ABD’den Güney Geçiş Konseyi’ne Yemen’de meşru birliği yeniden sağlama çağrısı

ABD Yakın Doğu İşleri Genel Sekreteri Yardımcısı David Schenker
ABD Yakın Doğu İşleri Genel Sekreteri Yardımcısı David Schenker
TT

ABD’den Güney Geçiş Konseyi’ne Yemen’de meşru birliği yeniden sağlama çağrısı

ABD Yakın Doğu İşleri Genel Sekreteri Yardımcısı David Schenker
ABD Yakın Doğu İşleri Genel Sekreteri Yardımcısı David Schenker

ABD, Yemen’de Suudi Arabistan’ın yürüttüğü arabuluculuğun önemli olduğunu belirtirken, Güney Geçiş Konseyi’ni, Aden’deki düzeni sağlamak ve İran destekli Husi milisleriyle mücadeleye odaklanmak için meşru hükümetle diyaloğa başlamaya çağırdı.
ABD Yakın Doğu İşleri Genel Sekreteri Yardımcısı David Schenker, 6 Eylül’de Riyad’daki ABD Büyükelçiliği’nde Şarku’l Avsat’ın da bulunduğu küçük bir gazeteci topluluğunun sorularını yanıtladı. Schenker, ABD’nin Yemen’in toprak bütünlüğünü desteklediğini, Güney Geçiş Konseyi’nin son girişimini ve Cumhurbaşkanı Abdurrabbu Mansur Hadi hükümetine karşı yürütülen faaliyetleri “sorun” olarak nitelediğini belirtti.
Schenker, “ABD, Yemen’in toprak bütünlüğünü destekliyor” diyerek, Washington’un Güney Geçiş Konseyi’nin kontrolünü ve Mansur Hadi hükümetine karşı yürütülen faaliyetlerini “sorun” olarak nitelediğine dikkati çekti. ABD’li yetkili ayrıca, “Güney Geçiş Konseyi’ni Suudi Arabistan’ın yürüttüğü arabuluculuğu takdir etmeye, diyalog davetine yanıt vermeye ve Aden’de birliği yeniden düzenlemeye çağırıyoruz” ifadelerini kullandı.
ABD Yakın Doğu İşleri Genel Sekreteri Yardımcısı, Aden’deki Güney Geçiş Konseyi’nin İran’ın Yemen’deki kolu Husi milisleriyle mücadeleden uzaklaştığına dikkati çekti. “Bu durum, Suudi Arabistan’a füze fırlatan İran’ın aracı Husiler olarak nitelenen asıl hedeften uzaklaştırıyor” diyen David Schenker, “Önceliklere odaklanmak ve Yemen’in istikrarlı geleceği için Husilerle diyalog aracılığıyla bir çözüm bulmak amacıyla Yemen hükümetinin yeniden birleşmesini umuyoruz” şeklinde konuştu.
Husilerle görüşme
Schenker, geçtiğimiz Perşembe günü belirtilen, ABD’nin Husilerle gerçekleştirdiği görüşmelerin ne zaman ve nerede düzenlendiğine ilişkin açıklama yapmayı reddetti.  Şarku’l Avsat’ın, Husilerin bu görüşmeleri reddetmesi hususundaki bir sorusunu yanıtlayan yetkili, “Reddetmeleri hususunda herhangi bir bilgim yok. Yemen’deki herkesle görüştük. Bu bizim politikamız, tüm taraflarla konuştuk. Husiler, sorunun bir parçasıdır ve çözümün de bir parçası olacaklar. Onlarla konuşmadığımız sürece bir çözüme ulaşamayacağız. Husilerle ilişkilerinin ideolojik mi yoksa pragmatik mi olduğunu bilmiyorum. Son zamanlarda Tahran’da, Suudi Arabistanlı sivilleri ve sivil tesisleri hedef alan bir elçilik açtılar” dedi.
David Schenker, Husilerle görüşmelerin sonuçlarından beklentilerine de değinirken, Arapça bir şekilde “Beklentim yok” ifadelerini kullandı. Ardından yeniden İngilizce konuşmaya devam eden Schenker, “Gerçeği bilmiyorum. Martin Griffiths ile (Birleşmiş Milletler Yemen Özel Temsilcisi), Suudilerle ve Mansur Hadi’yle temastayız ve Husilerle görüşüyoruz. Ancak öncelikle hükümeti bir araya getirmeliyiz. Sonrasında da Husilerle görüşmelerin sonuçlarını tahmin edebiliriz. Durum, Yemenliler açısından kötü bir insani krizi temsil ediyor. Husiler, yardımları engelliyor, Yemen vatandaşlarının yerine kazanç sağlıyor. İran dışında bu trajediden kimse kazanç elde etmiyor” şeklinde konuştu.
Yemen’de çözüme ulaşmak için ABD tarafından bir girişimin olup olmadığına da değinen yetkili, “Atılması gereken adımlar var. Öncelikle hükümeti geri getirmeliyiz” dedi.
David Schenker, ABD’nin İran rejimine uyguladığı yaptırımları da İran’ı henüz diyalog masasına getirmemiş olmasına rağmen büyük bir başarı olarak niteledi. Schenker, “İran’a karşı yaptırımlar oldukça başarılı. Kalkınma üzerinde büyük bir olumsuz etkiye tanık oluyoruz. Ayrıca İran’ın bölgedeki araçları üzerindeki etkilerini de görüyoruz. Örneğin, Hizbullah fonu kesildi, bu durum aynı şekilde maaş ödeme yetersizliğine de yansıdı. Şu anda ABD yönetiminin önceliği İran’a en yüksek baskıyı uygulamak, onu normal bir devlet olarak hareket etmeye ve bölgeyi istikrarsızlaştırıcı faaliyetlerini durdurmaya ikna etmek” açıklamasında bulundu.



