Netanyahu, Ukrayna Yahudilerinin oylarını almak için çabalıyor

Netanyahu, halk desteğinin gerilemesinden sonra Ukrayna’ya yöneldi (Reuters)
Netanyahu, halk desteğinin gerilemesinden sonra Ukrayna’ya yöneldi (Reuters)
TT

Netanyahu, Ukrayna Yahudilerinin oylarını almak için çabalıyor

Netanyahu, halk desteğinin gerilemesinden sonra Ukrayna’ya yöneldi (Reuters)
Netanyahu, halk desteğinin gerilemesinden sonra Ukrayna’ya yöneldi (Reuters)

Netanyahu, seçim savaşında Ukraynalı Yahudileri seferber etmek için güç noktası olmasını istediği Ukrayna’dan, İsrail’deki Rus, özellikle Ukraynalı Yahudiler arasındaki en güçlü rakibi Avigdor Liberman’a karşı kapsamlı bir saldırı kampanyası ile çıktı.
Başbakan, tutumundan geri adım atması ve kendisi ile bir hükümet koalisyonuna girmesi için Liberman’a gözdağı vererek Rus oyları ile korkutarak uyguladığı baskı politikasının fayda vermediğini anladı. Zira Liberman, Netanyahu’nun önümüzdeki parlamento seçimlerindeki en güçlü rakibi Benny Gantz ile bir artı oy sözleşmesi imzaladı.
Independent Arabia’dan Emal Şahade’nin haberine göre Netanyahu, Ukrayna’daki vaktini vaatlerde bulunmak, anlaşmalar imzalamak ve birçok akıl çelici teklifte bulunmak suretiyle seçimlerde kendisine Rus desteği elde etmek için ayırmayı planladıysa da Liberman ile Benny Gantz arasında imzalanan anlaşma, Netanyahu için darbe niteliğinde oldu. Onu Ukrayna kampanyasında değişiklik yapmak zorunda bıraktı. Böylece Ukrayna’dan, “Her kim Yair Lapid ile Gantz’ı yönetimde görmek istiyorsa sola katılan Liberman yararına oy kullansın” söylemi ile çıktı.
Sağın oyları sola
Netanyahu, söz konusu anlaşmanın ardından yayınladığı bir video kaydında şunları söyledi:
“Üzülerek söylüyorum ki iş bugün resmî bir boyut kazandı. Liberman, sağın oylarını sol bir hükümete aktarıyor. Gantz’ı hükümet başkanı olarak önereceğini söyledi. Bu, Gantz ile Lapid’in başbakanlığı nöbetleşe devralacağı anlamına geliyor. Bugün, Liberman ile Gantz ve Lapid arasında resmî bir artı oy anlaşması imzalandı. Yani Lapid ve Gantz liderliğinde sol bir hükümet görmek isteyenler, Liberman lehine oy kullansın. Likud Partisi, benim başkanlığımda tek başına sol bir hükümet kurulmasını önleyecek kadar büyüktür.” 
Netanyahu, arkasındaki halk desteğinin azalması ve Liberman’ın Ruslar arasındaki gücünden korkmasından dolayı Ukrayna’ya yöneldi. İsrail solu konusunda gözdağı verme yaklaşımına ise devam etti. Bu iki isim seçim kampanyaları sırasında ‘teslim politikası’ benimsenmesi iddiasında birleşti. Şöyle ki Netanyahu, Liberman’ın zayıf olduğunu ve Gantz karşısında teslim olduğunu düşünürken Liberman, Başbakan’ın zayıf olduğunu ve “Gazze terörü” karşısında teslim olduğu görüşünde. 
Liberman’nın partisi, Netanyahu’nun saldırısına şu açıklamayla cevap verdi:
“Gazze Şeridi’nden gelen teröre teslim olmaya ve Hamas hareketini korumak için vergi ödemeye karar veren herkes, bu rezalet ve İsrail’in cevabının yoğun bir şekilde aşağılanması karşısında sessiz kalanlardır. Sağ adına konuşma hakları yoktur ve İsrail’deki ulusal kampın bir parçası değillerdir.” 
Ukrayna Yahudilerine hizmet
Netanyahu, Ukrayna’da oldukça sıkıntı çektiklerini iddia ettiği Ukrayna Yahudilerine ilgi ve sevgisini göstererek İsrail’e göç eden ve parlamento seçimlerine katılacak olan Ukraynalı Yahudilere hitap etmeye çalıştı.
