Radikal Yahudiler İsrail askerleriyle neden çatışıyor?

İsrailli yerleşimcilerden aşırılıkçı bir grup tarafından hedef alınan Batı Şeria'daki Cenin şehrinde zeytin toplayan kadınlar (AFP)
İsrailli yerleşimcilerden aşırılıkçı bir grup tarafından hedef alınan Batı Şeria'daki Cenin şehrinde zeytin toplayan kadınlar (AFP)
TT

Radikal Yahudiler İsrail askerleriyle neden çatışıyor?

İsrailli yerleşimcilerden aşırılıkçı bir grup tarafından hedef alınan Batı Şeria'daki Cenin şehrinde zeytin toplayan kadınlar (AFP)
İsrailli yerleşimcilerden aşırılıkçı bir grup tarafından hedef alınan Batı Şeria'daki Cenin şehrinde zeytin toplayan kadınlar (AFP)

Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te Filistinlilere ait mülkleri hedef alan saldırılarla gündeme gelen HaKibutsa Lişalem HaKinas (Bedel Ödetme) isimli radikal Yahudi örgüt, İsrail askerleriyle çatıştı. Batı Şeria'da yer alan bir İsrail yerleşim yeri olan Yitzhar'da patlak veren çatışmalarda bir asker yaralandı. İsrail ordusu tarafından yapılan açıklamada, 30 kadar yerleşimcinin katıldığı şiddet eylemlerinde askerlere taş atıldığı ve araçların tekerlerinin patlatıldığı kaydedildi. Ordu, kalabalığı dağıtmak için havaya ateş etmekle isyancılara karşılık verdi. Açıklamada, kendisine taş isabet eden bir askerin hafif bir şekilde yaralandığı olay yerinde tedavi edildiği belirtildi. Yaşananların oldukça ciddi olduğunun ifade edildiği açıklamada, ilk kez Yitzhar yerleşim yerinin yakınlarında bir sınır muhafız taburunun konuşlandırılmasına karar verildiği belirtildi.
İsrail Genelkurmay Başkanı General Aviv Kochavi, İsrail İç İstihbarat Servisi Şin-Bet (Şabak) Başkanı Nadav Argaman ve Polis Müfettişi Genel Moti Cohen, askerlere yönelik gerçekleştirilen saldırıların faillerinin yakalanması için derhal hareket geçilmesi hususunda uzlaştılar.
İsrail askerlerine yönelik ilk saldırı değil
Nablus bölgesindeki 20 kadar yerleşimcinin kendini korumak üzere görevlendirilen İsrail askerlerine saldırmaları ve çok sayıda kişinin yaralanmasına sebep olmalarının ardından eski ordu komutanları, bu sorunun kökenine ilişkin değerlendirmelerde bulundukları açıklamalar yaptılar. Komutanlar, Filistinli vatandaşlara yönelik yerleşimciler tarafından gerçekleştirilen saldıralar karşısında sessiz kalınmasının, yerleşimcileri bu toprakların sahibi gibi hissetmelerine sebep olduğunu dile getirdiler. Askeri kaynaklar, bunun yerleşimciler tarafından askerlere yönelik gerçekleştirilen ilk saldırı olmadığını belirterek, geçen cuma günü bir teğmene saldırıldığını kaydettiler. Teğmenin şikayetçi olmasının ardından olaylara karıştığı tespit edilen bir polis memuru tutuklandı.
Yaşanan olayların ardından güvenlik birimleri, Yitzhar yerleşim yerinin yakınlarında bir sınır muhafız taburunun konuşlandırılmasına karar verdiler. İsrail Genelkurmay Başkanı General Aviv Kochavi, İsrail İç İstihbarat Servisi Şin-Bet (Şabak) Başkanı Nadav Argaman ve Polis Müfettişi Genel Moti Cohen, askerlere yönelik gerçekleştirilen saldırıların faillerinin yakalanması için birlikte hareket edeceklerini açıkladılar. Kochavi yaptığı açıklamada, kendilerini koruyan askerlere karşı yerleşimciler tarafından bu tür saldırılar gerçekleştirilmesinin hiçbir mantıklı açıklamasının olmadığını belirtti. Başbakan Binyamin Netanyahu ise yaptığı açıklamada söz konusu hadiseleri kınadığını dile getirerek, “Yetkililer bunlara müsamaha göstermemeliler” dedi.
“Solcu Yahudilere saldırdılar müdahale edilmedi”
2007'den 2009'a kadar Merkez Tugay Komutanı olarak görev yapan eski komutanlardan Gadi Shamni, Batı Şeria'da olup bitenlerin oldukça üzücü olduğunu belirterek, açık konuşmak gerektiğini söyleyerek şu açıklamalarda bulundu:
“Yitzhar yerleşim yeri başta olmak üzere, yerleşim bölgelerinde şiddet eylemlerinde bulunan bir grup aşırılıkçı yerleşimciler var. Yasadışı bir şekilde 9 tane karakol kurmuşlar ve hükümet tarafından hiçbir tepkiyle karşılaşmamışlar. Başlangıçta Filistinli vatandaşlara saldırıyorlardı ve onlara barışçıl bir şekilde muamele ediyorduk. Çoğu zaman hiçbir saldırganı, eylemlerinden dolayı sorumlu tutmadık. Daha sonra Filistinlilerle dayanışma içinde olan solcu Yahudilere saldırdılar. Yine bu kimselerden hesap sorulmadı. Daha sonra yasayı uygulamak için gelen polis ve istihbarat memurlarına saldırdılar. Şimdi ise kendilerini korumaları için gönderilen askerlere saldırıyorlar.”
“Kendilerini ayrıcalıklı olarak görüyorlar”
“Peki neden saldırıyorlar?” diye soran Shamni, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Çünkü kendilerini buraların efendisi olarak görüyorlar. Binyamin Netanyahu hükümetini kendilerinin temsil ettiğini düşünüyorlar, bakanlık ofislerine istedikleri zaman serbestçe girip çıkıyor ve askeri komutanlar ise onların yönetim kurumlarında ayrıcalıklarının olduğunu biliyor ve onlarla çatışmaktan korkuyorlar. Bu sebeple kendilerinden hesap sorulmuyor.”
“İsrail güvenlik güçlerinin denetiminde Filistinli çiftçilere saldırıyorlar”
Son haftalarda bazı yerleşimcilerin, zeytin hasadı sırasında Filistinli çiftçilere yönelik bir dizi saldırı düzenledikleri, mahsulleri çaldıkları ve yaktıkları kaydediliyor. Saldırıların sonuncusu, dün Ramallah'ın doğusunda bulunan Burka ve Beitin köylerinin zeytinliklerinde gerçekleşti. Burka Köy Konseyi Başkanı Adnan Berakat, saldırı gerçekleştiren 16 yerleşimcinin vatandaşların zeytin toplamalarını engellemeye çalıştıklarını açıkladı. Yerleşimcilerin, çiftçilere göz yaşartıcı gaz atan işgal güçlerinin koruması altında bu saldırıları gerçekleştirdiklerini kaydeden Berekat, 4 kişinin boğulma tehlikesi geçirdiğini ve tedavi için kliniğe sevk edildiklerini belirtti.
Zeytinleri çaldılar
Yaşanan bir diğer olayda ise Nablus bölgesinin güneyinde bulunan bir köydeki vatandaşlara yönelik yerleşimciler tarafından gerçekleştirilen saldırının ardından 3 kişi yaralandı. Görgü tanıkları, onlarca yerleşimcinin taşlarla birçok çiftçiye saldırdığını, onları dövdüğünü ve ekipmanlarını ve zeytinlerini çaldığını aktardılar.



