‘Hayır Kuyusu’ndan dünyanın en büyük petrol şirketine giden yol: Saudi Aramco

Aramco’ya bağlı petrol üretim tesisi (Reuters-Arşiv)
Aramco’ya bağlı petrol üretim tesisi (Reuters-Arşiv)
TT

‘Hayır Kuyusu’ndan dünyanın en büyük petrol şirketine giden yol: Saudi Aramco

Aramco’ya bağlı petrol üretim tesisi (Reuters-Arşiv)
Aramco’ya bağlı petrol üretim tesisi (Reuters-Arşiv)

Suudi Arabistan'ın ulusal enerji devi Saudi Aramco, ‘Hayır Kuyusu’ adıyla 1938'de ticari olarak petrol üretimine başlamasından bu yana hayal gücünün ötesinde bir servet kazandı.
Şirket, o zamandan bu yana dünyanın en büyük ve en kârlı enerji şirketi haline gelerek, dünya petrol arzının yüzde 10'unu karşılar niteliğe ulaştı.
Ancak son aylarda, petrol tesislerine bir takım saldırılar düzenlendi. Bunların sonuncusu, geçtiğimiz Cumartesi günü, günde 5,7 milyon varil petrol akışını durduran silahlı insansız hava araçlarıyla (SİHA) düzenlenen saldırı oldu.
Aramco’nun geçmişi, Suudi Arabistan hükümeti ile California Standart Oil (Socal) arasında imtiyaz sözleşmesinin imzalandığı 1933 yılına kadar uzanıyor.
Kuyu sondajı 1935 yılında başlarken, 3 yıl sonra ticari olarak petrol üretimine başlandı.
Şirketin şu anki adı olan Aramco’yu (Arabian American Oil Co.), 1940'ların sonlarında anlaşmayı yönetmek için oluşturulan ortak şirketten aldı.
1949 yılında petrol üretimi günde 500 bin varile ulaştı. Aramco, ertesi yıl bin 212 kilometrelik Trans-Arabian Boru Hattı’nı Suudi petrolünü Akdeniz yoluyla Avrupa'ya ihraç etmek için inşa etti.
Üretim, 60 milyar varil petrol ile dünyanın en büyük petrol sahası Ghawar ve 35 milyar varil ile dünyanın en büyük açık deniz petrol sahası olan Safaniya’nın keşfedilmesinden sonra hızla yükseldi.
Suudi Arabistan hükümeti, 1973’de ABD’nin İsrail’e yönelik politikası karşısında uygulanan Arap petrol ambargosu nedeniyle fiyatların yükselmesi ile Aramco’daki yüzde 25’lik payını yüzde 60’a çıkardı ve şirketin büyük çoğunluğuna sahip oldu.
Şirket, 1988’de kamulaştırıldı ve ‘Arabian American Oil Co.’ olan ismi Saudi Arabian Oil Co.(Saudi Aramco) olarak değiştirildi.
Aramco, 1990'lı yıllardan itibaren büyük uluslararası satın almalar ve ortak girişimler yapmanın yanı sıra büyük çaplı genişleme projelerine yüzlerce milyar dolar yatırım yaptı ve petrol üretim kapasitesini günlük 12 milyon varile çıkardı.
Şirket, 300 trilyon fit küp gaza ek olarak, Venezuela'dan sonra dünyadaki en büyük ikinci rezerv olarak 260 milyar varil kanıtlanmış petrol rezervlerine sahip.
Doğu Bölgesi’ndeki Zahran şehrinde bulunan şirket, ABD, Çin, Hindistan, Güney Kore’nin yanı sıra birçok Avrupa ve Asya ülkesinde büyük petrol operasyonlarına sahip.
Aramco, Suudi Arabistan’ın içi ve dışında yerli boru hatları ile rafineri ağı kurdu. Ayrıca petrokimya endüstrisindeki varlığını da genişletti.
Şirket, Nisan ayında hesap defterlerini ilk kez kamuoyuna açtı. Buna göre 2018'de bir önceki yıla göre yüzde 46 artışla 111.1 milyar dolar net kar ve 356 milyar dolar gelir elde etti.
Gizli hesaplarının açılması, 2030 Vizyonu reform planlarının temel taşı olan halka arzın öncesinde şeffaflığı artırmak için yapıldı.
KÖRFEZ SAVAŞI'NDAN BU YANA PETROL FİYATLARINDA EN SERT YÜKSELİŞ YAŞANDI
TRUMP, ARAMCO'YA YAPILAN SALDIRIYA KARŞILIK VERECEĞİZ
ABD, ARAMCO TESİSLERİNE YAPILAN SALDIRILARIN UYDU GÖRÜNTÜLERİNİ PAYLAŞTI