Bu doğrultuda Ukrayna'nın Yahudi Cumhurbaşkanı Vladimir Zelenskiy ile tarım, turizm, emeklilik ve eğitim alanlarında anlaşmalar imzalamak için çabaladı. Netanyahu, Ukraynalı Yahudi çocukların Ukrayna’daki anaokullarında ve okullarda eğitim görmesine izin verilmesi konusunda henüz görüş birliğine varılmayan bir anlaşmayı uygulamaya istekli olduğunu da ortaya koydu.
Netanyahu, Ukraynalı Yahudiler ile dindar Yahudiler arasında Tel Aviv’e birden fazla başarı ile dönmek istedi ve Ukrayna Büyükelçiliği’nin Kudüs’e taşınmasını büyük bir başarı ve İsrail’in uluslararası konumu açısından oldukça önemli bir mesele olarak ön plana çıkardı. AB’nin Kudüs’ü tanımayı reddettiği ve Ukrayna’nın AB’ye kabul edilmeyi gerçekten önemsediği bir düzlemde Netanyahu’nun bu çabalarının başarılı olmayacağı öngörülmekle birlikte Başbakan, konuyu ve talebini sanki bir başarı gerçekleştirmiş gibi sundu.
Ukrayna Yahudilerine yönelik ilgisi bununla da sınırlı kalmayan Netanyahu, Kiev’e yönelerek Yahudi topluluğun sorumluları ile bir araya geldi. Rus Yahudilerine destek ve ilgi gösterdiğine dair tabloyu tamamlamak içinse Babi Yar’da, Yahudi kıyımının yapıldığı yerdeki anma törenlerine katıldığına dair görüntüler sundu.
Beklentiler
İsrail’deki Ukraynalı Yahudiler, daha önce Sovyetler Birliği’nden birkaç göç dalgası yoluyla gelen göçmenlerin üçte birinden fazlasını oluşturuyor ve oy hakkına sahip olan Rus göçmenler arasında yüksek bir oranı temsil ediyor. Bu durum, adaylar arasında bu kesime yönelik rekabeti güçlendiriyor. Netanyahu’yu seçimlere bir aydan az bir zaman kalmışken Ukrayna'yı ziyaret etmeye iten şey de bu. Moldova doğumlu Liberman, son seçimlerden sonra Netanyahu’yu bir hükümet koalisyonu oluşturamamasından sorumlu tutmasından bu yana Likud Partisi yönetimi, Rus oy sahiplerini Netanyahu’ya destek vermeye yönlendirmek için büyük çaba sarf etti. Siyasi uzmanlar, bu ziyaretin genel olarak Sovyet, özelde Ukrayna Yahudileri arasında Netanyahu’ya bir fayda sağlayıp sağlamayacağı konusunda farklı görüşler ileri sürüyor.
Jeostrateji Profesörü Avinoam Idan’a göre Netanyahu’nun çabalarının başarılı olduğunun ilk göstergesi, karşılanmasında en üst düzeyde ağırlanmasıdır. Netanyahu’nun Devlet Başkanı tarafından karşılanması, seçimlerden önce harika bir resim sunmaktadır. Zira Ukrayna asıllı İsraillilerin oranı da oldukça yüksek. Kiev’de bilhassa Yahudi bir lider tarafından karşılanması, bu önemli seçmen kitlesinin gözünde Netanyahu’nun konumunu pekiştirebilir.
Bu öngörülerle birlikte bilindiği üzere Rusça konuşan İsrailli pek çok gencin, ailelerinin seneler önce terk ettiği ülke ile duygusal bağları bulunmuyor.
Netanyahu, Sovyetler Birliği’nden gelmiş olan göçmenlere emeklilik maaşı zammı gibi ek ayrıcalıklar sunduğunu ilan ederse yaşlı göçmenlerden puan alabilir.
Bu görüşe karşılık Rusça konuşan İsraillilerden olan ve ismini vermek istemeyen kıdemli bir siyaset analizcisi Netanyahu’nun Ukrayna’ya gitmekle bir oy bile kazanabileceğini düşünmek ‘ahmaklıktır’ dedi. Analist, konuya dair şu değerlendirmede bulundu:
“Doğrudur.. Zelenskiy gerek yerli Yahudiler gerekse de Ukraynalı göçmenler arasında büyük bir halk desteğine sahip. Ama ben zannetmiyorum ki Kiev ziyareti kime oy verileceği konusunda insanların görüşlerini değiştirsin. İsrailliler, eski Sovyetler Birliği’ne özlem duysalar da nostaljik duygularla değil çıkarlarına göre oy kullanırlar. Ukraynalı olmak isteselerdi Ukrayna’da kalırlardı. Netanyahu’ya göçmenlerin oyunu kazanmak için Ukrayna’ya gitmesini kim tavsiye ettiyse akılsızdır.”



