Iraklı vekil: Haşdi Şabi'ye yönelik saldırıların arkasında İsrail olduğu kanıtlandı

Fetih Koalisyonu Sözcüsü Ahmed el-Esedi (AFP)
Fetih Koalisyonu Sözcüsü Ahmed el-Esedi (AFP)
TT

Iraklı vekil: Haşdi Şabi'ye yönelik saldırıların arkasında İsrail olduğu kanıtlandı

Fetih Koalisyonu Sözcüsü Ahmed el-Esedi (AFP)
Fetih Koalisyonu Sözcüsü Ahmed el-Esedi (AFP)

Iraklı Milletvekili Ahmed el-Esedi, hükümetin yürüttüğü soruşturmalar kapsamında Haşdi Şabi’ye yönelik bazı saldırıların arkasında İsrail olduğunun kanıtlandığını açıkladı.
AFP’nin haberine göre, Fetih Koalisyonu Sözcüsü ve Milletvekili Ahmed el-Esedi, önceki gün Bağdat’taki ofisinde basın mensuplarıyla bir araya geldi. Esedi, yaptığı açıklamada, hükümetin yürüttüğü soruşturmalarda, İsrail’in saldırılarda rol aldığını gösteren delillere ulaştığını söyledi.
2014’te kurulan ve İran destekli grupların yer aldığı Haşdi Şabi, geçtiğimiz haftalarda üslerine düzenlenen saldırılardan ABD ve İsrail’i sorumlu tutmuştu. Ancak Irak hükümeti şimdiye kadar herhangi tarafı doğrudan suçlayan bir açıklamada bulunmadı.
Esedi, “Bazı hükümet soruşturmaları, bu eylemlerin bazılarının failinin İsrail olduğunu belirledi” diye konuştu.
Esedi açıklamasının devamında, hükümetin saldırıları Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ne (BMGK) taşımak için yeterli kanıt ve belgeleri hazırlamaya çalıştığını belirtti
ABD ve İsrail’in Haşdi Şabi endişesi
AFP’ye göre, ABD ve İsrail, Haşdi Şabi gruplarının, düşmanları İran’ın bir uzantısı olmasından ve Tahran tarafından İsrail’e uzanabilecek güdümlü füzelerle donatılmasından endişe ediyor.
Eylül ayı ortasından bu yana Haşdi Şabi’ye ait 5 mühimmat deposunda saldırı sonucu olduğu düşünülen patlamalar meydana geldi. Haşdi Şabi daha önce iki kez üsleri üzerinde uçan iki İHA’ya (insansız hava aracı) ateş açıldığını duyurmuştu.
Haşdi Şabi yöneticileri önceki açıklamalarında saldırılardan ABD’yi sorumlu tutarken, bağlı gruplar ise İsrail’i suçladı. ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) ise saldırılarda rolü olduğu iddialarını yalanlamış ve hükümetin başlattığı soruşturmalara destek açıklamasında bulunmuştu. Tel Aviv yönetimi de hakkındaki suçlamaları ne kabul etti ne de reddetti.
ABD’nin bu saldırılarda yer alıp almadığının halen netlik kazanmadığını söyleyen Esedi, “ABD destekli İsrail uçakları mı? Suçlayamayız. ABD (soruşturmalar için) yeşil ışık yakmadı mı? Suçlayamayız” ifadelerini kullandı.
Esedi ayrıca, ABD’nin İran ile nükleer anlaşmadan çekilmesi sonrasında Tahran-Washington hattında tırmanan gerilim nedeniyle Haşdi Şabi’nin üslerini hedef alacak saldırılar beklediğini vurguladı.
ABD daha önce Irak, Lübnan ve Filistin’de, Tahranla bağlantısı bulunduğundan şüphelenilen kurum ve kuruluşların yanı sıra İran’da enerji ve finans sektörleri ile üst düzey devlet yetkililerini yaptırım listesine almıştı.



İsrail polisi: Filistinlilerin saldırısında iki kişi öldü

İsrail polis araçları, Batı Şeria'da düzenlenen bir baskın sırasında (Arşiv-Reuters)
İsrail polis araçları, Batı Şeria'da düzenlenen bir baskın sırasında (Arşiv-Reuters)
TT

İsrail polisi: Filistinlilerin saldırısında iki kişi öldü

İsrail polis araçları, Batı Şeria'da düzenlenen bir baskın sırasında (Arşiv-Reuters)
İsrail polis araçları, Batı Şeria'da düzenlenen bir baskın sırasında (Arşiv-Reuters)

İsrail yetkilileri bugün, kuzey İsrail'de bir Filistinli tarafından gerçekleştirilen bıçaklı ve araçla saldırıda iki kişinin öldüğünü açıkladı.

 İşgal altındaki Batı Şeria'da İsrail polisi (Reuters)Batı Şeria'da İsrail polisi (Reuters)

İsrail acil servisleri, yaklaşık 68 yaşında bir adamın araç çarpması sonucu hayatını kaybettiğini bildirdi.

İsrail kamu yayın kuruluşu Kan ise yaklaşık 20 yaşında bir kadının bıçaklanarak öldürüldüğünü duyurdu.

 Ayrıca, iki kişinin de hafif yaralandığı belirtildi.

İsrail polisi, şüpheli saldırganın işgal altındaki Batı Şeria'da yaşayan bir Filistinli olduğunu açıkladı.

İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, orduya saldırganın memleketi olan Batı Şeria'daki Kabatiye kasabasında operasyon başlatma emri verdi.

