Washington, Kör İmam’ın yardımcısını serbest bıraktı

Emir Abdulgani (FBI)
Emir Abdulgani (FBI)
TT

Washington, Kör İmam’ın yardımcısını serbest bıraktı

Emir Abdulgani (FBI)
Emir Abdulgani (FBI)

ABD hükümeti, Sudanlı Emir Abdulgani’yi 22 yıl hapis yattıktan sonra sıkı güvenlik önlemleri altında Sudan’a gönderdi. Abdulgani, kamuoyunda “Kör İmam” olarak tanınan Ömer Abdurrahman ile birlikte New York’ta bir terör operasyonu planlayıp ve katılmak suçundan 30 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı.
ABD İnfaz ve Sürgün Dairesi (IRO) tarafından yayınlanan bildiriye göre Emir Abdulgani (50), 1996 yılında Birleşmiş Milletler (BM) genel merkezi, New York’taki FBI ve başka önemli yerleri bombalamayı planlamak gibi suçlardan mahkum edildi. ‘ABD’ye karşı geniş çaplı bir terörist komplo çerçevesinde’ Abdulgani’yle beraber dokuz kişi daha suçlu bulunuyordu.  
Abdulgani, ABD’den sınır dışı edilen yaklaşık bir milyon yabancıdan sadece biriydi. Bunların hepsi terörist değil ancak ABD’de yasadışı olarak bulundukları için ABD yasalarını ihlal eden şahıslar.
IRO’nun bildirisinde “2018 mali yılında 258 bin 85 yabancıyı ülkesine geri iade ettik. Bunlardan yüzde 90’ı; haklarında cezai suçlamalar olan, suç duyurusu bekleyen ya da ülkeyi terk etmeleri için haklarında kesin emir çıkan kişilerdi. Toplam tutuklanan sayısında, 2017 mali yılına göre yüzde 11'lik bir artış görülüyor. Hüküm giymiş yabancı suçlular, çete üyeleri, göç yasalarımızı ihlal edenler ve sınır dışı edildikten sonra ülkeye yasadışı yollardan geri dönenler de dâhil olmak üzere kamu güvenliğini tehdit eden herkesi sınır dışı etmeye odaklandık” ifadeleri kullanıldı.
Mısırlı Kör İmam Ömer Abdurrahman altı kişinin ölümüne, yaklaşık 1.000 kişinin de yaralanmasına sebep olan 1993 New York Dünya Ticaret Merkezi saldırısından ve Abdulgani’yle beraber BM genel merkezi ve diğer yerlerin bombalanmasından suçlu bulunuyordu. İki yıl önce federal bir hapishanede ölen Abdurrahman, Mısır’daki radikal Cemaat-i İslami örgütünün lideriydi ve ömür boyu hapis cezasına çarptırılmıştı.
AFP’nin haberine göre Sudanlı Emir Abdulgani ise 1993 Dünya Ticaret Merkezi saldırısından  suçlu bulunmuyor ancak kendisinden şüpheleniliyordu.
Abdulgani’nin New York’taki Sudan terör hücresinden biri olduğu söyleniyor. Bu hücrenin üyeleri arasında: Sıddık İbrahim Sıddık Ali, Faris Halfullah, Tarık Hasan, Fadl Abdulgani de bulunuyor. Hücre düzeni, FBI için çalışan eski bir Mısır ordusu subayı olan İmad Salim'in casusluğu sayesinde keşfedilmişti. Salim, hücreye tercüman ve Ömer Abdurrahman’ın refakatçisi olarak girerek üyelerin konuşmalarını kaydetmişti.



İran basını: Kaani hala hayatta ve Tahran'da halk mitingine katıldı

DMO’ya bağlı Kudüs Gücü Komutanı İsmail Kaani (DPA)
DMO’ya bağlı Kudüs Gücü Komutanı İsmail Kaani (DPA)
TT

İran basını: Kaani hala hayatta ve Tahran'da halk mitingine katıldı

DMO’ya bağlı Kudüs Gücü Komutanı İsmail Kaani (DPA)
DMO’ya bağlı Kudüs Gücü Komutanı İsmail Kaani (DPA)

İran'ın yarı resmi Mehr Haber Ajansı dün İran Devrim Muhafızları Ordusu’nun (DMO) yurtdışı operasyonlarını yürüten Kudüs Gücü Komutanı Tuğgeneral İsmail Kaani'nin hayatta olduğunu bildirdi.

Şarku’l Avsat’ın Mehr’den aktardığı habere göre, 12 gün önce İsrail'in İran'a düzenlediği saldırıların başında diğer üst düzey askeri komutanlarla birlikte öldürüldüğü bildirilen Kaani, dün öğleden sonra İran Silahlı Kuvvetleri’ne destek amacıyla başkent Tahran’ın merkezindeki İnkılap Meydanı’nda düzenlenen halk mitingine katıldı.

İsrail ordusu, 13 Haziran Cuma günü şafak vakti İran'a düzenlediği saldırılarda 20'den fazla üst düzey askeri komutanı öldürdüğünü açıklamıştı.

Ardından ABD Başkanı Donald Trump, dün sabah İsrail ile İran arasında ateşkes anlaşmasının yürürlüğe girdiğini duyurdu.

İsrail, askeri operasyonların hedef aldığı İranlı yetkililerin listesini yayınladı. DMO'nun dış operasyonlardan sorumlu Kudüs Gücü Komutanı Kaani'nin akıbeti merak konusu oldu.

New York Times gazetesinin İran muhabiri, geçtiğimiz cuma günü İranlı kaynaklardan, Kaani'nin İsrail'in İran'a düzenlediği saldırıda öldürüldüğünü aktarmıştı.

New York Times gazetesinin İsrail muhabiri Ronen Bergman pazar günü yayınlanan makalesinde şöyle yazdı:

“İsrail'in İran'a saldırısından bir ay önce, istihbarat ve savunma kurumlarının en üst düzeylerinde, Mossad'ın “Tebş'in listesinde kimler yer alacak?” şeklindeki sorusuna ilişkin yoğun tartışmalar yaşandı.”

Mossad'ın pasif ooperasyonlar için kullandığı bir terim olan ‘tebş’ ifadesi, Bergman'ın X platformunda yayınladığı yazıya göre suikast, tasfiye veya hedefli engelleme için kullanılan kod ad.

‘Mutluluk’ olarak nitelendirilen listeye dikkati çeken Bergman, bu toplantılara katılanlardan biri tarafından da bu şekilde adlandırılan listeye İranlı liderlerin dahil edilmesinin ‘rütbeleri ve uygun bir fırsatın ortaya çıkması’ şeklindeki iki faktöre bağlı olduğunu belirtti.

Bergman, yazısını şöyle sürdürdü:

“Tartışma tek bir isim üzerine yapılmıyordu. Aksine, listeyi okuduğu takdirde en çok rahatsız olacak kişinin o olduğu kesindi, çünkü listeye alınmaması konusunda tam bir fikir birliği vardı, o kadar zahmete değmeyeceği düşünülüyordu.”

Bergman, Kaani’nin bilinmeyen akıbeti ve hava saldırılarında öldürülmüş olabileceği ihtimaliyle ilgili olarak “İsrail, onun yüksek konumuna rağmen etkisinin hissedilmediğini ve bu nedenle ölümünün önemli bir etkisi olmayacağını değerlendirdi” ifadelerini kullandı.