Suriye rejiminden Han Şeyhun'un kuzeyine askeri sevkiyat

Suriye’nin İdlib kentine bağlı stratejik Han Şeyhun ilçesinden bir kare (AFP)
Suriye’nin İdlib kentine bağlı stratejik Han Şeyhun ilçesinden bir kare (AFP)
TT

Suriye rejiminden Han Şeyhun'un kuzeyine askeri sevkiyat

Suriye’nin İdlib kentine bağlı stratejik Han Şeyhun ilçesinden bir kare (AFP)
Suriye’nin İdlib kentine bağlı stratejik Han Şeyhun ilçesinden bir kare (AFP)

Suriye’de rejim güçlerinin İdlib’in Han Şeyhun ilçesinin kuzeyine doğru askeri sevkiyat yaptığı bildirildi.
Suriye İnsan Hakları Gözlemevi’nden (SOHR) bugün yapılan açıklamada,  Suriye rejim güçlerinin Türk askeri gözlem noktasının etrafının kuşatmasının ardından stratejik konumdaki Han Şeyhun’un kuzeyine askeri sevkiyat gerçekleştirdiği belirtildi.
Suriye rejim güçleri, geçtiğimiz Çarşamba günü, Han Şeyhun’da denetimi tamamen ele geçirmesinin ardından önceki gün Hama'nın kuzey kırsalındaki bütün kasaba ve köyleri kontrol altına almıştı.
AFP’ye konuşan SOHR Direktörü Rami Abdurrahman, “Rejim, Maarratu'n Numan’a doğru ilerlemesini sürdürmek için Han Şeyhun’un kuzeyine güçlerini konuşlandırıyor” dedi.
SOHR’a göre Suriye ve Rus savaş uçaklarının daha önce Maarratu'n Numan’a düzenlediği hava saldırıları sonucu bölge halkının çoğu yerinden edildi.
Han Şeyhun’a 25 kilometre uzaklıkta bulunan Maarratu'n Numan üzerinde, geçtiğimiz günlerde rejimin bir kısmını kontrol altığına aldığı Şam-Halep otoyolu bulunuyor.
Analistlere göre Rusya’nın da desteğiyle rejim güçleri, Halep’in kuzeyinden başlayan Hama, Humus ve Şam'dan geçerek, güneyde Ürdün sınırına kadar uzanan önemli bölgeleri birbirine bağlayan can damarı konumundaki Şam-Halep otoyolunda daha önce kaybettiği bölgeleri yeniden almaya çalışıyor.
Rusya ve Suriye savaş uçaklarının 3 ay süren yoğun hava saldırılarının ardından İdlib’in güneyi ve Hama’nın kuzeyindeki bazı kasabaları ele geçirdi. Rejim güçlerinin önceki gün ise Türk ordusunun Morek'teki en büyük gözlem noktasını kuşattığı bildirilmişti.
Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'ın üst düzey danışmanlarından Buseyna Şaban, yaptığı açıklamada, “Türkiye’nin Morek’teki gözlem noktası kuşatma altında, Suriye ordusu Türk gözlem noktalarını imha edebilir" dedi.
Türkiye, Rusya ile yaptığı anlaşma uyarınca İdlib ve çevresine 12 gözlem noktası kurmuştu.
Öte yandan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Lübnan’nın başkenti Beyrut’a düzenlediği resmi ziyaret kapsamında düzenlenen basın toplantısında, “Bizim İdlib'deki gözlem noktalarımızdaki askerimiz mahsur durumda değil. Kimse de mahsur bırakamaz” ifadelerini kullandı.



Suriye’de sivillerin üzerine varil bombası atılmasını öneren komitenin üyesi olan bir pilot tutuklandı

Suriye’de sivillere karşı varil bombası kullanılmasına karışan isimlerden Tuğgeneral Faik Miyase (Suriye İçişleri Bakanlığı)
Suriye’de sivillere karşı varil bombası kullanılmasına karışan isimlerden Tuğgeneral Faik Miyase (Suriye İçişleri Bakanlığı)
TT

Suriye’de sivillerin üzerine varil bombası atılmasını öneren komitenin üyesi olan bir pilot tutuklandı

Suriye’de sivillere karşı varil bombası kullanılmasına karışan isimlerden Tuğgeneral Faik Miyase (Suriye İçişleri Bakanlığı)
Suriye’de sivillere karşı varil bombası kullanılmasına karışan isimlerden Tuğgeneral Faik Miyase (Suriye İçişleri Bakanlığı)

Lazkiye'deki iç güvenlik güçleri, Suriye’deki devrimin başlangıcında savunmasız Suriye halkına karşı varil bombalarının kullanılmasını öneren eski rejimin askeri komitesinin üyesi olan Tuğgeneral Faik Eyub Miyase’yi tutukladı.

Suriye Arap Haber Ajansı (SANA), Lazkiye İç Güvenlik Komutanı Albay Abdulaziz el-Ahmed, Haffah bölgesindeki İç Güvenlik Müdürlüğü birimlerinin Terörle Mücadele Şubesi ile iş birliği içinde özel bir güvenlik operasyonu gerçekleştirdiğini söylediğini ve birkaç gün süren dikkatli izleme ve takip sonucunda, Lazkiye kırsalındaki Lukmani köyünden pilot Tuğgeneral Faik Eyub Miyase’nin tutuklandığını aktardı.

