Fas'ta gazeteci Reysuni'ye 1 yıl hapis cezası

Fas'ta gazeteci Reysuni'ye 1 yıl hapis cezası
TT

Fas'ta gazeteci Reysuni'ye 1 yıl hapis cezası

Fas'ta gazeteci Reysuni'ye 1 yıl hapis cezası

Fas’ın başkenti Rabat'taki, Rabat Asliye Hukuk Mahkemesi gazeteci Hacer Reysuni'yi "evlilik dışı cinsel ilişkide bulunma ve kürtaj yaptırma" suçundan bir yıl hapis cezasına çarptırdı.
Mahkeme, Gazeteci Hacer Reysuni'nin nişanlısı Rifat el-Amin yasadışı kazanç ve kürtaj suçuna iştirakten bir yıl, kürtaj işlemini yapmakla suçlanan ve iki yıl süreyle tıp mesleğinden uzaklaştırılan Jinekolog Doktor Muhammed Cemal Belkeziz ise iki yıl hapis cezasına çarptırıldı. Belkeziz, mesleğine hapis cezasının tamamlanmasının ardından devam edeceği bildirildi.
Öte yandan Anestezi uzmanı olan Muhammed Baba el-Medeni’nin davası bir yıl ve Tıp yazarı Dr. Meryem Azlamat’ın davası ise sekiz ay ertelendi. Sanıklara 500’er Fas dirhemi (295 TL) para cezası verildi.
Onlarca gazeteci ve insan hakları savunucusu, "haksız" olarak nitelendirdikleri mahkeme kararlarını kınadılar.
Ahbar el-Yevm gazetesinde çalışan 28 yaşındaki Reysuni, dört hafta önce Sudanlı nişanlısı el-Amin, jinekolog doktor Belkeziz ve sağlık ekibiyle birlikte gözaltına alınmış ve "yasadışı kazanç, kürtaj ve kürtaja iştirak" suçlamalarıyla tutuklu yargılanmak üzere cezaevine gönderilmişlerdi.
Reysuni davası kamuoyunda tartışmalara yol açtı. Reysuni'yi destekleyenler davanın siyasi olduğunu ve gazetecinin "Rif Hareketi" başta olmak üzere yetkililere yönelik eleştirel köşe yazıları sebebiyle baskı gördüğünü savunuyor.
Fas ve uluslararası insan hakları örgütleri ve kadın dernekleri sanıklarla dayanışma içinde olduklarını açıklayarak suçlamaların iftira olduğunu iddia ediyorlar.
Şarku'l Avsat'ın haberine göre Savcılık ise Reysuni'nin tutuklanmasının gazetecilik mesleğiyle hiçbir ilgisi olmadığını tutuklanma sebebinin kürtaj olduğunu tıbbi delillerle kanıtladılar. Ancak Reysuni mahkemedeki savunmasında, davasının siyasi nitelikte olduğunu düşünerek kürtaj suçlamasını reddetti.
Uluslararası Af Örgütü (Amnesty) iki hafta önce gazeteci ve diğer sanıklarla dayanışmak için Fas Başbakanı Saadeddin Osmani'ye teslim edilecek bir imza kampanyası başlattı.
Fas ceza kanunu 453’üncü maddesine göre, kürtaj ancak annenin sağlığının tehlike altında olduğu durumlarda yasal olarak kabul edilir. Fas ceza kanunu, kürtaj yaptıran bir kadın için 2 yıla kadar hapis cezası uyguluyorken, kürtajı yapan kişiler ise 1 ile 5 yıl arası hapis cezasına çarptırılıyor.
Yine ceza kanununun 490 maddesine göre, "Aralarında herhangi bir evlilik bağı bulunmayan iki kişinin cinsel ilişkiye girmesi 1 aydan başlayıp 1 yıla kadar hapis cezasına tabi tutuluyor.
Tutukluluğun ardından tıbbı kurulun karşısında yapılan suçlamanın gerçek olmadığını, o sırada da hemoroid için tedavi olduğunu söylüyor. Sınır Tanımayan Gazeteciler’e (RSF) göre ise, Reysuni için hükümetin gazetecilere karşı tutumlarının kurbanı derken Human Rights Watch (HRW) ise durumu özel alanın gasp edilmesi şeklinde yorumluyor.
Gazeteci Ayda Alami ise durumun aynı zamanda Reysuni’nin mesleği ile direk olarak alakalı olduğunu, bireysel özgürlüklerden bahsetmenin önemini savurunurken aynı zamanda Fas’taki basın özgürlüğünün giderek azaldığına ve gazetecilerin her geçen gün hedef haline geldiğini söylüyor.
Fas basın özgürlüğü sırasında dünyada 135. sırada yer almakta. 2018 yılında Fas’ta 14 503 kişi ahlaksızlık, 3 bin 48 kişi zina, 170 kişi homoseksüel oldukları gerekçesi ve 73 kişi ise kürtaj yüzünden tutuklandı.



