Cezayir, Tunus'un seçim münazara deneyimini uygulama yolunda

(AFP)
(AFP)
TT

Cezayir, Tunus'un seçim münazara deneyimini uygulama yolunda

(AFP)
(AFP)

Ali Yahi
Tunus'ta devlet ve özel televizyon kanallarında aktarılan haberlere göre adaylar arasındaki münazaralar da dahil ülkenin yaşadığı demokratik deneyim oldukça dikkat çekici. Durum Cezayir'de de yakından takip ediliyor. Öyle ki bir gazetecinin Cezayir Yüksek Seçim Komisyonu Başkanı Muhammed Şerafi’ye yönelttiği “adaylar arasında münazara düzenleme olasılığına” dair soru da söz konusu demokratik deneyimi bir kez daha gündeme getirdi.
Independent Arabia’dan Ali Yahi’nin haberine göre Şerafi, düzenlediği basın toplantısında yaptığı açıklamada “Televizyon münazaraları Cezayir’de yasalar tarafından yasaklı değil. Bu girişimin oy birliğiyle olması gerektiği göz önüne alındığında uygulanması da adaylar ve partilerle istişareler aracılığıyla düşünülecektir” dedi. Münazaranın kabul edilebilir bir öneri olduğunu belirten Muhammed Şerafi adayların münazara gerçekleştirmeyi kabul etmeleri halinde de kurumun buna destek vereceğini belirtti.
Cezayir’in adayları
Tunus’taki cumhurbaşkanlığı münazaraları, ilgi odağı ve Arap demokrasisinde de yeni bir dönüm noktası oldu. Nazik bir üslupla, sakin yürütülen münazaralar aracılığıyla ülke liderliğine aday olanlar arasında entelektüel ve politik düelloların artması da “endişe ve mevcut düğümleri” ortadan kaldırdı. Aynı zamanda başta Cezayir olmak üzere Arap haklarının önüne Tunus’un bu tecrübesini alarak cumhurbaşkanlığı seçimlerine hazırlanma yolunu açtı.
Tunus halkı, münazaaların demokrasilerinin geleceği üzerindeki entelektüel ve politik etkileri hususunda çeşitli sorular gündeme getirirken Cezayir halkı da ülkenin tanık olduğu durum sebebiyle ‘seçimleri kabul edip etmeme münazaralarından’ önce adayların kalitesini öğrenmek için bekliyor. Bu çerçevede geçici rejim, durgun suları güçlü bir cumhurbaşkanlığı seçimlerine doğru harekete geçirmek veya en azından doğu komşusunda yaşanana benzer bir adım atmak için hazırlanıyor.
Münazaradan önce dürüstlük
Medya organları açısından münazaralar oldukça değerli haber niteliğinde. Ancak münazaralar aynı zamanda politikacılar açısından oldukça zor bir süreç. Tunus’taki münazaraların başarısı elbette Cezayir’de de başarı sağlanacağı anlamına gelmiyor. Zira bu konuda adayların kalitesi ve medya organlarının yetenekleri en önemli unsurlar sayılıyor.
Gazeteci Hekim Mesudi, yaptığı açıklamada münazaralardan bahsetmek için henüz erken olduğunu, özellikle temmuz ayındaki seçimlerin reddedilmesi göz önüne alındığında ilan edilen cumhurbaşkanlığı seçimlerinin henüz halk hareketinin desteğini almadığını vurguladı.
Mesudi, bugün cumhurbaşkanlığı seçimleri ve ayrıntılarından konuşmanın halk hareketini göz ardı etmek olduğunu belirtti. Mevcut yönetimin de durumdan kaçış için tartışılacak konular aradığını söyleyen Hekim Mesudi, “Bunlar, eski Cumhurbaşkanı Abdulaziz Buteflika döneminde yaptığımız uygulamaların aynısı” diye konuştu.
Siyasi aktivist ve Diasporadaki Cezayirlilerin Genel Birliği eski başkanı Said bin Rukiye, münazaraların tüm ülkelerdeki seçim süreçlerinde popüler bir olay olduğunu söyledi. Bu münazaralarla adayların program, yeterlilik ve kampanyalarını açıkladığını söyleyen Bin Rukiye “Bu fikir yalnızca seçim atmosferi oluşturmak için değil, aynı zamanda şeffaf ve adil seçimlerin yapılması açısından da önemli” ifadelerini kullandı.