Ofisinden yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı: "Savunma Bakanı Yisrael Katz, cani teröristin geldiği Kabatiye’ye karşı İsrail ordusuna güçlü ve derhal harekete geçme talimatı verdi. Amaç, tüm teröristleri tespit edip etkisiz hale getirmek ve kasabadaki terörist altyapıyı çökertmektir."


Suriye Dışişleri Bakanlığı: SDG ile yapılan görüşmeler somut sonuç vermedi

Kamışlı şehrinde düzenlenen askeri geçit töreninde SDG mensupları, (Arşiv- Reuters)
Kamışlı şehrinde düzenlenen askeri geçit töreninde SDG mensupları, (Arşiv- Reuters)
TT

Suriye Dışişleri Bakanlığı: SDG ile yapılan görüşmeler somut sonuç vermedi

Kamışlı şehrinde düzenlenen askeri geçit töreninde SDG mensupları, (Arşiv- Reuters)
Kamışlı şehrinde düzenlenen askeri geçit töreninde SDG mensupları, (Arşiv- Reuters)

Suriye Dışişleri Bakanlığı'ndan üst düzey bir yetkili bugün yaptığı açıklamada, Suriye Demokratik Güçleri (SDG) ile yapılan görüşmelerin henüz somut sonuç vermediğini belirterek, ülkenin kuzeydoğusundaki kurumların devlet kurumlarına entegre edilmesi konusundaki söylemlerin, icraat adımları atılmadan teorik ifadelerden ibaret kaldığını kaydetti.

Suriye Haber Ajansı'na (SANA) konuşan kaynak, Suriye'nin birliğine yapılan tekrarlanan vurgunun, ülkenin kuzeydoğusundaki gerçeklikle çeliştiğini, burada devlet çerçevesinin dışında ayrı ayrı yönetilen idari, güvenlik ve askeri kurumların bulunduğunu ve bunun da sorunu çözmek yerine "bölünmeyi sürdürdüğünü" söyledi.

 SDG mensupları, Suriye'nin kuzeydoğusunda (AFP)SDG mensupları, Suriye'nin kuzeydoğusunda (AFP)

Sözlerine şöyle devam etti: "SDG liderliğinin Suriye devletiyle diyaloğun devam edeceğine dair sürekli işaretlerine rağmen, bu görüşmeler somut sonuçlar vermedi. Bu söylemin, gerçek bir durgunluk ve uygulamaya geçme konusunda gerçek bir irade eksikliği ışığında, medya amaçlı ve siyasi baskıları absorbe etmek için kullanıldığı görülüyor."

Sözlerine şöyle sürdürdü: “Kuzeydoğu Suriye'deki kurumların devlet kurumlarına entegre edilmesiyle ilgili konuşmalar, somut adımlar veya net zaman çizelgelerinden yoksun, teorik ifadeler alanında kalmıştır. Bu durum, SDG ile imzalanan 10 Mart anlaşmasına olan bağlılığın ciddiyeti konusunda şüpheler uyandırıyor.”

Petrol dosyasına gelince, Dışişleri Bakanlığı'ndaki resmi kaynak, SDG liderliğinin petrolün tüm Suriyelilere ait olduğu yönündeki tekrarlanan iddialarının, “devlet kurumları içinde yönetilmediği ve gelirleri genel bütçeye dahil edilmediği sürece” güvenilirliğini kaybettiğini belirtti.

Şarku’l Avsat’ın SANA’dan aktardığına göre kaynak, görüşlerin yakınlaşmasından bahsetmenin, “zaman sınırlı uygulama mekanizmalarına sahip net, resmi anlaşmalara dönüştürülmedikçe anlamsız kaldığını” vurguladı.

Ayrıca, askeri dosyadaki anlaşmalardan bahsetmenin, "Suriye ordusu çerçevesinin dışında, bağımsız liderliğe ve yabancı bağlara sahip silahlı grupların varlığının devam etmesiyle bağdaşmadığını, bunun egemenliği zayıflattığını ve istikrarı engellediğini" ifade etti.

Suriye Dışişleri Bakanlığı kaynağı, aynı durumun "sınır geçişlerinin tek taraflı kontrolü ve bunların pazarlık kozu olarak kullanılması için de geçerli olduğunu, bunun da ulusal egemenlik ilkelerine aykırı olduğunu" belirtti.


Suriye'nin Humus kentindeki camide meydana gelen patlamada altı kişi hayatını kaybetti

Camide meydana gelen patlamadan  bir kare (SANA)
Camide meydana gelen patlamadan bir kare (SANA)
TT

Suriye'nin Humus kentindeki camide meydana gelen patlamada altı kişi hayatını kaybetti

Camide meydana gelen patlamadan  bir kare (SANA)
Camide meydana gelen patlamadan bir kare (SANA)

Reuters'ın haberine göre, yerel bir yetkili, Suriye'nin Humus vilayetindeki Alevi mahallesinde bulunan bir camide bugün meydana gelen patlamada altı kişinin öldüğünü ve 20 kişinin yaralandığını açıkladı.

Devlet medyası, güvenlik güçlerinin bölgeyi kordon altına aldığını ve soruşturma başlattığını bildirdi.

Şarku'l Avsat'ın Reuters'ten aktardığına göre yerel yetkililer, patlamanın intihar saldırısı veya bölgeye yerleştirilen patlayıcılar nedeniyle meydana gelmiş olabileceğini söyledi.