Hamas, Gazze Şeridi'ndeki 4 esirin cenazesini İsrail'e teslim etti

TT

Hamas, Gazze Şeridi'ndeki 4 esirin cenazesini İsrail'e teslim etti

Hamas, Gazze Şeridi'ndeki 4 esirin cenazesini İsrail'e teslim etti

Hamas bugün, 7 Ekim 2023'te İsrail yerleşimlerine düzenlediği saldırı sırasında esir alındıktan sonra İsrail saldırısında ölen dört esirin cesedini İsrail'e teslim etti. Hamas savaşçıları, cenazelerin Uluslararası Kızılhaç Komitesi'ne (ICRC) teslim edilmesinden önce Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta bir platform üzerinde dört siyah tabut sergiledi. Tabutların üzerinde Shiri Bibas ve iki çocuğu Kfir ve Ariel ile Oded Lifshitz'in fotoğrafları ve bilgileri yer alırken, İsrail Başbakanlık Ofisi cenazelerin teslim alındığını duyurdu.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu dün akşam yaptığı açıklamada, “Bugün İsrail devleti için çok zor bir gün olacak. Acı dolu bir gün, bir yas günü... Ölen dört sevgili esirimizi eve getireceğiz” dedi.

Hamas, Gazze Şeridi'nde iki taraf arasında varılan ateşkes anlaşması uyarınca İsrail'de tutuklu bulunan ve cumartesi günü serbest bırakılacak olan Filistinlilere karşılık bu dört cesedi teslim etti.

