Türk sinemasında yeni dönem! Sinema sektörüne önemli düzenlemeler

Türk sinemasında yeni dönem! Sinema sektörüne önemli düzenlemeler
TT

Türk sinemasında yeni dönem! Sinema sektörüne önemli düzenlemeler

Türk sinemasında yeni dönem! Sinema sektörüne önemli düzenlemeler

Yeni Sinema Kanunu’nun uygulanmasına ilişkin esasların yer aldığı “Sinema Filmlerinin Değerlendirilmesi ve Sınıflandırılmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik” 22 Ekim 2019 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi.
“Sinema Filmlerinin Değerlendirilmesi ve Sınıflandırılmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik" sinema sektörü için birçok önemli düzenleme yer alıyor. Yapılan düzenleme ile sinema salonu işletmecilerinin sinema salonlarına, gösterilen filmlere ve sinema biletlerine ilişkin bilgileri Bakanlığa iletmeleri zorunlu hale getirildi.
Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından hazırlanan ve ülke genelinde satılan tüm bilet bilgilerinin eş zamanlı olarak toplandığı uygulama sektör paydaşlarının kullanımına açılacak. Bu sayede bilgi paylaşımı hususunda şeffaflık sağlanırken paydaşların güvenilir bir ortamda faaliyetlerini sürdürmelerine katkı sağlanacak. Ayrıca elde edilen istatistikler sektörel raporlamalarda ve gelecek öngörülerinde kullanılacak, sektörel planlamada önemli bir kaynak olacak.
Reklam süreleri 10 dk. ile sınırlandırılıyor
Düzenleme ile sinema izleyicileri tarafından sıklıkla şikâyet konusu edilen reklam süreleri 10 dakika ile sınırlandırılıyor. Ayrıca sinema seyircisinin sinemaya gitme tercihlerini etkileyen ve filmlerin tanıtımına imkân sağlayan fragmanların film öncesinde en az üç dakika gösterimi zorunlu hale getiriliyor.
Sinema salonu işletmecileri ile yapımcılar arasında krize sebep olan, kamuoyunda “mısır savaşları” olarak bilinen sorun yönetmelikte yer alan “Sinema salonu işletmecileri ya da sinema filmi bileti satan diğer gerçek veya tüzel kişiler, sinema filmi bileti ile birlikte başka bir ürünün satışını aynı anda yapamaz, sinema biletini başka bir ürün veya hizmetin satın alınması şartına bağlayamaz” düzenlemesi ile son buluyor. Sinema salonu işletmecileri bilet ve diğer ürün fiyatlarında ayrı ayrı indirimler yapabilecek, ancak sinema bileti ile birlikte başka bir ürünü paket halinde satamayacak.
Sinema bileti indirim türleri çeşitlendiriliyor
Sinema salonu işletmecileri, filmin yapımcısı veya dağıtımcısı arasında yapılan sözleşmeler çerçevesinde “Belirli yaş ve üzeri bileti”, “Engelli bileti”, “Şehit yakını ve gazi bileti”, “Halk günü bileti”, “İnternet bileti”, “Kamu meslek grubu bileti”, “Öğrenci bileti” ve “Sabah seansı bileti” türlerinde indirim yapabilecek.
Sinema seyircisinin büyük rağbet gösterdiği halk günü bundan böyle haftada iki gün olarak uygulanabilecek.
Sinema filmleri için yaş sınıfları değişiyor
Ülke içinde üretilen veya ithal edilen sinema filmleri için çocukların korunması amacıyla uygulanan yaş sınıfları, çocukların fiziki ve psikolojik gelişimleri, uluslararası uygulanmalar ve uzman görüşleri çerçevesinde “Genel izleyici, 6A, 6+, 10A, 10+, 13A, 13+, 16+ ve 18+” olarak yeniden düzenlendi.
Fragmanlar da sınıflandırılacak
Kamuoyundaki özellikle çocuk filmleri öncesinde yetişkinler için uygun bulunan fragmanların gösterilmesi hususunda duyulan rahatsızlık “Sinema filmi öncesinde veya arasında gösterilen fragmanların, gösterimi yapılan sinema filmi için belirlenmiş işaret ve ibarelere uygun olması zorunludur.” hükmü ile son buluyor. Bundan böyle fragmanlar da sinema filmleri gibi sınıflandırılacak ve aileler çocuk filmlerinde korku filmi fragmanları görmeyecekler.
Sinema ile diğer platformlarda eş zamanlı gösterime son
Yönetmelikte “Sinema salonlarında ilk kez ticari dolaşıma girecek değerlendirme ve sınıflandırması yapılmış sinema filmleri, gösterime girdiği tarihten itibaren ücretli yayın yapılan kablo, uydu, karasal, internet ve diğer ortamlarda beş ay geçmeden, ücretsiz yayın yapılan uydu, karasal, internet ve diğer ortamlarda altı ay geçmeden ticari amaçla yayınlanamaz veya umuma iletilemez” hükmü yer alıyor.
Sinema sektörünün korunması amacıyla yapılan düzenleme ile sinema filmleri gösterim tarihinden itibaren 5 ay geçmeden ücretli yayın yapan platformlarda, 6 ay geçmeden ücretsiz yayın yapan platformlardan gösterilemeyecek.

