Cezayir'deki siyasi tıkanıklık, suç oranlarını artırdı

Cezayir, kılıçların ve hançerlerin kullanıldığı çatışmalara sahne oluyor
Cezayir, kılıçların ve hançerlerin kullanıldığı çatışmalara sahne oluyor
TT

Cezayir'deki siyasi tıkanıklık, suç oranlarını artırdı

Cezayir, kılıçların ve hançerlerin kullanıldığı çatışmalara sahne oluyor
Cezayir, kılıçların ve hançerlerin kullanıldığı çatışmalara sahne oluyor

Ali Yahya
Cezayir’de kılıçların ve hançerlerin kullanıldığı çatışmalar toplumsal uyumu ve huzuru tehdit ediyor. Son zamanlarda pek çok kişinin hayatını kaybetmesine veya yaralanmasına sebep olan bu kavgalar ciddi bir sorun teşkil etmeye başladı. Cezayir’de ailenin geleceğine ilişkin endişelerini dile getiren ülkedeki sosyologlar ve psikologlar, aftan yararlanarak tekrar sokaklara dönen ve yaşanan bu kavgalara sebep olan suçluların tespit edilmesini istiyorlar. Güvenlik hizmetleri söz konusu hadiselerle başa çıkmakta çaresiz kaldı.
Cezayir’in 22 Şubat’tan bu yana devam etmekte olan siyasi tıkanıklığın bir sonucu olarak yaşandığı bu istisnai durumun, başta aile olmak üzere ülkenin sosyal dokusu üzerinde olumsuz etkileri gözlenmeye başlandı. Ülkede güvenliği sağlayacak ve istikrarı muhafaza edecek güçlü kurumların bulunmadığını gösteren garip birtakım olaylar yaşanıyor. Bazı mahalle ve sokaklar, bıçak, kılıç ve satır gibi cahiliye dönemindeki bazı aletlerin kullandığı barbarca kavgalarla uyanıyor. Son zamanlarda yaşanan şiddetli kavgalar pek çok gencin hayatını kaybetmesine ve yaralanmasına yol açtı. Bundan üç gün önce Annaba şehrinde patlak veren bir kavgada, üç kişi hançerlerle öldürüldü ve birçok kişi yaralandı. Olay bu kadarla kalmadı. Ölü ve yaralıların aileleri intikam almaya çalışırken, güvenlik güçleri yaşanan bu kaosun üstesinden gelemedi.
Yine 9 Eylül’de ülkenin doğusunda bulunan Konstantin şehrinin bir mahallesinde yaşanan şiddetli bir kavganın ardından yaşanan maddi kayıplar mahalle sakinleri arasında korkuya sebep oldu. Güvenlik güçleri tarafından yapılan açıklamada, kılıç ve satırlarla bir birine giren sabıkalı gençlerin arasındaki kavganın sebebinin bir kız yüzünden iki gencin biri birini yanlış anlamasından kaynaklandığı ifade edildi.
Aynı şekilde ülkenin batısında yer alan Vahran şehrinde, cep telefonu dolayısıyla sözlü sataşmanın ve hakaretlerin ardından iki genç grup arasında şiddetli bir kavga yaşandı. Hadisenin yavaş yavaş büyümesinden sonra kılıçların, büyük hançerlerin, av tüfeklerinin ve köpeklerin kullanıldığı bir çatışma patlak verdi. Çatışma, komşu binaların sakinlerinin çığlıkları arasında yaklaşık bir saat sürdü.
“Ülkedeki istisnai durum dolayısıyla suç olaylarına yeterli ilgi gösterilmiyor”
Independent Arabia’ya konuşan Cezayir Üniversitesi Sosyoloji Profesörü Abdullah Türki, halihazırda çeşitli Cezayir mahallelerinde bütün biçimleriyle bir şiddet olgusunun kendini gösterdiğini söyledi. Ülke genelinde yaşanan durum dolayısıyla güvenlik makamlarının suç olaylarına yeterli ilgi göstermediğini belirten Türki, suçluların bu durumdan faydalandığını dile getirdi.  
Sosyal ve ekonomik sorunların birikmesi nedeniyle mahallelerde ve sokaklarda şiddet olaylarının arttığı değerlendirmesinde bulunan Türki, bu kavgaların en önemli sebepleri arasında uyuşturucu ticaretinin ve halüsinojenik ilaçların bulunduğunu söyledi. Ayrıca mahalle sakinlerinin günlerini cehenneme çeviren barbarca kavgaların başlına nedenlerinin hırsızlık, miras, düşmanlık, kızlara bakılması ve güç gösterisi olduğunu dile getiren Türki, güvenlik güçlerinin çabalarını kimsenin reddetmediğini belirterek, ancak halüsinojenik hap ve uyuşturucu tüketiminin, gençleri güvenlik görevlilerine karşı gelmeye sevk ettiğini söyledi. Ayrıca gençlerin yoldan çıkmalarının en büyük sebeplerinin boşanma, işsizlik ve zorluklar gibi aile içi sıkıntılar olduğunu ifade etti.
6 ayda 56 binden fazla suç
Emniyet Müdürlüğü’nden elde edilen veriler, ülkede yüksek bir suç oranının bulunduğuna işaret ediyor. Yapılan istatistikler, bu yılın ilk altı ayında 56 bin 778 olayın yaşandığını ve 35 bin 894 kişinin olaylara karıştığını gösteriyor.
Sosyoloji Profesörü Abdülhamit Taghret, hükümetin şiddet olaylarını ciddi bir şekilde ele almaktan ziyade başka meseleler üzerinde yoğunlaşması dolayısıyla ülkede cezai caydırıcılığın bulunmamasının, suçların birikmesine yol açtığını düşünüyor. Gençlerin artık mahallelerinde yaşanan şiddet olaylarından gururla bahsettiklerini dile getiren Taghret, aile, okul, cami ve sivil toplum derneklerinin yokluğunda bu olayların devasa bir boyuta ulaşacağı konusunda uyarıda bulundu. Ayrıca sosyal medya organlarında paylaşılan içeriklerin de gençler arasında şiddetin yayılmasının sebeplerinden biri olduğunu sözlerine ekledi.



