Netanyahu, İran’ı ‘nükleer tesisi’ni imha etmekle suçladı

Netanyahu, ulusa sesleniş programında, Şiraz ve İsfahan şehirleri arasında İran’ın gizli nükleer tesisinin yerini açıkladı (APA)
Netanyahu, ulusa sesleniş programında, Şiraz ve İsfahan şehirleri arasında İran’ın gizli nükleer tesisinin yerini açıkladı (APA)
TT

Netanyahu, İran’ı ‘nükleer tesisi’ni imha etmekle suçladı

Netanyahu, ulusa sesleniş programında, Şiraz ve İsfahan şehirleri arasında İran’ın gizli nükleer tesisinin yerini açıkladı (APA)
Netanyahu, ulusa sesleniş programında, Şiraz ve İsfahan şehirleri arasında İran’ın gizli nükleer tesisinin yerini açıkladı (APA)

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, yaptığı konuşmada İran’ı ‘nükleer silah geliştirmek’ amacıyla gizli bir nükleer tesis kurmak ve İsrail tarafından keşfedildiğini anladıktan sonra bu tesisi imha etmekle suçladı.
Netanyahu, ulusa sesleniş programında, İran’ın, Fars Eyaletinde bulunan Şiraz ve İsfahan şehirleri arasındaki Abade şehrinde kurduğu nükleer tesisi geçen sene srail’in keşfetmiş olduğunu belirtti. Tesisin uydu fotoğraflarını ve İsrail’in burayı keşfinden sonra İranlıların tesisi nasıl imha ettiklerini gösteren Netanyahu, “İsrail nükleer anlaşmayı ihlal eden yasadışı faaliyetlerini ortaya çıkardığında İranlılar, tesise dair izleri gizlemeye ve silmeye çalıştılar” diyerek İranlılara seslendi: “Tahran’daki diktatörlere (tiranlara) şunu söylüyorum: İsrail ne yaptığınızı, İran’da nerede, ne zaman, nelerin döndüğünü biliyor. Yalanlarınızı ortaya çıkarıyoruz. İsrail, İran’ın elinde nükleer silah bulundurmasını engellemeye kararlı”.
Netanyahu’nun gösterdiği iki uydu fotoğrafından birisi Haziran ayının sonunda çekilmiş, diğeri ise İran’ın temmuz ayı sonunda tesisi yıktığını gösteriyor.
Öte yandan Netanyahu, büyük güçlerle 2015’te imzalanmış olan ve Washington’un geçen yıl çekildiği nükleer anlaşmadan bu yana İran’ın nükleer silah geliştirdiği yönündeki suçlamaları hakkında herhangi bir delil sunmadı.
Dün akşamki ulusa sesleniş programı konuşmasını sonlandırırken Netanyahu bir kez daha uluslararası toplumu İran’a karşı teyakkuzda olmaya ve söz konusu ülkenin nükleer silah edinmesini önlemek için ABD saflarına katılmaya çağırdı.
Netanyahu, tesisin yerini ilk defa, İsrail ajanlarının İran’dan gizlice elde edip geçen yıl televizyon programında ilan ettikleri İran belgelerinden tespit ettiklerini açıkladı.
Reuters, Netanyahu’nun “İran, nükleer silah geliştirmek için bu tesiste deneyler yaptı” dediğini nakletti.
Pazar günü Reuters, Netanyahu’nun Nisan 2018’de Tahran’ın güneyinde keşfettiği tesiste Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı’nın (IAEA) zenginleştirilmiş uranyum izleri bulduğunu açıklamıştı. İran ise henüz konuyla ilgili herhangi bir açıklama yapmadı.
İsrail Başbakanı Netanyahu, tesisin ifşa edilmesiyle ilgili açıklamalarını, tekrar seçilmesinin zor olduğu, 17 Eylül’de yapılması planlanan İsrail genel seçimleri öncesinde yaptı.
İsrailli bir muhalefet lideri ise konu hakkında şu yorumda bulundu: “İran’ın faaliyetleri gerçekten çok tehlikeli ancak Netanyahu’nun açıkladığı, yeni bir şey değil. Onun bu dramatik açıklaması, yasadışı kamera koyma talebinin reddedilişinin üstünü kapatmak ve kendi seçim hedeflerine hizmet etmesi için hassas güvenlik meselelerinden yararlanmak amacını taşıyor”.
İsrail medyası ise “Netanyahu en iyi ihtimalle Batı’yı İran’a güvenmek konusunda uyarıyor ve Trump’ın dikkatini Başkan Hasan Ruhani ile uzlaşma toplantısı yapmaya değil de İran’a baskı yapmaya çekmeye çalışıyor. Fakat Netanyahu’nun en önemli motivasyonun seçim krizi olduğu gerçeğini görmezden gelmemek gerekiyor” dedi.