2025'in ilk yarısında Batı Şeria'da Filistinlilere yönelik 11 binden fazla saldırı gerçekleştirildi

İşgal altındaki Batı Şeria'da El Halil'in kuzeyinde inşa edilen yeni bir İsrail yerleşim karakoluna bakan Filistinli çocuklar, 6 Temmuz 2025 (AFP)
İşgal altındaki Batı Şeria'da El Halil'in kuzeyinde inşa edilen yeni bir İsrail yerleşim karakoluna bakan Filistinli çocuklar, 6 Temmuz 2025 (AFP)
TT

2025'in ilk yarısında Batı Şeria'da Filistinlilere yönelik 11 binden fazla saldırı gerçekleştirildi

İşgal altındaki Batı Şeria'da El Halil'in kuzeyinde inşa edilen yeni bir İsrail yerleşim karakoluna bakan Filistinli çocuklar, 6 Temmuz 2025 (AFP)
İşgal altındaki Batı Şeria'da El Halil'in kuzeyinde inşa edilen yeni bir İsrail yerleşim karakoluna bakan Filistinli çocuklar, 6 Temmuz 2025 (AFP)

Filistin resmi istatistikleri, bu yıl içinde Batı Şeria'daki Filistinlilere yönelik ordu ve yerleşimci saldırılarının 11 bini aştığını gösterdi.

Ayrım Duvarı (Utanç Duvarı) ve Yahudi Yerleşim Birimleriyle Mücadele Konseyi Başkanı Mueyyed Şaban, 2025 yılının ilk yarısında işgal devleti tarafından gerçekleştirilen toplam saldırı sayısının, yerleşimci milisler de dahil olmak üzere çeşitli İsrail kurumları tarafından gerçekleştirilen 11 bin 280 saldırıya ulaştığını bildirdi.

Şaban düzenlediği basın toplantısında, “Saldırıların şekli, sayısı ve niteliğindeki bu önemli artış, işgal devletinin Gazze Şeridi'nde ve Filistinlilerin bulunduğu tüm yerlerde halkımıza karşı yürüttüğü saldırganlıkla eş zamanlı geliyor” dedi.

Şaban, konseyin bu yılın ilk yarısında Batı Şeria'da meydana gelen saldırıları belgeleyen yıl ortası raporunu inceliyordu. ‘İşgal devletinin Filistin topraklarına saldırıları ve sömürgeci genişleme tedbirleri’ başlıklı rapora göre bu saldırılar, sahada gerçekleri dayatmaktan (toprak gaspları, sömürgeci genişleme ve zorla yerinden etme) saha infazlarına, arazi sabotajlarından buldozer operasyonlarına, ağaçların sökülmesinden mülklere el konulmasına, Filistin coğrafyasının bağlarını kesen kapatma ve kontrol noktalarına kadar uzanıyordu.

Saldırılar bin 975 saldırı ile Ramallah’ta yoğunlaşırken, bunu bin 918 saldırı ile El Halil ve bin 784 saldırı ile Nablus izledi.

Siyasi destekli saldırılar

Rapor, Batı Şeria'nın İsrail'deki siyasi düzeyin desteğiyle art arda gelen yerleşimci saldırılarına tanık olduğu bir dönemde geldi.

İşgal Edilmiş Topraklarda İnsan Hakları için İsrail Bilgi Merkezi (B'Tselem), yerleşimci şiddetinin hükümet politikasının parçası olduğunu ve İsrail apartheid rejiminin Filistin topraklarına el koymayı genişletme ve tamamlama stratejisinin bir uzantısı olarak resmi devlet yetkililerinin buna izin verdiğini, olanak sağladığını ve katıldığını bildirdi.

Şaban, yerleşimcilrin toplamda 2 bin 153 saldırıya ulaştığını ve ‘dört sivilin şehit olmasına neden olduğunu’ vurguladı.

Rapora göre yerleşimci saldırıları, ‘Filistin köylerine saldırmak, buralardaki insanlara şiddet uygulamak, sahipleri içerideyken evleri ateşe vermek, vatandaşlara ateş etmek, yerleşim karakolları kurmak, vatandaşların topraklarını kontrol etmek, sokaklara ve araçlara saldırmak , organize ve tehlikeli saldırılar başlatmak’ arasında değişiyordu.

Bu saldırılar Ramallah (491), El Halil (409) ve Nablus (396) vilayetlerinde yoğunlaştı.

Filistin istatistiklerine göre, yerleşimciler geçtiğimiz 2024 yılı boyunca 2 bin 400 saldırı gerçekleştirdi.