Irak Başbakanı Abdulmehdi istifa etmeye mi zorlanıyor?

Irak Başbakanı Adil Abdulmehdi (AFP)
Irak Başbakanı Adil Abdulmehdi (AFP)
TT

Irak Başbakanı Abdulmehdi istifa etmeye mi zorlanıyor?

Irak Başbakanı Adil Abdulmehdi (AFP)
Irak Başbakanı Adil Abdulmehdi (AFP)

Irak Başbakanı Adil Abdulmehdi hükümetinin geleceği konusunda karamsar söylentiler artıyor. Abdulmehdi’nin istifa edeceği veya siyasi partilerce görevden alınacağı iddiaları dillendirilmeye başladı. Hükümete yakın güvenilir bir kaynağın aktardığı kulis bilgisine göre 4 ana siyasi blok, Başbakan Abdulmehdi’nin görevden alınmasını ciddi bir şekilde düşünüyor.
Abdulmehdi’nin en güçlü destekçilerinden Sairun Koalisyonu lideri Mukteda es-Sadr’ın ‘hükümetin sonu geldi’ tweetinin ardından, bu yöndeki söylentiler alevlendi. Ayrıca Abdulmehdi’nin bazı siyasi partilerin liderlerine mesaj göndererek, ‘tüm yapabileceklerim bunlar, alternatif arayın’ ifadesini kullandığı iddia edildi.
Fetih Koalisyonu Milletvekili Hüseyin el-Yasiri, açıklamasında, “Abdulmehdi’nin görevden alınması hakkında konuşmak için henüz erken” dedi.
Yasiri, Abdulmehi’ye ‘ülkenin trajik seyrini değiştirmesi için daha büyük bir şans’ verilmesini istedi.
Hükümete yakın güvenilir bir kaynağın aktardığı kulis bilgisine göre 4 ana siyasi blok Başbakan Abdulmehdi’nin görevden alınmasını ciddi bir şekilde düşünüyor.
İsminin açıklanmasını istemeyen kaynak, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, “Bazı siyasi bloklar, Abdulmehdi hükümeti döneminde ülkedeki kurumların çoğunda yaşanan durgunluk yüzünden homurdanan destekçilerine karşı zor duruma düştü. Azımsanamayacak sayıda blok, mevcut Başbakanın çalışmalarındaki zayıflık ve özellikle dışardan yapılan ihlaller, kontrolsüz bazı silahlı örgütler ve ekonomi konularında devletin karşı karşıya kaldığı zorluklarla mücadeledeki güçsüzlüğü karşısında şaşkın durumda. Ancak siyasi bloklar, Başbakan Abdulmehdi’yi görevden almanın karmaşık ve zor bir mesele olduğunun farkındalar. Bu nedenle siyasi bloklar, Abdulmehdi’ye siyasi baskı uygulayarak, istifa etmeye zorluyorlar” dedi.
Irak’ta 2003’ten bu yana siyasi partilerin veya parlamentonun, başbakanlık makamında oturan bir ismi görevden almak veya başka bir isimle değiştirmek yönünde bir tasarrufu olmadı. Aynı şekilde 4 yıllık görev süresi içinde gönüllü olarak istifasını veren bir başbakan, daha önce kayıtlara geçmiş değil. Fakat mevcut Başbakan Abdulmehdi, 2011’de Cumhurbaşkanı Yardımcılığı görevinden, 2006’da da Petrol Bakanlığı görevinden istifa etmişti.
Ulusal Hikmet Hareketi yöneticilerinden Muhammed Hussam el-Huseyni, Abdulmehdi’nin başbakanlık koltuğuna oturmasına destek veren Şii partilerin onu görevden alma yönünde bir eğilimi olduğu iddialarını uzak bir ihtimal olarak değerlendirdiğini belirtti.
Şarku’l Avsat’a konuşan Huseyni, “Abdulmehdi’nin istifa konusunda verdiği sinyaller, muhtemelen kendisini çevreleyerek baskı uygulayan siyasi bloklar üzerinde baskı uygulamak ve ilave yetkilere kavuşmak istemesinden kaynaklanıyor. Siyasi blokların Abdulmehdi’yi görevden alma veya değiştirme yönündeki sinyalleri de aynı amaca hizmete ediyor. Sözgelimi bu siyasi bloklar da Abdulmehdi’den daha fazla kazanım elde etmek ve destekçilerine karşı devlet yönetimindeki başarısızlığa karşı durduklarını göstermek istiyorlar” dedi.
Anbar eski milletvekili adayı ve siyasi analist Ziyad el-Arrar ise tam tersini savunarak, “Siyasi güçler Abdulmehdi’yi değiştirme meselesini bitirdi bugün onun yerine gelecek uygun bir alternatif arıyorlar” dedi.
Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, Arrar, “Abdulmehdi'nin özellikle mevcut bölgesel ve uluslararası krizler ışığında, Irak hükümetini ve siyasetini yönetmedeki başarısızlığı sonrasında siyasi bloklar, hükümet gemisinden atlayarak, başarısızlığı sadece Abdulmehdi’ye yüklediler. Sünni siyasi güçler, Şiilerin, başbakanı görevden alma meselesini görüyorlar ve Abdulmehdi’nin görevden alınmasını umursamıyorlar. Fakat Kürt güçler bu durumu kabul etmeyebilir” ifadelerini kullandı.
Irak eski Başbakanı Haydar el-İbadi liderliğindeki Nasr Koalisyonu Milletvekili Şakir Cevdet, güçlü bir alternatif olmadan Abdulmehdi’yi görevden almanın onarılması güç idari ve anayasal bir boşluk yaratabileceğine dikkat çekti.



