Rabıta Cakarta'da İslam medeniyeti müzesi kuruyor

Dünya İslam Birliği (Rabıta) Genel Sekreteri Şeyh Dr. Muhammed el- İsa ile Endonezya İdari ve Bürokratik Reform Bakanı Safaruddin Cambo (SPA)
Dünya İslam Birliği (Rabıta) Genel Sekreteri Şeyh Dr. Muhammed el- İsa ile Endonezya İdari ve Bürokratik Reform Bakanı Safaruddin Cambo (SPA)
TT

Rabıta Cakarta'da İslam medeniyeti müzesi kuruyor

Dünya İslam Birliği (Rabıta) Genel Sekreteri Şeyh Dr. Muhammed el- İsa ile Endonezya İdari ve Bürokratik Reform Bakanı Safaruddin Cambo (SPA)
Dünya İslam Birliği (Rabıta) Genel Sekreteri Şeyh Dr. Muhammed el- İsa ile Endonezya İdari ve Bürokratik Reform Bakanı Safaruddin Cambo (SPA)

Dünya İslam Birliği (Rabıta) Genel Sekreteri Şeyh Dr. Muhammed el- İsa, bugün, Endonezya İdari ve Bürokratik Reform Bakanı Safaruddin Cambo ile Cidde’de bir araya geldi.
İsa ve Bakan Cambo, geçtiğimiz Ramazan ayında açılan Medine’deki merkezin bir şubesi olarak Cakarta’da Hz. Peygamber’in (s.a.v) hayatı ve İslam medeniyeti hakkında en büyük tarihi ve medeniyet müzesinin kurulmasını öngören bir anlaşma imzaladı.
SPA’nın haberine göre Rabıta Genel Sekreteri, bu projenin Endonezya hükümetinin talebi üzerine geldiğini belirterek, Rabıta’nın Hz. Peygamber’in hayatı ve İslam medeniyetinin tarihi mirasına verdiği önemi vurguladı.
Endonezya’nın başkenti Cakarta’nın Medine’de bulunan merkezin ilk şubesi olacağını dile getiren İsa, söz konusu müzenin Hz. Peygamber’in hayatı ve İslam medeniyetinin içeriğini vurgulamanın yanı sıra eğitim seminerleri, konferans ve forumlar düzenleyeceği bilgisini de verdi.
Endonezya İdari ve Bürokratik Reform Bakanı Safaruddin Cambo ise imzalanan anlaşma nedeniyle ülke halkının duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Mühendislik planları hazırlanan müze projesi, yüz bin metrekarelik bir alanı kapsıyor.  
Proje uygulamasına önümüzdeki ay başlanması planlanırken, tamamlanmasının ardından yılda 4 milyon kişinin müzeyi ziyaret etmesi bekleniyor.



Dürzi lideri Yusuf Carbu Şarku'l Avsat’a konuştu: Dış güçler ateşkesin bozulmasını istiyor

TT

Dürzi lideri Yusuf Carbu Şarku'l Avsat’a konuştu: Dış güçler ateşkesin bozulmasını istiyor

Dürzi lideri Yusuf Carbu Şarku'l Avsat’a konuştu: Dış güçler ateşkesin bozulmasını istiyor

Dürzilerin önde gelen liderlerinden Şeyh Yusuf Carbu, Şarku'l Avsat’a yaptığı açıklamada, Suveyda'da varılan ateşkes anlaşmasının, kendisi ve Şeyh Hamud el-Hanavi tarafından temsil edilen Dürziler ile Suveyda Vilayeti İç Güvenlik Komutanı Tuğgeneral Ahmed ed-Dalati ve diğer yetkililer tarafından temsil edilen Suriye hükümeti arasında imzalandığını duyurdu.

Suriye hükümeti, son günlerde şehirde devam eden ve çok sayıda ölü ve yaralıya neden olan çatışmalara son vermek için dün Suveyda halkıyla ateşkes anlaşması imzaladı.

Şarku'l Avsat'ın incelediği anlaşma, tüm askeri operasyonların derhal durdurulmasını ve tüm tarafların güvenlik güçlerine ve kontrol noktalarına yönelik her türlü saldırıyı durdurma taahhüdünde bulunmasını öngörüyor.

Anlaşmaya göre, ateşkesin uygulanmasını denetlemek ve uyulmasını sağlamak için Suriye devleti ve Dürzi şeyhlerinden oluşan bir gözetim komitesi kurulması planlanıyor.

hyujı8o9
Dürzi cemaatinin ruhani liderlerinde Şeyh Hikmet el-Hicri, Suveyda'da kendisini destekleyen ‘Askeri Konsey’ üyeleri ile birlikte (Arşiv)

Şeyh Yusuf Carbu, Şarku'l Avsat’a yaptığı açıklamada, “Suriye'deki Dürzi Cemaati Meclisi’nin üç şeyhi, yani Şeyh Yusuf Carbu, Şeyh Hamud el-Hanavi ve Şeyh Hikmet el-Hicri'yi bünyesinde barındırdığını belirterek, Hikmet el-Hicri'nin ‘farklı bir yönelime sahip olduğu’ için ‘anlaşmanın tarafı olmadığını’ söyledi.

Anlaşmanın tüm taraflarca imzalanmadığını, çünkü Suveyda'daki güvenlik durumunun seyahat ve toplantılara izin vermediğini belirten Şeyh Yusuf Carbu, anlaşmanın ‘yazışmalar yoluyla’ kabul edildiğini belirtti. Anlaşmanın ardından iyimser olsa da, Şeyh Yusuf Carbu “Dış güçler ateşkesin bozulmasını istiyor” ifadesini kullandı.

Şeyh Hikmet el-Hicri, çok geçmeden, ‘kendilerini sahte bir şekilde hükümet olarak adlandıran silahlı çetelerle herhangi bir anlaşma, müzakere veya yetki devri olmadığını’ teyit eden bir açıklama yayınladı. Bu ortak tutumdan sapan, tek taraflı iletişim veya anlaşma yapan herhangi bir kişi veya kuruluşun ‘istisnasız ve müsamahasız bir şekilde yasal ve toplumsal hesap verebilirliğe tabi tutulacağı’ uyarısında bulundu.