Hızlı Destek Kuvvetleri, Port Sudan'a ilk İHA saldırısını başlattı

Port Sudan Havaalanı (Arşiv - SUNA)
Port Sudan Havaalanı (Arşiv - SUNA)
TT

Hızlı Destek Kuvvetleri, Port Sudan'a ilk İHA saldırısını başlattı

Port Sudan Havaalanı (Arşiv - SUNA)
Port Sudan Havaalanı (Arşiv - SUNA)

Sudan Ordu Sözcüsü bugün yaptığı açıklamada, Hızlı Destek Kuvvetleri'nin (HDK) Port Sudan Havaalanı civarındaki bir hava üssüne ve diğer tesislere ilk insansız hava aracı (İHA) saldırısını gerçekleştirdiğini duyurdu.

Reuters’a göre HDK saldırıları ilk kez ülkenin doğusundaki kıyı kentine ulaşmış oldu.

Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığına göre Ordu Sözcüsü, HDK'nin bu sabah Osman Dikne Hava Üssü’nü, bir kargo deposunu ve Port Sudan'daki bazı sivil tesisleri bir dizi kamikaze İHA’yla hedef aldığını, ancak can kaybına yol açmadığını bildirdi.

Port Sudan'a yönelik İHA saldırısı, ordu ile HDK arasında iki yıldır devam eden çatışmada büyük bir değişime işaret ediyor. Çok sayıda yerinden edilmiş insana ev sahipliği yapan doğu bölgeleri bu saldırıdan önce bombardıman yaşamamıştı.

Ordu, söz konusu saldırılara, Port Sudan'daki hayati tesislerin etrafındaki konuşlanmasını güçlendirerek ve Cumhurbaşkanlığı Sarayı ile ordu karargâhına giden yolları kapatarak karşılık verdi.

Ülkenin ana havalimanına, ordu karargahına ve bir limana ev sahipliği yapan Port Sudan, savaştan zarar görmüş Sudan'ın en güvenli yeri olarak kabul ediliyor.

Batı Kordofan'daki saldırılarda 300 kişi hayatını kaybetti

Sudan Dışişleri Bakanlığı dün, Sudan'ın güneybatısındaki Batı Kordofan eyaletinde yer alan en-Nahud’da HDK tarafından düzenlenen saldırılarda en az 300 kişinin hayatını kaybettiğini duyurdu. Dışişleri Bakanlığı, Cancavid milislerinin ülkenin farklı bölgelerinde insanlığa karşı suç işlemeye, katliam ve etnik temizlik yapmaya devam ettiğini ve son iki gün içinde Sudan'ın batısındaki Batı Kordofan eyaletinde bulunan en-Nahud’da sivillere karşı yeni bir katliam gerçekleştirdiğini ve bu katliam sırasında etnik gerekçelerle cinayet işlendiğini bildirdi.

Dışişleri Bakanlığı tarafından dün yayınlanan basın açıklamasında, “Milislerin insani ve ahlaki duygulardan yoksunluğunu yansıtan, kurbanların cesetlerini çiğnemek ve onları yere sermek de dahil olmak üzere korkunç suçları belgelendi” denildi.

Bakanlık, Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi ve uluslararası aktörlere, milislere, bölgesel sponsorlarına ve tüm dış destekçilerine karşı kayıtsızlığa varan hoşgörüyü terk etmeleri çağrısını yineledi.