Gazze'de iki yıl süren savaşın ardından Noel kutlamaları Beytüllahim'e geri döndü

Batı Şeria'nın Beytüllahim kentinde Noel kutlamaları (AFP)
Batı Şeria'nın Beytüllahim kentinde Noel kutlamaları (AFP)
TT

Gazze'de iki yıl süren savaşın ardından Noel kutlamaları Beytüllahim'e geri döndü

Batı Şeria'nın Beytüllahim kentinde Noel kutlamaları (AFP)
Batı Şeria'nın Beytüllahim kentinde Noel kutlamaları (AFP)

Batı Şeria’nın Beytüllahim kentinde bando takımları, Noel kutlamalarının başlamasıyla birlikte sokaklara indi. Gazze Şeridi’ndeki savaşın gölgesinde geçen ve Hristiyan inancına göre Hz. İsa’nın doğum yeri olan kenti iki yıl boyunca kutlamalardan mahrum bırakan sürecin ardından, bu yıl kentte yeniden hareketlilik gözlendi.

Batı Şeria’nın güneyinde yer alan Beytüllahim, Gazze Şeridi’nde varılan ateşkes anlaşmasının ardından önceki yıllara kıyasla daha canlı bir atmosfere büründü. Ancak Gazze’de yüz binlerce kişi, savaşın ardından yıkılmış evler ve yıpranmış çadırlarda, sert kış koşullarıyla mücadele etmeyi sürdürüyor.

f
Beytüllahim sokaklarında dolaşan bando takımı (AP)

Vatikan’da ise Papa 14. Leo’nun Noel için ilk ayinini, saat 20.30’da Aziz Petrus Bazilikası’nda yönetmesi bekleniyor. Papa, ayin öncesinde dünyada ‘24 saatlik barış’ çağrısında bulundu.

ABD’li Papa, mayıs ayında Papa Franciscus’un vefatının ardından Kardinaller Meclisi tarafından seçilmişti. Önceki papaya kıyasla daha sakin bir üsluba sahip olduğu belirtilen Papa 14. Leo, göç ve sosyal adalet gibi temel konularda Franciscus’un çizgisini sürdürmesiyle dikkat çekiyor.

‘Umut’

Beytüllahim’de Noel kutlamalarına, ünlü Noel ilahilerinin çalındığı davul ve gayda sesleri damga vurdu. Hristiyanlar, çocuklardan yaşlılara kadar, kentin merkezindeki Manger Meydanı’na doğru yürüdü.

Beytüllahim’de yaşayan 17 yaşındaki Milagros Enstas, “Bugün sevinç dolu bir gün, çünkü daha önce savaş nedeniyle kutlama yapamıyorduk” dedi.

Ortadoğu’nun genelinde olduğu gibi kutsal topraklarda da Hristiyanlar azınlık konumunda bulunuyor. İsrail’de Hristiyan nüfus 185 bini, Filistin topraklarında ise 47 bini geçmiyor.

Yüzlerce kişi, Doğuş Kilisesi’ne ve ona açılan meydana çıkan dar Yıldız Caddesi boyunca ilerleyen yürüyüşe katıldı.