Anlaşma, Hamas'ın İsrail'in güneyine düzenlediği eşi benzeri görülmemiş bir saldırının ardından patlak veren 15 aylık savaşın ardından 19 Ocak'ta yürürlüğe girdi.

Gazze Şeridi'nde tutulan İsrailli esirlerin ailelerinin oluşturduğu Esirler ve Kayıp Aileleri Forumu dün akşam, Gazze'de tutuldukları sırada dört esirin öldüğünün kendilerine bildirildiğini ve cenazelerinin perşembe günü (bugün) teslim edileceğini açıkladı.

Forum tarafından yapılan açıklamada, “Shiri Bibas ve iki çocuğu Ariel ve Kfir ile Oded Lifshitz'in artık aramızda olmadığına dair yürek parçalayıcı bir haber aldık” ifadesi yer aldı.

Hamas Kasım 2023'te Shiri Bibas ve iki çocuğunun İsrail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği bir bombardımanda öldüğünü duyurmuş, ancak İsrail bunu hiçbir zaman doğrulamamıştı.

xcsdfvgrt
İki çocuğuyla birlikte kaçırılıp Gazze Şeridi'ne getirilen Shiri Bibas (AP)

İki çocuk ve ebeveynlerinden oluşan Bibas ailesinin tamamı 7 Ekim'de Gazze Şeridi sınırındaki Kibbutz Nir Oz'dan kaçırıldı.

Hamas, saldırı sırasında iki küçük çocuğunu evlerinin önünde kucaklayan dehşete düşmüş annenin fotoğraflarını yayınladı. Görüntüler dünya çapında viral oldu.

Hamas 1 Şubat'ta çocukların babası Yarden Bibas'ı (35) serbest bıraktı.

Anne ve iki çocuğunun öldüğünün doğrulandığı ve cenazelerinin bugün teslim edilmesinin beklendiği haberi İsrail'de ve yurtdışında öfke ve üzüntüye yol açtı.

Kfir Bibas, Hamas'ın saldırıları sırasında kaçırdığı 251 esirin en küçüğüydü.

İsrail ordusuna göre bugün Gazze Şeridi'nde halen 70 esir tutuluyor ve bunlardan en az 35'i ölü.

Her hafta bir takas

Katar, Mısır ve ABD’nin arabuluculuk yaptığı ateşkesin yürürlüğe girmesinden bu yana 19 İsrailli esir, İsrail hapishanelerinden salıverilen bin 100'den fazla Filistinli tutukluya karşılık serbest bırakıldı; bu da haftada ortalama bir takas anlamına geliyor.

Bugünkü takas, ölü esirleri kapsayan ilk takas oldu ve canlı esirlerde olduğu gibi ICRC tarafından gerçekleştirildi.

Hamas'ın yaşayan altı esiri cumartesi günü serbest bırakması gerekiyor.

Ateşkes anlaşmasının 1 Mart'ta sona erecek olan ilk aşaması, İsrail'in hapishanelerinde tuttuğu bin 900 Filistinli tutukluyu serbest bırakması karşılığında Hamas'ın sekizi ölü olmak üzere 33 esiri serbest bırakmasını öngörüyor.

Hamas dün yaptığı açıklamada, ateşkes anlaşmasının 2 Mart'ta başlaması beklenen ikinci aşamasında Gazze Şeridi'nde halen tutulan tüm esirleri birbirini takip eden gruplar halinde değil ‘tek seferde’ serbest bırakmaya hazır olduğunu bildirdi.

cdfgrt
Oded Lifshitz ve Shiri Bibas ile çocukları Kfir ve Ariel'in cenazelerinin teslim edildiği alanda konuşlanan Hamas mensupları (Reuters)

Ateşkes anlaşmasının ikinci aşamasının Gazze Şeridi'ndeki savaşı tamamen sona erdirmesi gerekiyordu. Ancak Hamas ve İsrail birbirlerini ilk aşamayı ihlal etmekle suçladıkları için müzakereler henüz başlamadı.

Anlaşmanın üçüncü ve son aşaması ise harap olmuş Gazze Şeridi'nin yeniden inşasına odaklanıyor.

Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığına göre, Hamas'ın İsrail'e yönelik saldırılarında bin 211 kişi öldü. Buna karşılık İsrail, Gazze Şeridi'nin tamamını harabeye çeviren bir savaş başlattı. Hamas Sağlık Bakanlığı'nın Birleşmiş Milletler (BM) tarafından güvenilir kabul edilen rakamlarına göre söz konusu savaşta çoğu sivil en az 48 bin 297 kişi hayatını kaybetti.