İsrail ordusu, Şam'daki Cumhurbaşkanlığı Sarayı yakınına ve Genelkurmay karargahına hava saldırısı düzenledi

TT

İsrail ordusu, Şam'daki Cumhurbaşkanlığı Sarayı yakınına ve Genelkurmay karargahına hava saldırısı düzenledi

İsrail bugün Şam'daki Genelkurmay Başkanlığı karargahına hava saldırısı düzenledi. (Reuters)
İsrail bugün Şam'daki Genelkurmay Başkanlığı karargahına hava saldırısı düzenledi. (Reuters)

Bu sabah erken saatlerde Suriye'nin güneyindeki Suveyda kentinde Suriye hükümet güçleri ile yerel Dürzi militanlar arasındaki çatışmalar yeniden başlarken, İsrail dünden bu yana Suriye'nin güneyindeki Suveyda ve Dera ile sınırlı tuttuğu saldırılarını bugün Şam'daki Genelkurmay Başkanlığı yerleşkesini de kapsayacak şekilde genişletti. Duruma müdahalesini arttıran İsrail, başkent Şam’daki Cumhurbaşkanlığı Sarayı ve Genelkurmay Başkanlığı karargâhı yakınlarına art arda saldırılar düzenledi.

Saldırılar, Suriye hükümetinin, hükümet güçlerinin kentin kontrolünü ele geçirmesinden bir gün sonra Suveyda'da çatışmaların yeniden başladığını açıkladığı sırada gerçekleşti. Suriye resmi haber ajansı SANA, Savunma Bakanlığı'nın bugün yaptığı açıklamada, ‘yasadışı’ grupların Suveyda'daki ulusal hastaneyi ordu ve iç güvenlik güçlerine karşı operasyonları için bir merkez olarak kullandıklarını ifade ettiğini aktardı.

Savunma Bakanlığı Medya ve İletişim Dairesi, silahlı gruplara mensup çok sayıda keskin nişancının hastanenin çatılarında konuşlandığını ve hükümet güçlerini yoğun bir şekilde hedef aldığını bildirdi. Medya ve İletişim Dairesi tarafından yapılan açıklamada, “Hastane ve çevresinin temizlenmesi ve Sağlık ve Acil Durum bakanlıkları yetkililerinin hastaneye girmesine izin verilmesi için defalarca çağrı yaptık, ancak şu ana kadar herhangi bir yanıt alamadık” denildi.

cd
Suveyda'daki çatışmaların ardından ordu ve güvenlik güçleri kente konuşlandı. (EPA)

İsrail, önceki gün Suriye'nin güneyindeki Suveyda ve Dera ile sınırlı kalan saldırılarını bugün Şam'daki Cumhurbaşkanlığı Sarayı ve Genelkurmay Başkanlığı karargâhı çevresini de kapsayacak şekilde genişletti.

