Hindistan Başbakanı Modi, Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ile görüşmesi sırasında etraftaki çöpleri topladı

Hindistan Başbakanı Narendra Modi’nin sahilde çöp toplarken çekilmiş fotoğrafı (AP)
Hindistan Başbakanı Narendra Modi’nin sahilde çöp toplarken çekilmiş fotoğrafı (AP)
TT

Hindistan Başbakanı Modi, Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ile görüşmesi sırasında etraftaki çöpleri topladı

Hindistan Başbakanı Narendra Modi’nin sahilde çöp toplarken çekilmiş fotoğrafı (AP)
Hindistan Başbakanı Narendra Modi’nin sahilde çöp toplarken çekilmiş fotoğrafı (AP)

Hindistan Başbakanı Narendra Modi, bugün, ülkesinin kıyı kenti Mahabalipuram’a Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ile görüşme gerçekleştirdi. Modi, Mahabalipuram sahilinde Cinping ile yürüyüş yaptığı sırada etrafta bulunan çöpleri toplaması ilginç görüntülere sahne oldu.
Modi, Şi Cinping ile sahilinde yürüdüğü sırada, plastik şişe ve muz kabukları gibi çöpleri, büyük bir çöp torbasına toplayıp görevliye verdiği görüntüleri kendi Twitter hesabından paylaştı. Modi, söz konusu paylaşımında, “Mahabalipuram plajında bu sabahki çöp toplama yürüyüşüm 30 dakikadan fazla sürdü. Topladığım koleksiyonu otel personeli Jeyaraj’a verdim. Halka açık alanlarımızın temiz ve düzenli olmasını sağlayalım! Aynı zamanda zinde ve sağlıklı kalalım” ifadelerinde bulundu.
Delhi ve Mumbai gibi büyük şehirlerdeki devasa çöp yığınlarının diğer şehirlere yayıldığı Hindistan, dünyadaki en yüksek kirlilik seviyesine sahip.

Öte yandan görüşmede, Keşmir meselesi sebebiyle Hindistan ve Pakistan arasındaki gerilimin tırmanmasının ardından, Hindistan Başbakanı ve Çin Devlet Başkanı radikalizm ve terörizm ile mücadelede işbirliğinde bulunma sözü verdi.
Çin ve Hindistan arasındaki ilişkiler son günlerde Keşmir meselesi sebebiyle gerilmişti. Himalaya bölgesi meselesinde Hindistan ile anlaşmazlığında Pakistan’ı destekleyen Çin’in Yeni Delhi’nin isteğiyle Keşmir’de büyük bir altyapı projesi bulunuyor.
Taş tapınakları ve heykelleriyle meşhur olan Mahabalipuram’da görüşen iki lider, geçtiğimiz yıl da Çin’de görüşmüştü.
Şi Cinping, bu hafta Pakistan Başbakanı İmran Han ile bir araya geldiği toplantıda, Keşmir’deki müttefikinin ‘meşru haklarını’ desteklediğini vurgulamıştı. Yeni Delhi’den yapılan açıklamada ise Cinping’in bu sözleri, “Hindistan’ın içişlerine hiçbir ülke karışamaz” cevabı ile eleştirilmişti.

 


Washington’a göre Lübnan'da silahların devlete teslimi için ‘büyük bir fırsat’ var

ABD’nin Ankara Büyükelçisi ve Lübnan'a gönderilen Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)
ABD’nin Ankara Büyükelçisi ve Lübnan'a gönderilen Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)
TT

Washington’a göre Lübnan'da silahların devlete teslimi için ‘büyük bir fırsat’ var

ABD’nin Ankara Büyükelçisi ve Lübnan'a gönderilen Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)
ABD’nin Ankara Büyükelçisi ve Lübnan'a gönderilen Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)

ABD’nin Ankara Büyükelçisi ve Lübnan'a gönderilen Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, Lübnanlı yetkililerin, silahların devlete teslimi için ‘uygun bir fırsatlarının’ olduğunu açıkladı. Barrack'ın önümüzdeki hafta başlarında Beyrut'a giderek Lübnan'ın ABD'nin önerisine vereceği yanıtı görüşmesi bekleniyor.

Öte yandan Lübnanlı yetkililer, Hizbullah'ın görünürdeki katı tutumu ile paralel olarak, ABD’nin önerisine yanıt vermek için nihai bir formüle ulaşmada başarısız olurken, Meclis Başkanı Nebih Berri, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, “Özellikle Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Meclis Başkanı arasında ortak bir tutum sergilemeye çalışıyoruz, ancak Barrack'ın ilettiği öneride talep edildiği gibi Hizbullah'ın tutumunu da dikkate almalıyız. Ancak şimdiye kadar Hizbullah’tan kesin bir yanıt gelmedi” ifadelerini kullandı.

Diğer taraftan Şarku’l Avsat’a konuşan kaynaklar, anlaşmazlığı çözmek için yoğun bölgesel ve yerel temaslar yürütüldüğünü bildirdi. Kaynaklar, ‘kabul edilebilir bir iyimserlik’ olduğunu belirtti.

Bir diğer gelişmede Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, İngiltere Dışişleri Bakanı David Lammy'ye ülkenin güneyinde, meşru güvenlik güçleri ve Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Görev Gücü (UNIFIL) dışında silahlı güç bulunmayacağını taahhüdünde bulundu.