Albay Ahmed, Miyase'nin askeri rütbelerde yükseldiğini, teğmen pilot rütbesiyle mezun olduğunu ve 1982 yılında Hama Askeri Havaalanı’nda çalıştığını belirtti. Suriye devriminin başlangıcında Taftanaz Askeri Havaalanı'ndaki 63. Tugay'ın komutanlığına atanan Miyase, İdlib kırsalındaki Mestuma’daki hava ve kara harekât odalarıyla birlikte hedefleri belirlemekle görevlendirildi, böylece tüm bu noktalar daha sonra helikopterler tarafından hedef alınabilecekti.

Suriye rejimi tarafından Suriye'nin güneyinde bulunan Dera kentindeki İnhil beldesine atılan varil bombası (Arşiv - Reuters)Suriye rejimi tarafından Suriye'nin güneyinde bulunan Dera kentindeki İnhil beldesine atılan varil bombası (Arşiv - Reuters)

Miyase, ön soruşturmalar sırasında, devrimin başlangıcında varil bombalarının kullanılmasını öneren askeri komitenin üyesi olduğunu itiraf etti. Ayrıca, çeşitli illerde varil bombaları ve deniz mayınlarıyla hedef alınacak yerlerin belirlenmesinden de sorumluydu.

Lazkiye iç güvenlik komutanı, masumların kanıyla lekelenmiş her suçluyu adalete teslim etmek ve yasalar uyarınca hesap vermelerini sağlamak için her türlü çabayı göstereceğine dair taahhüdünü teyit etti.

Bu operasyon, İçişleri Bakanlığı ve ilgili makamların, geçiş dönemi adaletinin uygulanması, mağdurların ve ailelerinin haklarının güvence altına alınması ve hiçbir suçlunun hesap vermekten kaçmaması ilkeleri temelinde, Suriye halkına karşı işlenen suçlara ve ihlallere karışan eski rejimin simalarının peşine düşme ve hesap sorma çabaları çerçevesinde gerçekleşti.


İsrail, Gazze'deki tampon bölgeyi genişletmek için acele ediyor

 İsrail ordusunun dün Gazze şehrinde bir evi yıkmasının ardından yükselen dumanlar (AP)
İsrail ordusunun dün Gazze şehrinde bir evi yıkmasının ardından yükselen dumanlar (AP)
TT

İsrail, Gazze'deki tampon bölgeyi genişletmek için acele ediyor

 İsrail ordusunun dün Gazze şehrinde bir evi yıkmasının ardından yükselen dumanlar (AP)
İsrail ordusunun dün Gazze şehrinde bir evi yıkmasının ardından yükselen dumanlar (AP)

İsrail, Gazze Şeridi’nde işgal altındaki bölgeler (Sarı Hattın doğusu) ile Hamas'ın faaliyet gösterdiği bölgeleri (Sarı Hattın batısı) birbirinden ayıran Sarı Hattın yaklaşık 3 kilometre batısında yeni bir tampon bölge oluşturmaya çalışıyor.

Şarku’l Avsat'a konuşan silahlı gruplardan saha kaynaklarına göre İsrail'in bu çabaları, ateşkesin ikinci aşamasına geçmeden önce sahadaki yeni durumu istikrara kavuşturmayı amaçlıyor. Bu çabalar, işgalci İsrail güçlerinin tampon bölge için istedikleri yerleri belirlemelerine olanak tanıyan evlerin yıkılması ve arazinin düzleştirilmesini içeriyor.

Sahadaki bu gelişmeler, İsrail Genelkurmay Başkanı Eyal Zamir'in geçtiğimiz pazar günü Gazze Şeridi'ndeki İsrail güçlerini teftiş ederken yaptığı açıklamalarla tutarlıydı. Zamir, Sarı Hattın yeni bir sınır, yerleşim yerleri için ileri bir savunma hattı ve bir saldırı hattı oluşturduğunu söyledi.

Buna karşın Hamas liderlerinden Husam Bedran, Zamir'in açıklamalarının işgalin ateşkes anlaşmasının şartlarına uymadığını açıkça ortaya koyduğunu vurguladı. Bedran dün Fransız Haber Ajansı AFP'ye yaptığı açıklamada, Hamas’ın anlaşmanın ikinci aşamasına geçilmeden önce İsrail'in ateşkese yönelik ihlallerine son verilmesini istediğini belirtti.


Netanyahu: Şam ile temaslar bir anlaşmayla sonuçlanmadı

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve ABD Başkanı Donald Trump (AP)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve ABD Başkanı Donald Trump (AP)
TT

Netanyahu: Şam ile temaslar bir anlaşmayla sonuçlanmadı

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve ABD Başkanı Donald Trump (AP)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve ABD Başkanı Donald Trump (AP)

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun ofisinden dün yapılan açıklamada, Suriye meselesine ilişkin ABD'nin de katıldığı son görüşmelerin iki taraf arasında bir anlaşma veya mutabakata yol açtığı iddiaları yalanlandı.

Açıklamada, Suriye ile ilgili konularda Washington'ın himayesinde görüşmeler ve temaslar yapıldığı, ancak bunların henüz ön görüşme aşamasında olduğu vurgulandı.

Bu konuda herhangi bir anlaşma veya niteliksel ilerleme olduğu yönündeki iddiaların doğru olmadığı vurgulanan açıklamada, temasların ABD'nin bölgede yürüttüğü daha geniş diplomatik çabaların bir parçası olduğu belirtildi.

Kaynaklara göre Netanyahu, İsrail medyasının, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurul toplantıları sırasında, ABD'nin arabuluculuğuyla iki taraf arasında varılan anlaşmayı imzalamayı reddettiğini bildirmesinin ardından bu açıklamayı yapmak zorunda kaldı.