İsrail ordusu bugün yaptığı açıklamada, Şam'daki Genelkurmay Başkanlığı yerleşkesinin girişini hedef aldığını ve Suriye ile sınır bölgesindeki güçlerini takviye edeceğini duyurdu. İsrail Ordu Sözcüsü Avichay Adraee bugün yaptığı açıklamada, ordunun Suriye ordusunun başkent Şam'daki Genelkurmay Karargahı’nın girişine saldırı düzenlediğini bildirdi. Adraee yaptığı açıklamada, İsrail ordusunun ‘Suriye'deki Dürzi vatandaşlara yönelik gelişmeleri ve eylemleri izlemeye devam ettiğini’ belirterek, siyasi direktifler doğrultusunda bölgede saldırılar düzenlediklerini ve farklı senaryolara karşı tetikte olduklarını söyledi. Genelkurmay Başkanlığı yerleşkesinin girişine yapılan saldırıdan birkaç saat sonra İsrail savaş uçakları, Şam'ın kalbindeki bu askeri bölgeye yeni saldırılar düzenlemek üzere geri döndü. İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, Suriye'ye yönelik acı verici saldırıların başladığını söyledi. Katz, “Şam'a verilen sinyaller sona erdi ve şimdi acı verici saldırılar gelecek” dedi.

Suriye resmi haber ajansı SANA bugün Şam'da bir patlama sesi duyulduğunu bildirirken, Suriye devlet televizyonu da İsrail insansız hava araçlarının (İHA) başkent üzerinde uçtuğunu duyurdu. Suriye devlet televizyonu, İsrail'in Şam'ın merkezinde düzenlediği saldırıda iki sivilin yaralandığını bildirirken, Reuters iki Suriyeli güvenlik kaynağına dayandırdığı haberinde İsrail hava saldırısının başkentteki Savunma Bakanlığı'nı hedef aldığını duyurdu. Suriye medyası daha sonra Genelkurmay Başkanlığı binasında ciddi hasar meydana geldiğini bildirdi.

Gelişmeler, Suveyda'da ilan edilen ateşkesin birkaç saat sonra çökmesinin ardından geldi. Ateşkes, insanların ölümüne neden olan ve günlerce süren kanlı mezhep çatışmalarına son vermeyi amaçlıyordu.

Suriye'nin güneyinde Dürzilerin çoğunlukta olduğu vilayette patlak veren şiddet olayları, çeşitli mezhepler arasındaki ayrışmaları gün yüzüne çıkardı.

yjuı
Dürzilerin çoğunlukta olduğu Suveyda'ya giren Suriye güvenlik güçleri, 15 Temmuz 2025 (Reuters)

Suriye güvenlik güçleri pazartesi günü Dürzi militanlar ile Bedevi aşiretler arasındaki çatışmaları kontrol altına almak üzere bölgeye sevk edilmiş, ancak Dürzi militanlarla çatışmaya girmişti. İsrail pazartesi ve salı günleri hükümet güçlerine hava saldırılarıyla müdahale etti ve amacın Dürzileri korumak olduğunu söyledi.

Suriye Savunma Bakanlığı tarafından dün gece ilan edilen ateşkes kısa sürdü. Yerel bir haber sitesi olan Suveyda 24'ün haberine göre Suveyda şehri ve civar köyler günün erken saatlerinde ağır topçu ve havan topu saldırısına maruz kaldı. Şarku’l Avsat’ın Suriye resmi haber ajansı SANA’dan aktardığına göre Suriye Savunma Bakanlığı, Suveyda'daki yasadışı grupları ateşkesi ihlal etmekle suçladı. Savunma Bakanlığı kent sakinlerine evlerinde kalmaları çağrısında bulundu.

Çatışmaların başladığı pazar gününden bu yana onlarca sivil, asker ve Dürzi militan öldü. Bir kişi, evinde başından vurulan kardeşinin cesedini bir Reuters muhabirine gösterdi.

fvgthy
Suriye güvenlik güçleri mensupları Suveyda'da bir mahallede, 15 Temmuz 2025 (AFP)

İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz bugün yaptığı açıklamada, Suriye hükümetini ‘Dürzileri rahat bırakması’ konusunda uyardı ve İsrail ordusunun Suriye hükümet güçleri çekilene kadar onları bombalamaya devam edeceğini vurguladı. ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack dün yaptığı açıklamada, ABD'nin ‘sükûnet ve bütünleşmeye doğru ilerlemek için’ tüm taraflarla temas halinde olduğunu ifade etti.