Danimarka sularını insansız tekneler koruyacak

Güneş ve rüzgar enerjisiyle çalışabilen yelkenli drone’lar ortalama 100 gün kesintisiz faaliyet gösteriyor (AP)
Güneş ve rüzgar enerjisiyle çalışabilen yelkenli drone’lar ortalama 100 gün kesintisiz faaliyet gösteriyor (AP)
TT

Danimarka sularını insansız tekneler koruyacak

Güneş ve rüzgar enerjisiyle çalışabilen yelkenli drone’lar ortalama 100 gün kesintisiz faaliyet gösteriyor (AP)
Güneş ve rüzgar enerjisiyle çalışabilen yelkenli drone’lar ortalama 100 gün kesintisiz faaliyet gösteriyor (AP)

Danimarka, denizaltı kablolarını Rusya'ya karşı korumak için ABD yapımı yelkenli drone'lar kullanmaya başladı.

Danimarka, Rusya'nın hibrit saldırı tehdidine karşı denizaltı altyapısını korumak ve denetimi güçlendirmek için Baltık Denizi'ne özel drone’lar yerleştirdi. 

Kaliforniya merkezli Saildrone merkezinin ürettiği yelkenli drone’lar, 10 metre uzunluğa sahip. Yapay zeka destekli yazılımlar, sensörler, kameralar ve radarlarla donatılmış bu insansız tekneler, denizcilik faaliyetleriyle ilgili veri topluyor. 

Önceden ABD donanmasıyla da ortak çalışmış olan şirket, Danimarka’yla yapılan sözleşmeyle ilk kez Avrupa sularında faaliyet gösteriyor. 

Şirketin CEO’su Richard Jenkins, “Saildrone'un amacı, daha önce gözümüzün ve kulağımızın ulaşamadığı yerlere erişim sağlamak” diyor.

Baltık ülkeleri, Rusya'nın “gölge filosuyla” denizaltı kablolarına yönelik sabotajlar düzenlediğini öne sürüyor. Sözkonusu gemiler, Çin ve Hindistan'a ham petrol taşıyarak yaptırımları atlatmak için kullanılan eski tankerlerden oluşuyor. Yelkenli drone’ların özellikle bu gemilerin hareketlerini takip edeceği belirtiliyor. 

Guardian’ın aktardığına göre Danimarka ordusu, deniz gözetleme ve istihbarat toplama kapasitesini geliştirmek için Baltık Denizi'nde 4 adet insansız tekneyi test etmeye başladı. 

Diğer yandan Danimarka’yla ABD’li şirket arasındaki drone anlaşması ülkede tepki çekti. ABD Başkanı Donald Trump’ın Grönland’ı topraklarına katma tehditleri nedeniyle Washington ve Kopenhag arasında gerginlik yaşanmıştı.

Danimarkalı yazılım mühendisi David Heinemeier Hansson, ABD’nin veri kaçırabileceğini savunarak şunları söylüyor: 

Amerikan şirketlerinin sorunu, Amerikan yasalarına, Amerikan kararnamelerine ve Amerikan Başkanı’na uymak zorunda olmalarıdır. Başkan istediği zaman veri talep edebilir ve istediği zaman bir hesabı kapatabilir.

Danimarka Siber Güvenlik Konseyi Başkanı Jacob Herbst de “Karşı karşıya olduğumuz uluslararası durum göz önüne alındığında, bu alanda Amerikan tedarikçileri seçerken çok dikkatli düşünmek gerekiyor” ifadelerini kullanıyor. 

Firmanın CEO’su Jenkins ise veri toplanmayacağını ve dataların güvenli şifreleme sistemleriyle korunacağını savunuyor.

Independent Türkçe, Guardian, AP