denemesine karşı konsey üyelerine hitaben yaptığı konuşmada, “ABD ordusundan alınan bilgiye göre, ABD 18 Ağustos'ta 500 kilometrelik bir mesafeden hedefi vuran bir füze denemesi gerçekleştirdi. Bu tür silahlar 1987 yılında Orta ve Kısa Menzilli Füzelerin Ortadan Kaldırılması Anlaşması uyarınca yasaklanmış füze tipleri arasında bulunmaktadır. Ayrıca test sırasında MK-41 fırlatma rampalarının kullanılması anlaşmanın devam ettiği sürede ABD'nin bu sistemi kullandığına dair paylaştığı istihbarat bilgilerini doğrulamaktadır. Bu fırlatıcı füze rampalarının Romanya ve Polonya'da kullanılmasına karşı bunun bir anlaşma ihlali olduğunu sürekli tekrarladık. Amerikalılar bu bunu her defasında reddetti. Hala Tomahawk füze sistemlerinde MK-41 ateşleme ve füze rampası sistemlerinin kullanılmadığını savunuyorlar. Şimdi bu ihlal ortaya çıktı ve buna itiraz edemezler” diyerek ABD'nin kendisini bu konuda ele verdiğini savundu.
Putin'den talimat 
Putin yaptığı toplantıda özellikle Rusya Dışişleri Bakanlığı ve Savunma Bakanlığına talimatlar verdi. Putin, “Oluşan durumları göz önünde bulundurarak Savunma ve Dışişleri Bakanlıklarına ve ilgili birimlerine ABD'nin ülkemizi tehdit eden eylemleri ve oluşturduğu tehdit seviyesini analiz etmeleri ve aynı doğrultuda cevap verilmesi için kapsamlı önlem ve çalışmalar yapılması talimatı verdim” şeklinde konuştu. 



İsrail-İran çatışmaları: Tahran siyasi mahkumlara baskıyı artırdı

İsrail'in saldırısı sonucunda Evin Hapishanesi'nin bir kısmı çökmüştü (AP)
İsrail'in saldırısı sonucunda Evin Hapishanesi'nin bir kısmı çökmüştü (AP)
TT

İsrail-İran çatışmaları: Tahran siyasi mahkumlara baskıyı artırdı

İsrail'in saldırısı sonucunda Evin Hapishanesi'nin bir kısmı çökmüştü (AP)
İsrail'in saldırısı sonucunda Evin Hapishanesi'nin bir kısmı çökmüştü (AP)

İsrail'le 12 günlük çatışmanın ardından İran ülke içindeki baskıyı artırıyor.

Guardian'ın haberinde, 13 Haziran'da İsrail'in saldırısıyla başlayan ve İran'ın misillemesinin ardından 24 Haziran'da ABD'nin arabuluculuğunda ateşkes ilan edilen çatışmaların, İran'da "geniş çaplı bir iç baskı dalgasını" tetiklediği belirtiliyor.

İsrail'in 23 Haziran'da Evin Hapishanesi'ne düzenlediği saldırıda 71 kişinin hayatını kaybettiği anımsatılıyor. Hayatta kalan bazı mahkumların da daha kötü koşullardaki cezaevlerine nakledildiği yazılıyor.

Mahsa Emini protestolarına katıldığı gerekçesiyle hapse atılan aktivist Rıza Handan'ın, bombalamadan sonra daha kötü şartlardaki bir hapishaneye gönderildiği belirtiliyor. 60 yaşındaki aktivistin kızı şunları söylüyor:

Ne babamın ne de diğer mahkumların yatağı var, yerde uyumak zorunda kalıyorlar. Bir keresinde uyandığında battaniyesinin içinde 6 ya da 7 tahtakurusu bulmuştu.

Kadın mahkumların da yanlarına kişisel eşyalarını bile alamadan Karçak Hapishanesi'ne gönderildiği belirtiliyor. İdam cezasına çarptırılan Kürt yardım çalışanı Pakşan Azizi'den en az iki gündür haber alınamadığı aktarılıyor. Af Örgütü'ne göre Azizi, "barışçıl insani yardım ve insan hakları faaliyetleri" nedeniyle cezalandırıldı. Tahran yönetimiyse kendisini "devlete karşı silahlı isyanla" suçluyor.

Savaş sonrası İran genelinde bir güvenlik baskısı dalgası başlatıldığı da ifade ediliyor. Kolluk kuvvetlerinin kontrol noktaları oluşturduğu ve sosyal medya paylaşımları nedeniyle birçok kişinin tutuklandığı aktarılıyor.

İsrail-İran çatışmalarında Mossad'ın Tahran'da gizli bir drone üssü kurduğu ortaya çıkmıştı. Ayrıca istihbarat teşkilatına bağlı komandoların saldırıdan aylar önce başkente sızarak operasyon sırasında İran'ın hava savunma sistemlerini imha ettiği belirlenmişti. Mossad da casusların saldırılarda yer aldığını doğrulamıştı.

İran devlet medyasında geçen ay çıkan haberlerde, İsrail istihbaratı adına çalıştığı iddia edilen 700 kişinin yakalandığını duyurulmuştu. ABD merkezli İran İnsan Hakları Merkezi'nin (CHRI) verilerine göre 6 kişi casusluk iddiasıyla idam edildi. CHRI'dan Hadi Gayemi şu iddiaları paylaşıyor:

İranlı yetkililer, insanları hiçbir gerekçe göstermeden ve avukatlarına erişim hakkı vermeden gözaltına alıyor, ardından ‘ulusal güvenlik' suçlamalarıyla idam ederek halkı sindirmeye ve kontrolü yeniden kurmaya çalışıyor.

New York Times'ın analizinde de Evin Hapishanesi'nin "insan hakları ihlalleriyle" gündem olduğu hatırlatılıyor. Haberde, 12 günlük çatışmaların ardından Tahran yönetiminin tarihsel bir kavşakta olduğu yazılıyor. İran'ın ileride içerideki baskıyı artırmakla ülkenin dönüşümüne yönelik politikaları uygulamak arasında bocalayabileceği ifade ediliyor.

Independent Türkçe, Guardian, New York Times