AB liderleri Gazze'de etkili bir rol arıyor

Gazze Şehri'ndeki el-Rimal mahallesinin dün çekilen hava fotoğrafı (AFP)
Gazze Şehri'ndeki el-Rimal mahallesinin dün çekilen hava fotoğrafı (AFP)
TT

AB liderleri Gazze'de etkili bir rol arıyor

Gazze Şehri'ndeki el-Rimal mahallesinin dün çekilen hava fotoğrafı (AFP)
Gazze Şehri'ndeki el-Rimal mahallesinin dün çekilen hava fotoğrafı (AFP)

Avrupa Birliği liderleri, İsrail ile Hamas arasında ABD'nin arabuluculuğunda varılan ateşkes anlaşmasının ardından Gazze Şeridi ve işgal altındaki Batı Şeria'da daha aktif bir rol üstlenme arayışında.

Brüksel'de dün düzenlenen ve ağırlıklı olarak Ukrayna ve Rusya'ya odaklanan zirvede, AB devlet başkanları Gazze'deki kırılgan ateşkesi görüştü.

Savaştan zarar görmüş kıyı şeridinin istikrara kavuşturulması için Avrupa desteği sözü verdiler. AB, Filistinlilere en büyük yardım sağlayıcısı ve İsrail'in en büyük ticaret ortağıdır.

sadefr
Lüksemburg Başbakanı Luc Frieden, (AFP)

Lüksemburg Başbakanı Luc Frieden toplantıya giderken, "Avrupa'nın sadece gözlemlemekle kalmayıp aktif bir rol oynaması önemli" diyerek, "Gazze sorunu henüz bitmedi; barış henüz kalıcı değil" ifadelerini kullandı.

Gazze'deki savaşa duyulan öfke, 27 ülkeden oluşan bloğu böldü ve İsrail ile Avrupa Birliği arasındaki ilişkileri tarihi bir dip seviyeye çekti.

Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, eylül ayında İsrail'e Gazze'de bir barış anlaşmasına varması için baskı yapmak amacıyla yaptırımlar ve kısmi ticaret ambargosu uygulama planlarını açıkladı.

vdsvd
Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve Almanya Başbakanı Friedrich Merz, Euro Zirvesi'nin başlamasından önce. (EPA)

Bu önlemlerin arkasındaki ivme, ABD Başkanı Donald Trump'ın arabuluculuğunda sağlanan ateşkesle zayıflamış gibi görünüyor.

Ancak İrlanda'dan Hollanda'ya kadar liderler, Gazze ve işgal altındaki Batı Şeria'da şiddetin artmaya devam etmesiyle, İsrail hükümet bakanlarına ve yerleşim birimlerine yaptırım uygulanması ve ticaret anlaşmasının kısmen askıya alınması olasılığının masada tutulmasının, AB'ye İsrail üzerinde askeri harekâtı sınırlama konusunda nüfuz sağladığını söylüyor.