Kuveyt, Birleşik Arap Emirlikleri ile 2,4 milyar dolarlık füze botu tedarik sözleşmesi imzaladı

Falaj 3 füze botlarının tedarik töreninden (Kuveyt Savunma Bakanlığı)
Falaj 3 füze botlarının tedarik töreninden (Kuveyt Savunma Bakanlığı)
TT

Kuveyt, Birleşik Arap Emirlikleri ile 2,4 milyar dolarlık füze botu tedarik sözleşmesi imzaladı

Falaj 3 füze botlarının tedarik töreninden (Kuveyt Savunma Bakanlığı)
Falaj 3 füze botlarının tedarik töreninden (Kuveyt Savunma Bakanlığı)

Kuveyt Savunma Bakanlığı dün, Birleşik Arap Emirlikleri'nin (BAE) “EDGE” şirketiyle deniz kuvvetlerine sekiz adet “Falaj 3” tipi füze botu tedarik etmek üzere 9 milyar dirhem (2,4 milyar dolar) tutarında bir sözleşme imzaladığını duyurdu.

Sözleşme kapsamında, BAE şirketi, tasarım, inşaat, testler ve teknelerin teslimatını içeren projenin yönetimini üstlenecek ve ayrıca entegre lojistik destek ve hizmet sırasında destek sağlayacak.

Bakanlık, bu projenin “Kuveyt Deniz Kuvvetleri'nin yeteneklerine niteliksel bir katkı” olduğunu ve botların “savaş hazırlık seviyesini yükselteceğini, deniz güvenliğini artıracağını ve Kuveyt'in hayati ve stratejik deniz çıkarlarını koruyacağını” belirtti.

Proje lansman töreni, Kuveyt Savunma Bakanlığı'nda yapıldı. Törene Bakan Yardımcısı Şeyh Abdullah Musallam el-Sabah ve EDGE'den Hamad el Merar, EDGE CEO'su ve İcra Kurulu Başkanı, Umar el Zeabi, Ticaret ve Görev Destek Sektörü Başkanı ve Dr. Matar el Niyadi ve BAE’nin Kuveyt Büyükelçisi katıldı.

Hamad el Merar, bu tarihi anlaşmanın ölçeği ve stratejik etkisi açısından son derece önemli olduğunu ve iki ülke arasındaki uzun süredir devam eden savunma bağlarını güçlendirdiğini söyledi. Bölgesel hizmete gelişmiş ve kanıtlanmış bir gemi sınıfı getirdiğini ve EDGE'nin güvenilir bir uluslararası ortak olarak konumunu pekiştirdiğini açıkladı. Ayrıca, sadece birkaç yılda elde ettiği endüstriyel ve mühendislik ilerlemesinin hızını yansıtarak, büyük ölçekte gelişmiş deniz platformları tasarlamak, inşa etmek ve teslim etmek için kapsamlı yeteneklerini vurguladığını belirtti.

Son anlaşmaya göre, 62 metre uzunluğundaki bu gelişmiş gemiler, Kuveyt'in operasyonel ihtiyaçlarını karşılamak üzere özel olarak tasarlandı ve kıyı savunma operasyonları için yüksek performans, gelişmiş muharebe sistemleri ve geliştirilmiş kabiliyetler sunuyor.