Manger Meydanı’nda kalabalık bir topluluk toplanırken, az sayıda izleyici belediye binasının balkonlarından kutlamaları takip etti.

Meydanın ortasında, kırmızı ve altın renkli süslerle bezeli büyük Noel ağacı yer aldı ve alana bayram havası kattı.

y6
Meydanın ortasında, bayram havasını daha da canlı hale getirmek için kırmızı ve altın renkli süslerle donatılmış büyük bir Noel ağacı duruyordu. (AFP)

Doğuş Kilisesi, Hristiyan inancına göre Hz. İsa’nın yaklaşık iki bin yıl önce doğduğuna inanılan bir mağaranın üzerine, 4. yüzyılda inşa edildi.

Beytüllahim’de yaşayan 18 yaşındaki Katiab Amaya ise kutlamaların yeniden yapılmasının, bölgedeki Hristiyan toplumunun varlığı açısından önemli bir sembol olduğunu söyledi.

Amaya, AFP’e yaptığı açıklamada, “Bu, Hristiyanların hâlâ burada olduğunu, kutlama yaptığını ve gelenekleri yaşatmayı sürdürdüğünü gösteren bir umut kaynağı” dedi.

‘Gazze'deki kardeşlerimiz’

Gazze Şeridi’nde yaşanan yıkıcı savaş sırasında, Noel kutlamalarını organize eden Beytüllahim Belediyesi, kutlamaların kapsamını daraltarak yalnızca dini ayinlerle sınırlı bir program uygulamıştı.

Amaya, “Bu kutlamalar Gazze’deki halkımız için bir umut anlamına geliyor; bir gün onların da yeniden kutlama yapabileceğine ve hayata dönebileceğine dair bir umut” dedi.

Dün öğle saatlerinden önce Kudüs Latin Patriği Kardinal Pierbattista Pizzaballa, Doğuş Kilisesi’nde yapılacak geleneksel ayine başkanlık etmek üzere Beytüllahim’e ulaştı.

Pizzaballa, kiliseye varışında toplanan yüzlerce kişiye hitaben, “Gazze Şeridi’ndeki kardeşlerimizden sizlere selamlar ve dualar getiriyorum” ifadesini kullandı.

Kardinal Pizzaballa, hafta sonunda savaşın ağır yıkıma uğrattığı Gazze’yi ziyaret etmiş ve pazar günü Gazze kentindeki Kutsal Aile Kilisesi’nde Noel ayinini yönetmişti.

df
Kudüs Latin Patriği Kardinal Pierbattista Pizzaballa (AP)

İsrail ile Hamas arasında ABD, Katar, Mısır ve Türkiye’nin arabuluculuğunda sağlanan ateşkes anlaşması, geçtiğimiz ekim ayının 10’unda yürürlüğe girdi. Ancak evlerini ve yakınlarını kaybeden Gazze halkı, ateşkese rağmen zorlu ve yoksunluklarla dolu yaşam koşullarıyla karşı karşıya kalmaya devam ediyor.

İsrail ile Hamas, ateşkes anlaşmasının ihlal edildiği yönünde karşılıklı suçlamalarda bulunuyor.

‘Çok özel bir yer’

Beytüllahim sakinleri, Noel kutlamalarının yeniden başlamasının kente canlılık getirmesini ve turistlerin geri dönüşünü teşvik etmesini umuyor.

Beytüllahim ekonomisi, özellikle turizme dayanıyor.

Gazze Şeridi’ndeki savaş, çatışmalar süresince turistlerin neredeyse tamamen kente gelmemesine yol açarken, işsizlik oranlarının da yükselmesine neden oldu.

Ancak son aylarda Hristiyan ziyaretçilerin kutsal kente kademeli olarak dönmeye başladığı gözleniyor.

5y67
Beytüllahim sakinleri, Noel kutlamalarının geri dönüşünün şehri canlandıracağını ve turistlerin geri dönmesini teşvik edeceğini umuyor. (AFP)

Komşu Beyt Cala kentinden George Hanna, “Beytüllahim çok özel bir yer. Mesajımızın tüm dünyaya ulaşmasını istiyoruz ve bunun tek yolu bu” dedi.

Hanna, “Kutlama yapabilmeyi ve çocukların mutlu olmasını umuyoruz. Bizim için bayramın anlamı bu” ifadeleriyle sözlerini tamamladı.