Sudan savaşının iki tarafı arasında Washington'da görüşmeler

Burhan ve Hemdeti, Beşir rejimini devirmek için yaptıkları iş birliği sırasında ve mevcut savaşta savaşmadan önce (Arşiv- AFP)
Burhan ve Hemdeti, Beşir rejimini devirmek için yaptıkları iş birliği sırasında ve mevcut savaşta savaşmadan önce (Arşiv- AFP)
TT

Sudan savaşının iki tarafı arasında Washington'da görüşmeler

Burhan ve Hemdeti, Beşir rejimini devirmek için yaptıkları iş birliği sırasında ve mevcut savaşta savaşmadan önce (Arşiv- AFP)
Burhan ve Hemdeti, Beşir rejimini devirmek için yaptıkları iş birliği sırasında ve mevcut savaşta savaşmadan önce (Arşiv- AFP)

Washington, D.C., ABD Dışişleri Bakanlığı'nın himayesinde, Sudan ordusu ve Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) temsilcileri arasında 23 ve 24 Ekim tarihlerinde bir dizi dolaylı toplantıya ev sahipliği yapıyor.

Güvenilir bir Amerikan kaynağı Şarku'l Avsat'a verdiği demeçte, ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı ve bölgesel arabulucuların, bu ayın sonlarında Washington'da yapılacak Uluslararası Dörtlü toplantısına hazırlık olarak, Sudan'daki çatışmanın iki tarafıyla birkaç ayrı toplantıya liderlik ettiğini söyledi. Uluslararası Dörtlü'de ABD, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri ve Mısır yer alıyor.

Dörtlü, geçen ay Sudan'daki savaşı sona erdirmek için net ve somut bir yol haritası önerdi. Bu yol haritası, çatışmanın durdurulmasını ve Sudan halkının çektiği acıların sona erdirilmesini içeriyor.

Dörtlü yaptığı açıklamada, siyasi süreci başlatmak için üç aylık bir insani ateşkes ve ardından kalıcı bir ateşkes çağrısında bulundu. Ayrıca, kalıcı ateşkesin ardından dokuz ay içinde bağımsız bir sivil hükümet kurulması gerektiğini vurguladı.


WSJ: DEAŞ Suriye’de yeniden örgütleniyor

ABD, geçen yılın sonlarında Suriye’deki birlik sayısını 2 bine çıkarmış, daha sonra Pentagon asker sayısının binin altına düşürüleceğini duyurmuştu (Reuters)
ABD, geçen yılın sonlarında Suriye’deki birlik sayısını 2 bine çıkarmış, daha sonra Pentagon asker sayısının binin altına düşürüleceğini duyurmuştu (Reuters)
TT

WSJ: DEAŞ Suriye’de yeniden örgütleniyor

ABD, geçen yılın sonlarında Suriye’deki birlik sayısını 2 bine çıkarmış, daha sonra Pentagon asker sayısının binin altına düşürüleceğini duyurmuştu (Reuters)
ABD, geçen yılın sonlarında Suriye’deki birlik sayısını 2 bine çıkarmış, daha sonra Pentagon asker sayısının binin altına düşürüleceğini duyurmuştu (Reuters)

DEAŞ, ABD'nin bıraktığı boşluktan faydalanarak Suriye'de yeniden güçleniyor.

Wall Street Journal'ın (WSJ) ABD'li ve Kürt komutanlardan aldığı görüşlere dayandırdığı haberinde, DEAŞ'ın militan devşirme faaliyetlerini hızlandırdığı belirtiliyor.

Türkiye'nin terör örgütü kabul ettiği YPG'nin ağırlıkta olduğu ABD destekli milislerden oluşan SDG'nin komutanlarından Goran Tel Amir, Amerikan askerlerinin bölgeden çekilmesiyle DEAŞ'ın yeniden örgütlenmeye başladığını söylüyor:

Amerikan güçlerinin çekilmesi DEAŞ'ı cesaretlendiriyor. Bize karşı daha fazla saldırı düzenliyorlar. Halkın şikayetleri artıyor. Bu durum bizi zora sokuyor.

ABD liderliğindeki koalisyon güçleri ve SDG, 2017'de DEAŞ militanlarını Rakka'dan çıkarmıştı. Örgütün bir kısmı Deyrizor'da yeniden mevzilenmiş ancak yoğun çatışmaların ardından birçok militan ve aileleri teslim olmuştu. Binlerce DEAŞ savaşçısı hâlâ SDG gözetimindeki kamplarda tutuluyor.