Güney Afrika’da silahlı saldırı: 10 ölü, 10 yaralı

Johannesburg kent merkezinde 18 Aralık 2025 tarihli polis baskınından bir kare (AFP)
Johannesburg kent merkezinde 18 Aralık 2025 tarihli polis baskınından bir kare (AFP)
TT

Güney Afrika’da silahlı saldırı: 10 ölü, 10 yaralı

Johannesburg kent merkezinde 18 Aralık 2025 tarihli polis baskınından bir kare (AFP)
Johannesburg kent merkezinde 18 Aralık 2025 tarihli polis baskınından bir kare (AFP)

Güney Afrika polisi, Johannesburg yakınlarında düzenlenen silahlı saldırıda 10 kişinin öldüğünü, 10 kişinin ise yaralandığını açıkladı.

Fransız Haber Ajansı AFP’nin haberine göre olay, Johannesburg’un 40 kilometre batısındaki Bekkersdal kentinde, ruhsatlı bir barın bulunduğu caddede meydana geldi. Saldırının nedenine dair herhangi bilgi açıklanmadı. Polis sözcüsü AFP’ye yaptığı açıklamada, saldırganların kimlikleriyle ilgili henüz “ayrıntılı bilgi” bulunmadığını söyledi.

Reuters haberine göre polis, saldırıda yaklaşık 12 kişinin yer aldığı bilgisini verdi. Saldırganların beyaz bir minibüs ve gri bir sedanla olay yerine gelip bara ateş açtığı, ardından kaçarken etrafa gelişigüzel ateş ettikleri bildirildi. Yetkililer, saldırı nedeninin soruşturmayla ortaya çıkacağını duyurdu.

Güney Afrika’da suç oranları yüksek ve organize suç örgütlerinin etkisi dikkat çekiyor. Ülkede bireyler, kişisel güvenlik amacıyla ruhsatlı silah taşıyabiliyor ancak yasa dışı silahların dolaşımı da ciddi bir sorun oluşturuyor.

6 Aralık’ta da Pretoria’da bir işçilerin kaldığı bir eve düzenlenen silahlı baskında, aralarında üç yaşındaki bir çocuğun da bulunduğu 11 kişi öldürülmüştü. Söz konusu evde yine bir bar bulunuyordu.

Ülkede silahlı şiddet oranı son derece yüksek. Polis verilerine göre, Nisan ile Eylül ayları arasında her gün ortalama 63 kişi silahlı saldırılarda hayatını kaybediyor.


Tayvan, ada çevresinde 7 askeri uçak ve 8 Çin gemisi tespit etti

Tayvan çevresinde icra edilen askeri tatbikatlarda, Shandong uçak gemisinden kalkışa hazırlanan Çin savaş uçağı (Arşiv – AP)
Tayvan çevresinde icra edilen askeri tatbikatlarda, Shandong uçak gemisinden kalkışa hazırlanan Çin savaş uçağı (Arşiv – AP)
TT

Tayvan, ada çevresinde 7 askeri uçak ve 8 Çin gemisi tespit etti

Tayvan çevresinde icra edilen askeri tatbikatlarda, Shandong uçak gemisinden kalkışa hazırlanan Çin savaş uçağı (Arşiv – AP)
Tayvan çevresinde icra edilen askeri tatbikatlarda, Shandong uçak gemisinden kalkışa hazırlanan Çin savaş uçağı (Arşiv – AP)

Tayvan Savunma Bakanlığı, son 24 saatte Çin’in ait yedi askeri uçak ve sekiz geminin ada çevresinde görüldüğünü duyurdu.

Bakanlığın açıklamasına göre, tespit edilen uçaklardan beşi Tayvan Boğazı’ndaki orta hattı geçerek ülkenin kuzey ve güneybatı Hava Savunma Tanımlama Bölgesi’ne girdi. Şarku’l Avsat’ın Taiwan News’ten aktardığı habere göre Tayvan ordusu bu hareketliliğe karşı deniz ve hava unsurlarını görevlendirerek sahil füze sistemleri de bölgede hazır konuma getirildi.

