Netanyahu'nun ifşa ettiği gizli İran deposunda 'uranyum izleri' bulundu

Netanyahu'nun ifşa ettiği gizli İran deposunda 'uranyum izleri' bulundu
TT

Netanyahu'nun ifşa ettiği gizli İran deposunda 'uranyum izleri' bulundu

Netanyahu'nun ifşa ettiği gizli İran deposunda 'uranyum izleri' bulundu

İsrail operasyonlarında gizli bölgelerden Uluslararası Atom Ajansı’nın (IAEA) aldığı örnekler uranyum izlerine işaret ediyor. Konuyla ilgili Tahran’dan henüz bir açıklama gelmedi.
İran’daki IAEA denetimlerini takip eden diplomatlar, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu tarafından "gizli nükleer depo" olarak nitelendirilen Tahran’daki bir bölgeden IAEA’nın aldığı örneklerin uranyum izleri taşıdığını söyledi. Diplomatlar, IAEA'nın uranyum parçacıklarının kaynağını araştırdığını ve İran'dan bir açıklama yapmasını istediğini belirtti.  Ancak Tahran bu durumla ilgili olarak henüz bir açıklama yapmadı.
Netanyahu 2018 yılının Nisan ayında dosya yığınlarıyla İran’ın güneyinde bulunan gizli bölgelerde nükleer silah çalışmaları programını tespit ettiklerini açıkladığı bir televizyon programına katılmıştı. Netahyahu, İsrail ajanlarının bölgeden büyük miktarda belge aktardığını söylerken İran belgelerin sahte olduğunu belirtilen mevkide halı yıkama fabrikası olduğunu belirtmişti.
Netanyahu’nun o dönemde sunduğu kanıtların çoğu 2015’te imzalanan nükleer anlaşmadan önce sunduklarından oluşuyor. Ancak Netanyahu, İran’ın o tarihten itibaren nükleer teknolojiyle ilgili önemli dosyaları elinde tuttuğunu ve nükleer silahla ilgili deneyimini geliştirmeye devam ettiğini iddia etti. Bu iddialar İran’ın güvenirliliği hakkında şüphe uyandırdı. Netanyahu, “öncelikle İran, hiçbir zaman nükleer silah programı olmadığına dair yalan söyledi. İkinci olarak da anlaşmadan sonra bile, gelecekteki kullanım için nükleer silah uzmanlığını sürdürmeye ve geliştirmeye devam etti” dedi.
Nisan ayının başında Reuters, IAEA’nın yer belirtmeden İran’da gizli olarak bu faaliyetlerini sürdürdüğü bölgeleri aramak üzere Mart ayında pek çok kez İran’a gittiğini belirtti. Kaynaklar o dönemde söz konusu bölgelerden alınacak örneklerin analizinin ancak Haziran ayında sonuçlanacağını belirtmişti.
Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda (BMGK) Eylül 2018’de yaptığı konuşmada Netanyahu, IAEA’yı bölgeyi derhal ziyaret etmeye davet etti ve o zamandan beri yaklaşık 15 kilogramlık belirtilmemiş radyoaktif materyal aktarıldığını ifade etti. Netanyahu, bu materyallerin İran’ın yaptırımların hafifletilmesi karşılığında nükleer çalışmalarını sonlandırmak üzere 2015 yılında imzalanan anlaşmaya uymadığını gösterdiğini söyledi.
O dönemde IAEA, Netanyahu’nun kapsamlı bir inceleme olmaksızın kurumuna ne yapacağını dikte etmesine kızgınlığını ifade etti ve “IAEA’nın gerektiğinde incelemelerde bulunduğunu” açıkladı.
Bir İranlı yetkili Nisan ayında şunları söyledi: “Saklayacağımız bir şey yok. IAEA’nın çeşitli bölgeleri ziyareti edindiği yasalar ve düzenlemeler çerçevesinde oldu.”
IAEA, üye devletlere gönderdiği raporda 2017 yılı boyunca İran’da 35 teftiş gerçekleştirdiğini belirtti. Diplomatlar böyle teftişlerin İran’ın cevaplamadığı soruları netleştirmek için gerçekleştirdiğini ifade etti.
Kurum, Ağustos ayında yayınladığı üç aylık raporunda IAEA’nın İran’da gitmek istediği her yere ulaşmada bir sorunla karşılaşmadıkları ancak İran’ın kurumla ilişkilerinde ayak sürüklediğini belirtti. Kaynaklar, Nisan ayında yaptıkları açıklamada, bazı teftişlerin zorlu çabaların ardından gerçekleştiğini ifade etti.



Putin'e baskı ve ‘nükleer denizaltıların’ konuşlandırılması... Trump'ın çifte uyarısının arkasında ne var?

ABD Başkanı Donald Trump ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (Reuters)
TT

Putin'e baskı ve ‘nükleer denizaltıların’ konuşlandırılması... Trump'ın çifte uyarısının arkasında ne var?

ABD Başkanı Donald Trump ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump, Moskova'nın alaycı tavırlarına yanıt olarak iki nükleer denizaltıyı ‘uygun bölgelere’ gönderme emri vereceğini açıklayarak, Rusya ile ABD arasındaki güç gösterisinde çıtayı yükseltti.

