Japonya, Hürmüz ve Babu'l Mendeb'e bağımsız savunma kuvvetleri göndermeyi düşünüyor

Baş Kabine Sekreteri Yoshihide Suga, Tokyo’daki bir basın toplantısında konuşurken (Reuters)
Baş Kabine Sekreteri Yoshihide Suga, Tokyo’daki bir basın toplantısında konuşurken (Reuters)
TT

Japonya, Hürmüz ve Babu'l Mendeb'e bağımsız savunma kuvvetleri göndermeyi düşünüyor

Baş Kabine Sekreteri Yoshihide Suga, Tokyo’daki bir basın toplantısında konuşurken (Reuters)
Baş Kabine Sekreteri Yoshihide Suga, Tokyo’daki bir basın toplantısında konuşurken (Reuters)

Tokyo’dan yapılan açıklamada, Ortadoğu’daki suyollarından geçen ticari gemileri koruma konusunda Japonya’nın ABD tarafından oluşturulacak olan Körfez’deki güvenlik bloğuna katılmayacağı belirtildi.
Japonya’da yayınlanan Yomiuri gazetesinin bugünkü haberine göre, Japonya’nın ABD tarafından oluşturulacak olan Körfez’deki güvenlik bloğuna katılmayacağı, bunun yerine Tokyo’nun ordusunu bölgeye bağımsız olarak konuşlandırma üzerinde çalışacağı aktarıldı.
Reuters’in haberine göre ABD, Japonya'nın en önemli müttefiki olmasına rağmen, Tokyo, İran'la ekonomik bağlarını güçlendirdi. Japon şirketler, ABD yaptırımları onları diğer tedarikçilere yönelmeye zorlayana kadar, İran petrolünün başlıca müşterilerindendi.
Yomiuri gazetesinde bugün yayınlanan haberde, isimlerini açıklamak istemeyen hükümet yetkilileri, Japonya’nın, Hürmüz ve Babu’l Mendeb Boğazları etrafında bilgi toplama göreviyle kendi deniz savunma kuvvetlerini bölgeye göndermeyi planladığını bildirdi.
Baş Kabine Sekreteri Yoshihide Suga, basın açıklaması sırasında iddialar hakkında böyle bir adımın söz konusu olmadığını söyledi. Ancak hükümetin Japon gemilerinin güvenliğini sağlamayı düşündüğü belirli önlemler üzerinde çalıştığını söyledi.
Suga, Ortadoğu'da Japon gemilerinin seyrüsefer güvenliğini sağlayacak etkili adımlar ile ilgili olarak, “Konuyu ham petrol tedariklerinin istikrarı ve Japonya'nın ABD ve İran ile ilişkileri de dâhil olmak üzere çeşitli açılardan incelemeyi tercih ediyoruz. Konuyu incelerken, Ortadoğu'daki gerilimi azaltma ve durumu istikrara kavuşturma yönündeki diplomatik çabalarımızı sürdürme prensibimizi korumaya özen gösteriyoruz” dedi.
Gazeteye göre Japon hükümetinin bu ay gerçekleştirilecek olan Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu’ndan sonra kesin bir karar vermesi bekleniyor.



Noel tatili boyunca terörizm tüm dünyayı kasıp kavuruyor

Sydney'de Bondi Plajı'ndaki silahlı saldırının kurbanlarını anmak için Bondi Pavilion'da bir araya gelenler (AFP)
Sydney'de Bondi Plajı'ndaki silahlı saldırının kurbanlarını anmak için Bondi Pavilion'da bir araya gelenler (AFP)
TT

Noel tatili boyunca terörizm tüm dünyayı kasıp kavuruyor

Sydney'de Bondi Plajı'ndaki silahlı saldırının kurbanlarını anmak için Bondi Pavilion'da bir araya gelenler (AFP)
Sydney'de Bondi Plajı'ndaki silahlı saldırının kurbanlarını anmak için Bondi Pavilion'da bir araya gelenler (AFP)

Yıl sonu tatilleri yaklaşırken terörizm, birden fazla kıtada ve birden fazla nedenden dolayı yeniden baş gösterdi. Avustralya istihbaratının daha önce Sidney'deki Bondi Plajı saldırısının faillerinden birinin "DEAŞ" örgütüyle bağlantısını araştırdığının ortaya çıktığı bir dönemde, bu aşırılıkçı örgüt, 3 Amerikalının öldürüldüğü bir başka saldırıdan bir gün sonra, İdlib vilayetindeki Maaret el-Numan'da Suriye güvenlik güçlerine yönelik bir saldırının sorumluluğunu üstlendi. Bu saldırının Suriye Genel Güvenlik Teşkilatı'nda çalışan "aşırılıkçı" bir üyesi tarafından gerçekleştirildiği iddia edildi.