Tayvan, bu ay şu ana kadar Çin ordusuna ait uçakları 235, gemileri ise 148 kez tespit etti. Çin, Eylül 2020’den bu yana Tayvan çevresindeki askeri uçak ve gemi faaliyetlerini kademeli şekilde artırarak gri bölge taktiklerini yoğunlaştırmış durumda.

Washington merkezli Stratejik ve Uluslararası Çalışmalar Merkezi (CSIS), gri bölge taktiklerini, “Bir devletin doğrudan ve yoğun güç kullanımına başvurmadan güvenlik hedeflerine ulaşmasını amaçlayan çaba veya çabalar bütünü” olarak tanımlıyor.


Avustralya Başbakanı Albanese’den Bondi saldırısının ardından güvenlik alarmı

Bondi sahilinde 21 Aralık’ta kurban ve yaralıları anma töreni öncesi, maskeli ve silahlı bir görevli çatı üstünde nöbet tutarken görüntülendi (AP)
Bondi sahilinde 21 Aralık’ta kurban ve yaralıları anma töreni öncesi, maskeli ve silahlı bir görevli çatı üstünde nöbet tutarken görüntülendi (AP)
TT

Avustralya Başbakanı Albanese’den Bondi saldırısının ardından güvenlik alarmı

Bondi sahilinde 21 Aralık’ta kurban ve yaralıları anma töreni öncesi, maskeli ve silahlı bir görevli çatı üstünde nöbet tutarken görüntülendi (AP)
Bondi sahilinde 21 Aralık’ta kurban ve yaralıları anma töreni öncesi, maskeli ve silahlı bir görevli çatı üstünde nöbet tutarken görüntülendi (AP)

Avustralya Başbakanı Anthony Albanese, geçen hafta Sydney’in Bondi sahilinde Yahudi bir bayram kutlaması sırasında meydana gelen ve 15 kişinin ölümüne, çok sayıda kişinin yaralanmasına neden olan saldırının ardından, ülkenin güvenlik mimarisinin yeniden değerlendirileceğini duyurdu. Albanese, emniyet ve istihbarat birimlerinin yetkilerinden işbirliği düzenlerine kadar tüm unsurlarının kapsamlı bir incelemeden geçirileceğini söyledi.

Albanese, bugün yaptığı açıklamada, eski Avustralya istihbarat örgütü başkanlarından birinin yöneteceği incelemenin; federal polis ve istihbarat birimlerinin “Avustralyalıların güvenliğini sağlamak için gerekli yetkilere, yapılara, prosedürlere ve işbirliği düzenlemelerine sahip olup olmadığını” değerlendireceğini söyledi.

Saldırı sonrasında, silah ruhsatı değerlendirme süreçleri ile kurumlar arası bilgi paylaşımında ciddi açıkların bulunduğu ortaya çıkmıştı.

fvg
Bondi Pavilion’da güvenlik birimleri, 14 Aralık’taki saldırının kurbanları ve yaralılarını anmak için düzenlenecek tören öncesi konukları aramadan geçiriyor (AP)

Başbakan Albanese, açıklamasında, “Geçen pazar günü DEAŞ’tan ilham alınarak gerçekleştirilen vahşi eylem, ülkemizdeki güvenlik ortamının hızla değiştiğini gösteriyor. Güvenlik kurumlarımızın, bu duruma en güçlü şekilde yanıt verebilecek kapasitede olması gerekiyor” dedi.

İncelemenin Nisan ayı sonuna kadar tamamlanması planlanıyor.

Albanese ayrıca bugün Sydney ve Melbourne’de düzenlenen göçmen karşıtı yürüyüşleri kınadı. Başbakan, “Geçen pazar günü yaşanan antisemitik terör saldırısının ardından toplumu bölmeyi amaçlayan bu yürüyüşlere ülkemizde yer yok. Yapılmamalı ve katılım sağlanmamalıdır” ifadelerini kullandı. Şarku’l Avsat’ın Reuters’tan aktardığı habere göre öğle saatlerinde Sydney’deki yürüyüşte yaklaşık 50 kişinin bulunduğu görüldü.

Albanese, güvenlik incelemesinin; federal güvenlik ve istihbarat kurumlarının halkı korumak için gerekli yetki ve kapasitelere sahip olup olmadığını ortaya koyacağını belirterek, raporun Nisan ayında kamuoyuna açıklanacağını kaydetti.

Bugün, Sydney’in ünlü Bondi sahilinde iki saldırganın kalabalığa ateş açarak 15 kişiyi öldürdüğü ve onlarca kişiyi yaraladığı saldırının üzerinden bir hafta geçti.