Polypill haplar kalp krizini önlüyor mu?

Polypill haplar kalp krizini önlüyor mu?
TT

Polypill haplar kalp krizini önlüyor mu?

Polypill haplar kalp krizini önlüyor mu?

Bilim insanları tarafından yapılan son araştırmalarda, bileşik hap diye Türkçe’ye çevirilen ‘polypill’ haplarını kullanan kişilerin yarısından fazlasında kalp krizi oranının düştüğü belirtildi. Bu haplar, Kalp damar hastalıklarından korunmadaki etkinliği saptanmış 5 ilacın düşük dozdaki bileşiminden oluşuyor.
Şu anda test aşamasında olan diğer araştırmalar da benzer sonuçlara ulaşıyor.
Her yıl 18 milyon kişi kalp ve damar rahatsızlıklarından ölüyor. Bu kişilerin yüzde 80’i obezite, şeker hastalığı, tütün kullanımı ve düzensiz yaşamın tehdidi altında olan refah seviyesi düşük ülkelerde yaşıyor.
Bununla birlikte uzmanlar, polypill kavramı etrafında şiddetli bir şekilde bölünüyor. Aralarında bazı önemli kalp doktorlarının da bulunduğu polypill savunucuları, yapılan araştırmaya dayanarak, Dünya Sağlık Örgütü’nün bu hapların reçetesiz dağıtımına destek vermesi gerektiğini savunuyor. Dünyadaki 50 yaş üstü yüzlerce kişinin bu hapı kullanmasıyla kalp hastalıklarından kaynaklı ölüm oranlarının yüzde 60 ila 80 oranında düşürülebileceğini söylüyorlar.
Ancak bazı önemli kalp doktorları bu yöntemi tehlikeli buluyor. Çünkü aspirinler, düşük dozlu kolesterol hapları ve tansiyon ilaçlarının tümü yan etkilere sahip olduklarından, risk faktörleri değerlendirmeden bu hapların alınmaması gerektiğini söylüyorlar.



İncir ağacının karbondioksiti taşa çevirdiği ortaya çıktı

İncir ağaçları atmosferdeki karbondioksiti yakalayıp tutma açısından umut vaat ediyor (Unsplash)
İncir ağaçları atmosferdeki karbondioksiti yakalayıp tutma açısından umut vaat ediyor (Unsplash)
TT

İncir ağacının karbondioksiti taşa çevirdiği ortaya çıktı

İncir ağaçları atmosferdeki karbondioksiti yakalayıp tutma açısından umut vaat ediyor (Unsplash)
İncir ağaçları atmosferdeki karbondioksiti yakalayıp tutma açısından umut vaat ediyor (Unsplash)

Bilim insanları bazı incir ağacı türlerinin yüksek miktarda karbondioksiti taşa çevirebildiğini buldu.

Bütün ağaçlar havadaki karbondioksiti toplayarak bunu selülöz gibi bitkiyi meydana getiren yapılara dönüştürür. Bazı ağaçlarsa CO2'yi kalsiyum oksalat adı verilen kristal bir bileşiğe çevirir. Bu bileşik daha sonra kireçtaşı ve tebeşir gibi taşların ana bileşeni olan kalsiyum karbonata dönüştürülebilir.

Kalsiyum karbonattaki inorganik karbon toprakta organik karbona kıyasla çok daha uzun süre kalabildiğinden daha etkili bir CO2 tutma yöntemi sunuyor.

Zürih Üniversitesi'nden Dr. Mike Rowley liderliğindeki bir araştırma ekibi bazı incir ağaçlarının da karbondioksitten şaşırtıcı seviyelerde kalsiyum karbonat üretebildiğini keşfetti. 

Araştırmacılar Kenya'nın Samburu bölgesine özgü üç incir ağacı türünü belirledikten sonra kalsiyum karbonatın ağaçtan ne kadar uzakta oluştuğunu inceledi. Ayrıca bu süreçte rol alan mikrobiyal toplulukları da tespit ettiler. 

Bilim insanları senkrotron analizi yoluyla kalsiyum karbonatın hem ağaç gövdelerinin dış kısmında hem de ağacın derinlerinde oluştuğunu buldu.

Çalışmanın bulgularını Prag'da düzenlenen Goldschmidt Konferansı'nda yarın sunması beklenen Dr. Rowley "Beni gerçekten şaşırtan ve hâlâ şaşırdığım şey, kalsiyum karbonatın ağaç yapılarının beklediğimden çok daha derinlerine inmesiydi" diyerek ekliyor: 

Bunun ağaç yapısındaki çatlaklarda gerçekleşen yüzeysel bir süreç olmasını bekliyordum.

Çalışmanın bulguları ağaç öldükten çok sonra bile karbonun toprakta kalacağına ve böylece meyveleri için dikilen incir ağaçlarının ekstradan iklim faydaları sağlayabileceğine işaret ediyor.

Dr. Rowley, "Ağaçların büyük bir kısmı toprak üstünde kalsiyum karbonata dönüşüyor" diyor: 

Ayrıca toprağın beklenmedik yerlerinde kök yapılarının yüksek konsantrasyonlarda kalsiyum karbonata dönüştüğünü görüyoruz.

İnceledikleri ağaçlar arasında en büyük etkiyi Ficus wakefieldii türünün yarattığını saptayan ekip, ağacın su ihtiyacını ve meyve verimini ölçmeyi ve farklı koşullar altında ne kadar CO2 tutulabileceğini araştırmayı planlıyor.

Bu ağaçların yaygınlaşması, iklim krizinin arkasındaki en önemli nedenlerden biri olan karbondioksitin atmosferden uzaklaştırılmasına büyük katkı sağlayabilir.

Independent Türkçe, Phys.org, New Scientist, Goldschmidt Konferansı