Yahudi kutlaması (Hanuka) sırasında 15 kişinin ölümüne neden olan Sidney saldırısının faillerinin Sajid Akram ve oğlu Naveed Akram olduğu bildirildi. Şarku’l Avsat’ın Avustralya Yayın Kurumu’ndan (ABC) aktardığına göre, istihbarat servisleri altı yıl önce Naveed'in DEAŞ ile bağlantılarını araştırdı. Bu arada, Sidney saldırısı sırasında Naveed ile boğuşarak onu silahını alan Suriyeli Ahmed el-Ahmed'in ailesi, oğullarını kahraman olarak nitelendirdi.

DEAŞ ayrıca dün İdlib vilayetinde dört Suriyeli güvenlik görevlisinin öldürüldüğü bir saldırının sorumluluğunu üstlenerek, Suriye'deki faaliyetlerini yeniden canlandırma çabalarını gösterdi.

Los Angeles'ta yetkililer, Kaliforniya'da yılbaşı gecesi eş zamanlı bombalı saldırılar planladığı düşünülen aşırılıkçı bir grubun üyesi olduklarından şüphelenilen dört kişinin yakalandığını duyurdu. Associated Press'in (AP) haberine göre, haklarında yapılan suç duyurusunda, bu kişilerin Filistin yanlısı bir grubun ayrılıkçı kolunun üyeleri oldukları belirtildi.


Trump, iftira nedeniyle BBC'den 10 milyar dolar tazminat talep ediyor

ABD Başkanı Donald Trump (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump (Reuters)
TT

Trump, iftira nedeniyle BBC'den 10 milyar dolar tazminat talep ediyor

ABD Başkanı Donald Trump (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump, İngiliz yayın kuruluşu BBC'yi yanıltıcı bir video yayınladığı gerekçesiyle iftira atmakla suçlayarak, dün en az 10 milyar dolarlık tazminat davası açtı.

Florida'da açılan davada hem iftira hem de aldatıcı ve haksız ticari uygulamalarla ilgili bir yasanın ihlali nedeniyle "en az 5 milyar dolar" tazminat talep ediliyor.

BBC, 6 Ocak 2021'de destekçilerinin Kongre'ye baskın düzenlemesinden önce Trump'ın "şiddet eylemi" çağrısında bulunduğu izlenimini veren bir belgeseldeki konuşmasının düzenlenmesi nedeniyle özür diledi. 2024 başkanlık seçimlerinden önce yayınlanan amiral gemisi haber programı "Panorama"dan alınan düzenlenmiş bölümün yeniden ortaya çıkmasından bu yana kanal karışıklık içinde.

BBC Başkanı Samir Shah, kurumun özürünü içeren "kişisel bir mektubu" Beyaz Saray'a gönderdi, ancak bu girişim 79 yaşındaki başkanın öfkesini yatıştırmakta başarısız olmuş gibi görünüyor. Trump, birçok Amerikan medya kuruluşuna dava açtı ve birçoğunu da dava açmakla tehdit etti; bunlardan bazıları anlaşmazlıkları çözmek ve yasal işlemleri durdurmak için önemli miktarlarda para ödedi.

Trump, iktidara geri döndükten sonra Beyaz Saray'a bir dizi Trump yanlısı içerik üreticisi ve etkili kişiyi getirdi ve geleneksel medya kuruluşlarından gazetecilere çok sayıda hakaret yöneltti.


Washington, Kiev'e NATO'nun sağladığına benzer garantiler sunuyor

Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier ve Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenskiy dün Berlin'deki Bellevue Sarayı'ndan ayrılırken (EPA)
Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier ve Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenskiy dün Berlin'deki Bellevue Sarayı'ndan ayrılırken (EPA)
TT

Washington, Kiev'e NATO'nun sağladığına benzer garantiler sunuyor

Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier ve Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenskiy dün Berlin'deki Bellevue Sarayı'ndan ayrılırken (EPA)
Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier ve Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenskiy dün Berlin'deki Bellevue Sarayı'ndan ayrılırken (EPA)

ABD yetkilileri dün, ülkelerinin Ukrayna'ya NATO'nun sağladığına benzer güçlü güvenlik garantileri sunduğunu ve Rusya'nın bunları kabul edeceğinden emin olduklarını açıkladı; Washington bunu savaşı sona erdirme yolunda bir atılım olarak nitelendirdi.

ABD yetkilileri, pazar günü ve dün Berlin'de Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy ile devam eden görüşmeleri olumlu olarak nitelendirerek, Ukrayna'nın da anlaşmayı kabul etmesi gerektiğini ve bu anlaşmanın, bir müttefike yapılan saldırının tüm müttefiklere yapılmış sayılmasını öngören NATO anlaşmasının 5. maddesine benzer güvenlik garantileri sağlayacağını belirtti.

Zelenskiy ise Berlin'de Ukraynalı ve Amerikalı müzakereciler arasında yapılan görüşmenin ardından şunları söyledi: "Özellikle toprakla ilgili olanlar olmak üzere karmaşık konular var (...) Açık konuşalım, pozisyonlarımız hâlâ farklı."