 


İlk kez bir Antik Mısırlının tam genomu çözüldü

Üç boyutlu taramayla yüzü oluşturulan kişinin, ileri yaşlarda hayatını kaybettiği saptandı (Caroline Wilkinson/Liverpool John Moores Üniversitesi)
Üç boyutlu taramayla yüzü oluşturulan kişinin, ileri yaşlarda hayatını kaybettiği saptandı (Caroline Wilkinson/Liverpool John Moores Üniversitesi)
TT

İlk kez bir Antik Mısırlının tam genomu çözüldü

Üç boyutlu taramayla yüzü oluşturulan kişinin, ileri yaşlarda hayatını kaybettiği saptandı (Caroline Wilkinson/Liverpool John Moores Üniversitesi)
Üç boyutlu taramayla yüzü oluşturulan kişinin, ileri yaşlarda hayatını kaybettiği saptandı (Caroline Wilkinson/Liverpool John Moores Üniversitesi)

Bilim insanları ilk kez bir Antik Mısırlının tüm genomunu diziledi. Yaklaşık 4 bin 500 yıl önce yaşayan adamın kalıntıları, antik uygarlıktan gelen en eski genetik veriyi de sunuyor.

Uzmanlar, bölgenin sıcak iklimi DNA'nın kolayca bozunmasına yol açtığı için Antik Mısır'dan genetik kayıtlar bulmanın epey zorlu bir iş olduğunu söylüyor. Ayrıca bu toplumda yaygın olan mumyalama da yumuşak dokuları muhafaza etmesine karşın DNA'nın düzgün bir şekilde korunmasını engelliyor.

Bugüne kadar Antik Mısır'dan sadece üç kişinin genomunun bir kısmı dizilenmişti. Ayrıca bu kişiler uygarlığın daha geç dönemlerinde yaşamıştı. 

Bulguları önde gelen hakemli dergi Nature'da dün (2 Temmuz) yayımlanan çalışmadaysa, bu örneklerden en az bin yıl daha önceye ait bir genom ilk kez tamamen dizilendi. 

Kahire'nin güneyindeki Nuwayrat köyünde 1900'lerin başında bulunan kalıntılar, kayaya oyulmuş bir mezarın içine yerleştirilmiş bir çömlek kabın içindeydi.

Liverpool John Moores Üniversitesi'nden Dr. Adeline Morez Jacobs liderliğindeki araştırmacılar, 4 bin 500 ila 4 bin 800 yıl önce yaşamış kişinin kemiklerini inceledi. Ayrıca dişinden aldıkları örneklerle genomunu dizileyen ekip, Antik Mısırlı hakkında eşsiz bilgiler elde etti.

VFDGH
Adamın kalıntılarını içeren çömlek 1902'de keşfedilmişti (Garstang Arkeoloji Müzesi/Liverpool Üniversitesi)

İlk piramitler inşa edilirken yaşayan kişinin kalıntıları, 44-64 yaşında ölen bir erkek olduğuna işaret ediyor. Makalenin yazarlarından Joel Irish, MÖ 2855 ila 2570'de hayatını kaybeden adam hakkında "Öldüğünde muhtemelen 60'lı yaşlarındaydı, ki bu o dönem için inanılmaz derecede ileri bir yaş" diyor.

Bilim insanları kişinin genetik materyalinin yüzde 80'inin beklendiği gibi Kuzey Afrika kökenine sahip olduğunu tespit etti. Ancak yüzde 20'si, Batı Asya ve Mezopotamya bölgesindeki insanlara dayanıyordu.

Araştırmacılar Antik Mısır ve Mezopotamya halkları arasında bir ilişki olduğunu uzun zamandır düşünüyordu. Arkeolojik bulgular bu etkileşime güçlü kanıtlar sunsa da bugüne kadar genetik bir veri elde edilememişti. 

Harvard Üniversitesi'nden Iosif Lazaridis, yer almadığı çalışmanın bulguları hakkında "Bu örnek bize, bu kadar erken bir tarihte Mısır'da çoğunlukla Kuzey Afrikalı soyundan gelen ancak Mezopotamya'dan da bir miktar soy katkısı olan insanlar olduğunu söylüyor" diyor: 

Bu coğrafi açıdan mükemmel derecede mantıklı.

Araştırmacılar bulunan kemiklerde artrit ve osteoporoz belirtilerinin yanı sıra yaşamının büyük bölümünde aşağı baktığını ve öne doğru eğildiğini gösteren işaretler tespit etti. Ayrıca kollarını uzun süre önünde tuttuğunu, ağır malzemeler taşıdığını ve sert yüzeylere oturduğunu gösteren bulgulara rastlandı. 

Ekip bu verilere dayanarak bu kişinin ağır işçilik yaptığı ve muhtemelen çömlekçi olduğu sonucuna vardı. Irish çömlekçi çarkının da Mısır'a bu dönemde geldiğini söyleyerek ekliyor:

Öte yandan bir çömlekçiye genellikle böyle üst sınıf bir cenaze töreni düzenlenmez. Belki de olağanüstü yetenekli ya da başarılı olduğu için sosyal statüsü yükselmişti.

Bilim insanları Antik Mısır ve Mezopotamya ilişkisine ışık tutan yeni çalışmanın sadece tek bir genom örneğine dayandığına ve daha fazla kanıt bulmayı beklediklerine değiniyor. Bu sayede iki bölgede yakın zamanda ortaya çıkan yazının kökenlerini ve farklı toplumlar arasındaki göçleri daha iyi anlamayı umuyorlar.

Makalenin ortak yazarı Dr. Linus Girdland-Flink "Bu, insan genetik varyasyonu bulmacasının sadece bir parçası: Bugüne kadar yaşamış her insan ve onların genomu bu bulmacanın benzersiz bir parçasını oluşturuyor" diyerek ekliyor:

Hiçbir zaman herkesin genomunu dizileyemeyeceğiz ancak insanlık tarihinde bugün kim olduğumuzu şekillendiren önemli olayları doğru bir şekilde yeniden yapılandırmak için dünyanın dört bir yanından yeterince çeşitli örnek toplamayı umuyoruz.

Independent Türkçe, CNN, New Scientist, Nature