Trump'ın sosyal medya platformu Truth Social’de yaptığı paylaşım, güvenlik bağlamında alışılmadık bir durum değildi. Şarku’l Avsat’ın The Times gazetesinden aktardığına göre, ABD'nin 71 nükleer denizaltısından yaklaşık 20'si her an denizde görev yapıyor ve özellikle gerginliğin arttığı dönemlerde rutin olarak Rusya'ya yakın bölgelere sevk ediliyor. Ancak olağandışı olan, ABD'nin bunu açıklaması. Bu ise Trump'ın paylaşımının gerçek amacını ortaya koyuyor. Söz konusu paylaşım iki mesaj içeriyor: Birincisi, Trump'ın eylem adamı olduğunu kanıtlamak, ikincisi ise mesaj vermek.

Rusya Güvenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Dmitry Medvedev (AP)Rusya Güvenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Dmitry Medvedev (AP)

Medvedev'e yanıt ve Putin'e işaret

Trump için bu adım, provokasyona sert tepki verme şeklindeki alışılmış tavrının bir parçası.

Trump, özellikle Rusya'da başkanlık görevinden ayrıldıktan sonra tartışmalı rolüyle tanınan Dmitriy Medvedev'e yanıt veriyordu. Trump'ın Moskova'ya Ukrayna'da ateşkes sağlanması için verdiği süreyi kısaltmasının ardından Medvedev sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı paylaşımda, “Her yeni uyarı bir tehdit ve savaşa doğru adımdır. Rusya ile Ukrayna arasında değil; kendi ülkenle. Uyuyan Joe'nun yolunu izleme!” ifadelerini kullandı.

The Times’ın haberine göre bu açıklamaların amacı, sürekli olarak Üçüncü Dünya Savaşı’nın patlak vereceği konusunda uyarıda bulunan Trump'ı korkutmak. Öyle ki Trump, Oval Ofis'teki meşhur sözlü tartışmada Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy'i ‘kumar oynamakla’ suçlamıştı. Ancak, Rusya'da bile abartılı bir kişilik olarak görülen Medvedev, Trump'ın Putin'e yönelik söyleminin son aylarda giderek sertleştiği göz önüne alındığında, bu mesajın hedefi değil.

ABD Başkanı Donald Trump ve Rus mevkidaşı Vladimir Putin (Arşiv - Reuters)ABD Başkanı Donald Trump ve Rus mevkidaşı Vladimir Putin (Arşiv - Reuters)

İhtiyatlı eleştiri

Trump, Putin'i giderek daha fazla eleştiriyor, ancak onu doğrudan kışkırtmaktan da kaçınıyor; çünkü aralarında iyi bir dostluk ve iş ilişkisi olduğunu düşünmeye devam ediyor. Bu durum, Medvedev'in pazartesi günü yaptığı açıklamadan açıkça anlaşılıyor. Putin ise Trump'ın barış için belirlediği son tarihi, dün yaptığı paylaşımdan yaklaşık bir saat önce reddetmişti.

Trump kendini usta bir müzakereci olarak görüyor. Bu nedenle, ABD donanmasında başkomutan olarak emrinde bulunan çeşitli gemi türlerini kapsayacak şekilde ‘nükleer denizaltılar’ ifadesini belirsiz bir şekilde kullandı.

ABD'nin 71 adet nükleer denizaltısı varken, bunların 14'ü Ohio sınıfı balistik füze denizaltılarıdır ve 20 adede kadar Trident II füzesi taşıyabilirler. Bu füzeler nükleer başlıklarla donatılabilir. ABD’nin sahip olduğu nükleer silahlı denizaltılardan sekiz ila on tanesi her an dünya çapında devriye görevindedir.

Resim  Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (Arşiv-AFP)Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (Arşiv-AFP)

Beyaz Saray, Putin'in Trump'ın denizaltılarla ilgili diplomasisinin provokatif olmadığını, Dmitriy Medvedev'in tek bir provokatif açıklaması üzerine nükleer söylemlerin yeniden alevlenmesini önlemek için olduğunu anlayacağına inanıyor. Zira filonun görevi saldırı amaçlı değil; savunma amaçlı.

Müttefiklere yönelik yaptırımlar ve gümrük tarifeleri

Bununla birlikte, Trump'ın Putin'e yönelik söylemi belirgin şekilde sertleşti. Trump geçen hafta, “Yaptıkları şey iğrenç” dedi ve Putin'i ‘yalan söylemekle’ suçladı.

Trump ayrıca, Rus enerjisini satın alanlara ikincil yaptırımlar uygulamakla tehdit etti ve Hindistan'ı yüzde 25'lik genel gümrük vergisiyle hedef aldı. Trump, “Zaten zor durumdaki ekonomilerini birlikte mahvedebilirler” dedi.

Rusya'dan petrol alımına yönelik bu cezai gümrük vergisinin oranını doğrudan açıklamamasına rağmen, nihai gümrük vergisi sistemi ile ilgili görüşmeler kritik aşamaya yaklaşırken, benzer bir yaklaşım daha sonra Çin'e de uygulanabilir.

Rus gazının en büyük alıcısı olmaya devam eden Avrupa Birliği (AB) de yaptırımların hedefinde olabilir. Macaristan, Belçika, Fransa ve Slovakya en büyük ithalatçılar.

Geçtiğimiz günlerde gümrük vergilerini yüzde 15'e düşüren bir ticaret anlaşması imzalayan Trump'ın, Rusya'yı cezalandırması için kendisine baskı yapan Avrupa ülkelerine yaptırım uygulaması ironik olacak, ancak Trump’ın izlediği yol bu.