ABD: Maduro, istifa etmesi halinde cezalandırılmayacak

 Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro (Arşiv)
Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro (Arşiv)
TT

ABD: Maduro, istifa etmesi halinde cezalandırılmayacak

 Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro (Arşiv)
Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro (Arşiv)

ABD'nin Venezuela Özel Temsilcisi Elliott Abrams, dün yaptığı açıklamada, Washington’ın istifa etmeyi kabul etmesi halinde Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro'yu cezalandırmayacağını söyledi.
Abrams, Washington'da gazetecilere verdiği demeçte, "Maduro’nun peşine düşmüş değiliz. Yaptırım uygulamak veya intikam almak istemiyoruz, siyasi bir değişim istiyoruz” dedi. Siyasi bir değişimin sağlanabilmesi için diyalog masasının kurulması gerektiğini, ancak buna dair en ufak bir emare bile göremediğini belirten Abrams, “Üzülerek söylüyorum ki Venezuela için tek kurtuluş yolu bu” açıklamasında bulundu.
Elliott Abrams, Washington yönetimi ile Maduro arasında ise herhangi bir müzakere sürecinin olmayacağını kesin bir dille ifade etti. Abrams, ABD’nin diplomatik temsilciliklerin durumu ile ilgili konular dışında, Venezuela ile sınırlı bir şekilde iletişime geçebileceğini vurguladı.
ABD Başkanı Donald Trump, geçtiğimiz haftalarda, Maduro hükümeti ile görüştüklerini söyleyerek, "Temas halindeyiz, Venezuela'da çeşitli temsilcilerle görüşüyoruz" açıklamasında bulunmuştu.
ABD, Venezuela’da yaşanan ekonomik krizden Maduro’yu sorumlu tutuyor ve kendisini meşru lider olarak tanımıyor. ABD, 2019 yılı başında, Juan Guaido’yu meşru lider olarak tanıdı. ABD yönetimi, Maduro’nun istifa etmesi için yoğun çaba harcıyor.



ABD elçisi Tom Barrack Lübnan konusunda konuştu: Trump'ın sabrının da bir sınırı var

ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)
ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)
TT

ABD elçisi Tom Barrack Lübnan konusunda konuştu: Trump'ın sabrının da bir sınırı var

ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)
ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)

ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, Lübnan'da kendi ifadesiyle ‘Başkan Trump'ın sabrına bağlı’ sınırlı bir zaman dilimi olduğunu vurguladı.

Barrack, New York'ta düzenlediği ve Şarku’l Avsat'ın da davet edildiği basın toplantısında şunları söyledi: “Trump sabrıyla tanınsa da bu sabır sınırsız değil. Lübnan'ı çok seviyor ve belki de Dwight Eisenhower'dan bu yana hiçbir ABD başkanı bu sevgiyi göstermemiştir. Bu ülkeye yönelik samimi takdirlerini ifade etti. Ancak Lübnanlılar harekete geçmeli. Bu fırsatı değerlendirmek zorundalar. Aramızda bir etkileşim var, bu nedenle zaman zaman biraz hayal kırıklığına uğrasam da iyimserim.”

Hizbullah'ın silahları konusunda Barrack, kabine içinde ve üç başkan (Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Meclis Başkanı) arasında bir uzlaşmaya varılırsa ve Hizbullah ağır silahlarını yavaş yavaş bırakmayı kabul ederse bunun bir başlangıç olacağını söyledi. Barrack sözlerini şöyle sürdürdü: “Lübnan'da herkes hafif silahlar taşıyor ama burada söz konusu olan İsrail'i etkileyebilecek silahlar. Bu desteklenmesi gereken bir süreç ve Lübnan ordusunun silah toplama işini yapabilmesi için güçlendirilmesi gerekiyor. Sorun şu ki orduya bir süredir ödeme yapılmıyor ve bu da engellerden biri. Tüm bu unsurların aynı anda gerçekleşmesi gerekiyor. Lübnanlılar arasında büyük saygı gören Lübnan ordusunun silahların nasıl iade edileceği ve bir iç savaşa yol açmadan nasıl toplanacağı konusunda Hizbullah ile yumuşak bir müzakere yürütmesi için güçlendirilmesi lazım. Çünkü bu silahlar yeraltı garajlarında, mahzenlerde ve evlerin altında saklanıyor.”

Barrack, Lübnan hükümetinin Hizbullah'ın silahlarıyla ilgili olarak gecikmesinin sebebinin iç savaş korkusu olduğuna inanıyor.

ABD elçisi, Suriye ile İsrail arasındaki herhangi bir normalleşmenin doğal olarak Lübnan, İsrail, Irak ve nihayetinde İsrail arasında da normalleşmeyi gerektireceğini belirtti. Barrack, “Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera, İsrail'in düşman olmadığını ve mevcut sorunlara çözüm bulmak için İsrail'le görüşmeye ve müzakereye açık olduğunu söylerken tutumunda netti. Bu süreç diğer komşu ülkelerde olduğu gibi kademeli adımlarla başlayacak” ifadelerini kullandı.

Barrack, “Başkan Trump'ın İran'ın bombalanmasına verdiği destek gibi attığı cesur adımlar kısa vadeli de olsa bir fırsatı temsil ediyor. Çünkü İran, Hamas, Hizbullah ve Husiler şu anda geçici bir geri çekilme durumunda. Geri kalan ülkelerin kendilerini yeniden tanımlama şansı var” dedi ve kararın kendilerine bağlı olduğunu vurguladı. Barrack, “Bu adımların zaten atılmakta olduğuna ve herkesin bu yönde ilerlemek için sorumlulukla hareket ettiğine inanıyorum” diyerek sözlerini noktaladı.