Irak, Ukrayna savaşında "yeni askerler" arıyor

Sosyal medyada paylaşılan bir fotoğrafta, Rusya'ya giderek silahlı kuvvetlere katılan 24 yaşındaki Iraklı bir adamın ailesinin onunla iletişimini kaybettiği görülüyor (AFP)
Sosyal medyada paylaşılan bir fotoğrafta, Rusya'ya giderek silahlı kuvvetlere katılan 24 yaşındaki Iraklı bir adamın ailesinin onunla iletişimini kaybettiği görülüyor (AFP)
TT

Irak, Ukrayna savaşında "yeni askerler" arıyor

Sosyal medyada paylaşılan bir fotoğrafta, Rusya'ya giderek silahlı kuvvetlere katılan 24 yaşındaki Iraklı bir adamın ailesinin onunla iletişimini kaybettiği görülüyor (AFP)
Sosyal medyada paylaşılan bir fotoğrafta, Rusya'ya giderek silahlı kuvvetlere katılan 24 yaşındaki Iraklı bir adamın ailesinin onunla iletişimini kaybettiği görülüyor (AFP)

Irak, Rusya-Ukrayna savaşında yer alan vatandaşlarına yönelik yargılamaları yoğunlaştırdı ve resmi onay olmadan yabancı askeri güçlere katılanlara ceza verileceği uyarısında bulundu.

Yargı Konseyi Başkanı Faik Zeydan, yasanın yabancı çatışmalara katılan herkesi hapis cezasıyla cezalandırdığını teyit ederek, özellikle insan ticareti ve militan devşirme ağlarının suç kapsamına alındığını vurguladı.

Bu durum, Iraklıların yabancı ülkelerde savaşmak üzere askere alınmasıyla mücadele etmek amacıyla kurulan özel bir hükümet komitesinin çalışmalarıyla eş zamanlı olarak ortaya çıktı; askere alınanların sayısı hakkında çelişkili raporlar mevcuttu.

Şarku’l Avsat’ın elde ettiği bilgilere göre basın haberlerinde, Rus güçlerinin saflarında savaşmak üzere yaklaşık 50 bin Iraklının askere alındığı belirtilirken, gayri resmi istatistikler 3 bini Rus ordusunda, 2 bini Ukrayna ordusunda olmak üzere yaklaşık 5 bin savaşçıdan bahsetmekte.

Irak'ta bir mahkeme, Rusya ile birlikte savaşmak üzere savaşçı toplamak suçundan bir kişiyi ömür boyu hapis cezasına çarptırdı.


Hızlı Destek Kuvvetleri, Çad ile olan sınır bölgelerini kontrol ediyor

Darfur Valisi Minni Arko Minawi (Facebook)
Darfur Valisi Minni Arko Minawi (Facebook)
TT

Hızlı Destek Kuvvetleri, Çad ile olan sınır bölgelerini kontrol ediyor

Darfur Valisi Minni Arko Minawi (Facebook)
Darfur Valisi Minni Arko Minawi (Facebook)

Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK), Çad ile sınır bölgelerindeki kontrolü tamamladıklarını duyurdu ve oradaki birliklerinin konuşlanmasını gösteren videolar yayınladı; Sudan ordusundan ise resmi bir açıklama yapılmadı.

HDK, operasyonun amacının silahlı grupları ortadan kaldırmak ve Sudan ordusu ile müttefik "ortak güçlerinin" yerel yönetim liderlerine ve sivillere karşı gerçekleştirdiği intikam ve kaos eylemlerini durdurmak olduğunu belirtti. HDK, istikrarı yeniden sağlamak amacıyla bu bölgelerde sivilleri, yolları ve kamu tesislerini güvence altına almak için güçlerin konuşlandırıldığını vurguladı.

Bir diğer gelişmede, Sudan ordusunun Babanusa'daki 22. Piyade Tümeni komutanı Tümgeneral Muaviye Hamad Abdullah'ın ölümü doğrulandı. Aralık ayı başlarında HDK tarafından şehre düzenlenen bir saldırı sırasında öldürüldü. Ordu, komutanının ölümüyle ilgili bir açıklama yapmamış olsa da Kuzey Eyaleti hükümetinin resmi internet sitesinde, askeri vali Abdul Rahman İbrahim'in merhumun ailesine başsağlığı dileklerini ilettiği bildirildi.